İBNU'L-İMADIYYE 1062 İBNÜ'I-İMÂM
Ebü'I-Feth Takıyyüddîn Muhammcd b. Muhammed b. Alî b. Hümâm el-Mısrî (ö. 745/1344) Kıraat ve hadis âlimi.
682'de (1283) Kahire'de dünyaya geldi.1063 Bazı kaynaklarda doğum yılı 677 (1278) ve 688 (1289) olarak verilmekteyse de onunla ilgili bilgileri oğlu Muhibbüddin İbrahim'den alan İbnü'l-Cezerî'nin kaydettiği tarih doğru olmalıdır. Aslen Askalanlı olup çok sayıda âlim yetiştiren bir aileye mensuptur. Büyük dedesi Hümâm muhaddis ve fakihti. Dedesi Nûreddin Ali ve babası Tâceddin Muhammed'in, Fâtımîler'in veziri el-Me-likü's-Sâlih tarafından Kahire'de yaptırılan Salih Camii'nin imam ve hatibi olmaları sebebiyle İbnü'l-İmâm diye tanındı. İlk bilgiieri aile içinde aldı. Babasının görevli olduğu Salih Camii'nin âdeta âlimlerin ziyaretgâhı olması onun yetişmesinde önemli rol oynadı. Bu âlimlerden birçok hadis kitabını ve Ahmed b. İshak el-Eberkühî'den Sîretü İhn Hişâm okudu. Ezher müderrisi ve kıraat âlimi Ali b. Yûsuf eş-Şattanûfî'den kıraat okudu. Hadis âlimi Abdülmü'min b. Halef ed-Dimyâtî'-den hadis dinledi ve icazet aldı. Ali İbnü's-Savvâftan da hadis dinlemiş olan İbnü'l-İmâm, Şihâb el-Muhsinî'den fıkıh öğrendi.
Şafiî fakihi, kıraat ve hadis âlimi olarak Kahire'nin önde gelen şahsiyetleri arasında yer alan İbnü'l-İmâm babasının vefatından (713/1313) sonra Salih Camii'nde imamiık yapmaya başladı ve hayatının sonuna kadar bu görevde kaldı. Zehebî, İb-nü'l-İmâm'ın sika ve muttaki bir âlim olduğunu söylerken 1064 İbnü'l-Cezerî onun kıraat okuttuğuna dair bilgisi olmadığını belirtmektedir. İbnü'l-İmâm 15 Rebîülevvel 745'-te (27 Temmuz 1344) Kahire'de vefat etti ve Karâfe Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Eserleri.
1. Silâhu'I-mü^min. Müellif bu eserini Kütüb-i Süte İle İmam Mâ-lik'inef-Muvcmâ1', Hâkim'ineİ-Müsted-rek 'aie'ş-Şahîhayn, Ebû Avâne'nin ei-Müsnedü'l-müstahrec'alâ Şahîhi Müslim, İbn Hibbân'ın Şahîh, İbn Ebû Şeybe'nin el-Muşannef ve Beyhaki'nİnes-Sünenü'î-kübrâ adlı eserlerinden dua ve zikir konusunda seçtiği hadisleri yirmi bir bab üzere düzenleyerek meydana getirmiştir. Eser. Muhyiddin Dîb Mestû tarafından tahkik edilerek Silâhu '1-mü1-minîi'd-dıfâ ve 'z-zikr adıyla yayımlan-mıştır (Dımaşk 1414/1993). Silâhu'I-mümin üzerinde müellifin çağdaşı olan âlimler ihtisar çalışmaları yapmış, İbn Hacer, eserin Zehebî tarafından 730'lu (1330) yıllarda yazılmış muhtasarını gördüğünü bildirmiştir. Ancak Zehebî'nin, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesinde 1065 Muhtaşaru Süâhi'1-mü3-min adıyla kayıtlı bulunan eserinin dibacesinde müellif hakkında kullandığı ifadeden kitabı onun vefatından sonra özetlediği anlaşılmaktadır. Eserin ilk dokuz babını ve İbnü'l-İmâm'ın hadisler üzerindeki sözlerini terkederekyalnız Hz. Peygam-ber'in zikir ve dualarını seçen Zehebî, asıl eserin onuncu babından sonrasını on iki bab halinde özetlemiştir. Eserin ayrıca Kemâleddin Ahmed b. Ömer en-Neşâî (ö. 757/1356) ve Şehâbeddin Ahmed b. Ali el-Uryânî (ö. 778/1376) tarafından yapılan muhtasarlarından söz edilmiştir.1066 İbn Hilâl el-Makdisîde Nevevî'nin el-Ezkâfı ile Silâhu'l-mü'min'öen yaptığı seçmeleri el-Mişbâh fi'I-cem beyne'l-Ezkâr ve's-Silâh adıyla bir araya getirmiştir. 1067
2. Alemü'l-ihtidâ fi'I-vakf ve'I-ibüdâ3. Kur'an'daki durma ve başlama yerlerini konu alan bir eserdir. Devrin sultanı el-Melikü'n-Nâsır Muhammed b. Kalavun tarafından Ebû Hayyân el-Endelüsî'ye incelettirilerek sahasında yapılmış en güzel çalışma olduğu tesbit edilen eserin bir nüshası Kütahya'da Tavşanlı Zeytinoğİu İlçe Halk Kütüphanesi'nde bulunmaktadır.1068 Müellifin ayrıca Mü/e-şâbihü'l-Kur'ân adlı bir eseri kaynaklarda zikredilmektedir.
