Yüksek çözünürlüklü görseller için


Darzanà projesini Venedik’e taşımak için inşa edilen teknenin adı, yine çok kültürlü ve çok kökenli bir başka kelime olan Baştarda



Yüklə 47,34 Kb.
səhifə2/8
tarix05.01.2022
ölçüsü47,34 Kb.
#73275
1   2   3   4   5   6   7   8
Darzanà projesini Venedik’e taşımak için inşa edilen teknenin adı, yine çok kültürlü ve çok kökenli bir başka kelime olan Baştarda. Sözcüğün “nesebi belirsiz” anlamı – bastardo ve bastarda – ipucu verebilir; denizcilik anlamındaki tarihine gidersek Osmanlı döneminde kadırga ile kalyon arasındaki bir geçiş türü, hem kürekle, hem yelkenle yol alan melez bir tekne. Akdeniz’e özgü melezliği simgeleyen Baştarda, bugün biri İstanbul gibi bir megakentte çürümeye terk edilen, diğeri Venedik gibi bir müzekentte yılın belli zamanlarında hayat bulan iki göz arasında köprü olacak.
Baştarda, Türkiye Pavyonu’na ev sahipliği yapan, Venedik tersanesinin Sale d’Armi binasındaki holün ahşap kirişlerinin bir kopyasının altında, İstanbul’da inşa edildi. 30 metre uzunluğa ve dört ton ağırlığa sahip olan bu vasıta, ahşap kalıplar; mobilya, tabela ve gemi ıskartaları gibi sahada bulunan terk edilmiş malzemelerden ve yedi kilometrelik çelik kablo benzeri 500 parçadan oluşuyor. Parçalar, Baştarda’nın Türkiye Pavyonu için Mayıs’ta tekrar inşa edildiği Sale d’Armi’ye Nisan ayında gönderildi. Venedik Mimarlık Bienali 2016 Kasım’ında sona erdiğinde, Baştarda serüvenine devam edecek, İstanbul’a geri gelecek ve umulan o ki, ileride Tersane şehre açıldığında, inşa edildiği mekânda sergilenerek ortak hafızaya dair hikâyeler anlatmayı sürdürecek.
Darzanà’nın ana teması, sınırları, cepheleri ve diğer çatışma alanlarını fikir birliğinin eşiklerine ve mekânlarına dönüştürmenin mümkün olup olmadığı sorusunu doğuruyor. İstanbul’un Haliç kıyısındaki Osmanlı’dan kalan tersanenin Cumhuriyet’le birlikte askeri işlevlerini büyük ölçüde yitirdiğini, 20. yüzyıl ortalarında bir kaç parçaya bölündüğünü, Camialtı ve Taşkızak tersanelerinin giderek boşaltıldığını ve bu büyük alanın yeniden kente katılabilmesi konusunun bir “cephe” haline geldiğini biliyoruz. Darzanà, bu çetrefil konuyu uluslararası mimarlık platformuna taşımayı hedefliyor. Bir yandan Akdeniz’e ayna tutarak suya sınır çekilemeyeceğini söylerken, bir yandan da şehir içinde şehirlilere kapalı alanlara, tel örgülerle çevrili mekânlara karşı çıkıyor.
Darzanà Kitabı ve Projeye Özel Çanta

Yüklə 47,34 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin