TüRKİYE’de interneti İncelemek konulu


Kadın ve Erkek Rolleri Chat’e Ne Kadar Taşınıyor?



Yüklə 467,36 Kb.
səhifə7/14
tarix02.11.2017
ölçüsü467,36 Kb.
#26668
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   14

Kadın ve Erkek Rolleri Chat’e Ne Kadar Taşınıyor?


Bu sorunun yanıtı “hemen hemen tümüyle” olabilir. Görüşülen kişilerin hepsi de kadınların gerçek yaşama oranla chat ortamında daha özgür davrandığını ve kendini daha rahat ifade ettiğini belirmekle birlikte kadınlık ve erkeklik rolerinin sanal aleme tıpkı gerçek yaşamda olduğu gibi yansıdığını söylemektedir. Bu da göstermektedir ki, kadınlık ve erkeklik chat ortamında yeniden üretilmektedir. Görüşme yapılan kişilerin kadın ve erkek rollerinin chat’e yansımasına ilişkin görüşleri aşağıdaki gibidir:
H: İlk başta arayan yüzde doksan erkek oluyor. Bence bu ülkedeki insanların yetişme biçimiyle ilgili. Türkiye'de erkek daha özgür, gerçi Türkiye'nin yapısını alıp nete taşıyamazsın, çünkü belli kesimler nete giriyor. Ama bir bayanı düşünürsek sana merhaba diyen yüzlerce adam var, o yüzden herhalde daha seçici oluyorlar. Çünkü bir sürü alternatifleri var. Ki çoğu konuşacağı kişileri bulmuş oluyor. O yüzden erkekler genelde amacına ulaşamıyor. Kadınların seçme şansı daha fazla olduğu için erkeklere göre daha şanslılar.”
T: Kadın ve erkek rolleri nette gerçek yaşamda olduğundan daha fazla taşınıyor. Çünkü sen kadın olarak kendini orada gösterdiğinde bu kadınla her şey yapılır, bu kadına her şey söylenebilir diye düşünülüyor. Çok uzun bir süredir yalnız olduğumu söylediğim için karşı cinse aç olduğum düşünülüyor. Beynimin açlığından çok bedenimin açlığının peşine düşülüyor. Doğaya aykırı hareket ettiğim konusunda ahkam kesiyorlar ve benim bedenimi bana anlatmaya başlıyorlar. Orada zaten kadına bakışını görüyorsun. Senin bilerek söylediğin birtakım sözlere onlar çok maço bir tavırla karşılıklar verebiliyorlar. En son dayanamadıkları noktada “ben de seni adam zannetmiştim” gibi bir gerekçeyle reddedebiliyorlar. Bazen böyle çirkin bitebiliyor. Bunun dışında sık sık "seks ister misin, ben yaşlı kadınlardan hoşlanırım" mesajları geliyor. Bazıları kendini yarışmaya girmiş gibi hissediyor. Bir tanesi tanıştıktan sonra " Sen insanı yarışmaya sokuyorsun. Karşı çıkıyor ama bu kadını elde edeceğim, o kim oluyor ki diye düşünüyorum” dedi. Ne kadar üzerime gelirse bana evet dedirteceğini düşünüyor.

41 yaşında Türkçe bilen bir İsviçreliyle konuştum. Ama daha çok yeni Türkçe öğrenmiş birini taklit eden bir Türk olduğunu düşündüm. Telefonda konuştuk ve doğru söylediğini konuşmasından anladım. İlk chat yapmaya başladığımda Amerika'dan biriyle konuştum, bana horozunun büyük olduğunu söyleyerek lafa girdi, ayak fetişisti olduğunu söyleyerek devam etti. Oysa benim amacım yurtdışından, farklı kültür almış biriyle sohbet etmekti.

Bir de chat’i evlilik için yaptığını söyleyenler var, onlar daha katı oluyor. Hele bir tanesi var. İki katlı, bahçeli bir evde oturacağım, akşamları tül perdeler uçuşurken başımı kadının dizine koyacağım, o bana şarkılar söyleyecek diyor. “ O evi kim temizleyecek?” diye sorunca bir daha cevap gelmiyor. Evlenirsek kışın Ankara'da, yazın Karadeniz'de yaşayacağız diye plan yapanlar oluyor. Chat ortamında özelliklerini görebildiğim, benim seçmem için orada duran elli tane adam var. Seçme şansım var. Ama gerçek yaşamda bu olamaz.”
M: Normal hayattaki kadın erkek rolleriyle chat’tekilerin ilginç biçimde benzediğini düşünüyorum. Şöyle bir eşitsizlik olduğunu sanıyorum, ICQ kullanan erkek sayısı daha fazla. Hele gece chat yapan kadın sayısı daha da az. Yani sen klasik kadın rolünü benimseyen biri olmasan da o kadar çok mesaj geliyor ki senin birini aramana gerek kalmıyor.

Görece özgür bir ortam ve bizim gibi sözlü kültüre dayalı bir toplum için çok uygun bir araç. Chat konuşmanın bir türü, buna birebir yazı diyemeyiz. Ama bir yandan da bize uzak, çünkü yazıyorsun. İster istemez cümlelere dikkat ediliyor, cümle kuruluyor. Bunun olumlu ve verimli olduğunu düşünüyorum. Özellikle kırsal kesimi düşünürsek, insanların 30 yaşına gelene kadar karşı cinsle doğrudürüst sohbet edemediği, ailesi ve yakın çevresi dışında karşılaşma mekanının olmadığı geleneksel yaşamlar var hala. Bunların kaç tanesi chat yapıyordur o da tartışılır tabii ki ama yine de günlük yaşama göre karşılaşma olanaklarını artırdığını düşünüyorum. Bu durum büyük kentler için de çok farklı değil sanırım.

İnternet'in bir de büyülü bir yanı var. İnsanların birbirini tanımamasının sunduğu bir sürü olanak var. Her şeyi hayalgücünle tamamlıyorsun. Onun verdiği verilere göre değerlendiriyorsun. Çok öznel algılıyorsun. Hepimizin hayatında olan flört ihtiyacını karşılıyor. Ama seksle ilgili her şeyi reddediyorum, hiç ilgimi çekmedi. Belki bir tür denetimdir, tanımadığım biriyle bunun üzerine konuşmak istemem ama aynı zamanda ihtiyaç da hissetmiyorum. Chat'i günlük yaşamdan farklı bir şey gibi düşünmüyorum.

Ben olabildiğince gerçek kimliğimle konuşuyorum. Gerçek yaşamda ilişki problemi yaşayanlar, birini kızdırmak için kullananlar var. Herkeste sosyal ilişki problemi var ve belki herkes için chat'te iletişim kurmak daha kolay. Farklı kimlikler kullanılmasını da anlayabiliyorum. Belki de ben kendi kimliğimden zaten hoşnutum ve gerçek hayatta bu kimliğimle iletişim kuracağım insanlarla çok karşılaşamadığım için chat yapıyorum. İlla edebiyat, sanat üzerine değil ama günlük olaylar üzerine bile derin, belli bir mizahi yönü olan sohbetler arıyorum.

İlk zamanlar gelen her mesaja cevap veriyordum ama şu anda sürekli görüştüğüm bir iki insan var. Erkeklerde fotoğraf isteme hemen oluyor. Bu benim eleme nedenlerimden biri. Bunlar çok sohbet edilebilir olmuyor benim açımdan. Bunu bir şeyin aşaması olarak görüyorlar. Karşı cins sözkonusu olduğunda her karşılaşmada böyle bir ihtimal vardır ama ben oradaki her karşılaşmayı sonunda yüzyüze gelinecek bir şey olarak görmüyorum. Hatta giderek bu bana soğuk bir fikir gibi geliyor. Kültür düzeyi yüksek insanların bu konudaki denetimleri daha fazla oluyor. Bunu kolaylıkla söyleyemiyorlar. Ama belli bir süre sohbet ettiğin insanın yüzünü sen de merak ediyorsun. Bu bir yandan çok önemsiz, çünkü yazıştığın kişiyle gördüğün kişinin aynı kişi olmayacağını biliyorsun. Ama oradaki ilişki ve iletişimin kendisi başka bir tarz. Hakikaten çok yüzeysel şeylerin dışında günlük yaşama taşınabilir bir şey değil. İnsanların orada tanışıp evlendiğine de şahit oluyoruz ama bunlar daha az sofistike ilişkiler bence. Yani insanların nelerden hoşlanıp hoşlanmadıkları, saç, yüz gibi şeyler üzerine konuştukları ve bunun hemen günlük yaşama döküldüğü ilişkiler olduğunu sanıyorum. Chat’te konuşmaktan hoşlandığınız bir insandan günlük yaşamda hoşlanma ihtimaliniz pek yok.

