Ytck da Mal varliğina karşi suçlar (hirsizlik) Mehmet Reşat Koparan



Yüklə 141,61 Kb.
səhifə3/4
tarix11.12.2017
ölçüsü141,61 Kb.
#34495
1   2   3   4

bb) Suçun “özel beceriyle” işlenmesi:

Önceki yasada “yankesicilik”ten, yeni yasada ise hırsızlık suçunun “özel beceri ile işlenmesi”nden söz etmektedir. Yasanın gerekçesinde ise bir hayvanı alıştırmak veya ondan yararlanmak suretiyle işlenmesi dahi özel beceri kapsamında düşünülmüştür30. Dolayısıyla “özel beceri”, kavramının “yankesicilik”i de içeren daha geniş kavram olduğu düşünülmelidir.

Yankesicilik suçunun oluşabilmesi için hırsızlık suçunun ;

aaa)El çabukluğu ve özel maharetle ,

bbb)Şahıs (mağdur) üzerinden gerçekleştirilmesi gerekir31

Yankesicilik suçunun işlenmesi sırasında mağdurun direncini kırmak için cebir kullanılmamış olması gerekir.Aksi takdirde eylem yağma suçunu oluşturur.



c) Suçun doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak işlenmesi(YTCK.142/2 -c)

2.fıkranın (c) bendinde,Hırsızlığın doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku ve kargaşadan yararlanarak işlenmesi nitelikli unsur olarak belirlenmiştir.Kişinin içinde bulunduğu durum sebebiyle eşyası üzerindeki koruma ve gözetiminin zayıflaması hatta tamamen ortadan kalkmışı olması halinde suçun daha kolaylıkla işlenebileceği düşüncesiyle cezanın arttırılması öngörülmüştür.



d) Suçun haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak suretiyle işlenmesi (YTCK.142/2 -d)

YTCK bu bendin uygulanabilmesi için iki koşul aramıştır;

İlk olarak; “kilit açılmış olmalıdır. Bu bent anlamında “kilit”, taşınır veya taşınmaz bir malı içeriden veya dışarıdan kapalı tutmaya yarayan ve bir anahtarla mekanizması harekete geçirilen herhangi bir alettir. Kilidin konulduğu yerin önemi yoktur. Kilidi açmak için harcanan çabanın az veya çokluğu veya kilidin sağlamlığı önemsizdir. 32

İkinci olarak; bu kilit haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle” açılmış olmalıdır.

Taklit anahtar”, kilidi haksız yere açmak için alınmış veya başka kilitlere ait olup da değiştirilmiş anahtardır. Bentteki diğer aletler” deyimi bir kilidin kırmadan açılmasına yarayan, örneğin tel, maymuncuk, çivi, bıçak gibi her türlü aracı içerir. Nihayet suçun, “haksız yere elde bulundurulan” anahtarla işlenmesi de söz konusu olabilir. Bununla anlatılmak istenen, failin, cebir, hile veya hırsızlık gibi hukuka aykırı herhangi bir yolla anahtarı eline geçirmesidir

Anahtar hırsızlık veya yağma suretiyle elde edilmişse burada iki ayrı (amaç ve araç ) suçun varlığından söz edilir.

Kilidin muhkem olup olmamasının bir önemi yoktur.Kilidi kırmadan açmaya yarayan her türlü araç (maymuncuk gibi) alet sayılır.

Sahibinin kilidin üzerinde unuttuğu anahtarla açılması suretiyle hırsızlığın işlenmesi,çalınan şeyin herhangi bir aletle yerinden sökülmesi hallerinde bu bent uygulanmayacaktır.



e) Suçun bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenmesi(YTCK.142/2 -e)

Fıkranın (e)bendinde,hırsızlık suçunun Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenmesi daha ağır bir cezayı gerektiren nitelikli bir unsur oluşturmaktadır33.Başkasının mevduat hesabından kendi hesabına bilişim sistemi yoluyla para transferi yapılması bu duruma örnek olarak gösterilebilir34 .Ancak bu konuda eski yasanın uygulandığı dönemde, haksız olarak elde edilen bir başkasına ait kredi kartı ve şifrenin kullanılması suretiyle bir bankanın üç ayrı şubesindeki ATM makinesinden para çekilmesi eyleminin TCK.nun 525/b-2 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu Yargıtay ca karar altına alınmıştır.35

Her ne kadar bentte, “bilişim sistemlerinin” kullanılarak hırsızlık suçunun işlenmesi, bu suçun nitelikli hali olarak kabul edilmiş ise de; bilişim sistemleri kullanılmak suretiyle haksız bir yarar elde edilmesi durumunda daha çok dolandırıcılık veya diğer bilişim suçları gündeme gelebilir ise de; hırsızlık suçunun oluşması çoğu durumda mümkün gözükmediği için, hükmün uygulama alanı oldukça sınırlı gözükmektedir.36

f) Suçun tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak işlenmesi (YTCK.142/2 -f)

Fıkranın (f) bendinde,hırsızlık suçunun tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınılarak işlenmesi nitelikli hal olarak öngörülmüştür.Böylece kendisinin tanınmaması suretiyle yakalanmasını önlemek ve cezasız kalmayı amaçlayan, yada kamu görevlisi sıfatının verdiği kolaylıktan yararlanan failin daha ağır şekilde cezalandırılması öngörülmüştür.

Burada iki nitelikli hale aynı bent içinde yer verilmektedir:

aa) Suçun “tanınmamak için tedbir alarak” işlenmesi:

ETCK m. 493’de kıyafet değiştirmeden söz edilirken, YTCK, tanınmamak için tedbir almadan söz etmektedir. YTCK’da yer verilen düzenleme, öncekine göre daha açık ve amacı açıklamaya daha elverişlidir. Failin yakalanmasını önlemek ve böylece cezadan kurtulmasını sağlamasını önlemek amacını güden bu nitelikli hal, kişinin dış görünüşünü olduğundan farklı göstermek amacıyla herhangi bir önleme başvurması durumunda uygulama alanı bulur. Failin gerçekten teşhis edilmiş olup olmadığı nitelikli halin uygulanması açısından önem taşımaz.37



bb) Suçun yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak işlenmesi.

Resmi sıfat takınmakla anlatılmak istenen, failin kendisine kamu görevi ifa eden bir kişi süsü vermesidir. Fail, kamu görevlisi olup da, bu sıfatını kullanmaksızın görevi sırasında bu suçu işleyecek olursa, bu nitelikli hal uygulanmaz. Burada yetkisi olmaksızın resmi sıfat takınmak suretiyle işlenmiş tek bir suç söz konusu olup, failin ayrıca YTCK m. 262’den dolayı (“kamu görevinin usulsüz üstlenilmesi”) cezalandırılması mümkün değildir.

g) Suçun barınak yerlerinde, sürüde veya açık yerlerde bulunan büyük veya küçük baş hayvan hakkında işlenmesi (YTCK.142/2 –g)

YTCK, bu bentte “hayvan hırsızlığını” nitelikli hal olarak kabul etmiştir.

Fıkranın (g) bendine göre ,hırsızlık suçunun barınak yerlerinde,sürüde veya açık yerlerde bulunan büyük veya küçük baş hayvanlar hakkında işlenmesi daha ağır cezayı gerektiren nitelikli unsur oluşturmaktadır. ETCK m. 491/2 b. 5 ve 492/1 b. 9’ daki barınak yerlerinde” veya “sürüde” veya “açık yerlerde” olması gibi ayırımlar terkedilmiştir.

h)Kapkaççılık türü hırsızlık bakımından ağırlaştırıcı sebep

2.Fıkranın son cümlesinde (b) bendindeki suçun ,yaşlı veya sakat olması sebebiyle beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumdaki kişilere karşı işlenmesi izlenen suç politikası gereği daha ağır bir yaptırıma bağlanmıştır.



4- Suçun sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi (YTCK.142/3)

Maddenin3.fıkrasında ,hırsızlık suçunun sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında ve bunların nakline işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi suçun temel şekline göre daha ağır bir cezai yaptırım gerektiren nitelikli hal olarak tanımlanmıştır

Bu fiilin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde ceza daha da ağırlaştırılır. Çünkü bu durumda hırsızlık suçunun işlenmesiyle uğranılan zararın ve elde edilen yarar miktarı dahi tam olarak belirlenememektedir Söz konusu fıkrada, “suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesinin” niçin yalnızca m. 142/3’de öngörülen konu değerler yönünden nitelikli hal olarak göz önünde bulundurulması bir eksiklik olarak değerlendirilmektedir.38

C-Hırsızlık Suçunun gece vakti işlenmesi (YTCK.143)

E


MADDE 143. - (1) Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar artırılır.(YENİ)
ski Yasamızda hırsızlık suçunun sadece bina veya süknaya mahsus yerlerde veya eklentilerinde geceleyin işlenmesi halinde nitelikli unsur olarak öngörülmüş iken,yeni yasada bu ayırım kaldırılmıştır.Suçun gece vakti işlenmesi tek başına nitelikli unsur için yeterlidir
D-DAHA AZ CEZAYI GEREKTİREN HÂLLER (YTCK.144-145-146-147.md)

YTCK.da öngörülen diğer bir hususta ,eski yasamızın 494 maddesinde suçtan zarar görenin şikayetine tabi kılınan ve suçun 491.md.deki temel şekline göre daha az ceza verilmesini öngören hallerinin üç ayrı madde olara düzenlenmiş olmasıdır.




MADDE 144. - (1) Hırsızlık suçunun;
a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,
(TCK 494\2.Failin müşterek veya iştirak halinde mülkiyetine sahip olduğu mal, ….iki aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. )
b) Bir hukukî ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla, (YENİ)
İşlenmesi hâlinde, şikâyet üzerine, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. (SULH CEZA)(CEZA AYNI)

Soruşturma açılabilmesi için 144/1-(a )de mağdurlardan en az birisinin (b )bendinde ise mağdurun şikayeti şarttır.Şikayet yoksa veya şikayetten vazgeçilmiş işe fail mahkum edilmeyecektir.

1-Hırsızlık suçunun paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde işlenmesi (YTCK.144/1-a)

Paydaş veya elbirliği ile malik olunan bir mal, fail bakımından “başkasına ait” sayılır. Failin mülkiyet hakkı sahiplerinden birisi olacağı açıktır Buna karşılık paydaş mülkiyete konu bir mal söz konusu ise ve alınan malın değeri failin payını aşmıyorsa fiil cezalandırılmaz39



2- Hırsızlık suçunun bir hukukî ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi (YTCK.144/1-b)

YTCK’da “kendiliğinden hak alma” suçuna yer verilmemiş; bunun yerine bir hukuksal ilişkiye dayalı alacağı tahsil amacı, hırsızlık suçunda (ve bazı suçlar da) cezanın indirilmesini gerektiren bir neden olarak kabul edilmiştir. Bunun için söz konusu alacağın “hukuksal bir ilişki”ye dayanması zorunluluğu aranmıştır. Hukuksal ilişkiden kaynaklanan alacağın mutlaka “para” olarak belirlenmiş olmasına da gerek yoktur. 40



3- Malın değerinin az olması (YTCK .145/1)

YTCK m. 145. hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasını daha az cezayı gerektiren bir neden olarak göz önünde bulundurmuştur. Malın değerinin belirlenmesi, hakimin takdirine bağlı ise de, bunun zarar görenin durumundan bağımsız olarak objektif bir biçimde tespit edilmesi gerekir




Malın değerinin az olması
MADDE 145. -(1) Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir. (TCK 522- YENİ) (LEHE)
(TCK Madde Madde 522 - Onuncu babda beyan olunan cürümlerin işlenmesinde cürmün mevzuu olan şeyin veya ika edilen zararın kıymeti pek fahiş ise mahkeme cürme mahsus olan cezayı yarısına kadar artırır ve eğer hafif ise yarısına ve eğer pek hafif ise üçte birine kadar eksiltir.
Kıymet tayini için cürmün mevzuu olan şeyin yahut vakı zararın cürüm işlendiği zamandaki kıymeti nazarı dikkate alınır.Yoksa failin istihsal eylediğimenfaat hesap edilmez.
Eğer fail aynı neviden olan cürümlerden dolayı mükerrer bulunur veya bu babın ikinci faslında yazılı cürümlerden birini işlemiş olursa cezayı tenkise mahal yoktur. )


4-Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi (YTCK.146/1)


MADDE 146. - (1) Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi hâlinde, şikâyet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması hâlinde bu hüküm uygulanmaz. (ASLİYE CEZA)
TCK Madde 494\1.Geçici olarak kısa bir süre kullanılıp zilyedine iade edilen veya zilyedin kolaylık-la bulabileceği bir yere bırakılan veya iade edilmek üzere alındığıaçıkça anlaşılan ve ücret karşılığı yük ve yolcu taşımacılığına tahsis edilmiş olmayan özel bir ulaşım aracı, ………………Hakkında işlenirse,faile iki aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.
Yukarıdaki bentlerde yazılı hallerde cürmün kovuşturulması şikayete bağlıdır.

Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde, şikayet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. ETCK md. 494/1 bakımından kullanma hırsızlığının konusunu özel bir ulaşım aracı oluşturduğu halde YTCK açısından, herhangi bir mal kullanma hırsızlığına konu olabilir.



Mal “geçici bir süre kullanılıp sahibine geri vermek niyetiyle” alınmış olmalıdır; fiilen kullanılmış olmasına gerek yoktur.Mal “sahiplenme maksadıyla” alınmışsa, 141. vd. maddeleri uyarınca failin cezalandırılması yoluna gidilir.

Eğer mal, kısa bir süre kullanıldıktan sonra zilyedine geri verilmiş veya onun kolaylıkla bulabileceği bir yere bırakılmış ise, malın kullanma niyetiyle alındığı konusunda bir duraksama olmaz. Buna karşılık, henüz bırakılmamış ,fail malı kullanırken yakalanmış ise, malın geri verilmek üzere alındığının açıkça anlaşılması gerekir. Malın hangi niyetle alındığı konusunda bir şüphe varsa, bunun failin lehine değerlendirilmesi ve malın geri vermek niyetiyle alındığının kabul edilmesi ve YTCK m. 146’nın uygulanması gerekir41

Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması durumunda failin basit veya nitelikli hırsızlıktan dolayı cezalandırılması gerekir. Burada suç işlemek”ten söz edildiği için, kullanma hırsızlığına konu malın ancak kasıtlı bir suçta kullanılması durumunda YTCK.146. md.nin uygulanamayacağı buna karşılık taksirli suçlarda uygulanmasına engel olmadığı açıktır.

5-Zorunluluk hâli (YTCK.147)

B


Zorunluluk hâli

MADDE 147. - (1) Hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi hâlinde, olayın özelliğine göre, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir. (YENİ)


u madde ile ağır ve acil bir ihtiyacın karşılanması amacıyla yapılan hırsızlığa , diğer hırsızlık fiillerine göre daha hafif ceza verilmesi ve hatta cezadan tamamen de vazgeçilebilmesi öngörülmüştür.Zorunluluk hali,bir hukuka uygunluk sebebi değil,bun karşılık kusurluluğu etkileyen bir sebeptir.

Örneğin,babanın hasta olan çocuk için ilaç, açlık sebebiyle gıda maddesi çalınması bu madde kapsamına giren suçu oluşturur.

İhtiyacın ağır ve acil olup olmadığı,hırsızlığın sırf bu ihtiyacı karşılamak maksadı ile yapılıp yapılmadığını,çalınan mal ile ihtiyaç arasında bir oranlılık olup olmadığını somut olayın özelliği de nazara alınarak olay hakimince değerlendirilmek gerekir.
E-ŞAHSÎ CEZASIZLIK VEYA CEZADA İNDİRİM YAPILMASINI GEREKTİREN ŞAHSÎ SEBEPLER (YTCK.167/1-2)

Bu madde yağma dışında kalan mala karşı suçlara ortak bir cezasızlık veya indirim sebebi getirmiştir.



Burada eylemler suç vasfını korumakla birlkte,izlenen suç politikası gereği akrabalık ilişkilerine bağlı ceza sorumsuzluğu yada indirimi öngörülmüştür.

Birinci fıkrada cezasızlık haline dahil akrabalar;hakkında ayrılık kararı verilmemiş eşler,üst soy-alt soy ve aynı derecede kayın hısımları ,evlat edinen ile evlatlık ayrıca aynı konutta birlikte yaşayan kardeşlerdir..

İkinci fıkrada da öngörülen cezada indirimi birinci fıkradakilerden d aha uzak akrabalar içindir.Bunlar,aynı konutta yaşamayan kardeşler,aynı konutta yaşayan, haklarında ayrılık kararı verilen eş,aynı konutta yaşayan amca, dayı, hala, teyze, yeğen

veya 2. derece de kayın hısımlarıdır.




MADDE 167. - (1) Yağma ve nitelikli yağma hariç, bu bölümde yer alan suçların;
a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,
b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın,
c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin,
Zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.
(2) Bu suçların, haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi hâlinde; ilgili akraba hakkında şikâyet üzerine verilecek ceza, yarısı oranında indirilir. (LEHE)
ETCK Madde 524 - ) Bu babın birinci,üçüncü,dördüncü, beşinci ve sekizinci fasıllarında ve 516 ncı maddenin birinci fıkrası ile 518, 519 ve 521 inci madde-lerinde beyan olunan cürümler:
1.Haklarında ayrılık kararı verilmemiş karı kocadan birinin.
2.Usul ve fürudan yahut bu derece sıhri akrabadan birinin veya analık,babalık veya evlatlığın,
3.Faille beraber bir dam altında yaşayan erkek veya kız kardeşin zararına olarak işlenmiş olursa fail hakkında takibat icra olunmaz.
Haklarında ayrılık kararı verilmiş olan karı veya kocanın yahut faille beraber bir dam altında yaşamıyan erkek veya kızkardeşin veya faille beraber birdam altında yaşamakta olan amca,dayı,hala,teyze,yeğen veya ikinci derecede sıhriakrabanın zararına olarak işlenmiş ise fail hakkında takibat icrası şikayete bağlıdır. Bu takdirde failin göreceği ceza üçte bir miktar azaltılır

Bu maddedeki düzenleme 765 Sayılı TCK nun 524. maddesine paralel olup, indirim oranı fail lehine daha arttırılmıştır.

Bu suçun kovuşturulması şikayete bağlıdır.

F-ETKİN PİŞMANLIK (YTCK.168/1-2)

Etkin pişmanlık eski yasada karşılığı olmayan ve yağma suçu hariç mala karşı suçlara ilişkin ortak bir hükümdür.

F
MADDE 168. - (1) Hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve karşılıksız yararlanma suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle gidermesi hâlinde; cezası üçte birden üçte ikiye kadar indirilir. Yağma suçunda ise, cezada altıda birden üçte bire kadar indirim yapılır. (LEHE)
TCK Madde 523 - Bu babın birinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fasıllarında ve 516 ncı maddenin birinci fıkrasında ve 518 ve 519 ve 521 inci maddelerinde beyan olunan cürümlerden birini işleyen kimse kendi hakkında bir güna takibat icrasına başlanmadan evvel aldığını iade eylerse yahut işlenen fiilin mahiyetine ve sair ahvale nazaran red ve iade kabil olmadığı takdirde mutazarrının zararını tamamen tazmin ederse göreceği ceza üçte birden üçte ikiye kadar indi-rilir.
Eğer bu red ve iade veya tazmin hususi takibat esnasında fakat işin mahkemeye verilme-sinden evvel vukubulursa failin göreceği ceza altıda birden üçte bire kadar indirilir.
(Ek : 6/6/1991 - 3756/18 md.) 494 üncü maddenin 2,3 ve 4 numaralı bentleri ile 521 a ve 521 b maddelerinde yazılı cürümlerden dolayı da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır.
(2) Kısmen geri verme veya tazmin hâlinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, mağdurun rızası aranır. (YENİ)

ail, işlediği suçtan sonra aktif veya pasif bir tutum ile pişmanlık gösterebilir Eylemin tamamlanmasından sonra çaldığı malları mağdura geri vermesi veya zararı tazmin etmesi aktif eyleme örnektir .Pasif tutum ise gerçekleştirmeye başladığı bir fiili keserek gerçekleşmesini durdurmak şeklinde olabilir.

İade veya tazmin bizzat fail veya iştirak eden tarafından yapılmalıdır.Bunlar adına hareket edenler tarafından iade veya tazmin ,etkin pişmanlık hali sayılamaz.42

İade veya tazmin mutlaka kovuşturma başlamadan önce yapılmalıdır. Kovuşturmadan maksat kamu davasının (iddianamenin kabulü) açılmasıdır.

Tam tazmin veya iadede etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için mağdurun rızasına gerek yoktur,ama kısmi iade veya tazmin varsa mutlaka mağdurun rıza göstermesi gerekmektedir. Kısmi iade veya tazminde kanunda getirilmiş herhangi bir oran yoktur,mağdur rıza gösterirse yüzde bir iade veya tazmin indirim için yeterli olacaktır.
G-Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması(YTCK.169/1)

Eski yasad olmayan bu düzenleme ile ,hırsızlık,dolandırıcılık,güveni kötüye kullanma suçlarıyla lehine haksız çıkar sağyanan tüzel kişiler bakımından bunlara özgü güvenlik tedbiri uygulanması öngörülmüştür.




MADDE 169. - (1) Hırsızlık, güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarının işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. (YENİ)



H- Kovuşturma

Hırsızlık suçu kural olarak re’sen kovuşturulur. Ancak YTCK md.144 (daha az cezayı gerektiren haller) ve md.146’da (kullanma hırsızlığı) öngörülen durumlarda kovuşturma suçtan zarar gören kişinin şikayetine bağlıdır.

Ayrıca YTCK.167/(2) md.de öngörülen yakın akrabalar arasındaki hırsızlık eylemleri yönünden de kovuşturma şikayete tabi kılınmıştır.

Mehmet Reşat Koparan

Kayseri Hakimi


1 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar.www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

2 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

3 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

4 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

5 Erem F. Türk (a.g.e) s. 2351

6 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

7 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

8 Somut olayda sanık, bakıp iade etmek amacıyla şikayetçiden cep telefonunu aldığına göre telefonun çok kısa bir süre için verildiği zilyetliğin tam olarak aktarılmasından söz edilemeyeceği bu nedenle telefonu alarak kaçan sanığın eyleminin TCK. nun 491/3. madde ve bendinde yazılı hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suçu nitelemede yanılgıya düşülerek yazılı gerekçelerle emniyeti suistimal suçundan mahkümiyet kararı verilmesi, 11.CD 28.4.2003 8827-2000)

9 Erdem,M.R, Malvarlığına Karşı Suçlar. www.ceza,bb.Adalet.gov.tr

10 Dönmezer.S (a.g.e) sh 347

11 Sanığın, şikayetçiye ait dükkana girdiği, sigara ile elektronik teraziyi çalmayı planladığı, sigaraları aldıktan sonra kucağına elektronik teraziyi sığdıramadığı için suça konu 120 paket sigarayı yan tarafta bulunan o sırada çalıştığı bilardo salonuna bıraktıktan sonra tekrar gelerek elektronik teraziyi alıp çıkmak üzereyken yakalandığı oluşa uygun olarak kabul edilmesine rağmen sanığın sigaraları hakimiyet alanına geçirdiği ve suçun tamamlandığı gözetilmeden eksik teşebbüs hükmünün uygulanması,11.cd 30.6.2003 14162-4755


Yüklə 141,61 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin