WELLNESS NEDİR?
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) “wellness”ı fiziken ve ruhen sağlıklı olmak şeklinde tanımlamaktadır.
Daha geniş kapsamlı düşünürsek, wellness, ruhumuzun ve fiziksel durumumuzun;
- Yeterli egzersiz
- Çeşitli meditasyon yöntemleri
- Doğru beslenme ile desteklenerek en sağlıklı seviyeye getirilmesidir
Welness’ı kendini iyi hissetmek olarak tanımlıyoruz. ‘’Wellness Bir Yaşam Tarzıdır’’
Bu yaşam tarzı, "hayatın keyifli, eğlenceli, sağlıklı, uzun, enerjik, ruh ve beden dengesi içinde yürütülmesini" ifade eder.
WELLNESS FELSEFESİNDE;
Yemeğinizi bir takıntı veya ihtiyaç olmaktan çıkarıp sağlıklı ve hoş bir eğlenceye dönüştürebildiğiniz
Stresi hayatınızı daha üretken hale getiren bir araç gibi yönetebildiğiniz bir felsefenin adıdır.
Fiziksel aktivite ve egzersizleri olmazsa olmaz bir yaşam biçimi olarak sürdürdüğünüz ve kendinizi daima formda, enerjik hissettiğiniz yeni bir hayat"ın adıdır Wellness Yaşamı...
- Bu hayatı benimseyenlerde beden-ruh dengesi daha sağlamdır
- Kaslar ve kemikler daha güçlü, iç organlar daha sağlıklı ve verimli, beyin daha üretken, hayat daha neşelidir.
- Wellness yaşam tarzını sürdürenler kilo sorunu nedir bilmezler.
- Hastalığı da, sağlığı da akıllıca yönetirler.
WELNESS FELSEFESİ SEÇENLERDE;
- Yaşam kaliteleri daha yüksektir
- Yani daha az hasta olurlar, daha sağlıklı bir hayat sürerler.
- Fiziksel ve zihinsel kapasiteleri de, uyumları da mükemmeldir. Bu nedenle daha uzun ve sağlıklı bir hayatı zaten hak ederler.
İş Yerinde Huzurlu Ve Üretken Olurlar
- Wellness’a inananlar daha olumlu, iyi huylu, yapıcı, üretken, hoş görülü ve huzurludur.
- İnsanlarla daha samimi ilişkiler kurar, daha az eleştiri, daha çok övgüye odaklanırlar.
- Kendilerinden emindirler. Hatalarını da, güçlerini de, günahlarını da, sevaplarını da iyi bilirler.
- Wellness onlara mükemmel bir sağlık yanında optimal bir fizyolojik ve psikolojik güç ile yeteri kadar sosyal başarıyı çoktan sağlamıştır.
-İş Yerinde Yüksek Enerji Düzeyine Sahip Olurlar
-- Sadece bedensel değil ruhsal yönden de esnektir. Zihin açıklığı maksimum düzeydedir. Bütün bunları wellness’ın kazandırdığı yüksek enerji düzeyi ile başarır.
- Kendini formda hissetmek onun için yemek içmek kadar doğal, sıradan hale gelir.
-İş Yerinde Yüksek Yaşam Kalitesine Sahip Olurlar
- Wellnes yaşam tarzını benimseyen biri, sigara içmez, alkol tüketimini abartmaz. Dengeli ve düzenli beslenir sporu hayatlarının bir parçası olarak görür.
- Uykusuna önem verip kişisel temizliğine özen gösterir. Öz saygısı yüksektir.
- Bitkinlik, yorgunluk, halsizlik, uyku hali, unutkanlık, depresyon gibi sözcükler onun yaşam biçimi değildir.
- İşyerinde Verimleri Yüksektir
- İşyerinde stres üretmezler.
- Evlerine iş stresleri ile dönmezler.
- Diğer çalışanlar ve patronları ile ilişkileri mükemmeldir.
- İyi odaklanır, çabuk konsantre olurlar.
- Wellness yaşam tarzını benimseyenler işlerinde daha verimlidir.
- İşyeri ve işe uyumları mükemmeldir.
- İşe devamları tamdır.