Bazı erkek arkadaşlarım kadınların da rahatça fotoğraf ve görüşme talebiyle geldiklerini söylüyorlar. Ya da kadınların da erkekler kadar hatta daha fazla kendi kimliklerinin dışına çıktıklarını söylüyorlar. Geleneksel kadın rolü bakımından düşündüğümüzde bu anlaşılabilir aslında. Biz pek çok kadına göre özgürlüklerimizi daha fazla kullanabildiğimiz için orada bir erkekle kurduğumuz iletişim olağanüstü bir şey değil, o yüzden ek kimlik rollerine gerek duymuyoruz. Ama hala evden çıkma problemi yaşayan kadınlar var. Chat yapan kadınlar arasında kocası alkolik olan, genç yaşta evlenmiş, türbanlı kadınlar var. Bunların bizim düşündüğümüzün ötesinde cinsellik konulu sohbetler ettiklerini duymuştum. Bu tür kadınlar daha açık sohbet edebiliyor, kimlik değişimi biraz da böyle oluyor herhalde. Bu beni çok şaşırtmıştı, ben kendimi bu konuları daha aşmış biri gibi görüyorum, bugüne kadar hiç cinsellik konulu sohbet etmedim. Erkeklerde ise günlük yaşamda fiziksel ya da zihinsel bir sorunu olan, sosyopatlık düzeyinde olmasa da, sınıfa ve çevreye ilişkin bir engeli olan insanlar için chat özgürleştirici bir mekan. Hakikaten farklı davranabiliyorlar.



Türkiye için hemen her tür iletişimin iletişimsizlikten iyi olacağını düşünüyorum. Özellikle kadın erkek ilişkilerinde ciddi sorunlar var. Burada hiç değilse üç-beş saat konuşuyorlar ve hatta yazıyorlar. Tanışıklığa gitse bile bunun fena bir şey olmadığını düşünüyorum. Ama sınırda kişilikler için, ikinci bir benlik oluşturanlar için bunun gerçekten tehlike oluşturduğu da söyleniyor. Yani chat’in günlük yaşamda varolma problemi yaşayan birinin bu sorununu artıran bir şey olduğu söyleniyor. Yani dozunda olması gerekiyor.

Türkiyeli erkeklerde günlük yaşamda gözlenen sosyal ağrazlar neyse chat'te de aynen gözlemliyorsun. Örneğin çok fazla alınganlık hemen her kültür düzeyinde olabilen bir şey. Reddedilme korkusu var. Özellikle düşük kültür düzeyinden insanlarda bir açlık var. İnsan bir de gerçek yaşamdaki nezaket kurallarını uygulamaya kalkınca çok bıktırıcı bir yer oluyor. İki gün yazıştığın biri sahiplenme duygusuna girebiliyor. İki dakika cevabı geciktirdiğin zaman “şu an kaç kişiyle yazışıyorsun” diye soranlar oluyor. Flörting bir durum varsa, kaçma yaklaşma oyunları oluyor. Günlük yaşamda aramak istersin ama aramazsın, randevuyu birkaç gün sonraya ertelersin, bunlar chat'te de oluyor. Her online olduğunda hoşlandığın birine ilk merhaba diyen olmak istemiyorsun, ondan bekliyorsun, ya da o senden bekliyor. Böyle ufak ufak hinlikler oluyor. Yabancılar daha rahat, daha az kompleksli, onlar normal ilişki süreçlerini daha erken yaşlarda atlattıkları için bir kadınla iletişim kurmak baştan sorunlu bir şey değil onlar için. Yurtiçinden biriyle konuşurken insan daha denetimli olma ihtiyacı hissediyor. Kültürel kodlanmalar var, seninle aynı kültür düzeyinde bile olsa kendini daha çok denetliyorsun. Bir Fransız’la konuşuyorum, onu ben seçmiştim.”


B: Türk erkekleri istemediğini söylediğin halde ısrarla sanal seks yapmak isteyip ignore edilebiliyor. Ama yurtdışından erkeklere bunu söylediğinizde iki seçenek oluyor. Ya bunu yapacak birini buluyor kendine ya da normal sohbet yolunu seçiyor. Ama sonuçta erkek yine erkek. Onlar da başta senin ne olduğunu görmek, beğenmek istiyor. Onlardan edindiğim izlenime göre Türk kadınları onlar için hem Avrupa'nın modernizmi hem Asya'nın egzotik havasını taşıyan ilginç bir sentez olarak görülüyor. "Bir Türk kadınıyla tanışmak istedim ve onun için geldim" diyen bir çok kişi oldu. Bunlar başta fotoğraflarımı gördüler, beğendiklerini söylediler, yaşadığı yere davet edenler oldu. Amerikalı arkadaşımla 11 Eylül olaylarının ABD'de nasıl bir psikolojik etki yarattığını, insanların ne düşünüp ne hissettiğini konuştum ve Türkiye'de normal bir insanın bu konuyla ilgili bildiğinden daha fazla şey bildiğimi hissediyorum. İtalyan arkadaşımla APO yakalandığı zaman derin biçimde bunun tartışmasını yapmıştık Çünkü birtakım olaylar onlara farklı gösterilmişti. Ben kendi düşüncemi söylediğimde o bundan çok fazla şey edindiğini söyledi. Kendilerini tanıtmaya çalışıyorlar. Ben nasıl Türkiye'ye geldiğinde nereleri gezip görebileceğini anlatıyorsam, ben de onlardan Venedik'in kışın güzel olduğunu ve benzeri şeyleri öğrendim.

İnternet ve chat insanı geliştiren ve olabildiğince çok insanın kullanmasını istediğim bir şey. Ama buna ne mantıkla bakıldığı çok önemli. Yani yeni insanlar tanıyıp, yeni kültürler öğreneceğim ve kendimi geliştireceğim mantığıyla bakılırsa normal yaşamdaki arkadaşlıkların küresel boyuta taşınması işten değil. Ben Türklerin bu işi biraz suistimal ettiğini düşünüyorum. Kültür düzeyi, İnternet'e ne amaçla girildiği çok önemli. Kendine kız ya da erkek arkadaş bulma amacıyla girenlerin önünde de ciddi aşk ilişkileri, evlilikler gibi ciddi örnekler var. İnternet sadece bir sanal seks ortamı olarak görülmemeye başlanırsa insanları çok farklı noktalara götürebilir.

Chat yaptığım dört kişiden ikisi İtalyan. Türk imajını biz her ne kadar Avrupa Asya sentezi olarak yönlendirmeye çalışsak da yurtdışındakiler Türkiye’yi daha çok Asya 'ya yakın görüyor. Konuştuklarımın birçoğundan "Türban takmıyor musunuz, içki içmek sizde yasak değil mi " gibi sorular geliyor. Onların kafasında Türk kadını kendilerinden daha ilkel, daha geri, bütünüyle bir Asya ülkesi kadını olarak görülüyor. Hem cinsel hem kültürel açıdan bir Uzakdoğu kadını imajı yaratmaya çalışıyorlar. Ama sohbet ettiğimizde, benim fotoğrafımı gördüklerinde "Senin Amerikalı veya Avrupalı kadınlardan hiçbir farkın yok" diyen çok oldu. Dünya üzerinde bir sürü insan hala Türkiye'nin nerede olduğunu bile bilmiyor.”
C: Kadın erkek rolleri nette aynen gerçek yaşamda olduğu gibi yaşanıyor ama süre daha kısa oluyor. Kadınlar nette de kendilerini güvende hissetmek istiyor. İşini, evli olup olmadığını, yalnız yaşayıp yaşamadığını, nerede oturduğunu, ne kadar zamandır Ankara'da olduğunu öğrenmek istiyorlar. Emin olmak ve iyi cevaplar almak istiyorlar. Avukat olmam ve yalnız yaşıyor olmam onlar için çok olumlu bir şey oluyor. Kimi zamanlar ICQ'dan günde iki üç kızla buluşuyordum. Tanıştıklarımın hepsiyle son bir buçuk yılda buluştum. Asıl amacım yatmak. Ama hayatımın kadınını arıyor da olabilirim. Eğer bunlardan biri bana çok hitap etseydi, biz birbirimizin parçası olsaydık sürerdi. ICQ'da buldum diye bitecek diye bir şey yok. O insanlar da hayatlarının erkeklerini arıyor. ICQ'daki kadınların yüzde 80'i koca arıyor zaten.