Bibliyografya :
İbnü'l-İmâm, SUâhu'i-mü'mİn (nşr. Muhyiddin Dîb Mestû), Beyrut 1414/1993, neşrederim girişi, s. 5-13; Zehebî, Aclâmü'n-nübelâ', XXII, 361-362; a.mlf.. Muhtaşaru SUâhİ'l-mü'mİn, TSMK, III. Ahmed, nr. 572, vr. 3a; Sübkî. Taba-/câf(Tanâhî), IX, 19; İsnevî, Tabakâtü'ş-Şâfı'îy-ye, il, 146; ibn Râfi', el-Vefeyâl {nşr. Salih Meh-dî Abbas- Beşşâr Avvâd Ma'rûf), Beyrut 1402/ 1982,1, 486-487; İbnü'l-Cezeri. Gâyetü'n-Nitıâ-ye, II, 245; İbn Hacer, ed-Dürerü'l-kâmine, I, 219-220, 224-225; IV, 203, 323-324; İbn Kâdî Şühbe, Târîh{nşr. Adnan Dervîş), Dımaşk 1977, II, 438; İbn Tağriberdî, en-Nücûmü'z-zâhire, X, 146; Keşfü'z-zunûn, II, 994; İbnü'I-İmâd, Şeze-rât, VI, 144; Brockelmann, GAL, II, 105, 162; SuppL, II, 102; Beşşâr Avvâd Ma'rûf. ez-Zehebî ue menhecühû fi kitabeti Târihi'l-İslâm, Kahire 1976, s. 243.
İBNÜ'I-KABÂKIBÎ
Ebû Abdillâh Şemsüddîn Muhammed b. Halîlb. Ebî Bekr el-Halebî (ö. 849/1445) Kıraat âlimi.
777 (1375) veya 778 yılında Halep'te doğdu. Muhtemelen nalıncılık yapan bir aileden geldiği için İbnü'l-Kabâkıbî veya Kabâkıbî diye meşhur oldu. Halep'te Kur-"an'ı ve bazı kitapları ezberleyerek başladığı tahsilini ilerletmek için803'te (1401) Kahire'ye gitti ve Ebû Amr Osman b. Ab-durrahman ed-Darîr el-Bilbîsî'den Ebû Amr ed-Dânî'nin et-Teysîr'U İbn Sivâr el-Bağdâdî'nin el-Müstenîr'i, Sıbtu'1-Hay-yât'ın el-Mübhic ve Şâtibî'nin Hırzü'l-emânî'si gibi eserleri okudu. Zeynüddin el-lrâki ve Sıbt İbnü'l-Acemî'den.hadis, diğer bazı âlimlerden çeşitli ilim dallarında dersler alarak kendini yetiştirdi. Çalışmalarında hadis. Şafiî fıkhı ve özellikle kıraat ilmine ağırlık verdi. Gazze'de bir süre ikamet ettikten sonra ziyaret için gittiği Kudüs'e yerleşti ve hayatının sonuna kadar burada yaşadı. Çevresinde kıraat ilminde otorite kabul edilen İbnü'l-Kabâkıbî, Kudüs'teki Cevheriyye Medre-sesi'nde kıraat dersleri verdi. 848 (1444) yılında gözlerini kaybetti ve 20 Receb 849'da (22 Ekim 1445) vefat etti. Ölümünden sonra onun çalışmalarını oğlu Ebü'l-Meâlî İbrahim devam ettirdi.
Eserleri.
1. Mecmcfu's-sümr ve mat-lacu'ş-şümûs ve'1-büdûr. On dört kıraate dair Gazze'de yazılmış manzum bir eser olup Süleymaniye 1069 kütüphanelerinde nüshaları bulunmaktadır. 1070
2. îzâhu'r-rumûz ve miftâhu'l-künûz. Müellifin Mecma'u's-sÜrûr adlı eserine yazdığı bu şerhin Süleymaniye 1071 ve Köprülü 1072 kütüphanelerinde nüshaları mevcuttur. 1073
3. Teysîm mâ ti'1-Muştalah. İbnü'l-Kâsıh'ın Ebû Ca'fer el-Kârî, Ya'küb el-Hadramî, Halef b. Hişâm, İbn Muhaysın, A'meş ve Hasan-ı Basrî kıraatlerini ele aldığı el-Muştalah''inin manzum hale getirildiği eserin Süleymaniye 1074 ve RâgıbPaşa 1075 kütüphanelerinde yazma nüshaları vardır.
4. Urcûzetü't-lecvîd. İbn Fityân İbrahim el-Hanefî, İbnü'l-Kabâkıbî'nin bu eserini Fethu'î-mecîd H-Urcûzeti't-tecvîd adıyla şerhetmiş olup bu şerhe ait bir nüsha İskenderiye Kütüphanesi'nde 1076 kayıtlıdır. 1077
5. Züb-detü'I-Muktefâ il tahrîri elfâzı'ş-Şifa. Kâdî İyâz'ın eş-Şid'ına Sıbt İbnü'l-Acemî tarafından yazılan el-Muktefâ fî eîfâzı halli'ş-Şi/ö'adli eserin şerhi olan ve yazımı 81S (1412) yılında tamamlanan eserin Süleymaniye Kütüphanesinde nüshaları mevcuttur. 1078
6. Tahmîsü'l-Bürde. Muhammed b. Saîd el-Bûsîrî'nİn Kaşîde-tü'î-Bürde's\n\n tahmîsidir. Kaynaklarda İbnü'l-Kabâkıbî'nin çalışmaları arasında Safıyyüddin el-Hiüî'ye nazîre olarak kaleme aldığı bir Bedfiyye'sinin de 1079 bulunduğu belirtilmiştir.
Bibliyografya :
Sehâvî. ed-Dau'ü'i-tâmi', XI, 266; Süyütl, Nazmü'i-'ikyân (nşr. Philip K. Mitti). Beyrut, ts. [el-Mektebetü'l-ilmiyye), s. 148; a.mlf., et-Tib-rü'l-mesbûk fi zeyli's-Sütûk, Kahire, ts. (Mek-tebetü'I-külliyyeti'l-Ezheriyye), s. 135-136; Ebü'l-Yümn el-Uleymî. el-Ünsü'l-celî! bi-tânhi'l-Kuds ue'l-Halîl, Amman 1973,11, 179; Keşfü'z-çunün, I, 209; II, 1054, 1333; Râgıb et-Tabbân. İHâ-ınü'n-nübelâ' bi-târihi Halebc'ş-şehbâ', Halep 1344/1925, V, 242-243; Brockelmann. GAL, II, 137-138; SuppL, II, ]39; Ziriklî, ei-A^iâm, VI, 352; Hediyyetil'l-'arifîn, M, 196; fzâhu'l-mek-nûn, II, 434; Kehhâle, Mu'cemü'l-mü.''eUifîn, IX, 288; Fehmi Edhem Karatay, İstanbul Üni-uersitesi Kütüphanesi Arapça Yazmalar Katalogu, İstanbul 1951, I, 122-123; e/-H/ırısü'ş-şâ-mil: el-Kur'ân ue 'ulûmunu, et-iecoid (nşr. el-Mectnau'l-melekî), Amman 1405/1985, I, 187, 260; el-Fîhrisü'ş-şâmil: '(Jlûmü'l-Kur'ân, mah-tûtâtü'l-ktrâ'ât (nşr. el-Mecmau'l-melekî), Amman 1987, I, 422-423, 424-425.
Dostları ilə paylaş: |