Kumpaslar Başlıyor
Türkiye 22 Haziran 2007 seçimlerine, siyasi cinayetler işleyerek ülkeyi askeri darbeye davetiye çıkaran bir istikrarsızlık ortamına sürüklemeye çalışmıştır. AKP, 22 Temmuz 2007 seçimlerinde oylarını % 46.6’a çıkararak iktidara yerleşti. Arkasında kitlesel bir halk desteği vardı, kendine güven geldi ve Cumhuriyete ve Demokrasiye kumpas operasyonlarının düğmesine basıldı.
Ergenekon Operasyonları Tutuklama Dalgaları
Seçimlerden on gün önce bir ihbar üzerine 12 Temmuz 2007’de Ümraniye’de bir gecekondunun çatı arasında 27 el bombasının bulunduğu ve bombaların emekli astsubay Oktay Yıldırım’a ait olduğu medyaya yansımıştı. Seçimlerden daha beş gün geçmişti ki 27 Temmuz 2007’de daha sonra gelen gözaltı ve tutuklamalar serisi nedeniyle birinci dalga olarak adlandırılan tutuklamalar başladı. Başta el bombalarının sahibi olduğu iddia edilen Oktay Yıldırım olmak üzere emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, emekli astsubay Mahmut Öztürk, emekli binbaşı Fikret Emek, emekli yüzbaşı Gazi Güder, yeraltı dünyasından Sedat Peker, Siyasi Ekonomik Sosyal Araştırmalar ve Strateji Geliştirme Merkezi Başkanı İsmail Yıldız, Kuvvai Milliye Derneği Genel Başkanı Bekir Öztürk, ülkücü hareketin eski liderlerinden Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Derneği Başkanı Taner Ünal, Hrant Dink’in öldürülmesini planladığı ileri sürülen Yasin Hayal’in avukatı Fuat Turgut ve daha birçok kişi gözaltına alındı. Operasyonun adı “Ergenekon Operasyonu” olarak konulmuştu ve bazıları suça da bulaşmış farklı kişilerin bir araya getirilmesinden, Sovyetlerin çökmesinden sonra NATO üyesi Avrupa ülkelerinde kısmen ortaya çıkarılan ve Türkiye’de de özellikle Susurluk kazasından sonra çokça tartışılan kontrgerilla yapılanmasına benziyordu.
Ancak şöylesine hayati bir sorun vardı ki, Ergenekon Operasyonunun daha baştan ölü doğmasına yol açmıştı. Çatı aralığında 27 el bombasının bulunduğunun iddia edildiği 12 Haziran 2007 gününe ait polisin olay yeri kamera çekimi görüntülerinden; (i) olay yerinin gecekondunun çatı aralığı değil, polis merkezi olduğu ve daha da önemlisi (ii) polislerin kendi aralarındaki görüşmelerde bir polisin “Soruşturma Ergenekon olduğu zaman … hakimini de savcısını da” dediği duyuluyordu. Daha bombanın bulunduğu anda soruşturma yapılmadan adı da konulmuştu. Bu kayıt tabi ki çok sonraları Ergenekon Davasının dosyaları arasından çıkacaktı.
Bir ay sonra yapılan ikinci dalga operasyonda yazar Ergun Poyraz ve Akın Birdal suikastında adı geçen “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın adamı olduğu söylenen Mete Yalazangil tutuklandı.
21 Ocak 2008’de üçüncü dalga operasyon geldi. Aralarında emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Kur. Albay Mehmet Fikri Karadağ, avukat Kemal Kerinçsiz, gazeteci yazar Gülay Kömürcü, yeraltı dünyasından Susurluk kazası hükümlüsü Sami Hoştan ve “Drej Ali” lakaplı Ali Yasak ile Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol'un da aralarında bulunduğu 31 kişi gözaltına alındı.
Operasyonun 4. dalgası 21 Şubat 2008 tarihinde yapıldı. İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü'nden Doç. Dr. Ümit Sayın, Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emin Gürses, emekli astsubay Orhan Tunç, kuyumcu Hayrettin Ertekin, gazeteci Vedat Yenerer, Noel Baba Barış Konseyi Derneği Başkanı Muammer Karabulut gözaltına alındı.
Operasyonunu 5. dalgasında İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ve Cumhuriyet gazetesi yazarı ve imtiyaz sahibi İlhan Selçuk'un da aralarında bulunduğu 13 kişi gözaltına alındı. Ulusal Kanal'da arama yapıldı.
Bunun hemen devamında yapılan 6. dalga operasyonla ATO Başkanı Sinan Aygün, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı eski Jandarma Genel Komutanı emekli Org. Şener Eruygur, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay gözaltına alındı.
7. dalga operasyon tüm Türkiye'ye yayıldı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın talebi üzerine Adana'da bulunan özel yetkili 8. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 kişi hakkında yakalama emri çıkarttı. Kararın ardından Konya'da 13, İstanbul'da 5, Kocaeli'nde 6, Elazığ ve Mersin'de birer kişi gözaltına alınırken, operasyonun İstanbul ayağında polisler, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi emekli öğretim üyesi, eski Orman Mühendisleri Odası Başkanı ve İşçi Partisi milletvekili adayı Prof. Dr. Uçkun Geray ile işçi partisi yöneticilerinden Nurhan Gökdemir'i gözaltına aldı. Bu dalgada eski Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Levent Temiz, “Sisi” lakaplı Seyhan Soylu ve sanatçı Nurseli İdiz de gözaltına alınmıştı.
Operasyonun 8. Dalgasının hedefi tamamen askerlerdi. Farklı 5 ilde eşzamanlı gerçekleşen operasyonlarda orduda görevli 15 subay gözaltına alındı.
Operasyonun 9. dalgasında gazeteci Tuncay Özkan, Esenyurt eski Belediye Başkanı Gürbüz Çapan ve eski Organize Suçlar Şube Müdürü Adil Serdar Saçan tutuklandı.
10. Dalga operasyonda Milli Güvenlik Kurulu (MGK) eski Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç ile eski Özel Harekat Daire Başkanvekili İbrahim Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski başkanı ve Yeditepe Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bedrettin Dalan'ın oğlu Barış Dalan ve Bedrettin Dalan'ın şoförü Çoşkun Umur’un da aralarında bulunduğu biri kadın 13 kişi gözaltına alındı. Yargıtay eski başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun evinde arama yapıldı.
Sonraki dalga operasyonda Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek, araştırmacı Erhan Göksel ve Elazığ Özel Harekat Şube Müdürünün de aralarında bulunduğu 40 kişi gözaltına alındı.
Ergenekon soruşturmasının 12. Dalgasının hedefi bilim dünyası ve rektörler oldu. Başkent Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanvekili ve Uludağ Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) eski Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu, YÖK eski Başkanı Kemal Gürüz, Prof. Dr. Yalçın Küçük’ün evlerinde yapılan aramadan sonra gözaltına alındılar; kanser hastası olan ve ağır bir tedavi süreci yaşayan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan’ın evi arandı.
Tutuklama dalgaları serisi Ergenekon davaları ile birleştirilecek başka davalar kapsamında devam ettirildi.
İddianameler Serisi
İstanbul Cumhuriyet Savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından hazırlanan 46’sı tutuklu 86 sanık hakkında hazırlanan 2 bin 455 sayfalık Birinci Ergenekon İddianamesi, gönderildiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin başkanı Köksal Şengül ve üye hakimleri Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan heyeti tarafından 25 Temmuz 2008’de kabul edildi. Yargılama, Silivri Ceza ve İnfaz Kurulu yerleşkesinde oluşturulan duruşma salonunda 20 Ekim 2008’de başladı.
Ergenekon soruşturması savcılarına, Ercan Şafak, Fikret Seçen, Mehmet Yönder ve Cihan Kansız da eklendi; bu ekip tarafından hazırlanan 1909 sayfalık İkinci Ergenekon İddianamesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 25 Mart 2009’da kabul edildi.
Soruşturmalar dalga dalga sürüyordu ve bunu iddianame dalgaları izliyordu. Savcılar ekibinin hazırladığı Üçüncü Ergenekon İddianamesi, 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 5 Ağustos 2009’da kabul edildi.
Dördüncü Ergenekon İddianamesinin konusu emekliye sevk edilen Dz. Kur. Alb. Dursun Çiçek ile Gazi Üsteğmen av. Serdar Öztürk’ün sanığı olduğu “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”na ilişkindi ve 20 Ekim 2011’de kabul edildi.
Beşinci Ergenekon İddianamesi, Genelkurmay Bilgi Destek Dairesince yürütülen internet sitelerine ilişkin internet andıcını konu alan ve aralarında emekliye sevk edilen Org. Hasan Iğsız, YAŞ üyesi Org. Nusret Taşdeler, emekliye sevk edilen korgeneraller Mehmet Eröz ve İsmail Hakkı Pekin ile tümgeneraller Hıfzı Çubukçu ve Mustafa Bakıcı’nın da bulunduğu 22 asker hakkında düzenlenmişti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi 29 Temmuz 2011’de iddianamenin kabul edilmesine ve davanın “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davasıyla birleştirilmesine karar verdi.
Bu dava Genelkurmay Başkanı ve geleceğin başkan adaylarını belirleme davasıydı. Hasan Iğsız’ın yerine Necdet Özel’in Genelkurmay Başkanı olması, bu davayla sağlanmanın yanında Nusret Taşdeler ve İsmail Hakkı Pekin’in dava kapsamına alınıp emekliye sevk edilmeleri ile de Hulusi Akar’ın Genelkurmay Başkanı olmasının önü açılmıştı. Ayrıca, sanıkların savunmalarına ve dosyadaki belgelere dayanarak Mahkeme Heyeti 30 Aralık 2011’de eski Genelkurmay Başkanı emekli Or. İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu ve Savcılık tarafından ifadesi alınarak mahkemeye sevk edilen İlker Başbuğ 6 Ocak 2012’de tutuklanarak cezaevine bu dava kapsamında gönderildi.
Birleştirilen Davalar Serisi
Danıştay saldırısı davası: Alpaslan Aslan’ın 17 Mayıs 2006’da Danıştay 2. Dairesine görüşme sırasında silahlı saldırı düzenlemesi sonucunda Üye Muftafa Özbilgn’i katlederek dört kişiyi yaralamasıyla ilgili açılan dava, “Ergenekon Terör Örgütü’nün istediği kaos ve kargaşa ortamını yaratmak” amacıyla yapıldığı iddiasıyla, 3 Ağustos 2009’da Ergenekon davası ile birleştirildi.
Cumhuriyet gazetesine bombalı saldırı davası: Cumhuriyet gazetesinin bahçesine atılan bombaların, Ergenekon sanığı Sedat Peker’in adamı Boğaç Kaan Murathan’ın talimatıyla gerçekleştirildiği iddiasıyla davanın 23 Aralık 2010’da Ergenekon davası ile birleştirilmesine karar verildi.
Zirve Yayınevi katliamı davası: Malatya’daki Zirve kitabevine 18 Nisan 2007’de yapılan saldırıda biri Alman ikisi Türk üç kişinin öldürülmesine ilişkin olarak, aralarında emekli Org. Hurşit Tolon ile dönemin Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Alb. Mehmet Ülger’in de bulunduğu 19 şüpheli hakkında açılan dava, yayınevi cinayeti ile Hrant Dink ve Rahip Santoro cinayetlerinin “Kafes Eylem Planı” çerçevesinde işlendiği gerekçesiyle, 2011 Mart’ında Ergenekon davasıyla birleştirildi.
İkinci ve Üçüncü Ergenekon davalarının önce kendi aralarında sonra birinci davayla birleştirilmesi: , 2003-2004 yıllarında hazırlandığı iddia edilen Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz ve Eldiven kod adlı darbe planları ile AKP ve MHP’yi bölme, CHP lideri Deniz Baykal’ı devirme planlarına ilişkin, aralarında emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon ile gazeteciler Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay, eski polis şefi Adil Serdar Saçan, eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan’ın da bulunduğu 18’i tutuklu 56 kişi hakkında açılan 2. Ergenekon davası ile stratejistinin Prof. Dr. Yalçın Küçük olduğu iddia edilen ve aralarında Mehmet Haberal, Kemal Gürüz, Mustafa Özbek, İbrahim Şahin, Levent Göktaş, Fatih Hilmioğlu ve Tuncer Kılınç’ın da bulunduğu “Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme”, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme”, “Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme” suçlamalarının bulunduğu üçüncü Ergenekon Davasının 20 Temmuz 2009 tarihinde birleştirilmesine 28 Nisan 2012 tarihinde ise bu iki davanın Birinci Ergenekon Davası ile birleştirilmesine karar verdi.
İrtica ile mücadele eylem planı ve internet andıcı davaları: Genelkurmay’da çalışan Dz Kur. Alb. Dursun Çiçek’in hazırladığı iddia edilen ve AKP ile Gülen hareketini kara propaganda, komplo ve yıpratma faaliyetleriyle bitirmeyi amaçladığı iddia edilen irtica ile mücadele eylem planı davası ile internet andıcı davası önce kendi içinde birleştirildi 5 Nisan 2012’de de Ergenekon davası ile birleştirilmesine karar verildi.
Bunlardan başka diğer davalarla birleştirilen dava sayısı 17’e çıktı. Amaç, davaları takip edilemez, incelemez, değerlendirilemez ve denetlenemez bir hale sokmaktı.
Poyrazköy davası ile birleştirilen davalar: İstanbul 12. Ağır ceza Mahkemesi, aralarında Dz. Kur. Alb. Ali Türkşen, emekli Dz. binbaşı Levent Bektaş, Dz. Yarbay Ercan Kireçtepe, Dz. Binbaşı Emre Onat, Dz. Binbaşı Eren Günay ve Dz. Yarbay Mustafa Turhan Ecevit’in de bulunduğu 17 sanıklı Poyrazköy mühimmatları davası ile;
19.6.2010 tarihinde aralarında Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç ile eski Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü'nün bulunduğu 33 sanıklı Kafes Eylem Planı Davasının,
10.12.2011 tarihinde, Yarbay Ali Tatar’ın eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Metin Ataç ile Eşref Uğur Yiğit'e yönelik suikast düzenleneceği iddiasıyla aralarında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Koramiral Deniz Cora ile Albay Ümit Metin’inde bulunduğu teğmenlerden oluşan 17 sanıklı Amirallere Suikast Davasının,
10.4.2012’de aralarında Binbaşı Kemalettin Yakar, Binbaşı Behçet Altıntaş, Binbaşı Mehmet Cem Cağlar, Astsubay Erdinç Yıldız’ın bulunduğu 10 sanıklı Gölcük Belgeleri Davasının,
11.4.2012 tarihinde ise “Ergenekon” soruşturması kapsamında, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) yöneticileri ile üyelerinden oluşan 8 kişinin yargılandığı davanın;
birleştirilmesine karar verdi.
Gizli Tanık Uygulamaları
Davalarda, Kurşun, Dilovası, Munzur, Efe, Gurbet, Boyabat, Poyraz, Aydos, Gizli Tanık 9, Deniz, Hisar, Emek ve Kıskaç gibi ilginç isimler taşıyan 31 gizli tanık kullanıldı. Poyraz, Gizli Tanık 9, Hisar ve Deniz kimliklerini açıkladı.
Ataşehir’de Bulunamayan Ev
Osman Yıldırım (Gizli Tanık 9), Cumhuriyet gazetesi bombalamalarında kullanılan bombaları İstanbul Ataşehir’deki bir evde emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin’den aldığını iddia etmiş ve duruşmalarda mahkeme heyetine sürekli bir şekilde “Ataşehir bir saatlik yol; götürün beni, evi elimle koymuş gibi göstereyim” demesi üzerine mahkeme tarafından keşif kararı alınmıştı. Av. Zeynep Küçük, keşif tarihini öğrenerek mahkemeye keşfe katılma dilekçesi vermiş ve keşfe dahil edilmişti. Keşif günü geldiğinde yer olmadığı gerekçesiyle araca alınmak istemeyen av. Zeynep Küçük keşif aracına alınmak zorunda kalınmıştı. 7 Ekim 2010 tarihinde keşif aracı Gizli Tanık 9’un kılavuzluğunda 2.5 saat Ataşehir altını üstüne getirmesine rağmen bombaların kendisine teslim edildiğini iddia ettiği evi bulamamıştı.
Kışın Beyaz Giyen Denizciler
Erzincan Ergenekon davasında duruşma sırasında Gizli Tanık Efe (İliç Savcısı Bayram Bozkurt), “İlhan Cihaner’i 2009 yılında orduevinde sabah kahvaltıda Albay Dursun Çiçek ve rütbeli birkaç subayla gördüm” der. Bu sırada söz alan Dursun Çiçek ile Gizli Tanık Efe arasında ilginç bir diyalog başlar:
Çiçek: “Ne giyiyordum?”
Efe: “Sizi Orduevinde yemek yerken gördüm. Çok net gördüm. Üzerinizde resmi kıyafet vardı. Hatta siz gelince masadaki herkes size saygı ile ayağa kalktı. Önemli biri olduğunuz belliydi.”
Çiçek: “Üzerimdeki üniformanın rengi neydi?”
Efe: “Yeşil”
Çiçek: “Öyle mi? Biz Denizciler yeşil giyeriz zaten!”
Efe: “Pardon pardon biran karıştırdım. Beyaz.”
Çiçek: “Biz denizciler kış aylarında beyaz değil siyah üniforma giyiniriz!”
Mahkeme Başkanı Köksal Şengül: “Dursun Çiçek’i tanıyor muydun? Neden dikkatini çekti Dursun Çiçek?”
Efe: “Tanımıyordum, teşhis ettim.”
Köksal Şengül: “Ancak sen Dursun Çiçek’i ifade verdikten sonraki bir tarihte teşhis etmişsin. Tanımadığın adamın ismini nereden bildin?”
Efe: “Hatırlamıyorum!”
Savunma Süreleri
Mahkeme esas hakkındaki mütalaaya ilişkin olarak sanıklardan, örgüt yöneticiliği suçundan yargılananlara avukatıyla birlikte toplam iki saat, örgüt üyeliği suçundan yargılananlara ise yine avukatıyla beraber toplam bir saat savunma hakkı tanıdı. Avukatlar ise mahkemenin savunma hakkını kısıtlamasını, 15 Nisan 2013’de duruşmayı toplu olarak terk etme yoluyla protesto ettiler.
Davaya Müdahil Olanlar
Davaya müdahil olanların başında AKP yer aldı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ayrıca müdahil oldu. Bombalamalardan dolayı Cumhuriyet Gazetesi, suikast yapılacağı iddialarından dolayı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Alevi-Bektaşi Federasyonu’nun Genel Başkanı Ali Balkız ve Genel Sekreteri av. Kazım Genç, Danıştay saldırısının mağdurları olarak Danıştay Başkanı Mustafa Birden, üye Ayfer Özdemir, üye Ayla Gönenç ve tetkik hakimi Ahmet Çobanoğlu Ergenekon davalarına müdahil oldular.
Dostları ilə paylaş: |