(İki turist girer.)
BAYAN TURİST-
|
Ooo may gad. Burası çok seviyor ben. Amerika fark yok. Bakıyorsun. Aynı Amerika... Ah Niv York. Niv York.
|
ERKEK TURİST-
|
Okey Cenifır. Türkler ne diyor? Memleket... Evet, bir başkadır benim memleket... Ben de sana katılıyor. Burada memlekete gelmiş. Bizim memleket... Hiç aramıyor ben...
|
BAYAN TURİST-
|
Yes Riçırt, çok rahat oluyor ben, burda. Gidelim... Sen hamburger yemek istiyor?
|
ERKEK TURİST-
|
Vaav, hem de çok... Ben çok acıktı... Bak, cıngıl, cıngıl, cıngıl...
|
BAYAN TURİST-
|
Vat? Cıngıl cıngıl cıngıl...
|
ERKEK TURİST-
|
(Kahkaha atar. Midesini gösterir.) Zil çalıyor, Cenifır. Türkler ne diyor? Karnı zil çalıyor, ben...
|
BAYAN TURİST-
|
Ooo, Riçırt, vandırful... Sen, Türkçe ana dili kadar konuşmak... Ne diyor Türkler. Vay canına!
|
ERKEK TÜRİST-
|
Sen de Cenifır, sen de... Neyse... Hadi, şimdi, yemek...
|
|
(Lokantaya girerler.)
|
ORHAN-
|
(Turistlerin arkasından bir süre bakar. Metin’e) Gördün değil mi? Elin Amerikalısına rezil olduk. Baksana kendilerini Amerika’da hissediyorlar.
|
METİN-
|
E, adamlar haklı. Sen de öyle hissetmiyor musun? Az önce aynı şeyleri konuşmadık mı?
|
ORHAN-
|
Biz biliyoruz da, elin gâvuru söyleyince yine de zoruna gidiyor insanın.
|
METİN-
|
Eee aklın yolu bir... (Bakınır.) Bizim ekip operasyona çıktı mı acaba? Bugün programda bu sokak vardı. Ne dersin? Yine bir kargaşa olur mu? Seyirlik oyun çıkar mı bize? Bu sefer kadroda Cezmi abi var. Başrollerde dört dörtlük delikanlı Cezmi. Bana sorarsan esnafın bugün hiç şansı yok! Cezmi abinin koleksiyonuna dahil olurlar.
|
|
(O sırada garson kız Suzan, lokantanın vitrini önünde belirmiştir. Orhan’dan yana işveyle bakar.)
|
ORHAN-
|
(Gövdesini lokantadan yana sündürür.) Aah, ahh!
|
METİN-
|
Yani, diyorum, bizim ekip, bugün...
|
ORHAN-
|
(Tekrar lokantadan yana uzanır gibi yapar.) Aah ahh!
|
METİN-
|
(Lokantadan yana bakar. Dönüp Orhan’ı süzer. Bakışları iki genç arasında gidip geldikten sonra, Orhan’a) Alooo! Heeey! Sen beni dinlemiyorsun. Vay kerata! Ben de diyorum, her gün, her gün bana müsaade deyip nerelere sıvışıyor bu oğlan. Bu çay ocağında ne buluyor? Meğer aşk madeni bulmuş bizimki. Helâl olsun be! Karda yürüyüp izini belli etmemek bu olsa gerek. (Omzundan tutup sarsar.) Heeey! Serseri âşık!
|
ORHAN-
|
(Birden uyanmış gibi) Hah! Ne var?
|
METİN-
|
Kelle paça var, biber dolma var, imambayıldı var, karnıyarık var... Sende ne var?
|
ORHAN-
|
Dalga geçme yaa!
|
METİN-
|
Dalga geçmiyorum. Aşk diyorum arslanım, aşk. Senin aklını uçurmuş.
|
ORHAN-
|
|