TÜRKİYE ÖRNEĞİ
Dr. Afşin ŞAHİN
Yrd. Doç. Dr. Sibel CENGİZ
Bu çalışmanın amacı Hall (1978)’ın sürekli gelir hipotezini Campbell ve Mankiw (1989), Rao (2005) ve Ghali ve Renaud (1971)’de yer alan beş farklı gösterimle küçük-dışa açık ülke, Türkiye için test etmektir. Çalışmada tüketimin kişi başına harcanabilir gelir esnekliği üç model ile tahmin edilmiştir. Bunlar En Küçük Kareler Yöntemi, Enstrüman ile İki Aşamalı En Küçük Kareler Yöntemi ve Enstrüman ile Lineer Olmayan En Küçük Kareler Yöntemidir. Bulgular, Türkiye’deki tüketicilerin yaklaşık %90’ının cari harcanabilir gelirini cari tüketimde kullandığını göstermektedir. Ghali ve Renaud (1971) gösterimleri tahmin sonuçları da Rao (2005) ile tüketimin gelir esnekliği bakımından tutarlıdır.
Anahtar Kelimeler: Tüketim; Harcanabilir Gelir; Lineer Olmayan En Küçük Kareler.
AN EMPIRICAL EVIDENCE OF THE CONSUMPTION
FUNCTION FOR TURKEY
The aim of this paper is to test the Hall (1978)’s permanent income hypothesis by the specification proposed by Campbell and Mankiw (1989) and Rao (2005); and five consumption function specifications of Ghali and Renaud (1971) for a small-open economy, Turkey. We used three methods to investigate the per capita disposable income elasticity of consumption. These are Ordinary Least Squares, Two Stage Ordinary Least Squares with instrument variable and Non-Linear Least Squares with instrument variable for to estimate the specifications. The results indicate that nearly 90% of the consumers in Turkey use the rule of thumb of current disposable income to determine the current consumption. The estimates for the Ghali and Renaud (1971) specifications are consistent by the Rao (2005) concerning the income elasticity of consumption parameter.
Keywords:Consumption; Disposable Income; Non-Linear Least Squares.
KÜRESEL MALİ KRİZ VE TÜRKİYE: ALINABİLECEK DERSLER
Prof. Dr. Halil SEYİDOĞLU
Doç. Dr. Galip ALTINAY
Son yıllarda yaşanan hızlı teknolojik gelişme ve küreselleşme süreci ülkeleri birbirine daha bağımlı hale getirmiştir. Artık bir ülkedeki ekonomik ve finansal kriz o ülke ile sınırlı kalmayıp, çok kısa sürede dünyadaki diğer ülkelere de sıçrayabilmektedir. Ülkeler arasındaki bu karşılıklı bağımlılık nedeniyle uluslararası düzeyde yeni ekonomik ve finansal düzene ihtiyaç vardır. Bu sayede dünya ekonomisinde krizlerin ortaya çıkması ve yayılmasının önlenmesi beklenebilir. Bu çalışmada, ekonomik ve finansal krizler gelişmekte olan ülkeler ve Türkiye üzerindeki etkileri bağlamında irdelenmektedir.
Anahtar Kelimeler: Küresel mali kriz, serbest piyasa mekanizması, Yeni Uluslararası Finansal Mimari
GLOBAL FİNANCİAL CRİSES AND TURKEY: LESSONS TO BE DERİVED
Rapid technological progress and globalization process made countries more and more interdependent over a few decades. An economic or financial disturbance in a country is not confined within that particular country but instead spills over to the rest of the world in an amazingly short period of time. This mutual interdependence among countries requires a new international financial and economic order that is expected to contribute to avoid the emergence and spreading of disturbances in the world economy. Economic and financial crises are investigated from the view point of their effects on the developing countries and Turkey in this paper.
Keywords: Global financial crisis, free market mechanism, new international financial architecture.
KÜRESEL EKONOMİK KRİZİN ANLAM VE NİTELİĞİ
Prof. Dr. Mehmet BULUT
Aydınlanma filozofları özgürlük, eşitlik ve kardeşlik vaadleriyle Batı Avrupa’daki insanların desteğini arkalarına alarak krala ve kiliseye karşı iki yüzyıl önce zafer kazandılar. Böylece Batı insanı “yeni çağdan” “yakın çağa” geçmiş oldu. Modernleşmenin vaadlerinin tam olarak gerçekleşememiş olmasına daylı olarak dünyada ekonomik krizler ortaya çıktıkça sistemle ilgili tartışmalar artma eğilimine giriyor. Son zamanlarda dünya ekonomisinde neler oluyor ve bu gelişmelerin temel nedenleri nelerdir? Nerede hata yapıldı? Bu bireylerin hatasından mı yoksa sistemden mi kaynaklanıyor? Liberallere göre yaşananların sorumlusu müdahaleler? Marksistlere göre ise sorunun kaynağı sistemin kendisi? Acaba hangi taraf haklı? Biz hangi tarafın haklı olduğunu düşünür ve tartışırken her gün yeni bir fabrika veya iş yeri kapanıyor, bir çok insan işsiz kalıyor. ABD’de başlayan ekonomik kriz adım adım tüm dünyayı etkisi altına alıyor. Krizin derinliği ve etkisi hala tam olarak teşhis edilmiş değil. ABD’nin dünya ekonomisindeki merkezi rolü sona mı eriyor? Dubai’den Yunanistan ve İspanya’ya uzanan yeni gelişmeler ekonomi ve finans piyasaları için ne anlam taşıyor? Türkiye için bu krizin anlamı nedir? 1994 ve 2001 krizinden sonra en geniş anlamda ekonomide daralma yaşayan ve işsizliğin rekor düzeylere ulaşmasının anlamı nedir? Uluslararası konut piyasalarında ortaya çıkan ve giderek tüm sektör ve ülkeleri etkisi altına almaya başlayan bu krizin gerçekte anlamı ve niteliği nedir? Bu tebliğde bu soruların cevapları aranacaktır.
Anahtar Kelimeler: Küresel ekonomik kriz, ekonomik kriz, küresel krizin anlamı, küresel krizin niteliği
THE CONCEPTION AND CHARACTERISTICS OF GLOBAL ECONOMIC CRISIS
Two centuries ago enlightenment philosophers won the victory against the king and church with support of the people of Western Europe by promising freedom, equality and brotherhood. Thus, the Western people " had passed from “new age" to "recent age". Based on the modernity promisses fully unrealized appearing the economic crisses in the world. What is going on lately in the world economy and are the main reasons for these developments? Where mistakes were made? Whether the mistakes come from the individuals or system? According to the liberals, responsible is the interventions. According to the Marxists the source of the problem is the system itself. I wonder which side is right? We discuss which side is right and admit that every day, while a new factory or business closes, many people remain unemployed. The economic crisis in the U.S. start step by step to the whole world is under the influence. Depth and impact of the crisis still not been fully diagnosed.
Is the central role of the U.S. economy of the world coming to an end?, Extending from Dubai to Greece and Spain what is the meaning of the new developments ifor the financial markets and economy? What is the meaning of this crisis for Turkey? After the crisses of the 1994 and 2001 what is the meaning of the the recession in the broadest sense of living and unemployment reached record levels? Emerging in the international housing markets and increasingly influence the all the sectors and countries, what is the real meaning and nature of this crisis? In this paper it will be search the answers for these questions.
Keywords: The global economic crisis, economic crisis, sense of the global crisis, character of the global crisis.
TÜRKİYE’NİN AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ (ABD) İLE DIŞ TİCARETİNİN ENDÜSTRİ İÇİ TİCARET VE UYARLANMIŞ KARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜKLER AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Yrd. Doç.Dr. Ahmet AYDIN
Bu çalışmanın amacı, Ülkeler neden dış ticaret yaparlar? sorusunun yanıtını vermeye çalışan dış ticaret teorileri kapsamında, Türkiye’nin dış ticaretinin yapısal analizi olarak da tanımlanabilecek bir yaklaşımla, ABD ile olan dış ticaretinin Uyarlanmış Karşılaştırmalı Üstünlükler ve Endüstri İçi Ticaret Teorisi açısından değerlendirilmesidir. 2008 yılının sonlarında Amerika’dan başlayarak, tüm dünyaya yayılan küresel krizin Türkiye-ABD dış ticareti ve dış ticaret biçimleri üzerindeki etkileri araştırılmaktadır.
Türkiye, tıpkı AB ve AB-Dışı ülke grupları bakımından olduğu gibi, ABD ile dış ticaretinde de tamamlayıcı ekonomi yapısı sergilemektedir. Küresel krizin doğduğu ülke olan ABD ile Türkiye arasındaki dış ticarette, krizin ticaret hacmini daraltıcı etkilerine rağmen, ileri teknolojinin kullanıldığı endüstriler bakımından EİT oranlarında yükselme gözlenebilecektir.
Anahtar Kelimeler: Uyarlanmış Karşılaştırmalı Üstünlükler (RCA), Endüstri İçi Ticaret, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Küresel Kriz
AN EVALUATION OF TURKEY-UNITED STATES OF AMERICA (USA) FOREIGN TRADE IN TERMS OF INTRA INDUSTRY TRADE (IIT) AND REVEALED COMPARATIVE ADVANTAGES (RCA)
The purpose of this study is to evaluate foreign trade relations between Turkey and the USA in terms of IIT and RCA approaches. The International Trade Theory tries to answer the crucial question of “Why nations trade?”. The IIT and RCA approaches are trying to provide an answer to this question. This study can be defined as a structural analysis approach on foreign trade between Turkey and the USA. The impacts of the global crisis that starting from the USA at the end of 2008 than spread the whole world are studied on Turkey-USA foreign trade patterns.
Just as the EU and the Non-EU countries, Turkey and the USA exhibits complementary economic structure in terms of foreign trade. The most effected and the source country of the global crisis is the USA, as known. Hence it would be reasonable to expect that Turkey’s foreign trade with the USA might have contractionary effects in terms of volume of trade arising from the global crisis. Also, it is expected that the IIT rates of advanced technology industries may get higher.
Key Words: Revealed Comparative Advantages (RCA), Intra Industry Trade (IIT), United States of America (USA), Global Crisis.
KÜRESEL KRİZ VE BİR PARA POLİTİKASI STRATEJİSİ OLARAK ENFLASYON HEDEFLEMESİ’NİN ROLÜ
Doç. Dr. Nadir EROĞLU
Yrd. Doç.Dr. İlhan EROĞLU
Bretton Woods sistemi, Keynes tarafından gündeme getirildiğinde, sermaye hareketlerinin yasak, kurların sabit ve para politikasının da ülke içindeki ihtiyaçlara dönük olarak, büyük çapta parasal hedefleme ile yönetildiği bir düzenlemeyi savunuyordu. 1973 yılında ise Bretton Woods sistemi çöktü ve Friedman'ın şiddetle savunduğu serbest kur sistemi gündeme geldi. 1990'lı yılların sonunda dünyada yüzde yüz olmasa da büyük çapta bir konsensüs gerçekleşti. Buna göre, sabit kur yerine dalgalı kur, parasal hedefleme yerine enflasyon hedeflemesi ve kambiyo sisteminde sermaye hareketlerinin yasaklanması yerine, sermaye hareketi serbestîsi yeğlendi. 2008 Küresel Finans Krizi süresince yapılan gözlemler, merkez bankalarının uygulamış olduğu para politikalarının farklı farklı tepkiler verdiğini ortaya koymaktadır. Doğal olarak bu durum, merkez bankalarının izlemiş olduğu para politikası stratejisiyle yakından ilgilidir. Bu çalışma, enflasyon hedeflemesi stratejisinin, esnek kur rejimini içermesine bağlı olarak, merkez bankalarına politika uygulamalarında, “esnek davranış” fırsatı sunduğu, döviz kuru hedeflemesi (sabit kur rejimi) ya da parasal hedefleme gibi “katı davranış” gerektiren stratejilere göre, kriz karşısında daha başarılı bir sınav verdiğini ortaya koymaktadır.
Anahtar kelimeler: Enflasyon hedeflemesi, esnek kur rejimi, esnek davranış
THE GLOBAL CRISIS AND THE ROLE OF INFLATION TARGETING AS A MONETARY POLICY STRATEGY
Bretton Woods system brought an arrangement that it was brought up by Keynes prohibition of movements of capital, foreign exchange fixed and, the large-scale monetary targeting to the needs of monetary policy in the country is facing is managed. In 1973, the Bretton Woods system collapsed. The free exchange rate system to defend vigorously the agenda Friedman arrived. At the end of the 1990s, a consensus on a large scale took place inspite of not one hundred percent of the world. Accordingly, instead of fixed exchange rate floating exchange rate, instead of monetary targeting inflation targeting and at exchange system, the freedom of capital movements was preferred rather than prohibition of movements of capital. During 2008 Global Financial Crisis the observations showed that the monetary policy applied of central banks gave different reactions different. Of course, this situation is closely related with, the monetary policy strategy followed of central banks have followed. This study detected that the strategy of inflation targeting, in view of contain flexible exchange rate regime and on the policy practices of the central bank, “flexible behavior” opportunity , gave a more successful test in the face of crisis than strategies such as exchange rate targeting (fixed exchange rate regime) or monetary targeting that requires “solid behavior”.