-Sosyal Başarıları Yüksektir
- Wellness daha çok sosyal başarı demektir.
- Formda, güçlü, sağlıklı ve kendini iyi hisseden biri çevresi ile daha güçlü, etkili bağlar kuracaktır. Daha verimli ve sağlam dostluklar edinecek, daha keyifli arkadaşlar bulacaktır.
- Çevresine Pozitif Enerji Verirler ;
- Yaşam tarzını "kendini iyi hissetmek" üzerine odaklayanlar sadece kendileri huzurlu olmazlar. Çevrelerine de huzur, sevgi, iyi enerji saçarlar.
- Wellness yaşam tarzını benimsemek, kendini daha iyi ve zinde hissetmenin en etkili yoludur.
BU YAŞAM TARZINA GİDEN YOLUN;
- İyi beslenme
- Psikolojik dengeden
- Düzenli fiziksel aktiviteden
- Güçlü bir beden-ruh ilişkisinden
- Akıllı bir stres yönetimi ve kaliteli bir uykudan geçtiğini de
İYİ BİLİRLER
Wellness yaşam felsefesine geçiş yapmak bunu ‘’Ömür boyu sürecek bir kültür ‘’ haline getirmek insanlara bir çok ayrıcağı beraberinde getiriyor.
Wellness Felsefesiyle Yaşam Boyu Sürecek Fiziksel Egzersiz Ve Beslenme Kültürünü Kazanmak ;
- Yaşam süresini
- Hayat kalitesini
- Sosyal beklentisini
- Ruhsal yapısını
- Fiziksel yapısını
- İş hayatındaki performansını doğrudan etkilemektedir.
İŞ YAŞAMINDA KURUMSAL WELLNESS PROGRAMLARI;
Neredeyse zamanımızın üçte birlik bölümünü işyerinizde geçiriyoruz Yüklendiğimiz ve yönetmekte güçlük çektiğimiz streslerin çoğu da işyerinde üretiliyor. Kaliteli bir yaşam sürebilmemiz için işyeri sağlığımızı iyileştirmemiz, mutlu, keyifli bir iş ortamı oluşturmamız, iş yerinde de beslenmemize, aktivitemize, ruh halimize önem vermemiz gerekiyor İşyerinde Oturma Biçimimiz Bile Aslında Yaşam Kalitemizi Etkiliyor Özellikle oturarak iş yapılan bu mesleklerde yanlış duruş oturuş, masa başında geçirilen uzun süreli hareketsiz saatler, kas ve kemiklerin fizyolojik yapılarını bozabiliyor. Uzun zaman geçirdiğimiz bu iş yerlerinde en az bir öğünümüzü bu süre içinde yiyoruz. İşyeri aktivitemiz ise genel fiziksel aktivitemizin önemli bir parçası haline geliyor.
Zamanımızın üçte birlik bölümünü geçirdiğimiz bu iş yerlerinde yaşam kalitemiz düşük ise çoğu hastalıklara adeta davet çıkarıyoruz.
- Bel, boyun, sırt ağrıları
- Görme, işitme sorunu
- Eklem kas rahatsızlıkları
- Obezite ve bunun getirdikleri
- Stres ve gerginlik
- Üst solunum yolu enfeksiyonları vb.
WELLNESS İYİ HİSSETMENİN YOL HARİTASIDIR
"Kaliteli Bir Yaşamın Yol Haritası" olarak tanımlanıyor ve bizlere Bir model sunuyor
Wellness felsefesi Bedensel-zihinsel sağlık üzerine odaklanıp, mükemmel bir ruh-beden dengesi kurmayı" hedefliyor.
Bu hedef için de öncelikle doğal olarak yaşam tarzımızı her yönüyle yeniden planlayıp değiştirmeyi öneriyor.
Daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam demek olan “Kurumsal Wellness"ı şirketler bir politika haline getirdi.
EN GENEL ANLAMDA İSE ŞİRKETLER KARŞILIĞINDA İSE YÜKSEK VERİM VE SADAKAT KAZANIYOR.
Modern Yönetim Anlayışında Değişenler;
- Çalışanların Fiziksel ruhsal kapasitelerini artırmadan mümkün olduğunca uzun saatler ofiste yada çalışma yerinde tutmak
- Çalışanların fiziksel ve ruhsal sağlığını bozan bir iş ortamını umursamamak
- insanları sadece bir 'çalışan' olarak görmek deyim yerindeyse geride kaldı.
Bu tür zihniyet yapısının hakim olduğu şirketler ne kaliteli insan kaynağını kendilerine çekebiliyor ne de kurumsal sadakat yaratabiliyor. İşsizlik oranı yüksek olan ülkemizde de bu kültür artmaya başladı. Kaliteli insan kaynağına çekebilmek için diğerlerinden farklı olmak gerekiyor. Kaliteli insan kaynağı,iş ve yaşam dengesinden taviz vermek, birey olarak kendisine değer verilmeyen bir şirkette çalışmakta tereddüt edilir hale geldi...Daha kaliteli ve sağlıklı bir iş ortamı yaratabilmek adına, her türlü masrafı bir verimlilik yatırımı olarak gören ve çalışanlarına sadece işte değil,iş dışı yaşamlarında da birtakım jestlerle destek olan şirket sayısı ise gün geçtikçe artmaktadır.
Son 10 yılda ülkemizde de ofis binası içerisinde Cafe, fitness,kreş, yüzme havuzu vb. salonu açan, çalışanlarının fiziksel ve psikolojik olarak rahatlaması için yetersiz de olsa birtakım aktivite ortamları yaratan şirketlerin arttığına hepimiz tanık oluyoruz.
Ancak bu durum artık bir jest olmaktan çıkıp şirketler adına insan kaynağı yönetiminde BİR POLİTİKA HALİNE GELDİ... Bu anlayış yeni bir kavramı da doğurdu : Kurumsal iyilik hali olarak da çevirebileceğimiz "kurumsal Wellness“ ortaya çıktı .Bir kurum içinde çalışanların tümünü daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için organize etmek ve bunun için gerekli düzenlemelere gitmek demek olan "KURUMSAL WELLNESS"
Toplu olarak sigarayı bırakmaktan tutun profesyonel spor hocaları eşliğinde spor -zayıflama aktiviteleri ,çeşitli sağlık taramaları,dengeli beslenme ve kurumsal danışmanlık hizmeti yapmaya kadar uzanıyor.
BU YÜZDEN ŞİRKETLERİN İNSAN KAYNAKLARI;
Çalışanlarının psikolojik ve fiziksel olarak daha sağlıklı olmaları için yaptıkları her yatırımın kendilerine verimlilik artışı olarak döneceğinin farkında. Üstelik çalışana bu yönde yapılan yatırımlar, kaliteli insan kaynağını da mıknatıs gibi çekiyor. Mevcut personelin verimlilik artışı ise bir başka artı.
Beslenme açısından risk taşıyan çalışanlarda uyarılıyor, kapsamlı sağlık taraması yapılıyor ve çözüm olarak da kişiye özel egzersiz ve beslenme planları hazırlanıyor.
Bu sayede çalışanlar hastalıklardan mümkün olduğunca korunuyor, kişinin yaşam kalitesi artınca işinde daha verimli hale geliyor devamsızlıkları ve mazeretleri azalıyor.
İşverenler İse; Yüzde 20 ila 50 oranında sağlık harcamalarından tasarruf ediyor.
Bilgi çağında, sahip oldukları en büyük rekabet gücü avantajını oluşturan insan kaynağı potansiyelinden daha fazla faydalanabilmek ve rekabet ortamında rakiplerinden bir adım önde olmaya kafa yoran firmalar hızla artıyor.Bu hızın içindeki Şirketler,çağın gerektirdiği ve çalışanlarının beklentilerini tatmin edebilmek adına hangi farklı yaklaşım ve uygulamaları hayata geçirecekleri konusunda hep arayış içinde oluyorlar.
Bir gerçek var ki, bilgiyi üreten ve onu kullanabilme yeteneğine sahip bu yönüyle diğer üretim faktörlerinden ayrılan “emeğe” yani insan sağlığına,onların yaşam kalitesine yatırım yapan firmalar rekabette her zaman bir adım öne oluyorlar. Firmaları geleceğe hazırlayacak olan ve rekabet liderliğine taşıyacak olan firmanın insan kaynağıdır. Bu birim, sahip olduğu insan kaynağının potansiyelini ortaya çıkarabiliyorsa bu firmalar farklılaşarak karlılıklarını artırabileceklerdir.
Şirketler son yıllarda artan iş yoğunluğu ve stresin etkilerini çalışanlarının performanslarının düşmesiyle fark etmektedirler. Kendini fiziksel ve ruhsal yönden yenileyemeyen çalışanlar giderek daha sağlıksız olmaya başlamaktadır.Bunun sonucu şirketlere daha fazla maliyet olarak GERİ dönmektedir çünkü çalışanın sağlığı kötüleşmeye başladığı zaman İş verimliliği düşecektir.
STRES VE DİĞER FAKTÖRLER İŞYERİ PERFORMANSINI DÜŞÜRÜYOR
Çalışan Bireylerin Sağlık Problemleri;
- Kendini güçlü ve zinde hissettirecek egzersiz yokluğu
- Hızlı pişirilen,besin değeri düşük-yağlı yada bilinçsiz beslenme
- Sağlıksız alışkanlıklar (sigara,alkol yağlı yemek, v.b.)
- Sosyal faaliyet ve org. eksikliği
- Aşırı stres
- Sağlıksız çalışma koşulları
- Duygusal beslenme (sinirlenince bilinçsiz yemek gibi)
- İş motivasyonu için alternatif mola uygulamalarının yapılmaması
Çalışanlarınız kendilerini ne kadar sağlıklı ve mutlu hissederlerse, artan motivasyonları ile iş’te verimlilikleri , kuruma bağlılıkları o oranda artacaktır. En önemli yatırımınız olan çalışanlarınızı korumak, onların sağlıklı- kuvvetli olmasını sağlamak,büyük hedeflere doğru giderken hastalıkları,sakatlıkları ve devamsızlıkları düşürmek ve onlardan çok daha iyi bir verim almak için sizler ne yapıyorsunuz ?
Dünyada belli bir seviyeye gelen bir kültür var ; Bireylerin kendilerine yapacakları en önemli yatırımın doğru beslenme ve düzenli egzersiz olarak kabul etmeleridir… Bu konudaki bireysel bilinçlenme her geçen gün hızla artmaktadır.. Ancak gereken ilgiyi görmeyen kısım ise; Şirketlerin kendi çalışanlarının iyi beslenmesi, Düzenli egzersiz yapmaları yani yaşam kalitesini artıracak yatırımlara önem vermemeleridir.
Belki de şirketler; Çalışanlarının yaşam kalitesinin artırılmasıyla esas kazancın kendine doğru mutlak bir payla geri döneceğinin hesabını GÖZDEN KAÇIRMAKTADIRLAR…
Yaşam kalitesinin artırılması için yani Kurumların, çalışanlarına uygulatacakları wellness felsefesindeki düzenli – bilinçli egzersiz,doğru beslenme vb. profiller Hedefleri büyük şirketler için zorunlu bir politika hale gelmiştir.
Çünkü; Çalışanlarınızın sağlıklı olması demek yani insana,insan sağlığına yapılacak yatırım demek, bu Rekabetçi ortamda ONLARDAN EN EKONOMİK VE EN YÜKSEK VERİMİ almak anlamına gelecektir.
Çalışanlarınızın Yaşam kalitesinin artırılmasına yapacağınız Kurumsal Wellness programları ile;
1 Dolar verdiğinizde en az
3 Dolar geri alacaksınız….Yani ‘’2Dolar kar’’
Yapılan birçok bilimsel araştırmalarda; Düzenli fiziksel egzersiz ve doğru beslenme programlarıyla iş performansı artışı arasında doğru orantı olduğu kanıtlanmıştır.
Türk Şirketlerde, çalışanlarının yaşam kalitesini artırması ve bu uygulamaların iş verimliliğine yansıması için ; İnsan Kaynaklarının,bilinçli düzenli spor,doğru beslenme, kapsamlı sağlık taraması,sigara bırakma,kilo kontrolü,danışmanlık vb projeleri çalışanlarına planlı olarak sunması bunun için projeler hazırlaması kaçınılmazdır.
Hangi sektörde olursanız olun , teknolojiye ve ekipmana ne kadar yatırım yaparsanız yapın, çalışanlar şirketin en önemli varlığıdır.
Çalışanlarınız kendilerini ne kadar sağlıklı ve mutlu hissederlerse, artan motivasyonları ile iş’te verimlilikleri , kuruma bağlılıkları o oranda artacaktır.
En önemli yatırımınız olan çalışanlarınızı korumak, onların sağlıklı- kuvvetli olmasını sağlamak,büyük hedeflere doğru giderken hastalıkları,sakatlıkları ve devamsızlıkları düşürmek ve onlardan çok daha iyi bir verim almak için sizler ne yapıyorsunuz ?
Dünyada belli bir seviyeye gelen bir kültür var ; Bireylerin kendilerine yapacakları en önemli yatırımın doğru beslenme ve düzenli egzersiz olarak kabul etmeleridir… Bu konudaki bireysel bilinçlenme her geçen gün hızla artmaktadır..
Ancak gereken ilgiyi görmeyen kısım ise;
Şirketlerin kendi çalışanlarının iyi beslenmesi,
Düzenli egzersiz yapmaları yani yaşam kalitesini artıracak yatırımlara önem vermemeleridir.
Belki de şirketler;
Çalışanlarının yaşam kalitesinin artırılmasıyla esas kazancın kendine doğru mutlak bir payla geri döneceğinin hesabını GÖZDEN KAÇIRMAKTADIRLAR…
Yaşam kalitesinin artırılması için yani Kurumların, çalışanlarına uygulatacakları wellness felsefesindeki düzenli – bilinçli egzersiz,doğru beslenme vb. profiller Hedefleri büyük şirketler için zorunlu bir politika hale gelmiştir.
Çünkü; Çalışanlarınızın sağlıklı olması demek yani insana,insan sağlığına yapılacak yatırım demek, bu Rekabetçi ortamda ONLARDAN EN EKONOMİK VE EN YÜKSEK VERİMİ almak anlamına gelecektir.
Çalışanlarınızın Yaşam kalitesinin artırılmasına yapacağınız Kurumsal Wellness programları ile;
1 Dolar verdiğinizde en az 3 Dolar geri alacaksınız YANİ ‘’2Dolar kar’’
Yapılan birçok bilimsel araştırmalarda;
Düzenli fiziksel egzersiz ve doğru beslenme programlarıyla iş performansı artışı arasında doğru orantı olduğu kanıtlanmıştır.
Türk Şirketlerde, çalışanlarının yaşam kalitesini artırması ve bu uygulamaların iş verimliliğine yansıması için ; İnsan Kaynaklarının,
bilinçli düzenli spor,doğru beslenme, kapsamlı sağlık taraması,sigara bırakma,kilo kontrolü,danışmanlık vb projeleri çalışanlarına planlı olarak sunması bunun için projeler hazırlaması kaçınılmazdır.
Yapılan Bilimsel Araştırmalar;
Amerikan Sağlıklı Yaşam Derneği; Dünya çapındaki büyük şirketlerin %80-90’ı bu tip kurumsal programları uygulamaktadır.
Jp Fitness Consultancy; Sağlıklı yaşam için yapılan yatırımlar 1’e 4 oranından 1’e 7 oranına kadar geri dönüş getirdiğini savunmaktadır.
Prudential ; Amerika’nın en önemli sigorta şirketlerinden ‘’Prudential’’ tarafından 211 şirket üzerinde yapılan bir araştırma; Etkili bir wellnes programı uygulandığında azalan oranları şu şekilde özetlemiştir.
İşe gelmeme oranı %20 , İlaç harcamaları % 46, Verimsizlik %32 olarak belirtmiştir.
Amerika’da bulunan Employee Assistance Professionals Association ( işçi derneği ) tarafından hazırlanan raporda ise;
- Kişi başı maliyetin 5-7 Dolar arasında azaldığı,
- Devamsızlığın %66 düştüğü
- Hastalığa bağlı işe gelmemenin de %37 gerilediği gözlemlenmiştir
Coors Brewing Co ; ( ABD. Bira Üreticisi ) Wellness yatırımlarına harcanan 1 Dolar'ın çalışanın örgüte katılımını artırarak 6.15 Dolar kazançla geri döndüğünü söylüyor.
Johnson& Jhonson (Medikal Sektör Temsilcisi) Çalışanlarına ‘’sağlık iyileştirme programı ‘’ ile Şirketin çalışan başına yıllık 224 dolar tasarruf elde etmeyi planlıyor
Travelers Corporation ; ‘’Sağlıklı Yaşamı destekleme’’ programı ile yatırım yaptığı her 1 dolar karşılığında 3.4 dolar geri kazanıyor.Bu durum şirketin 2004 yılında 146 milyon dolar tasarruf yapmasına neden oldu.
Motorola; Kurumsal Wellness yatırdığı her 1 dolar için 3 dolar geri dönüş elde etti.
ÖRNEK DUPONT MODELİ ;
Dünya şirketleri yaklaşık 20 yıldır Kurumsal wellness programları uyguluyor
Örneğin ‘’Dupont’’ ise 1984 yılından beri kurumsal wellness programını başarıyla uyguluyor.
Dupont Şirketinin Uyguladığı Kurumsal Wellness programları;
- Düzenli egzersiz programları
- Sağlıklı beslenme
- Lipit kontrolü
- Stres yönetimi
- Sigara bırakma programı
- Kan basıncı kontrolü vb.
- Sağlıklı sırt ve bel
PepsiCo CEO'su Steven Reinemund; “ Sağlıksız ve mutsuz çalışanlarla başarılı bir şirket yönetmek neredeyse imkânsızdır "
ŞİRKETLERİN,KURUMSAL WELLNESS PROGRAMINI NEDEN SEÇTİKLERİ İLE İLGİLİ BİR ARAŞTIRMA
*Şirketlerden yüzde 23.7'si "sağlıklı çalışanlar bizim için çok önemli" dedikleri için kurumsal wellness programlarını uyguluyorlar
*Yüzde 14.3'ü de "işe devamsızlık oranını azaltması önemli" diyerek bu hizmetleri alıyor.
*Şirketlerden yüzde 25.6'lık bir bölüm ise "sağlıklı yaşam stili ve imajı bizim için önemli" diyor.
KURUMSAL WELLNESSİN AMACI;
1- İş Kazalarını olabildiğince azaltmak
2- Meslek Hastalıkları olabildiğince azaltmak
3- İş Kazaları ve hastalıklarla ilgili oluşan iş gücü kaybını azaltmak
4- Çalışanlardan en yüksek düzeyde iş performansını alabilmek
5- Fabrika yada çalışma ortamında birim içi ve birimler arası iletişimi kuvvetlendirmek
6- İyi bir takım ruhunu yakalamak
7- Çalışanların fiziksel olarak zinde -güçlü ve daha enerjik olmasını sağlamak
8- Çalışanların zorluklara karşı fiziksel ve zihinsel dayanma gücünü geliştirmek
9- Çalışanların Çalıştığı kuruma bağlılıklarını artırmak
10- Çalışanların İş verenine karşı güven duygusunu geliştirmek
11- Çalışanların pozitif düşünceyi yakalamasını sağlamak
12- Çalışanların işe istekli gelip gitmelerini sağlamak
13- İşe devamsızlığı düşürmek
14- Çalışanların sosyalleşmesini,üretken olmasını sağlamak
15- Çalışanların,işveren hakkında; Bizi her yönüyle düşünüyorlar duygusunu pekiştirmek. Çalışan, bu duygu sayesinde fabrika için yapabileceği fedakarlıkları daha fazla ve daha çok özveriyle yapabilecektir.
ABD’Lİ ŞİRKETLER HANGİ
PROGRAMLARI UYGULUYOR
ABD’Lİ ŞİRKETLERİN WELLNES PROGRAMLARINA HARCANAN HER 1 DOLARIN GERİ DÖNÜŞÜ
Dostları ilə paylaş: |