Yazı; insanların duygu, düşünce ve isteklerini anlatabilmek için kullandıkları belli sembol ve işaretlerdir.
Yazı; insanların duygu, düşünce ve isteklerini anlatabilmek için kullandıkları belli sembol ve işaretlerdir.
Fikir ve görüşlerin, amaç ve isteklerin, duygu ve düşüncelerin güzel ve ahenkli, edebiyatla yoğrulmuş bir şekilde, kıvrak, canlı, akıcı bir üslupla güzel ifade edilmesine kompozisyon denir.
Yazının, okuyucu açısından ele alınması,
Yazının, okuyucu açısından ele alınması,
Yazının, açık, seçik ve anlaşılır olması,
Yazının, bir mantık çerçevesinde bütünlük sağlaması ilkesi,
Yazının, az ve öz olması ilkesi,
Yazının anlamlı olması ilkesi,
Yazının, amacı açıkça ortaya koyması ilkesi.
Yazının amacı olması
Yazının amacı olması
Doğruluk
İnandırıcılık
Kısalık
Açıklık
Canlılık
Saygı ve İçtenlik
Yazının tam olması
Cümlelerin ilk sözcüğünün başında kullanılır:
Bu kitabı okudun mu?
Dizelerin ilk sözcüğü büyük harfle başlar:
Bitirip şu kuru kara ekmeği
Göç etsem diyorum yâr ellerine (Akif İnan)
Özel adların başında kullanılır:
Özel adların başında kullanılır:
Osman Ayyıldız, (ad ve soyad)
Türk, Arap, İngiliz (ulus adı)
Pakistan, Fransa (ülke adı)
Japonca, Farsça (dil adı)
Bursa, Gemlik, Uludağ (yer adı)
Hat Caddesi (mahalle, sokak, cadde adı)
Bursa Sağlık Müdürlüğü, Uludağ Üniversitesi (kurum, kuruluş adı)
İslâmiyet, Katolik (din, mezhep adı)
Van Gölü, Kızılırmak (coğrafi adlar)
Özel adla kullanılan lâkap ve unvanlar:
Özel adla kullanılan lâkap ve unvanlar:
Müdür Yardımcısı Orkun Bey, Doktor Ayşe Hanım…
Tarih belirtirken kullanılan ay, gün adları:
Yazışma Kuralları eğitimimiz, 23 Mayıs 2005 Pazartesi günü başladı.
Bayram, kutlanan gün adlarında:
Bayram, kutlanan gün adlarında:
Kurban Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Hemşireler Günü, Tıp Bayramı…
Terim olan “Güneş, Dünya, Ay” sözcükleri:
Dünya ve Ay, Güneş’in etrafında döner.
Gazete, dergi, kitap adlarının ve yazı başlıklarının her kelimesi büyük harfle başlar:
Gazete, dergi, kitap adlarının ve yazı başlıklarının her kelimesi büyük harfle başlar:
İlgi zamiri olan -ki, bitişik yazılır. Tamlayan eki almış bir isme gelerek söylenmemiş tamlananın yerini tutar:
İlgi zamiri olan -ki, bitişik yazılır. Tamlayan eki almış bir isme gelerek söylenmemiş tamlananın yerini tutar:
“Mehmet’in karnesinde olduğu gibi Ayşe’ninkinde de iki zayıf var.” cümlesinde, “Ayşe” sözcüğüne getirilen “-ki” “karne” adının yerini tuttuğu için ilgi zamiri olup bitişik yazılmıştır.
Her zaman kendinden önceki sözcükten ayrı yazılan “mi”, ünlü uyumuna uyar:
Her zaman kendinden önceki sözcükten ayrı yazılan “mi”, ünlü uyumuna uyar:
Gazete aldın mı?
İlâçlarını içtin mi?
Söylediklerimi duydun mu?
Olayı anlattığında güldü mü?
Kişi ekleri, mi’den sonra gelirse mi’ye bitişik yazılır:
Kişi ekleri, mi’den sonra gelirse mi’ye bitişik yazılır:
Toplantıya ben de katılacak mıyım?
Düğüne sen de davetli misin?
* ”Mi” cümleye soru anlamı katmadığında cümlenin sonuna soru işareti konmaz:
Bebek, annesini gördü mü gülüyor.
İnsan direndi mi her güçlüğü yener.
Uzun mu uzun bir öyküydü o.
Satıra sığmayan sözcüğün devamı satır başına geçilerek yazılır ve kısa çizgi kullanılır.
Satıra sığmayan sözcüğün devamı satır başına geçilerek yazılır ve kısa çizgi kullanılır.
Sözcük bölünürken hece bölünmez:
X ...................uyukluyo-
rdu (yanlış)
…………uyukluyor-
du (doğru)
Sözcük bölünürken ulamaya uyulur:
Sözcük bölünürken ulamaya uyulur:
.....................ilk-
okul (yanlış)
……………..il-
kokul (doğru)
…………..baş-
öğretmen (yanlış)
………….ba-
şöğretmen (doğru)
Özel isim satıra sığar da çekim eki sığmazsa kısa çizgi kullanılmaz, yalnız kesme işareti kullanılır:
Özel isim satıra sığar da çekim eki sığmazsa kısa çizgi kullanılmaz, yalnız kesme işareti kullanılır:
.....................Bursa’
dan
üst ve alt satırda tek harf bırakılmaz:
.........................a-
lışamadı (yanlış)
........................müdafa-
a (yanlış)
Düz geniş ünlülerden sonra kaynaştırma ünsüzü “y” gelirse, söylenişte bir daralma olsa bile yazımda bu daralma gösterilmez.
Düz geniş ünlülerden sonra kaynaştırma ünsüzü “y” gelirse, söylenişte bir daralma olsa bile yazımda bu daralma gösterilmez.
bekliyecek (yanlış) - bekleyecek (doğru)
gelmiyecek (yanlış) - gelmeyecek (doğru)
“b” ünsüzü, kendinden önce gelen “n” ünsüzünü “m” ye dönüştürür.
“b” ünsüzü, kendinden önce gelen “n” ünsüzünü “m” ye dönüştürür.
Bu kural, özel isimlerde ve birleşik isimlerde geçerli değildir:
İstanbul, Safranbolu, binbaşı, onbaşı…
Yazılışları birbirine benzeyen, anlamları ayrı olan kelimeleri birbirinden ayırmak için bu işareti kullanırız:
Yazılışları birbirine benzeyen, anlamları ayrı olan kelimeleri birbirinden ayırmak için bu işareti kullanırız:
hala (babanın kız kardeşi), hâlâ(henüz)
aşık (kemik), âşık (tutkun, vurgun)
varis (damar genişlemesi), vâris (mirasçı)
YANLIŞ
YANLIŞ
Entellektüel
Heykeltraş
Sarmısak
Döküman
Bujiteri
Ünvan
Süeter
Stajer
orjinal
insiyatif
silahşör
. , : ; - - ?!
. , : ; - - ?!
? / ( ) ! ‘ “ ……. ! , ; ., “””
Yanlış okumayı önlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, duraklama yerlerini belirlemek, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek için kullanılan işaretlere noktalama işaretleri denir.
Yanlış okumayı önlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, duraklama yerlerini belirlemek, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek için kullanılan işaretlere noktalama işaretleri denir.
Bitmiş bir cümlenin sonuna konur: Türkçe, eklemeli bir dildir.
Bitmiş bir cümlenin sonuna konur: Türkçe, eklemeli bir dildir.
Kısaltmaların sonuna konur:
Prof. (profesör), bk. (bakınız), Cad. (cadde)
Bazı kısaltmalarda nokta kullanılmaz: TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi),
TDK (Türk Dil Kurumu),
kg (kilogram), cm (santimetre)…
Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı ayırmak için kullanılır: 23.05.2005
Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı ayırmak için kullanılır: 23.05.2005
Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için kullanılır: Tren 09.15’te kalktı.
Arka arkaya sıralanan virgülle veya çizgiyle ayrılan rakamlardan sadece sonuncu rakama nokta konur: 1, 2 ve 3. maddeler; XII - XIV. yüzyıllar arasında…
Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra konur:
Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra konur:
I. 1. A. a.
Sayılardan sonra sıra belirtmek amacıyla kullanılır:
1. XXXXXX I. XXXX 2. XXXXXXXXX II. XXXXXX
3. XXXXXX III. XXXX
Eş görevli sözcükleri ayırmak için kullanılır: Çalışkan, saygılı, zeki, tutumlu bir öğrencidir.
Eş görevli sözcükleri ayırmak için kullanılır: Çalışkan, saygılı, zeki, tutumlu bir öğrencidir.
Sıralı cümleleri ayırmada kullanılır:
Çalıştı, çabaladı, inat etti, amacına ulaştı.
Özne ile yüklem arasına çok sayıda sözcük girmişse özneyi diğer ögelerden ayırmak için kullanılır:
Kardeşim, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bu akşam geldi.
Anlam karışıklığı oluşturabilecek durumlarda kullanılır:
Anlam karışıklığı oluşturabilecek durumlarda kullanılır:
Genç, doktora gitti.
Hitaplardan sonra kullanılır:
Sayın Başkan, Kıymetli arkadaşım…
Yazışmalarda yer adlarını tarihlerden ayırmak için konur:
Yazışmalarda yer adlarını tarihlerden ayırmak için konur:
Bursa, 23 Mayıs 2005
Sayıların ondalık bölümlerini ayırmak için kullanılır:
25,3 (yirmi beş tam, onda üç)
Ara söz ve ara cümleleri ayırmada kullanılır:
Oraya, tabii ki istiyorsan, hemen gidebilirsin.
İşaret zamirlerini işaret sıfatlarından ayırt etmek için kullanılır:
İşaret zamirlerini işaret sıfatlarından ayırt etmek için kullanılır:
O, adama bir şeyler söyledi.
UYARI: İkilemelerin arasına virgül konmaz: yavaş yavaş, mışıl mışıl, koşa koşa…
“ve, veya, yahut” bağlaçlarından önce ve sonra virgül kullanılmaz.
Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur:
Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur:
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.
Cümle içinde tür ve grupları birbirinden ayırmak için kullanılır.
Bir bilginin şüpheyle karşılandığı veya kesin olmadığını göstermek için kullanılan soru işareti ve söze alay, küçümseme anlamı kazandırmak için kullanılan ünlem işareti parantez içine alınır.
Bir bilginin şüpheyle karşılandığı veya kesin olmadığını göstermek için kullanılan soru işareti ve söze alay, küçümseme anlamı kazandırmak için kullanılan ünlem işareti parantez içine alınır.
Ne kadar cesur ( ! ) biri olduğunu gösterdin.
Parantez içine alınan bölüm içinde tekrar parantez açılması gerekiyorsa önce köşeli parantez açılır.
Parantez içine alınan bölüm içinde tekrar parantez açılması gerekiyorsa önce köşeli parantez açılır.
Topluma mal olmuş bu kişinin [ Yunus Emre (13.yy - 14.yy )] mezarının nerede olduğu bilinmiyor.
Özel isimlere gelen çekim eklerinin ayrılmasında kullanılır:
Özel isimlere gelen çekim eklerinin ayrılmasında kullanılır:
Türkiye’nin başkenti Ankara’dır.
UYARI: Kurum ve kuruluş adlarından sonra kesme işareti kullanılmaz.
Sağlık Müdürlüğüne
Uludağ Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürlüğüne
Öğrenci İşleri Bürosuna
Kişi adlarından sonra kullanılan unvanlara gelen ekler de kesme işareti ile ayrılmaz.
Kişi adlarından sonra kullanılan unvanlara gelen ekler de kesme işareti ile ayrılmaz.
Ali Beyin, Ayşe Hanıma, Mustafa Kemâl Paşaya…
Deyimlerde geçen özel isimlere gelen ekler de kesme ile ayrılmaz.
Allahtan hayırlısı, Alinin külahını Veliye…
Akım, çağ ve dönem adlarından sonra kesme işareti kullanılmaz.
