Yavaş yavaş ölürler Seyaat etmeyenler

Artık yalnızlıklar zamanı,
Ne postacı kapıyı çalar,
Ne de bir ruj izli,sevda sözcüklerine boğulmuş mektuplar yazılır,
Cümle alem bir başına,
Birilerini görüyorum elele ya da sarmaş dolaş,
Bilmem içindeki sevgilerin büyüklüğünü,
Ama farkında değiller,
Yürüdükleri yolun sonu yalnızlık durağı,
Son duraktan bir önce.
Face twitter derken kimileri de arayış içinde,
Yüzyüze bulamadıkları aşkı,sanaldan bulma peşinde,
Arayan yalnız,
Bulamadığı yapayalnız.
Öyle bir günlerdeyiz ki,
Sevmek dahi yanlış.
Koşuyoruz hızla layık olacağımız meçhule,
Tüm değerler sınıfta kalmış,
Tek dert tek sorun mal mülk sahibi olmakmış.
Böyle bir dünya ne kadar çekilir bilemiyorum,
İnsanoğlunun bu halinden iğreniyorum.
Allahtan yüreğime saklayabildim tüm değerlilerimi,
İhtiyacım yok varsın olmasın,dönümler gökdelenler ve de gemi.
(aposözü)

Kendi benliğini sorgulamadan,
Özeleştirini yapmadan,
Karşına çıkana,
Ya da olur ya gözüne kestirdiğine;
Geleceği olmayan sevgilerden,
Laf salatası aşklardan sözedebiliyorsan eğer,
Yalan senin belkemiğindir.
Ve beklenmedik anda kırılıverir.
İşte o zaman arama etrafında,kolundan tutup seni ayaklandıracak olanı,
Çünkü tüm kozlarını oynamış ve kandırmışsındır sana inananları.(aposözü)

O kadar zenginim ki,
Bir o kadar da mutlu,
Başım dik alnım açık geziyorum caddelerde sokaklarda arka mahallelerde.
Satın alınamayacak kadar dostum arkadaşım sevdiğim,
Sahip olunamayacak kadar candan yürek var bende,ayakkabı kutularına sığmayacak,
Dilenci yaşlı kadının gülümseyişi ile,
Bir etiketin selam verişi aynı kefede,
Zora düşmüş biçarenin derdine derman olabilmek bende,
Aklımca yol göstermek,
Fikrimce destek vermek,
Her An kalbimde.
Her selam bin mutluluk,
Her hatır soruş, canıma sonsuzluk.
Öyle bir sevdaki bu,
Tadına doyulmuyor,
Yaradanın yarattığını sevmeden durulmuyor.
Böylesine zenginlikle sonsuzluğa yürüyorum,
Bu duyguyu tadamayanlara sadece gülüyorum.(aposözü)

Öyle güzellikler var ki şu alemde,
Seyrine doyum olmaz,
Çiçekler baktıkça kıskanırlar,
Zamanları gelse de solmaz,
Kimi isimsizdir kimi de özel,
Kiminin güzelliği adeta büyü,
Yoketmez onu ne ebed ne ezel,
Ve cennetin ırmakları akar Elif deyü deyü.(aposözü)

Dert değil gidişin,
Takmıyorum da fazlaca,
Lakin senden sonra ışıklar yok,
Güneş saklanıyor benden.
Yoksa yokluğunu yok sayıyorum.
Sadece sigaramın ucundaki,
Her çekişte kızaran ateş,
Onunla aydınlanıyor,
Her nefeste içime kin,
Yüreğime nefret çekiyorum.
Gittin ve bittin sen,
Her yeni sigaramda 
Her solukta,
İhanetini içime çekiyor,
Nefretimi üflüyorum
Ucundaki ateşin aygınlığı yetiyor bana,
İğrenç dünyanda yan kavrul,tüm lanetler sana.
(aposözü)

Ufak ufak,usul usul,
Demeli elveda.
Malum nasılsa denecek birgün,
Bakarsın zaman olmaz,
Olur ya derman kalmaz,
Vakit varken, 
Gönül sağken, 
Demeli elveda.
Tüm dostlara,arkadaşa,sevgiliye yãra,
Bazen sırtsırta, 
İstemeden karşı karşıya dövüştüğümüz, 
Yıllar boyu seviştiğimiz,
Ekmeği,aşı,güneşi bölüştüğümüz,
Kırmamak incitmemek uğruna, 
Acıyı yüreğimize gömdüğümüz, 
Herkese elveda.
Bakarsın gün olur güneşin hiç batmadığı, 
İnsanların birbirini satmadığı, 
Ömrün hiç bilmediği,
Sonsuz alemde buluşuruz.
Yine de zamanı gelmeden demeli elveda.
O gün belki duyan olmaz,
Yokluğunu hisseden kalmaz,
İyisimi yaşarken demeli elveda,
Günü geldiğinde kalmayacak ne ses ne de seda.(aposözü)

İnsan önce yalnızlığı öğrenmeli,
Doğumda yalnız gelirsin,
Giderken yalnız.
Aslolan nefeslerde yalnızlığı hazmedebilmek.
Elele sımsıkı tutuştuğun,
Gün gelip avuçlarından su gibi akıp gitmiyormu, 
Sonsuz denilen aşklar tek kelimeyle bitmiyormu, 
Canına can katan o güzel sözler,
Bir anda yokolup uçmuyormu? 
Öğrenemezsen yalnızlığı,
Değerini bilmezsin yüreğinde sandığının varlığını,
Yalnızlıklarda ihanet olmaz,
Ellerinle büyüttüğün çiçekler solmaz, 
Çekmezsin vefasızın acısını, 
Her yaktığın sigarada vicdansız anılmaz. 
Korkma yalnızlıktan,yaşa ve öğren,
O zaman mutlu olacaksın,uğruna ölünecekle birlikte yaşarken.(aposözü)
Bir Şubat baharı sabahında,
Öylesine dalmışım, 
Bir yandan özlüyorum geçmişi,
Sövüyorum bir yandan.
Ne çabuk geçtin be geçmişim,
Gelecek dediğimiz birkaç adımlık, 
Atlasan bitecek.
Ne sevgiler ne övgülerle, 
Ne habersiz vedalar, 
Ne ihanet denilen iğrençlikleri yaşamış bu geçmiş.
Çocukken bilmiyorduk ki böylesine çabuk geçeceğini,
Yoksa bırakırmıydık ellerimizden zamanı.
Sanki acelemiz vardı büyümek istedik,
Biz büyüdükçe,inançlarımız güvenlerimiz küçüldü,
Şimdi gel de sövme şu geçmişe,
Hadi biz büyüdük aceleyle,
Sen ne diye bize uydun. 
Artık bölüşemiyoruz hiçbir şeyi.
Yanımızda canımızda göremiyoruz kimseyi.
Acelen neydi be geçmiş,
Görmüyormusun senin yüzünden tüm değerler yitirilmiş. 
Gelecek adının ardına saklanmış gizlice bize gülüyorsun, 
Neler kaybettik neler bizden iyi biliyorsun.
(aposözü)

Neyin tadı kaldı ki?
Baklava dersen yiyene tatlı,
İmrenip çalan çocukları bu millet içeri attı ,
Küçükken oynanan oyunlarmı? 
Onların yerini büyüklerin ayak oyunları aldı.
Sevgi tezgaha düşmüş pazarda,
Bir alana bir sürü bedava,
Aşk desen sakız misali,
Çiğne fırlat timsali.
Saygı karaborsa,
Aşkolsun kim bulursa,
Pamuk şekerler taş olmuş,
Elma şekerinin içinde elmayı kim bulmuş.
Artık yalanlar tatlı geliyor aleme,
Ne diyim bulamıyorum söyleyecek bir kelime.
Ağzımızın tadımı kaldı,
Şeytan değil onu da insanoğlu çaldı.(aposözü)

Severek yaşadım,
Sevgisiz gidiyorum.
Keşke omuzlarımda yük olsaydı,
Keşke sırtımda taşısaydım bir ömür,
Ağır sevdim,hafifçe olsun sevilemedim,
Bu yüzden insan zaten yaşarken ölür.
Bazen kuşun kanadındaydı sevgi,
Uçup giden aniden,
Bazen uykumda başucumda,
Rüya diye görülen,
Tutamadım ucundan,
Uyanamadım uykumdan,
Hep yalnız,hep garip kaldı gönül.
Umut tükendi sevgiye dair,
Öylesine gidiyoruz yaralı yürek,yorgun gözler,soğuk eller vesair.(aposözü)

Bir yudum sevgi,bir tutam mutluluk verene kul köle olayım dedim,dinletemedim.
Kimi erkeğin dekoltesidir diye cüzdana baktı,
Daha yola çıkmadan yanımdan kalktı.
Uğruna çok şeyler yaşanacak da vardı,
Yazık ki uzaklardaydı orda kaldı,
Bende gözyaşı oldu,her nefeste damla damla aktı.
(aposözü)
Artık insanlardan hoşgörü anlayış nezaket,çıkarsız sevgi ve saygı beklemek;
Kör bir göz doktoruna,
Tekerlekli sandalyeye mahkum bir ortopediste, 
Duymayan bir kulalçıya, 
Akıl hastanesine düşmüş bir psikoloğa,
Obez bir diyetisyene, 
Çocuğunu kasap'a sünnet ettirmeye,
Ve kel bir adama saç ektirmeye gitmekten başka birşey değil. 
(aposözü)

Sana sarılmak Tanrı'ya kavuşuncaya kadar,
Seni koklamak üzerimi örtecek topraklarda çiçekler açıncaya kadar,
Seni solumak son nefese kadar,
Seni içimde hissetmek bu ruh bedenden ayrılıncaya kadar,
Olmadı,olamadı be yâr.
(aposözü)


Sigaram ve kibritim,
Çayım demliğim, 
Köşede orkide çiçeğim,
Özgürce aldığım nefesim,
Ve elele olduğumuz heryer evim,
Öyle değil mi sevgilim...?


Ne yıllar, ne dostlar, ne zamansız yalnızlıklar,
Beni yoran,
Ruhuma yara olan,
Damarımda kan koymayan, 
Sevgidir çocuk.
Açtığım an gözlerimi, 
Başlamışım sevmeye,
Varsın karşılığı gelmeye,
Gücüm yok ne yüreğe ne de ruha söz geçirmeye,
Yoruldum çocuk,
Sevmekten yoruldum,
Bu yüzden kimbilir alemden kovulurum,.
Ziyanı yok kimseler anlamasın, 
Hiç kimse bırak tanıyamasın,
Elalemin emanet sevgisi bende kalmasın,
Yoruldum be çocuk,
Sevgim yine tükenmedi, 
Geçse de zaman,
Ölse de duyguları çarçabuk. 
Bir omuz ver bana,
Sevdam daim olsun yarınlara.(aposözü)

Duyan varmı aranızda,
Yürekten söylenmiş bir "seni seviyorum"?
Kiminin o anki içinden geçen yorum,
Çoğuna da ben yalancı diyorum,
Yine de aptal gönlümce ben derinden söylüyorum.
Birilerine aşk deriz,
Onlar bize kışt, 
Ararlar bulurlar sözde gerçek aşklarını,
Sonrası bir gecenin sabahı aldıkları cevaptır hoşt. 
Kürek kürek versek de altın kalpli yüreklerin tümünü,
Anca görebiliriz mutluluk denen şeyin birkaç gününü.
Olsun varsın biz poseptiğe düşmeyelim, 
Adam gibi sevemeyenle bir daha görüşmeyelim. 
Küçücük şeylerden haz duymak da yeter bize,
Varsın tüm yalan aşklar sevdalar onlara kalsın istemiyoruz bölüşmeyelim.(aposözü)

Bırak daha ilkbaharda kışa bürünmeyi, 
Yitirmişçesine umutlarını,
Yaşamayacak misali yarınlarını, 
Bırak kendini yaşamın dalgalarına, hiç düşünme acıları üzülmeyi. 
Bak bir bana,
Sonbaharda yazı yaşıyorum,
Boşvermişim kahpe dost kurşunlarını,
Vefasız yârin satışlarını,
Alışıyor insan zamanla ve unutmaya çalışıyorum.
Mesela her sabah yeni bir dilek tut, 
Bir gün öncesini unut,
Hergün yeniden sula gönül bahçendeki çiçekleri,
Ve bil ki her nefes yeni bir umut.
Hayat sana sarılmaz, 
Sen tut sımsıkı yüreğinle, 
Seven insan asla yorulmaz, 
Farkında değilmisin lâle bahçeleri var bedeninde.
Haydi bu sabah yeniden doğ dünyaya,
Tut bir dilek,git gidebildiğin kadar mutluluğa,hülyaya.(aposözü)

Haberin varmı?
Dünya artık öylesine dönüyor,
Güneş bizim için doğmuyor, 
Ay bile gizleniyor artık,
Haberin varmı?
Terkedilmiş sevdaların gezegeninde, 
Ruhlar ölmüş yaşıyorlar boş bedenlerinde, 
İnsan diye yaratılan ellerin elinde,
Haberin varmı?
Güzellikler çirkine boyanmış,
Niyetler kötülüğe adanmış,
Sevgi,hasret,Dost,arkadaş yalanmış, 
Haberin varmı?
Düzen bozulmuş,yürekler kararmış,
Gerçek yaşam buraya kadarmış,
İstemesek de bu pislik cümlemize bulaşmış,
HABERİN VARMI?(aposözü)

Gelişin nasıl oldu bilemiyorum,
Rüya gibiydi,
Hayal ettiğim andı güzel şeyleri,
O vakti hâlâ silemiyorum.
Şimdi gitmek istiyorsun sebepsiz,
Neden,niçin ve nereye gideceğini bilmeden,
Aşkın âlâsını,sevginin mübâlasını bulacaksan git,
Yola çıktığın anda bende bit.
Kalabileceksen oralarda,
Çamura bulaşmadan,
Pislikleri karışmadan, 
Benle bir daha barışmadan git.
Gelişin rüyaydı, 
Gidişin sebebi bilinmeden, 
Sana yazdığım bu son satırlar,
Yaşayan bir ölünün hatıra defterinden. (aposözü)

Kırgınım ama apansız gidenlere,
Birgün ben de katılacağım vedasız terkedenlere.
Belki vakit olmayacak hoşçakalın demeye,
Belki de nefes yetmeyecek elveda diye seslenmeye. 
Benim terkedişim istemesem de olacak,
Geriye biraz anı,birkaç şiir kalacak,
Arayan ya kabirde ya da gönlündeki yerimde bulacak,
O, bir gün benim için zaman duracak.
Özlenecek tüm sevdiklerim hiç ayırtetmeden,
Biliyorum incitmedim her birinizi henüz gitmeden,
Cümleniz yüreğimde saklı sizler bilmeden,
Hasretiniz yakacak beni,cehenneme girmeden.(aposözü)

Anlayamadığın, anlamak istemediğin şeyleri bana sorup durma,
Sen sevdadan,sen temiz bir yürekten yoksun,
Bana sevgiyi aşkı sorma,
Çünkü bu iki kelimede de sen asla yoksun.
Sevgi mangal gibi yürek ister,
Aşk,sevdiğini surlar gibi çevreler,
Saygıyı da koydunmu tam ortasına abidenin, 
İşte o zaman gönüller neylerse güzel eyler.
Bana sorma bir daha,
Sen bu sözlere ancak atarsın kahkaha, 
Tanrı dağıtırken ruh güzelliğini vermemiş sana,
Yaradan neylerse layıkıyla eyler insana. 
Yoktur bu işin mektebi,lakin sana dair vakit çok geç,
Sen git kendine kendin gibi bir namert ruh seç.
(aposözü)

Bir kez olsun aşkı tatmayan,yaşadım saymasın, 
Deli gönül sevdasızsa insanım sanmasın. 
Ne mekân ne zaman ne de yaş,
Hiçbirini tanımaz gerçek aşk.
Öyle bir yüce duygudur ki,
Acıyı bal eyler,
Kapılan seyreyler, 
Mevlam yüreği boşamı vermiş,
Aşksız olanı kimbilir neyler.
Aşk ile geldin aleme,
Aşk için yaşa, uyma elaleme. (aposözü)

Körkütük sarhoşum sabahın dibinde,
Ayılmak ne mümkün,kendimi bulamıyorum,
İçmedim ki ne şişe ne bardak elimde,
Nedendir bilmem ayakta duramıyorum.
Önce aldılar beni gönüllerine, 
Evire çevire sevdiler isteklerince, 
Bazen oyuncak oldum,bazen çekirge,
Şimdi nerelerdeyim bilemiyorum.
Gün oldu anahtar oldum yüreklerine, 
Gün geldi kelepçe vurdular bileklerime, 
Bir tasma takmadıkları kaldı keyiflerince,
Neden niçin diye soramıyorum.
Şimdi tekme tokat terkedilmişken,
Ne oyuncak ne anahtar yerine konulmamışken,
Hepsinin derin izi ciğerimi parçalamışken,
Kime şikayet edeyim,arzuhal yazamıyorum. 
Beni hergün öldürdünüz zevk-İ sefanız için,
Ben içmeden sarhoşum,siz kadeh tokuşturun halime bakıp için.(aposözü)