Keywords: Inflation targeting, flexible exchange rate regime, flexible behavior.
EKONOMİK KRİZ: KAZANANLAR VE KAYBEDENLER
Yrd. Doç. Dr. Cem DİŞBUDAK
Krizler kapitalist sistemin kaçınılmaz olarak ortaya çıkardığı ve içsel olarak değerlendirilmesi gereken durumlardır. Kriz sırasında ve sonrasında ortaya çıkan maliyetler ve kayıplar ise belirli toplumsal sınıflar tarafından karşılanmak durumundadır. Bu maliyetlerin genellikle en kırılgan kesim olan işçiler tarafından ödendiği sermaye sahiplerinin ise bu konuda ortaya çıkan maliyetleri toplumsallaştırarak işçilerin yanı sıra toplumun diğer kesimlerine de ödetmeye eğilimli olduğu görülmektedir. 2007 yılında başlayan ve 2008 yılında tüm dünyada hissedilen küresel ekonomik krizin ortaya çıkardığı maliyetlerin reel ücretlerde düşüş, sosyal harcamalarda azalmalar, kamusal mallarda azalma, işsizlikte artış gibi gelişmelerle genel olarak tüm topluma ve özelde de çalışanlara çıkarılacağı düşünülmektedir. Sonuç olarak ise servetin daha da az sayıda kişi ve şirket elinde birikerek tekelleşme eğiliminin giderek artması beklenebilir. Her kriz sonrasında olduğu gibi bu kriz sonrasında da teknolojide emek tasarruf edici eğilimler de güç kazanacaktır. Böylece finans kapital içinde yeni dengeler kurulabileceği gibi, üretken sermaye içerisinde de güç dengelerinde de değişim ortaya çıkacaktır. Bu bildiride, Dünya ve Türkiye ekonomisinde ortaya çıkacak maliyetlerin kimler tarafından ödenebileceği genel makroekonomik veriler üzerinden tartışılacak ve ortaya çıkacak olası güç odakları üzerinde değerlendirmelerde bulunulacaktır.
Anahtar kelimeler: Kriz, Türkiye, Dünya ekonomisi
ECONOMIC CRISIS: WINNERS AND LOSERS
The crisis of capitalist economies is a general recurring phenomenon inherent in capitalism and it did not arise through the profit expectations of shareholders or manager’s mistakes. The costs during and after which the crisis arisen must be paid by specific classes. In general, these costs are paid by working class whereas capitalists try to leave all the costs both working class and other social groups. The costs of the crisis started in 2007 and felt all over the world will be paid by public in general and working class in particular by low real wages, reduction in social spending and public goods, increasing in unemployment. As a result wealth will be accumulated by a few capitalist and corporates that means increasing in monopolization. We expect that after this crisis labor saving technologies will be used to a greater extend. Therefore, new power relations among capitalist class are expected to be formed. In this study, the main aim is to discuss who will pay the costs of crisis in Turkey and the world using available macro and micro data as well as to evaluate newly forming power relations.
Keywords: Crisis, Turkey, World Economy
KRİZE KÖKLÜ ÇÖZÜM ÖNERİSİ: TEK DÜNYA PARASI
Dr. Celali YILMAZ
Dünya ekonomilerinin “1929 buhranından daha derin” bir kriz içinde olduğu hususu giderek kabul görmekte, böylesine derin bir kriz sonucunda uluslararası finansal sistemde bazı köklü dönüşümlerin yaşanmasının kaçınılmaz olduğu daha fazla dillendirilmektedir. Önemli dönüşüm, rezerv para birimi (RPB) konusunda olacaktır. Zira krizin derinleşmesinin müsebbibi, mevcut RPB’nin güven ve istikrar gibi temel fonksiyonları sağlamakta zorlanmasıdır. Dolardan sonraki RPB’nin ne olacağı konusunda tartışmalar artmaktadır. Euro’nun veya SDR’ın sonraki RPB olup olamayacağı yanında, Renminbi’nin alternatif olabileceği tartışmalarına rastlanmaktadır.
Çalışmanın amacı, mevcut krize köklü çözüm olarak gündeme getirilen Tek Dünya Parası (Single Global Currency, SGC) önerisinin faydalarına dikkat çekmek ve Türkçe literatürde konunun tartışılmasını sağlamaktır. Tek ülkenin milli parası olmayan SGC, SDR’dan daha geniş tabanlı, global dünyayı temsil eden ve uluslarüstü bir merkez bankası tarafından yönetilen RPB’dir. Çalışmalar, SGC’nin yaratılabilmesi halinde büyük faydalar sağlayabileceğini göstermektedir. Uluslararası ticarette açık-fazla kavramı ortadan kalkacağı gibi, ülkelerin rezerv tutma ihtiyacı olmayacaktır. Mevcut 150’ye yakın para birimi arasındaki dönüşüm maliyetlerinden kaynaklanan etkinlik kaybını ortadan kaldıracaktır ki sadece bunun yıllık kazancının dahi 400 milyar dolardan fazla olacağı hesaplanmaktadır. TDP ile uluslararası ticaret ve verimlilikte ciddi artışlar sağlanabilecek, hepsinden önemlisi yaşadığımız türden krizler olmayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Tek Dünya Parası, para birlikleri, rezerv para
A FUNDEMENTAL SOLUTION TO FINANCIAL CRISES PROBLEM: SINGLE GLOBAL CURRENCY
It is getting accepted by more people that current financial crises (or Great Recession of 2008) is fundamentally much deeper than the Great Depression of 1929. Such a great crisis will eventually create some fundamental changes in the world’s financial architecture. It seems that one of the major transformations will occur in the world’s reserve currency (RC) system. One of the main reason of current “worldwide contagious” crisis is lack of a trustful reserve currency system, which can provide all functions of a RC properly. As a result of this deficiency, probability of the Euro or SDR as the world’s next RC is become a hot topics among the economists. Even the Renminbi, which is not a convertible currency yet, is on the table as an alternative RC.
The aim of this study is to introduce the notion of the Single Global Currency (SGC) system in Turkish financial economics literature. By the end of this global crisis, it is going to be understood by more people that ultimate future of the world’s RC system is a SGC. The studies show that as a supra-national currency, the SGC is beneficiary for all people who need a functioning RC. In that system, there are no CA deficits or trade imbalances and FX fluctuations problems, by definition! It is estimated that only annual transaction cost of current multi FX system is more than USD 400 bn annually. It is obvious that in a world with SGC, not only financial markets but all economies will function more efficiently and the term of international currency crises will be a historic concept, belongs to the “age of financial terror” which starts in the 1970’s, (since collapse of Bretton Woods system) and will last until the replacement of current system with the SGC!
Keywords: Single Global Currency, monetary unions, reserve currency
KRİZ SONRASI İSTİHDAM SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Prof. Dr. Hüseyin KARAKAYALI
Yrd. Doç. Dr. İlkay DİLBER
Yrd. Doç. Dr. C. Erdem HEPAKTAN
Arş. Gör. Ferhan SAYIN
2008 yılında ABD’de mortgage piyasasında ortaya çıkan kredi krizi, önce finans piyasalarını sonra da mali piyasaları etkisi altına alarak tüm dünya ülkelerine yayılmıştır. Kriz her ne kadar başlangıçta bir mortgage krizi olarak ortaya çıksa da, izleyen süreçte bir likidite krizine dönüşmüş, başta ABD’ de olmak üzere dünyanın birçok gelişmiş ekonomisinde bankaların batmasına, bazı bankacılık modellerinin yok olmasına, hatta bazı ülkelerin iflas kararları açıklamasına neden olmuştur. Bu gelişmelere bağlı olarak, gelişmiş ekonomilerin çoğunda emlak piyasası daralmış, konut ve enerji fiyatları aşırı derecede artmış, mali hizmetler alanında sert şoklar yaşanmaya başlamıştır.
Kredi piyasalarında yaşanan şoklar, yatırımların azalmasına ve piyasalardaki güvensizliğin artmasına sebep olmuş, bu durum yatırım, üretim ve tüketim düzeyinin gerilemesine, ekonomik büyümenin yavaşlamasına ve milyonlarca insanın işsiz kalmasına neden olmuştur. Kriz sürecinde pek çok sektörde büyük miktarda daralmaların yaşanması, işçilerin geçici süreli işten çıkarılmalarına ve geniş çaplı istihdam şoklarının yaşanmasına sebep olmuştur.
Krizle mücadelede, düşük kredi faizleri, reel sektörün canlandırılması amacıyla alınan vergi düzenlemeleri, cari açık ve reel kur uygulamalarının yeniden değerlendirilmesi, bütçe açıklarının ve kamu kesimi borçlanma gereğinin düzenlenerek istihdam yaratıcı politikaların sağlanması amaçlanmalıdır. Çalışmamızda, bu amaçlara ilişkin çözüm önerileri sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: İstihdam, Kriz, Yatırım, Üretim Darboğazı, Reel Sektör
EMPLOYMENT PROBLEMS AND REMEDIES IN A POST-CRISIS SETTING
Having emerged in the US mortgage credit markets, the credit crisis has spread all over the international setting by first dominating over the financial markets first and other markets respectively. Being a sole credit market crisis in mortgage sector, the crisis evolved itself into a liquidity crisis leading to the bankruptcies in the US and other western industrialized countries as well as the disappearances of many banking models. Eventually estate markets contracted and accommodation and energy prices have skyrocketed with severe shocks in financial services
These shocks experiences in credit markets have led to the contracting of investments and brought a great deal of incredibility to the markets, having caused reduction in consumption and production levels, slowing down of economies coupled with drastic unemployment levels. The contractions in economic performance have also lead to both temporary unemployment of workers and experience of wide scale unemployment
In dealing with the crisis, by means of devising low interest credit rates, tax adjustments to booze the real sector and a review of current account deficit and real currencies applications coupled with revisions regarding the arrangements in regard to the public debts and budget deficits, pro-employment remedies-centric policies have to be reconsidered. Our study in such respect is to elaborate on the presentation of such remedies indicated before.
Keywords: Employment, Crisis, Investment, Production Bottleneck, Real Sector
EKONOMİK KRİZİN DIŞ TİCARET ÖDEME ŞEKİLLERİNE ETKİLERİ
Yrd. Doç. Dr. Yavuz SOYKAN
Yrd. Doç. Dr. Niyazi KURNAZ
Öğr. Grv. Mustafa KAYIK
Ekonomik krizler; büyüklükleri, nedenleri, çıkış noktaları gibi birçok özellikleri itibariyle farklılıklar göstermektedir. Krizler, ülkelerin dış ticaret verilerinden istihdam verilerine birçok değişime neden olmaktadır. Krizlerin en bariz etkilerinden birisi de likidite sıkışıklığıdır. Bu sıkışıklığın pek çok etkisi yanında, uluslararası ticaret ve uluslararası ticaret kapsamındaki ödemeler ve ödeme şekilleri üzerinde de etkileri olmaktadır. Belirsizlik ve beklentilerin kötüleşmesi hem bankalarda hem de ithalat ve ihracat yapan firmalarda riskten kaçınma kültürünün oluşmasına neden olmaktadır. Araştırmalar, kriz ortamlarında önceden açık hesap veya vesaik mukabili ödeme şekilleri ile çalışan firmaların teyitli akreditife döndüklerini göstermektedir. Bu çalışmada; ekonomik krizin neden olduğu dış ticaret ödeme şekillerinde meydana gelen değişim ayrıntılı bir biçimde incelenmesi amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Kriz, Dış Ticaret, Ödeme Şekilleri
THE EFFECTS OF ECONOMIC CRISIS ON FORMS OF PAYMENT
Economic crises vary according to many characteristics such as dimensions, causes and starting points. Crises result in many changes from employment data to foreign trade data. One of the most apparent effects of crises is liquidity shortage. In addition to many effects of this shortage, economic crises also affect international trade, payments and forms of payment within the scope of international trade. Uncertainty and negative expectations lead to the adoption of the culture of avoiding risks both by banks and export-import companies. Previous studies indicate that the companies which previously used open account or payment against documents in their operations began to use confirmed letter of credit in crisis environment. The aim of the present study is to analyze the changes in foreign trade forms of payment caused by economic crisis in detail.
Dostları ilə paylaş: |