Eski Çağın, Cilâlı Taş Devrinin…
-Özel adlar yerine kullanılan “o“ zamiri cümle içinde büyük harfle yazılmaz ve kendisinden sonra gelen ekler kesme işareti ile ayrılmaz.
-Özel adlar yerine kullanılan “o“ zamiri cümle içinde büyük harfle yazılmaz ve kendisinden sonra gelen ekler kesme işareti ile ayrılmaz.
Bugün onu daha çok arıyoruz.
Özel isimlerden sonra gelen “de“ bağlacı kesme ile ayrılmaz.
Ahmet de geldi.
Yabancı özel adlardan sonra getirilen çokluk ve yapım ekleri kesme işareti ile ayrılır.
Yabancı özel adlardan sonra getirilen çokluk ve yapım ekleri kesme işareti ile ayrılır.
Bordeaux’ lu, Freud’cu düşünce…
Yabancı özel adlar dışındaki özel adlara getirilen yapım ekleri ve çokluk eki kesme ile ayrılmaz.
Bursalı, Türkçenin, Ahmetler, Aydınlılardan…
Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmada kullanılır.
Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmada kullanılır.
PTT’de, TBMM’nin…
Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kelimenin okunuşu, büyük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kısaltmanın son harfinin okunuşu esas alınır:
kg’dan, cm’yi, THY’de, TRT’den.
Sonunda nokta bulunan kısaltmalar kesme ile ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek, noktadan sonra, kelimenin okunuşuna uygun olarak yazılır.
Sonunda nokta bulunan kısaltmalar kesme ile ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek, noktadan sonra, kelimenin okunuşuna uygun olarak yazılır.
vb.leri, mad.si, Alm.dan…
Sayılara getirilen ekleri ayırmak için konur.
2004’te, 8’inci madde, 7,65’lik…
Sıra sayıları ekle gösterildiği zaman rakamdan sonra sadece kesme işareti ve ek yazılır; ayrıca nokta konmaz.
Sıra sayıları ekle gösterildiği zaman rakamdan sonra sadece kesme işareti ve ek yazılır; ayrıca nokta konmaz.
8.’inci (yanlış) - 8’inci (doğru)
70’nci (yanlış) - 70’inci (doğru)
6’ıncı (yanlış) - 6’ncı (doğru)
Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla gösterilir:
Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla gösterilir:
6’şar (yanlış) - altışar (doğru)
Kelimedeki ses düşmesini göstermek için kullanılır.
Karac’oğlan, var m’ola?
Duygu , düşünce ve eylemlerin güzel ve etkili anlatılması, insan ilişkilerinde ve kültürel gelişmede olumlu sonuçlara yol açar.
Duygu , düşünce ve eylemlerin güzel ve etkili anlatılması, insan ilişkilerinde ve kültürel gelişmede olumlu sonuçlara yol açar.
Ayrıntı diye göz ardı edilen bir anlatım kuralı, anlaşmada sorunlara sebep olabilir.
Bu sebeple kişilerin, hangi meslek alanına yönelirlerse yönelsinler, içinde yaşadıkları toplumun üyeleri olmaları bilinciyle dile önem vermeleri gerekir.
Cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında daralma, anlatımında bozukluk meydana getirmeyen sözcük gereksizdir.
Cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında daralma, anlatımında bozukluk meydana getirmeyen sözcük gereksizdir.
Bir cümlede tümleç (dolaylı tümleç, zarf tümleci, nesne) kullanılması gereken yerde kullanılmaması, tümleç gerekmeyen yerde de tümleç kullanılması durumudur.
Bir cümlede tümleç (dolaylı tümleç, zarf tümleci, nesne) kullanılması gereken yerde kullanılmaması, tümleç gerekmeyen yerde de tümleç kullanılması durumudur.
Büyüklerimize saygılı davranmalı, güler yüz göstermeli ve (onları) üzmemeliyiz.
Evine arkadaşlarını davet etti ve (onlarla) çok ilgilendi.
Yüklemin “çatı, kişi, zaman ve yardımcı eylemler” gibi noktalarda cümleye uygunluk göstermemesi durumudur.
Yüklemin “çatı, kişi, zaman ve yardımcı eylemler” gibi noktalarda cümleye uygunluk göstermemesi durumudur.
Sigarayı az (içerim), içkiyi hiç içmem.
Kardeşim hem derslerine yeterince çalışmak (istiyor), hem de arkadaşlarıyla basketbol oynamaktan vazgeçmek istemiyor.
Ne sen beni unut ne de ben seni. (unutayım)
Bir cümlede anlamca çelişki oluşturan kelimelerin bir arada kullanılması durumudur.
Bir cümlede anlamca çelişki oluşturan kelimelerin bir arada kullanılması durumudur.
Bursa’ya geleli aşağı yukarıtam iki yıl oldu.
Eminim bizi de listeden silmiş olsa gerek.
Türkçede, doğrudan fiil olarak çekimlenebilecek bir kelimenin yardımcı fiil alarak çekimlenmesi yanlıştır.
Türkçede, doğrudan fiil olarak çekimlenebilecek bir kelimenin yardımcı fiil alarak çekimlenmesi yanlıştır.
umut etmek (ummak, umutlanmak),
kuşku etmek (kuşkulanmak),
yenilgi almak (yenilmek),
istek almak (istenmek),
başvuruda bulunmak (başvurmak),
Sözcüklerin anlatmak istediğimiz hususu karşılamaktan uzak olması; anlamları farklı, aralarında sadece söyleniş benzerliği olan iki kelimeden birini diğerinin yerine kullanma durumudur.
Sözcüklerin anlatmak istediğimiz hususu karşılamaktan uzak olması; anlamları farklı, aralarında sadece söyleniş benzerliği olan iki kelimeden birini diğerinin yerine kullanma durumudur.
Ağır hastalıklarda uzun müddet yatmak, hastaya fayda yerine zarar sağlamaktadır.
Haşerelerin zararlarını engellemek için ilâçlama yapıldı.
20 Mayıs 2005 yılında ona bir mektup yazdım.
Bir sözcüğün cümlenin akışına ve anlamına uygun bir yerde kullanılmaması durumudur.
Bir sözcüğün cümlenin akışına ve anlamına uygun bir yerde kullanılmaması durumudur.
Dünden beri çok başım ağrıyor.
Bir şoförün alkollü arabaya binmesi doğru değildir.
Babasının mesleği gereği bir doktor çocuğu olan Ali, yurdun birçok yerini görmüştü.
Deyimler, kalıplaşmış kelime gruplarıdır. Bu yüzden deyimlerdeki kelimeler kesinlikle değiştirilemez.
Deyimler, kalıplaşmış kelime gruplarıdır. Bu yüzden deyimlerdeki kelimeler kesinlikle değiştirilemez.
YanlışDoğru
paçaları tutuşmak - etekleri tutuşmak
midesi zil çalmak - karnı zil çalmak
lâfını balla kesmek - sözünü balla kesmek
kibrit suyu ekmek - kibrit suyu dökmek
Bir cümlenin anlatılmak istenen düşünceyi vermekten uzak olması, asıl söylenmesi gerekenden farklı şeyler anlatılması durumudur.
Bir cümlenin anlatılmak istenen düşünceyi vermekten uzak olması, asıl söylenmesi gerekenden farklı şeyler anlatılması durumudur.
Beyin zarı iltihapları iyi tedavi edilmezse ölüme hatta sara nöbetlerine yol açabilir.
O zavallı insanların, ekmeği bir yana bırakın, yiyecek sıcak yemekleri bile yok.
Doktor ve hasta yakınları arasında çıkan kavga tartışmaya dönüştü.
Yanlış yerde kullanıldığında veya hiç kullanılmadığında anlatım bozukluğuna yol açabilecek noktalama işaretleri, virgül ve noktalı virgüldür.
Yanlış yerde kullanıldığında veya hiç kullanılmadığında anlatım bozukluğuna yol açabilecek noktalama işaretleri, virgül ve noktalı virgüldür.
Öznenin kendisinden sonraki sözcüklerle tamlama oluşturabileceği veya öznenin karıştırılabileceği durumlarda bu işaretler mutlaka kullanılmalıdır.