Kadınlar cinsel taleplerini ya da düşüncelerini chat’te günlük yaşamda olduğundan daha kolay dile getiriyorlar. Buluşunca o kadar rahat olmuyorlar tabii. Sanal seksten hoşlanmadım ama kadınlar da bunu yapıyor. Listemdeki insanların yüzde 90'ının evinde PC var. Benim için de bu önemli. Çünkü evden konuşunca gece hadi buluşalım deyince hemen buluşabiliyorsun. Bu yolu kısaltıyor. Benim konuştuğum insanlar işyerlerinden de çok rahat konuşuyorlardı.

Hayatımda zaten bir sürü entelektüel insan var, onlarla sohbette tatmin oluyorum, bunu bir de chat'e taşımak istemiyorum. Hiç entelektüel bir kadınla chat yapmayı denemedim. Entelektüel kadınlar zor. Onlarla orta düzeyde, örneğin bir bankada çalışan bir kadınla konuştuğun, onlara davrandığın gibi davranamazsın. Entelektüel kadınlarla konuşmak daha zor ve yorucu. İnsana daha çok sorular sorabilirler ve daha çok konuşmak zorunda kalabilirsin, beklentileri daha fazla olabilir, kendini daha çok kanıtlaman gerekebilir, seni beğenmeme olasılığı daha yüksektir. Kendimi çok entelektüel olarak görmüyorum ama 10'luk bir skala olsa kendimi 7'ye koyarım.

Şu an düzenli bir ilişkim var, ama ilişkim bitse tekrar ICQ'ya dönerim. Şu an kendime çok güvenmiyorum. Geri çeviremeyeceğim bir teklifle karşılaşırsam giderim, onun için kendimi koruyorum. Sevgilimi aldatmak istemiyorum, baştan çıkarıcı bir şey olabilir yani. Çünkü nette evli ya da sevgilisi olan kadınlar vardı. Bir tanesi 20 yıldır evli olduğu için kocasından sıkılmış bir kadındı, diğeri de kocası onu aldattığı için aldatacak birini arıyordu. Beni intikam için kullanmış oldu.

Erkekler chat ilişkileri konusunda da birbirleriyle performans değerlendirmesi yapıyor. Buluştun mu, yattın mı diye anlatılıyor,en iyi skor tabii ki yatmak. Bu noktada günlük yaşamdan hiç farklı değil.

Ben genellikle dışarıdaki ilk buluşmalarımı sinemada yapıyorum. Çünkü buluşup beş dakika sonra filme girince çok fazla konuşmak zorunda kalmıyorsun. Ve eğer karşındakini beğenmediysen film bitince “eyvallah” deyip bir daha görüşmüyorsun. Böyle planlama yapma şansın oluyor yani. Hoşlanırsan filmden sonra içki içmeye, dansa gidelim, sonra da bana gidelim oluyor. Ben konuşmaya üşeniyorum. Kendimi konuşarak ifade etmek benim için çok yorucu. Dinlemek daha kolay.”


Ve...Buluşma

Buluşmak, kadınların büyük bölümü için çok cazip değilse de özellikle erkek chat kullanıcıları için chat yapmanın temel hedefini oluşturmaktadır. Buluşma gerçekleşene kadar geçen süreç, ilk karşılaşma anı ve yarattığı heyecan, yaşanan hayal kırıklıkları ve karmaşık duygulara ilişkin görüşme yapılan kişiler şöyle söylemektedirler:


H: Yaklaşık iki yıldır chat yapıyorum. Bir yıldır chat yaptığım ve ayrı şehirlerde olduğumuz için sık olmamakla birlikte dışarıda görüştüğüm insanlar var. Nette tanıştıklarımla dostluk ilişkisi kuruyorum genellikle. Chat yaptığın insanı merak ettiğin için, gerçekten beklediğin gibi olup olmadığını görmek için yüzyüze görüşmek istiyorsun. İlk karşılaşma anı biraz heyecanlı oluyor. Genelde ben sohbetlerimde dürüst olduğum için bu karşı tarafa da yansıyor. Genelde beklentilerim karşılanıyor, bu anlamda hiç hayal kırıklığı yaşamadım. Chat’te kurulan arkadaşlıklar gerçek yaşamdaki kadar veya daha güçlü olabilir. Bu sana bağlı. Gerçek yaşamdaki ilişkiler ne kadar güçlü ki? Ama yine de biriyle chat’te tanışmaktansa bir partide tanışmak daha sağlıklı.”
M: Chat yaptığım 3-4 kişiyle karşılıklı fotoğraflarımızı gönderdik. İki kişiyle yüzyüze tanıştım. Teklif onlardan geldi. İlginç bir duygu. Karşındakine ilişkin nasıl bir imge oluşturduğuna bağlı. Hoşlandığın biriyse beklentin yüksek olacaktır. Bir tür hayal kırıklığı yaşıyorsun. Bu iletişimin kendisinden kaynaklanıyor. Karşında az çok tanıdığın, normal ilişkilerde pek az kişiye anlattığın şeyleri bilen ama aslında hiç tanımadığın biri var. Bir tür kişilik bölünmesi. Karşılaştığın anda aslında her şey sıfırdan başlıyor. Bu da bir yabancılaşma yaratıyor. Hayal kırıklığından çok yabancılaşma yaşanıyor bence. Yüzyüze karşılaştıktan sonra görüşme eski yoğunlukta devam etmiyor.

İlk karşılaştığım kişiyle birbirimizden hoşlanıyorduk. İkincisi ise daha arkadaşım olabilecek birisi. Ama önemli olan yüzyüze ilişkidir, bir şeyin yürüyüp yürümeyeceğini ancak böyle anlayabilirsin. Beklentiler ve karakterlerle ilgili bir şey bu. En önemli fark İnternet'in dışladığı fiziksel yakınlık, fiziksel ilişki. Birini cinsel olarak çekici bulup bulmayacağını yüzyüze karşılaşmadan bilemezsin. Yani mimikleri, kendini ortaya koyuş biçimi önemli. Entelektüel düzeyi yüksek insanlarda karşılaşmadan sonra ilişkinin devam etmesinin zor olduğunu düşünüyorum. Biriyle ilgili seçimler karmaşıklaşıyor. Daha "sıradan" kadın ve erkekler için daha mümkün bir şey olduğunu düşünüyorum. Karşılaşınca değişken sayısı artıyor. Adım atma isteğin azalıyor ve zorlaşıyor.”

B: Kadın olsun erkek olsun, insan karşısında nasıl bir şey olduğunu görmek istiyor. Bir iki yıl önce bir erkekle nette güzel bir arkadaşlığımız olmuştu. Onunla tanışmaya karar verdiğimizde yemeğe çıktık. Onun aslında bana yansıttığından çok farklı bir insan olduğunu gördüm ve bir hayal kırıklığı yaşadım. Bundan sonra da chat’te tanıştığım arkadaşlarımla yüzyüze gelmemeyi seçtim. Bir tanesiyle sekiz ay her şeyi paylaştıktan sonra aslında birbirimizi tanığımız ortaya çıktı, şu an çok güzel bir arkadaşlığımız var. Listeme almaya karar vermek zaten belli bir güven ilişkisi oluştuktan sonra oluyor. Listemdeki herkesle karşılıklı fotoğraflarımızı gönderdik. Şimdiye kadar chat ortamında karşılaşıp muhabbet edip tanıştığım iki kişi oldu. Hayal kırıklığı olan biri dışında diğeriyle güzel bir arkadaşlık sürdürüyoruz.

Chat’te konuşup tanışmaya karar verdiğinizde, çok bastırılmış olsa da insanın içinde karşısındakini beğenme isteği bir şekilde oluyor. Belki kadın ve erkeğin doğal içgüdüsü bu. Chat’te konuşabildiğimiz hiç bir şeyi konuşamadık. İlk karşılaşma biraz tutuk, biraz çekingen, chat ortamındaki insanlardan farklı iki insan olarak gerçekleşiyor. Tutukluk oluyor, çünkü hiç tanışmayı düşünmeseniz bile karşıdaki insanın hayallerini boşa çıkarmama, bir şekilde kendini beğendirme isteği oluyor. Ben kendimi gizlemediğim için karşıdaki insanın beklediği gibi çıkmazsam korkusunu çok yaşamadım ama insanın kafasında yine de böyle bir şey oluyor. Rus kadın arkadaşım Türkiye'ye geldiğinde görüşmeyi istediğimiz halde görüşemedik ama eminim böyle bir kaygı duymazdık. Çünkü ne kadar iyi muhabbet edersek edelim erkeklerin kafasında karşısındaki kadını beğenme ve olabilirse daha ileri götürme düşüncesi her zaman oluyor. O nedenle erkekler ve kadınlarla bu işi gerçeğe dökme noktasında endişeler daha farklı oluyor. Ben de beğenilmek istemiştim mesela.”


C: ICQ'da iletişim kurmak çok daha kolay. Ben konuşmayı çok seven bir adam değilim, yazmak daha kolay oluyor. Yani bir süre yazışıp buluşunca bir sürü şeyi aşmış oluyorsun. Süreç kısalmış oluyor. Bir seferinde Ankara'da yaşayan iki Ukraynalı'yla ICQ'da konuşmak için bizim şirkette çalışan birinden numaraların tanesini 10 milyondan satın almıştım. Sonra bunlardan biriyle çok kısa, biriyle ise üç buçuk ay süren bir ilişkim oldu. O zaman kimliğimi gizleyerek onlarla tanışmıştım. İki tanesiyle hala haberleşip, telefonlaşıyoruz.

Yurtdışından yalnızca Ruslarla konuşuyorum. Onlara da white pages'dan giriyorum. Dostoyevski ve Tolstoy'dan, beyaz gecelerden sözedince hemen cevaplar geliyor. Böyle anahtar sözcükler kullanıyorum. İtalya'dan bir kadınla iş ilişkisi içinde tanıştık ama özel ilişki boyutu ICQ'da gelişti. Onunla muhabbetimizin entelektüel, politik boyutu vardı. O da Marksistti. İtalya Komünist Parti üyesi, evli, iki çocuklu bir kadındı..

Sonra ben başka insanları bu işe yönlendirdim. Kolay olduğu için dört beş kişiye ICQ'yu kurup nasıl yapmaları gerektiğini öğrettim. Bunlar günlük yaşamda kadınlarla ilişki kurmakta sorun yaşayan insanlar. Onun için aslında böylelikle biraz başımdan savmış oldum. Çünkü bunlar sürekli benimle bir yerlere gelmeye çalışıp, onları kızlarla tanıştırmamı isteyen tiplerdi. Onlar da kızlarla böylece buluşup yatıyorlar.”
T: Önceleri konuşmak için özellikle Türkiye'nin çeşitli yerlerinden insanları seçiyordum, kabul etme kriterlerimden biri Ankara dışından olmasıydı. Ama bu yasağı delenler çok oldu. Hatta üçüncü konuşmada hadi çık görüşelim diyen biriyle gidip görüştüm. Satır aralarını okuduğumda bu kişinin benden yararlanmak istediğini düşündüm ve ilişkiyi kopardım. Şimdiye kadar nette tanıştığım insanların sekiz tanesiyle yüzyüze tanıştım, bunların ikisiyle İstanbul'a gittiğimde biraraya geldik.

Çalışan veya okula giden bir kadının daha rahat arkadaş bulma şansı var. Her gün önünden geçilen bir ayakkabı dükkanındaki adamla bile tanışma olasılığı olabilir. Bu tür iletişimleri kuramayan, daha çok evde ya da çalışma hayatında olan insanlar, yüzyüze konuşamadığı şeyleri konuşmak amacıyla chat yapar bence.”




Yüklə 467,36 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   14




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin