Üst Akıl İngiliz Derin Devletinin İçyüzü Cilt


Düşünce Kuruluşları ve Zorunlu İdeolojiler



Yüklə 2,09 Mb.
səhifə91/215
tarix09.01.2022
ölçüsü2,09 Mb.
#94361
1   ...   87   88   89   90   91   92   93   94   ...   215
Düşünce Kuruluşları ve Zorunlu İdeolojiler

İngiliz derin devletinin himayesinde hareket etmek zorunda olan düşünce kuruluşları, kayıtsız şartsız kendileri için belirlenen ideolojik arka planı oluşturmak mecburiyetindedirler. Bunun için toplumları kargaşaya, dejenerasyona ve maneviyatsızlığa yönelten unsurlar, gözetilecek temel ilkeler olarak tespit edilmiştir. Düşünce kuruluşları için devşirilen ve adeta bir propaganda malzemesi olarak kullanılan tecrübesiz fakat menfaat düşkünü kişiler, hayranı oldukları bu kurumların bir parçası olabilmek için temel ideolojileri benimsemek zorunda bırakılmışlardır. Bunların başlıcası Darwinist olmaktır. Darwinizm, İngiliz derin devleti için hizmet eden her kurum tarafından tartışmasız savunulan baş konudur. Çünkü Darwinizm, İngiliz derin devletinin yaymaya çalıştığı bütün belaların ideolojik temeli, ahlaki ve manevi güçlenmenin de en büyük düşmanıdır.

Bu kişilere dayatılan ikinci önemli temel felsefe, homoseksüelliği savunmaktır. Kuran, Tevrat ve İncil'de "iğrenç bir pislik" olarak tanımlanan homoseksüellik, sanki bir hayat şekliymiş veya masum bir fikir sistemiymiş gibi "özgürlük" kisvesi altında savunulmaktadır. Toplumları da bu anlayışa getirmek yine söz konusu düşünce kurumlarının görevi haline gelmiştir. Toplumlar, farkına varamadıkları yöntemlerle Kuran'da haram kılınmış olan homoseksüelliği hayatlarının içinde görmeye ve bilmeden benimsemeye başlamışlardır. Öyle ki, söz konusu kurumların yoğun baskıları neticesinde homoseksüelliğe karşı çıkmak bağnazlık olarak lanse edilmekte, bunu yapanlar toplumdan adeta dışlanmaktadırlar. Homoseksüel evliliklere izin vermeyen rahipler işlerinden olmakta, buna karşı çıkan yazarlar, eğitimciler veya sporcular hakkında adeta linç kampanyaları yapılmaktadır. Burada uygulanan stratejinin, Darwinizm'i yayma ve koruma konusundaki strateji ile benzerlik göstermesi dikkat çekicidir. Keza her ikisi de İngiliz derin devleti projesidir.

Bu kurumların bir parçası olmak için dayatılan üçüncü temel felsefe ise, Rumi olmaktır. Bu şaşılacak bir şeydir; bu kurumlarda hiçbir şekilde dindar olmayan Müslümanlar Rumi olabildikleri gibi farklı dine mensup kişiler, örneğin Hristiyanlar, hatta ateistler bile Rumiliği savunmaktadırlar. Bu, adeta bir mecburiyet halini almıştır. Kuşkusuz bunun temel sebebi, Mevlana Celalettin Rumi'ye ait olduğu söylenen eserlerde, dinsizliği doğrudan teşvik eden, haramları helal sayan ve homoseksüel ilişkiyi doğrudan savunan ve anlatan ifadeler ile evrim safsatasını kabul eden izahlar bulunmasıdır. Bu Kuran dışı açıklamalar, İngiliz derin devletinin yaygınlaştırmaya çalıştığı yaşam biçimine oldukça iyi uymaktadır. Elinizdeki kitabın 1. cildinde de açıkladığımız gibi, söz konusu ifadelerin Mevlana'ya ait olduğuna dair elimizde bir delil yoktur. Bu ifadelerin onun kitaplarına sonradan eklenmiş olması kuvvetle muhtemeldir. Burada bizim eleştiri konumuz Mevlana'nın kendisi değil, Mevlana'ya atfedilen kitaplarda geçen gayriahlaki tavsiyelerdir.

Ayrıca burada eleştirdiğimiz düşünce, Anadolu'ya has Mevlevi ruhu da elbette değildir. Zaten Anadolu Mevleviliği ve o ruhun getirdiği güzel ve fedakar ahlak, İngiliz derin devletinin asla kabul edebileceği bir şey değildir. İngiliz derin devleti, Mevlana'ya atfedilen eserlerde geçen ve homoseksüelliği, evrimi, hatta dinsizliği normal gibi göstermeye çalışan gayriahlaki anlayışa sahip çıkmaktadır.

Söz konusu ifadeler, İngiliz derin devletinin himaye altına aldığı düşünce kuruluşlarının ön plandaki isimleri tarafından sürekli olarak destek görmektedir. Bu yolla İngiliz derin devleti, hem kendince İslam dinini kullanarak Müslümanları pasifize edip ahlaksızlığa sürükleyebileceğini düşünmekte hem de Rumiliği savunma örtüsü altında homoseksüellik ve dinsizliği kolayca yaygınlaştırabileceğine inanmaktadır.

Kullanılan dördüncü temel felsefe dindarlığa karşı olmak ve dindarlara tepeden bakan bir üslup benimsemektir. Böylelikle bu kişiler garip bir özgüven elde etmekte ve bu yöntemle dindarları kendilerince geniş çaplı olarak küçük düşürdüklerine inanmaktadırlar.


Yüklə 2,09 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   87   88   89   90   91   92   93   94   ...   215




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin