Valla cicim 5 kuruş için kıçını yırtmaya değdimi


-Ha uşağum 100 deseydun sana müthiş bir espiri yapacaktum demiş



Yüklə 1,3 Mb.
səhifə27/31
tarix27.07.2018
ölçüsü1,3 Mb.
#59855
növüYazı
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   31

-Ha uşağum 100 deseydun sana müthiş bir espiri yapacaktum demiş.
Gön..:Alel

Temel ile Dursun bir yarışmaya katılırlar. Bu yarışmada en çok yerli öldürene, 100.000$ verilmektedir. Bunlar yerli avlamak için Amerika'ya giderler 3-4 gün aramalarına rağmen bir tane bile yerli öldürememişlerdir. Bunlar bir gün sabah kalktıklarında etrafların da 100'ü aşkın yerli bulurlar.


Temel Dursun'a: La Dursun kalk zengin olduk!
Gön..:TOGAY

Amerika'da bir beyin fuarı açılmış. Burada ünlülerin beyinleri kavanoz içinde sergilenip kavanozun üzerine fiyatları yazılıymış. Amerikalı bir aile bu fuarı gezerlerken garip bir şey farketmişler ve danışmaya gidip demişlerki: -Efendim... Her şey mükemmel Einstein'in beyni on bin dolar..güzel.. George Washington 'un beynini de yirmi bin dolara kavanoz içinde satıyorsunuz... Bunlar meşhur insanlar, fakat yüzbin dolarlık bir beyin gördük. Bu kişiyi daha önce hiç duymamıştık. Meşhur olduğunu da pek sanmıyoruz. Niye yüz bin dolar. Üzerinde şöyle bir yazı vardı. "Türkiye'nin Karadeniz Bölgesinden TEMEL" kim bu?. Ve niye bu kadar pahalı? Görevli cevap vermiş. -Efendim. Bu beyinlerden yüz tanesini kesiyoruz ancak bir tanesi dolu çıkıyorda ondan.


Gön..:Yüksel Aykut

Temel ile Dursun Trabzon'un dağlık bölgesinde ava çıkmışlar. Uzun uğraşlardan sonra elleri boş dönmek üzere iken oldukça iri ve heybetli bir geyiğe rastlamışlar. Her ikisi de epeyce uğraştıktan ve kovaladıktan sonra köye 5-6 kilometre kala geyiği vurmuşlar. Aslında küçük hayvan avına çıkmış olan iki arkadaşın yanında geyiği taşıyabilecekleri herhangi bir araç veya alet olmadığından düşünce üretmeye başlamışlar. Temel ,Dursun'a "Ula dursun habu hayvanın bir boynuzunu sen tut diğerini ben diyerek çektirmeye başlamışlar. Tahmin edileceği gibi çok zor olan bu şekilde köyün yolunun başına kadar kan ter içerisinde gelirlerken köyden birine rastlamışlar. Onların bu halini gören arkadaşları "Yahu siz delimisiniz bu böyle taşınır mı? Sizin kafanız hiç çalışmıyor kardeşim, ikiniz bir olun şu hayvanı kuyruğundan çekin daha rahat taşırsınız " önerisini yaparak yola devam etmiş. Bu fikri çok uygun bulan iki kafadardan biri olan Temel yaklaşık yarım saat sonra Dursun'a dönerek "ULA DURSUN BU HAYVAN BÖYLE ÇOK KOLAY ÇEKİLİYORMUŞ, AMA ANLAMADUĞUM BİR ŞEY VAR BUNU KUYRUĞUNDAN ÇEKTUĞUMUZDAN BERİ KÖYDEN GİTTİKÇE AZAKLAŞIYRUK.!!


Gön..:Sinan Bayraktar

Temel bir gün çok hasta olur ve doktora gider. Doktor onun önemli bir hastalığı olmadığını görür. Ona bir oyun oynamaya kalkar. Hastalığının tek çaresinin hamile bir kadından içeceği saf süt olduğunu söyler. Temel muayehaneden çıkar kara kara düşünmeye başlar ne yapıpta hamile kadın sütü bulacaktır derken aklına idrisin hamile karısı gelir. Fakat bu sefer bunu ona nasıl açıklayacaktır derken cesaretini toplar ve kapılarını çalar ve olan biteni idrisin karısına anlatır oda neden olmasın bi sevap işlerim der ve içeri alır kadın üstünü çıkarır ve Temel başlar kadının göğsünü emmeye ve bir süre sonra kadın zevke gelir Temel'e dayanamayıp yanında bir şey daha isteyip istemediğini sorar. Temel utana sıkıla ya ayıp kaçmazmı yenge der kadınsa yahu sen iste der Temel utana sıkıla kadına peki der. Süt katıksız gitmiyor varsa bir kaç tane bisküvi getirirmisin der.


Gön..:Hayrettin Yılmaz

Temel ile Dursun ormanda uyuyorlar. Bir ara Temel Dursun'a sesleniyor.


_Dursun ormanın güzelliğine bak.
Dursun: _Ağaçlardan göremiyorum ki
Gön..:Bülent Uslu

Temel devamlı yabancı kadınlarla düşüp kalkıyormuş. İdris sormuş;


-Yahu sen Türkçeyi zor konusiyisun habu Ruslarla nasıl anlasiyisun ? -Temel tercumanum sayesinde
Temel 71 yaşına gelmiş. İdris sormuş ula Temel tercumanunla aran nasıl ?
-Temel " Sorma İdris ana dilini bile unutti pokyiyen"
Gön..:İrfan Demirci

MİT eleman alımı için duyuru yapar. Üç kişi başvurur. MİT binasında adayların hepsiyle tek tek görüşmeler yapılmaktadır. İlk adam içeri alınır ve su sorular sorulur. "Karını seviyormusun?" "Evet, efendim" "Ülkeni seviyormusun?" "Evet , efendim" "Pekala , biz karını da getirdik. Şu an yan odada." denir ve masanın üzerine bir tabanca konur. "Şimdi odaya gir ve karını öldür.!" Adam silahı alır yan odaya geçer. 5 dakika hiç ses duyulmaz. Adam tekrar ilk odaya geri döner. Kravatı gevsemiş, ter içinde kalmıştır. "Yapamıyacağım efendim." der ve orayı terk eder. İkinci adam içeri alınır. Aynı sorular sorulur. Aynı yanıtlar. Ve ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. Adam yapamayacağını söyler ve ayrılır. Son adam Temel girer. Aynı sorular. Aynı cevaplar. Ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. Temel içeri girer. 5-10 saniye sonra içerden silah sesleri gelmeye başlar. BAM,BAM,BAM,BAM,BAM,BAM .... Derken kısa bir sessizlik ve ardından gürültülü bir cam kırılması duyulur. Temel içeri girer , biraz terlemiştir. MİT personeli sorar "Ne oldu ?" Temel cevaplar.. "Efendim bana verdiğiniz silah kurusıkı çıktı, o yüzden onu pencereden aşağıya atmak zorunda kaldım"

Temel ölümcül bir hastalığa yakalanmış. Karısı fadimeye sorar
-Fadime, ben ölünce yeniden evlenecekmisin ?
Fadime de Temel üzülmesin diye evet cevabını verir. Bunun üzerine Temel
-Onu benim kadar sevecekmisin ?
-(ağlayarak) Evet
-Onu eve alacakmısın ?
-Evet
-Ona güzel yemekler yapacakmısın ?
-Evet Temel'im.
-Ona sarımsaklı yoğurtlu mantı da yapacakmısın ?
-O SEVMEZ.
Gön..: Ahmet Çavuş

Temel bara gitmiş. Geçmiş bir kenara oturmuş, biraz sonra bara bir adam girmiş ve sıska uzun boylu bir adamın kafasının üstüne şişe koymuş, çekmiş silahı ateş etmiş şişe paramparça ateş eden adam elini kaldırmış " I'am Pekosbill " demiş ve çekmiş gitmiş. Daha sonra bara bir başka adam girmiş ve yine o sıska adamın kafasının üstüne konserve kutusu koymuş çekmiş silahı ateş etmiş kutu paramparça ateş eden adam elini kaldırmış."  I'am Redkit " demiş ve çekmiş gitmiş. Temel bunları seyrettikten sonra dayanamamış eline bir elma almış ve o sıska adamın kafasının üstüne elmayı yerleştirmiş çekmiş silahı ateş etmiş ve o ne adamı tam anlının ortasından vurmuş. Temel'de elini kaldırmış ve I'am sorry demiş.


Gön..: Izzet KAVADAR

Temel Dursun'a yatılı ziyarete gitmiş. Yemişler içmişler sıra yatmaya gelmiş. Dursun: "Bak Temel, yatak odandan tuvalete gitmek için bizim odadan geçmen gerekecek. Bu olmasın istiyorsan şimdiden tuvalete git de gece gelmesin." Temel: "Tuvaletim yok. Merak etme, gelse de tutarım zaten." Bu dialoğun ardından yatmışlar ama gece yarısı Temel fena halde sıkışmış. Yatak odasından geçmek de istemiyor. Bakmış pencerede bir saksı içinde çiçek var. Çiçeği toprağıyla birlikte çıkarıp hacetini gidermiş, toprağı tekrar yerine koyup uyumuş ve ertesi sabah da çekip gitmiş. Aradan birkaç ay geçtikten sonra Dursun Temel"i aramış telefonla: "Temel, nereye sıçtın çabuk söyle, 4 ev değiştirdik ev hala kokuyor"


Gön..:Özgen Bilir

Bir gün Amerikalı bir bilim adamı mavi maymunları incelemek üzere Türkiye'ye gelir. Mavi maymunların da en sık olduğu bölge Temel'in köyünün olduğu bölgedir. Bilim adamı köye gelir ve köy kahvesinden birine köyün en iyi nişancısının kim olduğunu sorar. Adamın biri bu köyün en iyi nişancısının Temel olduğunu söyler. Bunun üzerine bilim adamı Temeli çağırtır. Temel gelir bilim adamı bir bakar Temel'in bir tane eski tüfeği bir tanede uyuz köpeğinden başka bir şeyi yoktur. Kendi kendine en iyi nişancı buymuş neyapalım der. Bilim adamıyla Temel ormana giderler. Temel bilim adamına "Bak şimdi ben ağaca çıkacağım ve sallayacağım, maymun düşerse sen bir şey yapma köpek onu becererek bayıltır. Bilim adamı merakla sorar "Peki tüfek ne işe yarayacak."


Temel " Ağaçtan maymun yerine ben düşersem o silahla köpeyi vuracaksın"
Gön..:Yaşam Ekinci

Temel uzak doğuya gider. 250$ verip bakınca insanları çıplak gösteren gözlüklerden alır. Takar bakar çıplak, çıkarır bakar giyinik. Çok hoşuna gider. İkide bir takıp, çıkarır. Eve gözünde gözlük gider, bakar Fadimeyle sütçü çıplak. Gözlügü çıkarır bakar çıplak. Takar bakar çıplak. Müthiş canı sıkılır ve Fadimeye derki:


-Ula Fadime 250$ verdim hemen bozuldu..!!!!
Gön..:Köksal Tezcan

Temel İngiltere'ye gidecekmiş. Arkadaşı Cemal İngiltere'de trafiğin soldan olduğunu ve bunun Temel için oldukça tehlikeli olacağını söyleyip, dikkatli sürmesini ögütlediğinde, Temel: "Merak etme yegen dün Rize'den Samsun'a soldan gittim, bunun ne kadar tehlikeli olduğunu bilirim daa !!!"


GÖN:Erol Kütük

Temel,Amerikalı ve Japon oturuyor. Birden bir telefon çalar. Temel bakar çalan yeni aldığı cep telefonu değil. Amerikalıya bakmış elini kulağına koymuş kendi kendine konuşuyor. Temel herhelde deli diye düşünmüş. Merakdan sormuş. -Abi sen delimisin nesin kendi kendine konuşuyorsun. Amerikalı -Bizdeki teknoloji sizdekinden gelişmiştir. Elimize bir mikrochip koyup konuşuyoruz. Temel düşünmüş acaba kendi telefonunun modası geçtimi diye. Oysaki o kadar da para vermişti son model diye. Bozulmuş haliyle. Bir daha çalmış telefon. Bakmış Temel in telefonu değil. Amerikalının da değil. Bakmışlar ki Japon kendi kendine konuşuyor.Temel gülmüş. Konuşma bittikten sonra sormuşlar. -Delimisin sen arkadaş diye. Japon da kendi teknolojilerinin dünyadaki en gelişmiş teknoloji olduğunu söylemiş. Ağıza ve kulaga bir chip koyarak konuştuklarını söylemiş. Temel ile Amerikalı bozulmuş.Kazıklanmanın verdiği moral bozukluğu ve sabah yediği kurufasulyeyle soğanın etkisiyle bir gaz bombası atmış. Amerikalı ile Japon sormuşlar Temele -Kardeş ne yaptın sen demişler o neydi? Temel de -Fax çektim demiş!!!! Gön..:Erdem Aydınsoy

Birgün Temel ile Dursun Almanya'ya gidip çalışmaya karar vermişler ve gitmişler çalışmışlar çalışmışlar. Ama çok para kazanamıyorlarmış. Bir banka soymaya karar vermişler. Ertesi gece bir bankaya gizlice girmişler. Bankada üç kasa varmış birinci kasayı açmışlar birde ne görsünler bir kağse dolusu muhallebi Temel muhallebiyi yemiş sonrada ikinci kasaya gitmişler açmışlar birde ne görsünler bir tabak muhallebi daha onuda Dursun yemiş üçüncü kasadada aynı olay olmuş neyse diyip hayal kırıklığına uğrayarak bankadan çıkmışlar ve ertesi sabah gazetede şöyle yazıyormuş. Sperm Bankası soyuldu.
Gön..:Emre İpek

Dursun bir gün Amerika'ya çalışmaya gitmiş. Aylardan sonra köyündeki arkadaşı Temel'e mektup yazmış. "Sevgili Temel buranın taşı toprağı para,her yerden para fışkırıyor." Temel bu mektup üzerine ilk uçağa biner ve Amerika'ya gider. Hava alanından iner inmez terminalin girişinde yerde bir 100$ görür.


"İlk gündende işe başlayamam" der ve yoluna devam eder.

Fadime ile Temel evlenirler. Fadime Temel'e


- Temel biz evlendik ama zannetme ki biz her akşam ilişkiye gireceğiz, benim canım ne zaman isterse o zaman olacak, ben her akşam yatmadan önce saçlarımı tararım eğer o akşam saçlarımı sağa tararsam bilki o akşam bana yaklaşma keyfim yok, sola tararsam eh bir ihtimal şansını dene ama geriye doğru tarasam işte o akşam parçala beni der. Temel'de altta kalır mı, Fadime'ye
-Benimde seninle öyle her akşam sevişeceğimi zannediyorsan yanılıyorsun, birkere akşam eve geldiğimde rakı sofram hazır olacak. Ben eğer o akşam 1 tek atarsam bilki o akşam keyfim yok zaten sana dokunmam 2 tek atarsam bir ihtimal olabilir amaa üçüncüyü atarsam saçının şekline mekline bakmam kolla kendini derim.
Gon:M.Yılmaz

Temel her gün evine trenle gidip gelmektedir.Yine bir gün trende gelirken karşısında oturan adamın biri durup dururken pezevenk der.Temel şaşırır ; acep bağamı dedi diye sağına soluna bakınır. Adam tekrar pezevenk der.Temel yine şaşkınlık içinde sağa sola bakar ; sanırım bağa dedi der.Olay çıkmaması için ilk durakta iner ve olayı evde karısına anlatır. Fadime bugün trende adamın biri bağa pezevenk dedi der. Fadime ;hadi ya bak terbiyesize der. Temel ertesi gün aynı adam ile tekrar trende karşılaşır.Bu sefer adamın lafı çok ilginçtir.Temele bakar ve şöyle der:


DEDİKODUCU PEZEVENK..
Gön:Sertaç Özgümüş

Temel ile Dursun balık avlamaya çıkmışlar. Birinci gün hiç balık yakalayamamışlar, ikinci gün de hiç balık yakalayamamışlar, üçüncü gün bir kova balık yakalamışlar.Bunun üzerine  Temel Dursun'a "Dursun bu yeri iyi belle, yarın da buraya geliriz."der. Kıyıya vardıkları zaman Temel Dursun'a sormuş: -Dursun yeri iyi belledin mi? 


-Evet -Ne yaptın? -Kayığın ucuna çarpı koydum. 
-Ulan salak yarın bu kayığı kiralayacağımızı nereden biliyorsun?
Gön..:SEMUR

Temel boğazda tekneyle turist gezdiriyor, bir gün bir Amerikalıyı alıyor başlıyorlar gezmeye...Amerikalı bir saray görüyor. -Bu ne kadar zamanda yapılmış diye soruyor. Temel : -5 yılda, diye cevap veriyor. Amerikalı :-Yazık bizde olsa 1 yılda yapılırdı. Biraz sonra bir cami görüyor. -Bu ne kadar zamanda yapılmış, diye soruyor... Temel : -2 yıl, diye cevap veriyor. Amerikalı : -Yazık be bizde olsa 3 ayda biterdi, diyor. Temel uyuz oluyor duruma... Biraz sonra bir tarihi yapı daha görüyorlar..gene soruyor Amerikalı... Temel : -2 ay, diyor. Amerikalı yine : -Yazık be bizde olsa 1 haftada biterdi, diyor. Temel iyice kıllanıyor. Tam o sırada Boğaz Köprüsü'nün altına geliyorlar... Amerikali yukarıyı göstererek : -Bu köprü ne kadar zamanda yapıldı, diyor. Temel şaşkın şaşkın bakışlarla kafayı kaldırıp 


 -Hangisi? Bu mu? Bu dün burada yoktu yaa...
Gön..:Ayşe Güney

Temel çok yaşlanır ve bir gün chek-up yaptırmak üzere doktora gider. Muayene sonucunda doktor durumu pek iç açıcı görmez ama yine de sormaktan kendini alamaz. Amca cinsel hayatınız nasıl memnun musunuz ? Temel ıkıla sıkıla valla evlat birinci iyide ikincide çok terliyorum der.Bir zaman sonra aynı doktora Temel in karısı gider ve aynı kontrollerden oda geçer. Aynı soru ile oda karşılaşır.Teyze cinsel hayatınız nasıl gidiyor. Valla oğlum cinsel hayat mı kaldı ki der. Bunun üzerine doktor, ama nasıl olur Temel amca birincide iyi ama ikincide terlediğinden bahsediyordu. 


Eeee doğru tabi birincisini kışın, ikincisini yazın yaparsa tabii ki öyle olur.
Gön..:Nufer Öztürk

Temel ile Dursun tarlada çalışırken Temel'i penisinden yılan sokmuş dursun hemen koşarak telefonda doktora "Temeli yılan soktu ne yapalım?" demiş.Doktor da "Yılan sokulan yeri emip emip tükürün" demiş.Dursun Temel'in yanına gitmiş, Temel merakla "Doktor ne dedi?" demiş. Dursun cevap vermiş "Ölsün pezevenk "dedi.


Gön..:Cenap Sekmen

TEMEL ILE FADIME ( TUNA_KAAN)

Temel ile Fadime birbirlerine delicesine aşıklar.Birlikte olmak için yanıp tutuşuyorlar. Fakat bir türlü ikiside birbirinden bunu isteyemiyorlar... Bi gün parkta gezinirkene, Fadime, gayri ihtiyari bir dala uzanıp, kırmaya çalışırken, Temel'de : bak Fadime , bu ağaçlar benden sorulur, o dalı kırarsan seni, şeyderim. Fadime dururmu, çat! diye kırar dalı. Temel'de fırsat bu fırsat, indirir Fadime 'yi yere, çıkar üstüne... İş biter, Temel donunu toplarken, Fadime bir dala daha uzanır ve kırar: Temel, Fadime'yi bida indirir yere ve becerir. böylece fadime 15 dal kırmıştır, 16. dala uzanırken Temel derki: bak Fadime, o ağaca ben değil park bahçeler müdürlüğü bakıyor ona göre.
TEMEL'IN KAYNANASİ

Temel bi gün kahveye girmiş. Üstü başı yırtıkmış. N'oldu diye sormuşlar. Temel :


-Kaynanamı gömdük.
Kahvedekiler:
-Iyi de bu halin ne?
-Biraz direndi de.
TEMEL İNGİLTEREDE

TEMEL BİR GÜN İNGİLTEREYE BİZİM ÜNLÜ ARABA HACI MURATLA GİTMİŞ.(TABİKİ ÇAT PAT İNGİLİZCE BİLİYOR)RADYODA BİR ANONS GELMİŞ;ŞU ANDA TRS YÖNDE GİDEN BİR ARABA VAR LÜTFEN BİZİ DİNLİYORSANIZ YÖN DEĞİŞTİRİNİZ DEMİŞ.TEMEL ETRAFINA BAKMIŞ VE KENDİ KENDİNE DEMİŞKİ UŞAĞIM BİR ARABA GİTSE İYİ ŞU ANDA BÜTÜN ARABALAR TERS YÖNDE GİDİYOR...


TEMEL VE KUMAR

Temel bir gün Amerika'ya gitmiş. Bir kola makinesi görmüş.İstenen miktarda para atmış ve bir kola düşmüş.Temel artık hep para atmaya başlamış. Orası da dolup taşmış.Sonra oradan geçen bi Türk Temel'e sormuş. ''Napıyosun be adam''diye. Temel 'de demiş ki sus be adam '' BUGÜN ŞANSIM ÇOK İYİ''demiş..!


TEMEL MIGROS'TA

Temel tarikata girmek için başvurmuş. Şeyhin karşısına çıkarmışlar.


Temel: -Şeyhim tarikata girmek istiyorum demiş.
Şeyh de : -Olur ama 3 hafta boyunca karınla yatmayacaksın demiş.
Neyse, aradan 3 hafta gecmiş ve Temel Şeyhin önüne tekrar gelmiş.Şeyh sormuş:
-Temel tamam mı? Sabredebildin mi?
Temel: - Vallahi, ilk hafta hiç problem yoktu. İkinci hafta sabrım çok zorlandı. Ama dayandım. Üçüncü hafta bir gün Migros'a gitmiştik. Benim karı üst raflardan bir iki paket almaya çalışıyordu. Hatunun bacakları gözükünce içim gitti. Daha sonra paketler yere düştü. Benim karı da paketleri almak için eğilince dayanamadım daldım, demiş.
Şeyh de : -Aaaa olmadi. Şimdi biz seni tarikata alamayız deyince. Temel:
-Siktir et tarikatı bizi artik Migros'a bile almıyorlar. demiş.

TEMELİN PARANTEZ SEVDASI

Temel bir gün matemeatik dersinden yazılı olcakmış.Hoca temeli tahtaya kaldırmış,ve aç parantez yaz demiş:temel de (xy+z+1 sonrada parantezi kapat demiş.temelde kapatmış.sopnra hoca bir daha parantezi aç oğlum demiş temelde ses yok ne yapacağını bilmez. hoca bağırmış açsana oğlum parantezi.temelde elindeki tebeşiri yere atmış açmayacağum işte madem açacadum oni niye kapttum ben oyuncakmiyum demiş
TEMEL UÇAKTA

TEMEL BİR GÜN DELİLER HASTAHANESİNDE İŞ BULMUŞ.HASTAHANEDEKİ DELİLERİ UÇAKLA BURSAYA GÖTÜRECEKLERMİŞ.TEMELDE UÇAĞA BİNMİŞ.DELİLER SUSMUYORMUŞ DOKTORLAR SUSTURAMAMIŞ.UÇAK KALKINCCA TEMEL DOKTORLARIN YANINA GİTMİŞ TEMEL NASIL SUSTURDUN DİYE ORMUŞLAR.TEMEL KAPIYI AÇÇIP ONLARI BAHÇEYE ÇIKARRDIM DEMİŞ


TEMEL FOTAGRAFCIDA

TEMEL BIR GUN FOTORAFINI CEKTIRMEK ICIN GITMIS LAKIN VESIKALIK OLMASIN DEMIS ADAMDA BUNUN UZERINE TEMEL'E 24 CARPI 32'YE NE DERSIN DEMIS TEMELDE 432 EDER HACEN HAPUNUN KONIMUZLA NE ALAKASU VARDUR DA DER


TEMEL`IN YABANCİLARLA ARASİ
Bir gün Fransız,İngiliz ve Temel bir otelde kalmaya karar vermişler.Bunlar bir otel bulmuşlardı.Tamda bu otelde üç oda boşmuş.Akrepli olan odayı Fransız,yengeçli olan odayı İngiliz,karıncalı odayıda Temel yerleşmişti.
Ertesi sabahı otel sahibi Fransızlıya dönerek:"Siz iyi uyuyabildiniz mi"dedi.
Fransızda:"Hiç iyi uyuyamadım hep akrepler soktu"demiş.
Sonra otel sahibi İngilize dönerek:"Siziyi uyuyabildiniz mi"demiş.
İngilizde: "Hiç iyi uyuyamadım"dedi.
Otel sahibi enson olarak Temel`e dönerek:"Siz iyi uyuyabildiniz mi"demiş.
Temel`de:"Evet çokrahat uyuyabildim,çünkü bir karınca öldürdüm hepsi cenazesine gitti"demiş.
TEMEL

Temel birgün Ormanda Uçurumların yanında gezinirken ayağı kaymış ve tam aşşağıya düşerken bir ağaç dalından tutmuş,bağırmaya başlamış kurtaran yokmi,kurtaran yokmi yukardan birses gelmiş(ey kulum atla aşşagıyayanımagel) temel busesi duyduktan sonra biraz beklemiş vetekrar bağırmaya başlamış başkakurtaran yokmi başkakurtaran yokmi


TEMELIN SESI KİSİLİNCA

Temel birgün maça gider ve maçta aşırı bir tezahüratta bulunur takımı kazanır fakat Temelin sesi kısılmıştır. Maçtan sonra eve gelir ve evde karısına kısık bir sesle 'Fadime, benim sesim kısıldı ne yapacağız' der Fadimede Temelin sesini duyunca ona hemen Doktor Dursuna gitmesini söyler. Daha sonra Temel Dursunun evine gitmek üzere yola çıkar Dursunun evine geldiğinde kapıyı çalar ve dışarı Dursunun karısı çıkar. Temel yine kısık bir sesle 'Dursun evdemi, Dursun?' diye sorar ve bunun üzerine Dursunun karısıda kısık bir sesle 'Yok! yok! gel' der.


UYANDIR

temel ile karısı hatçe küs,temel yatakta iken bir pusula yazar şöyle yazıyordu;


sabah tam 5 te uyandur benü yazar.temel sabah bir kalkar saat 9 komidine bi bakar hatçe de bi pusula yazmış hadi kalk saat tam 5.
3 KARDEŞ

Bir gün üç tane kardeş bakkala gideceklermiş birinin adı Sanane,Birinin adı Banane birinin adı da Terbiye imiş. Terbiye hastalanmış Annesi diğerlerini götürmüş bakkala bakkalın sahibi sormuş Sanane'ye;


-"Senin adın ne?"
-"Sanane"
-"Bari kardeşininkisini söyle"
-"Banane"
-"E oğlum sizin hiç terbiyeniz yok mu?
-"TERBİYE evde kaldı amcacığım"
VANTİLATÖR

TEMEL BİGÜN HELİKOPTERE BİNMİŞ.BİRAZ GİTTİKTEN SONRA ÜŞÜMÜŞ VE PİLOTA DEMİŞKİ UY UŞAĞIM ŞU TEPEMİZDEKİ VANTİLATÖRÜ KAPATSANA.


VATAN

atatürk bir askeri yanına çagırmış vatan nedir diye sormuş


asker: bilmiyorum demiş
bir asker daha çağırnış
asker: vatan benim anamdır demiş atatürk bilemeyen askere sormuş vatan ne dir?
vatan: haso'nun anası demiş
VESİKALIK

DURSUN İŞ İÇİN MÜRACATTA BULUNMUŞ. İŞE ALINMASI İÇİN BAZI EVRAKLARLA BİRLİKTE 8 ADET DE VESİKALIK FOTOĞRAF İSTEMİŞLER. ANCAK DURSUN VESİKALIK FOTOĞRAFIN NE OLDUĞUNU BİLMİYORMUŞ. HEMEN AKIL HOCASI TEMEL İN YANINA KOŞMUŞ. DURUMU ANLATMIŞ.


TEMEL: BİLDİĞİM KADARIYLA VESİKALIK FOTOĞRAF BELDEN YUKARI ÇEKİLEN FOTOĞRAFTIR. SEN ŞURAYA ÇUKUR KAZ İÇİNE GİR. BENDE FOTOĞRAF MAKİNASI GETİREYİM. FOTOĞRAFINI ÇEKER VERİRİZ DEMİŞ. DURSUN BAŞLAMIŞ ÇUKUR KAZMAYA, TEMEL FOTOĞRAF MAKİNASI GETİRMEYE GİTMİŞ.
TEMEL BİRDE GELMİŞ NE GÖRSÜN. DURSUN 8 TANE ÇUKUR KAZMIŞ.
TEMEL: ULA DURSUN NİYE 8 ÇUKUR KAZDIN DEMİŞ.
DURSUN: 8 VESİKALIK LAZIM YA
TEMEL: ULA SALAK BEN ZATEN 8 TANE FOTOĞRAF MAKİNASI GETİRMİŞTİM.

VİŞ SANNE

kadının biri karşıdan karşıya geçiyor (bu kadın laz) ama kırmızı ışığı bilmiyor trafik polisi buna hışımla soruyor:'hanfendi nereye gidiyorsun' polisi bir anda karşısında gören kadıncağızın cevabı enteresan 'vış sanne kaynım gile gidiyrum.
YABANCI DEĞİLİM

ADAMIN BİRİ BİGÜN SON MODEL ARABASIYLA YOLDA GİDİYOMUŞ.KIRMIZI IŞITA DURUNCA ESKİ MODEL Bİ ARABA HIZINI ALAMAYARAK SON MODEL ARABAYA ÇARPMIŞ.ESKİ ARABADAN İNEN ADAM BAŞLAMIŞ YALVARMAYA ABİ NOLUR BENİ AFFET DİYE ADAMDA TAMAM AFFEDİYORUM AMA BİR DAHA OLMASIN DEMİŞ.BİR SONRAKİ KIRMIZI ŞIKTA YİNE AYNI OLAY TEKRARLANMIŞ. ESKİ ARABADAKİ ADAM YİNE İNİP YALVARMAYA BAŞLAMIŞ VE ADAM DAYANAMAYARAK AFFETMİŞ.BİRAZ İLERLEDİKTEN SONRA ADAM YİNE ÇARPMASIN MI? BU SEFER HİÇ İNMEMİŞ CAMDAN BAŞINI UZATARAK DEMİŞKİ ABİ DEVAM ET DEVAM ET BENİM BEN YABANCI DEĞİL...

YALANINI YÜZÜNE VURUR
Bir gün, bir ahbabı, Hoca´´dan eşeğini ister.Hoca ne düşündüyse:
"Bir eşeğin sözümü olur, yoluna feda ama, evde değil!"demeye kalkmaz, eşek eşeklik edipde ağırda zırlamaya başlamaz mı? Ahbabı bir tuhaf olur. Tutar, Hoca´nın yalanını yüzüne vurur: "Aşk olsun Hoca;demek bir eşek kadar olsun yanında haysiyetimiz yok;evde ya işte!" deyince,rahmetli: "Yahu der sende pek tuhafsın;benim sözüme inanmıyorsun da eşeğinkine mi inanıyorsun!"

YANİK YÜZ

adamın birinin yüzü fena şekilde yanıkmış.doktora gitmiş,doktor demişki kalçandan et alıp yüzüne ekleyeceğiz.adamda kabul etmiş.bir gün yolda doktoru görmüş doktora çok teşekkür etmiş. doktor demişki bu normal ve basit bir ameliyattı okadar teşekkür etmenize gerek yok.adam da anlatmış;var doktor var kaynanam yüzümden iğrenirdi,şimdi her akşam eve gittiğimde şapur şupur öperken neremi öptüğünü bilmiyor.
YANLIŞ ADAM

BERNA HANIMLA KOCASI FAİK BEY DÜĞÜNE GİDERLER DÜĞÜNDE BERNA HANIMIN ARKADAŞI BERNACIĞIM YÜZÜĞÜNÜ YANLIŞ PARMAĞINA TAKMIŞSIN DER BERNA HANIMDA EVET HAYATIM YANLIŞ ADAMLA EVLENDİĞİM İÇİN DİYE CEVAP VERİR..:))


YAŞAŞİN GÖZLERIM AÇİLDİ!!!!

Dünyayı tehlikeden kurtarmış ve fiziği düzgün bir kadın varmış.herkes ona süper kadın dermiş.bu süper kadının evi dört katlıymış.ilk katında polis,2.katında itfaiye,3.katında ise kör adam oturuyormuş.bir gün bu süper kadın üstünü değiştiriken kapı çalmış.polislergelmiş:


-yaşasın yaşasın!! evinize hırsız girdi onu yakalayıp hapse attık demiş.o da ne desin sağol demiş tabii. sonra kadın banyoya girecekken tekrardan kapı çalmış.bu sefer de itfaiye...tekar üstünü giyinmiş ve kapıyı açmış.itfaiye adamları:
-yaşasın yaşasın!!! evinizde yangın çıktı onu söndürdük'demiş.onlara da sağolun demiş. süper kadın banyoya tekrar girmek istemiş ama maniler tükenmiyor.bu sefer de kör adam gelmiş.süper kadın :nasılsa gözleri görmüyor diye üstünü giymemiş ama apıyı açtığında kör adam:
-yaşasın yaşasın gözlerim açıldı"demiiş...
Ceset parası
II. Dünya Savaşı sırasında Rus orduları geri çeliyorlar. Ve Rus generali durumu kurtarmak için askerleri teşvik etmeye karar vermiş. Her getirilen ölu Nazi için 10 ruble vaad etmiş. Askerler saldırdılar. Çatışmadan sonra kimi 1 kimi 3 ceset getiriyorlar ve paralarını anında alıyorlar. Birara bir Yahudi asker bir vagon sürükleyerek getirdi. Vagonun kapısını açtı, içerisi ceset doluydu. General bunu görünce şaşırdı ve askeri kenara çekerek şöyle dedi :
-Asker, anlarsın ya bütçemiz zayıf, haydi ben sana 7.50 ruble ceset başı veriyim.
Asker : -Olmaz, dedi, Zaten bana geliş fiyatı 8.30 ruble

Yüklə 1,3 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   31




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin