a) Hedy
Yukarıda da geçtiği gibi, Hz. Peygamber ashabına bir deveyi yedi ve aynı şekilde bir sığırı yedi kişinin kesebileceğini söyleyerek onları hac kurbanında ortak yaptı. Bu kurbanı götüren kimsenin, başka bir binek buluncaya kadar uygun bir biçimde hayvana binmesini mübah saymıştır.329
Allah Resûlü, gerek hac kurbanlarından ve gerekse kurbanlarından yemelerini ve azık edinmelerini ümmetine mübah kılmıştır.330
Ebû Dâvûd, Cübeyr b. Nüfeyr yoluyla Sevbân'ın şöyle dediğini zikreder: Allah Resûlü, kurban kesti. Sonra: "Ey Sevban! Bizim için şu koyunun etini ıslah et." buyurdu.331 Medine'ye varıncaya kadar o etten yedirdim. Bu olayı Müslim de rivâyet etmiştir.332
Hz. Peygamber, hac kurbanlarının etlerini bazen paylaştırır, bazen de: "Dileyen kendisine onun bir kısmını ayırabilir." buyururdu. O, umre kurbanını Merve'de, kıran haccı kurbanını Mina'da kesti. İbn Ömer de aynı şekilde yapardı.
Allah Elçisi, hac kurbanını ihramdan çıktıktan, güneş doğduktan ve şeytan taşladıktan sonra bayramın birinci günü kesti. Hz. Peygamber'in kurban günü sırayla yaptığı dört şey: Şeytan taşlama, kurban kesme, tıraş olma ve tavaf etme. Güneş doğmadan kurban kesimine asla izin vermemiştir.
Dostları ilə paylaş: |