Üst Akıl İngiliz Derin Devletinin İçyüzü Cilt


Dünya İstihbarat Ağının Merkezi İngiliz Derin Devleti



Yüklə 2,09 Mb.
səhifə84/215
tarix09.01.2022
ölçüsü2,09 Mb.
#94361
1   ...   80   81   82   83   84   85   86   87   ...   215
Dünya İstihbarat Ağının Merkezi İngiliz Derin Devleti

Pek az bilinen önemli bir gerçek vardır. Genellikle ön plana çıkarılan dünyanın en büyük istihbarat kurumları, aslında İngiliz derin devleti tarafından kurulmuştur. Söz konusu istihbarat kurumlarının oluşum safhaları incelendiğinde, bu kurumların altyapılarını hazırlayan ve var edenlerin, genellikle ya MI6 ajanları oldukları ya da İngiliz derin devletinin çeşitli yapılanmalarından geldikleri anlaşılmaktadır.

Bunlardan özellikle dile getirilmesi gereken istihbarat kurumu kuşkusuz ki CIA'dir.

İngiltere Merkez Bankası'nda 1928-1963 yılları arasında müdür olarak görev yapan Londra Finans Merkezi'nden Sir Charles Jocelyn Hambro, CIA'in öncüsü ve prototipi sayılan, ABD'nin II. Dünya Savaşı sırasındaki istihbarat birimi olan Office of Strategic Services (OSS) kurumunun eğitimini üstlenmiştir. Savaş sonrasında ise CIA'in tüm lider kadrosunu eğiten İngiliz istihbaratı Özel Harekat Yönetimi'nin başındadır.320 Dolayısıyla CIA, sanıldığı gibi ABD halkının güvenliğini üstlenen bir istihbarat kurumu olmaktan çok, İngiliz derin devletinin denetiminde varlık gösterecek bir istihbarat kurumu olarak ortaya çıkmıştır.

CIA Başkanı Allen W. Dulles tarafından "CIA'in babası" olarak tanımlanan General William Donovan, 1941'de MI6'i incelemek üzere İngiltere'ye gitmiştir. II. Dünya Savaşı sonrasında ABD başkanı Roosevelt, CIA'in kurulması emrini vermiş ve bunun için İngiliz istihbarat servisi MI6'in örnek alınmasını istemiştir. General Donovan'a CIA'in nasıl bir yapıya sahip olması gerektiğini, Churchill ve dönemin MI6 Başkanı Stewart Menzies anlatmıştır. Donovan daha sonra "casusluk sanatını Menzies'den öğrendiğini" ifade etmiştir.321

CIA'in ilk başkanı Allen Dulles, 1921'de ABD'nin İstanbul Büyükelçiliği'nde çalışmaktadır. Bu sırada İstanbul İngiliz işgalindedir. CIA Başkanı olduğu dönemde Ajax Operasyonu'nda MI6 ile birlikte İran başbakanı Musaddık'ı deviren ve Şahı başa geçiren darbeyi organize etmiştir. Musaddık darbesinin temel sebebi ise, Musaddık'ın başa geldiğinde ilk işinin İngilizlere verilmiş olan petrol haklarını millileştirmesidir. Musaddık'ın darbeyi fark ederek İngiltere'nin Tahran Büyükelçiliğini kapatması sonucunda girişim engellenmiştir. Bunun üzerine İngiliz derin devleti, ABD'yi devreye sokmaya karar vermiştir.

Allen Dulles'in kardeşi John Dulles, İran darbesi sırasında Dışişleri Bakanı'dır. Dulles kardeşlerin İngilizlerin baskısıyla darbeyi organize ettiği tüm tarihçi ve siyasetçilerin mutabık kaldığı bir konudur.322

Allen Dulles, Kennedy tarafından görevinden alınmasına rağmen Kennedy suikastını araştıran komisyonun 7 üyesinden biri olmuştur.

ABD'deki 17 istihbarat kurumundan biri olan ABD Ulusal Keşif Ofisi'nin (National Reconnaissance Office - NRO) kurulması da yine İngiliz derin devletinin denetimindeki kurumların en başlıcalarından biri olan Committee of 300 (300'ler Komitesi) sayesinde olmuştur. Söz konusu kurumun bütçesi de ABD Kongresi'nde İngiliz derin devletine bağlı birkaç kişi tarafından denetlenebilmektedir.

Eski istihbaratçı ABD'li Dr. John Coleman, I. Dünya Savaşı'ndan sonra Skull and Bones (Kafatası ve Kemikler Cemiyeti) üyelerinin Amerikan istihbarat sistemini İngiliz modeli içinde yeniden tasarlayarak kendilerine bağlı hale getirdiklerini belirtmektedir.323

CIA ve MI6, Suriye'deki 1949 darbesini birlikte organize etmişlerdir. Bu darbeyi yapan General Adib Shishakli'nin yarattığı terör ortamı sonucunda Baas Partisi iktidara gelmiştir. MI6 Başkanı Sir James Black, Ebu Gureyb Cezaevi'ndeki ABD işkencelerinden haberdar olduklarını açıklamak zorunda kalmışlardır. Bunun hemen akabinde, Irak ve Afganistan işgalleri sırasında sorgulama ve işkencelere MI6 ajanlarının da katıldığı ortaya çıkmıştır.324 Bütün bunlar, Amerikan İstihbaratının MI6'den bağımsız hareket edemediğinin önemli bir kanıtıdır.

Gerçekte işkencehaneleri açan ve sistematik işkenceleri uygulamaya geçiren MI6'in ta kendisidir. Fakat işkence konularında İngiltere'nin adı hiç geçmemiş, sadece CIA ve ABD gündeme getirilmiştir. Black Site olarak adlandırılan uluslararası işkence merkezlerinde CIA ve MI6, birlikte sorgulama yapmışlardır. İngiltere'deki dört havaalanı, işkence görecek mahkumların taşımasında kullanılmıştır. Dönemin İngiliz Savunma Bakanı Lord George Robertson bu gizli işkencehanelerin NATO üyesi ülkelerde kurulmasını sağlamıştır. Daha sonra da NATO Genel Sekreteri olarak atanmıştır. Bu işkencehanelerde en çok kullanılan ve kişinin ağzını ıslak bezle kapatarak boğulma hissi ve aşırı acı vermeye dayalı olan "waterboarding" adlı işkence yöntemi ilk olarak 1970'lerde İngilizler tarafından İrlanda milliyetçilerine karşı kullanılmıştır.

Irak işgalinin sebebi olarak gösterilen kitle imha silahları konusundaki sahte raporların, MI6 ile bağlantılı ajanlar tarafından hazırlandığı anlaşılmıştır. Bu raporların hazırlanmasında özellikle İngiliz Milletler Topluluğu'ndaki ajanların kullanıldığı belirtilmiş ve bu sayede sunulan dokümanların uluslararası bir rapormuş gibi gösterilmesi sağlanmıştır.325

Bu konuda, Avusturalya istihbaratı için çalışan mikrobiyolog Rod Barton'un açıklamaları ilginçtir. Barton, kendisinden, kitle imha silahları iddiası ile ilgili sahte rapora, silahın varlığına dair inandırıcılığı artıracak bilgiler eklemesinin istendiğini söylemiştir. Bu raporu hazırlayanlardan biri olan David Kelly ise, rapora sahte belgeler eklendiğini BBC'ye anlattıktan iki gün sonra ölü bulunmuş ve olayın intihar olduğu söylenmiştir.326




Yüklə 2,09 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   80   81   82   83   84   85   86   87   ...   215




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin