ZâDU'l-meâd muhtasari



Yüklə 2,3 Mb.
səhifə82/143
tarix05.01.2022
ölçüsü2,3 Mb.
#72174
1   ...   78   79   80   81   82   83   84   85   ...   143

7. Mekke'nin Fethi


Mekke'nin Fethi, hicretin sekizinci yılı Ramazan'ın on günü geçtikten sonra gerçekleşti. Sebebi: Bekiroğulları Huzâalılara saldırdılar. Huzâalılar "Vetir" denilen bir su kenarında yaşıyorlardı. Bekiroğulları bir gece onlara baskın yapıp bazılarını öldürdüler.

Kureyşliler Bekiroğulları'na silah yardımı yaptılar. Bazı Ku­reyş­liler gece karanlığından istifade edip onlarla birlikte savaşa katıldılar. Neticede Huzâalıları Harem'e kadar sürdüler. Huzâa­lılar, Büdeyl b. Verkâ el-Huzâî'nin evine sığındılar. Büdeyl b. Verkâ Huzâalılardan bir topluluk ile Medine'ye Resûlullah'ın yanına gelip başlarına gelenleri ve Kureyşlilerin, Bekiroğulları'nı desteklediklerini anlattılar. Hz. Peygamber, Mekke'ye gitmek üze­re iyice hazırlık yapmalarını emretti ve: "Allah'ım! Yurtlarına ansızın varabilmemiz için Kureyşlilerin casus ve habercilerini tut, engelle." diye dua etti.451 Müslümanlar hazırlandılar. Bu sırada Hâtıb b. Ebû Beltea, Resûlullah'ın kendilerinin üzerine yürüdüğünü haber vermek için Kureyşlilere bir mektup yazdı. Mektubu bir kadına verdi. Bunu Kureyşlilere ulaştırması için ona bir ücret ödedi. Hz. Peygamber'in casuslarından biri kadına yetişip saçından mektubu çıkardı. Hâtıb huzura çağırıldı: "Ey Allah'ın Resûlü! Hakkımda hüküm vermekte acele etme! Vallahi, ben Allah'a ve Elçisi'ne iman etmiş bir kimseyim. Ben dinimden dönmedim ve dinimi değiştirmedim. Fakat ben, Kureyşliler arasında yanaşma bir kimseydim, onlardan değildim. Benim onlar arasında ailem, akrabalarım ve çocuklarım var. Aramızda bunları himaye edecekleri bir akrabalık bağı da yok. Senin yanında bulunanların ise orada kendilerini koruyacak akrabaları var. Ben de onların yanında bir destek/bir güç edinip onunla akrabalarımı himaye etmelerini istedim."

Sonra Allah Resûlü, 10.000 kişiyle yola koyuldu. İftar ettiler. Abbas, ailesiyle birlikte Müslüman olup muhacir olarak yolda Hz. Peygamber'le karşılaştı. Merru'z-Zahrân'da452 yatsı vakti konaklayınca Hz. Peygamber orduya ateş yakmalarını em­retti ve 10.000 ateş yakıldı. Gece nöbetçilerinin başına Hz. Ömer'i görevlendirdi. Abbas, Hz. Peygamber'in boz katırına binip Resûlullah'ın Mekke'ye savaşarak zorla girmeden önce, Kureyşlilerin gelip O'ndan eman istemeleri için Kureyşlilere haber verecek bir kişi arama maksadıyla çıktı. Abbas anlatıyor: "Vallahi, ben bu maksatla dolaşırken Kureyş'in casusluğunu yapan Ebû Süfyân ile Büdeyl b. Verkâ'nın sesini işittim. Aralarında konuşuyorlardı. Ebû Süfyân:

-Bu geceki kadar çok ateşi ve askeri görmedim! derken, Büdeyl ise:

-Bunlar vallahi Huzâalılar! Onları harp bir araya getirmiş! dedi. Ebu Süfyân:

-Huzâalıların ateşleri ve askerleri bunlardan daha az ve daha önemsizdir! dedi. Ebû Süfyân'ın sesini tanıdım ve:

-Ey Ebû Hanzala!' dedim. O da benim sesimi tanıdı. "Ebu'l-Fadl, sen misin?' dedi.

-Evet dedim. Babam anam sana feda olsun! Ne haber var? diye sordu. Ben:

-Resûlullah ve arkadaşlarıdır. Vallahi, Kureyş'in sabahı pek yaman olacak. Vallahi, eğer sana karşı zafer elde ederse şüphesiz boynunu vuracaktır! dedim. Ebû Süfyân:

-Peki, çare nedir? diye sordu. Şöyle dedim:

-Şu katırın arkasına bin de seni Allah Resûlü'ne götüreyim ve senin için eman dileyeyim. Ebû Süfyân, Hz. Peygamber'in yanına gelince şehâdet getirerek müslüman oldu. Bunun üzerine Abbas:

-Ey Allah'ın Elçisi! Ebû Süfyân övünmeyi çok seven bir adamdır. Onun için bir şey yapsan! dedi. Hz. Peygamber:

-Olur! Kim Ebû Süfyân'ın evine girerse o güvendedir, kim Mescid-i Harâm'a girerse o da emniyettedir. buyurdu. Ebû Süfyân, yürüyüp Kureyşlilerin yanına varınca en yüksek sesiyle:

-İşte Muhammed, sizin O'na karşı koyamayacağınız bir şekilde yanınıza gelmiş bulunuyor! Kim Ebû Süfyân'ın evine girerse o güvendedir, kim Mescid-i Harâm'a girerse o da emniyettedir. diye bağırdı. Kureyşliler:

-Allah seni kahretsin! Senin evin bize ne faydası olabilir? dediler. Bunun üzerine insanlar evlerine gitmek üzere dağıldılar.

Resûlullah yürüdü, yukarı taraftan Mekke'ye girdi. Burada kendisine bir çadır kuruldu. Hz. Peygamber Hâlid b. Velîd'e453 -ki bu arada müslüman olmuştu- Mekke'ye aşağı taraftan girmesini emretti. Allah Resûlü, Hâlid'e: "Eğer Kureyş'den biri size karşı çıkarsa, benimle Safâ tepesinde buluşuncaya kadar, onları ekin biçer gibi biçin!" dedi.

Bekiroğulları'ndan Himâs b. Kays, Resûlullah Mekke'ye girmeden önce silah hazırlıyordu. Karısı:

-Bunları niçin hazırlıyorsun? diye sordu. Himâs:

-Muhammed ve ashâbı için, dedi. Karısı:

-Vallahi, Muhammed ve ashâbı karşısında hiçbir şey duramaz, dedi. Himâs:

-Vallahi, ben onlardan bazılarını esir alıp sana hizmetçi yapmayı bile umuyorum, dedi ve sonra şu beyiti söyledi:


Yüklə 2,3 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   78   79   80   81   82   83   84   85   ...   143




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin