Zeytinburnu kent mecliSİ



Yüklə 17,85 Kb.
tarix30.07.2018
ölçüsü17,85 Kb.
#64524

ZEYTİNBURNU KENT KONSEYİ


FİZİKSEL KONULAR ÇALIŞMA GRUBU RAPORU
Zeytinburnu, 1940 yılı başlarına kadar tarla vasıflı arazi ve mesire yeri olarak değerlendirilmekte idi. Ticari olarak da ham deri işleme merkezleri ve bir kısım sanayi tesisleri mevcuttu. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Anadolu’dan, Balkanlardan ve Türkî Cumhuriyetlerden göç yolu ile gelen insanlar burada yerleşmeye başladılar. Bu yıllarda ilçemizde sanayi tesislerinin yer almaya başlaması köyden kente göç olayını da hızlandırmıştır. Gelir düzeyleri düşük olan bu insanlar bir gecede derme çatma baraka şeklinde evler yaparak hemen içine yerleştiler. Bir gecede yapılmış olması esprisi ile bu evlere gecekondu denilerek Türk diline yeni bir kavram da kazandırılmış oldu. Gecekondu, yasal tanımı ile kendisine ait olmayan arsa ya da arazi üzerine yapılan izinsiz yapı demektir. Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi hem mülkiyet sorunu yani tapu sorunu vardır, hem de bu yapılar izinsiz olduğundan kaçak olarak yapılmışlardır.
Zeytinburnu, 1957 yılında Fatih ilçesinden ayrılarak bağımsız bir ilçe olmuştur. Bu tarihte var olan sorunlara çarpık kentleşme sonucu yeni sorunlar eklenerek daha da karmaşık hale gelmiştir. Plansız, çarpık gelişen kente ilişkin ilk planlama çalışmaları 1960lı yıllarda birkaç mahalle imara açılarak başlamıştır. 3030 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu yürürlüğe girdikten sonra oluşan yeni belediye yönetimleri sağlıklı bir imar planı uygulayamadığından kent plansız gelişmiştir. Yatay gelişimin tamamlanmış olması nedeni ile aynı parsel üzerinde dikeyde yükselme, yani çok katlı binalar yapılmaya başlanmıştır. Zeytinburnu’nu mevcut bina stokunda ele alacak olursak;
1987 yılına kadar kaçak olarak veya ruhsata aykırı olarak inşaat yapan bina sahiplerinden 7804 kişi 2981,3290 ve 3366 sayılı yasalardan faydalanmak için belediyeye başvuruda bulunmuştur. İmar Affı Yasası olarak da bilinen bu yasalar uyarınca toplam 560l bina ruhsata bağlanmış ve yapı kullanma izni (iskân) verilmiştir. Ancak bu binaların %70’i ikamet etmeye uygun nitelikte bina değildir. 1986 yılında çıkarılan yeni imar ıslah planlarına istinaden yapılan yaklaşık 9.000 binanın çoğu, yine sağlıksız ve depreme dayanıksız bina olarak inşa edilmiş ve iskâna açılmıştır. Bu binaların çoğu ruhsatlı olsa da yine büyük çoğunluğunun yapı kullanma izin belgesi yoktur. 1998 yılında uygulamaya konulan ve İstanbul’u 1.deprem bölgesi olarak kabul eden yönetmelikle eskiye nazaran daha sağlıklı binalar inşa edilmeye başlanmıştır.1999 Marmara depreminin sonrasında çıkan yasalara uygun olarak yapılan 716 bina ise sağlam bina olarak görünmektedir. İlçemiz birinci derecede deprem bölgesi içinde kalmaktadır. Oysa binaların çok büyük bölümü ikinci derece deprem bölgesi olarak hazırlanan planlara göre ya da tamamen plansız olarak yapılmıştır. Kısaca şunu söyleyebiliriz. Zeytinburnu’nda mevcut yaklaşık l6.000 binanın ancak %15’i iskâna uygun, depreme dayanıklı bina niteliğindedir. Diğerleri depreme dayanıksızdır. Yeni yapılanlar hariç, kamu binaları da aynı durumdadır.
1999 depreminin ardından çıkan yeni yasalara uygun yapılan 7l6 bina sağlam bina olarak görünmektedir. Bu gerçekler ışığında Zeytinburnu için sağlıksız gelişen bir kent demek haksızlık olmaz. Ne yazık ki gerçek budur ve yapılan araştırmalarda bu tezi doğrular niteliktedir.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Japon İşbirliği Ajansı ile ortak bir çalışma yapmış ve 2002 yılında JICA raporunu hazırlamıştır. Bu raporda olası Marmara Depreminde İstanbul için deprem senaryoları hazırlanmıştır. Bu rapor ışığında İstanbul Büyükşehir Belediyesi dört büyük üniversite ile (Boğaziçi Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi) İstanbul Deprem Mastır Planının (İDMP) hazırlamıştır. Deprem riskinin yüksek oluşu, bina stokunun kalitesiz, ilk gecekondu bölgesi olması gibi nedenlerden dolayı Zeytinburnu, Deprem Mastır Planının pilot alanı olarak seçilmiştir.


Kentsel Dönüşüm Yasa tasarısı hazırlanmış ancak bugüne kadar yasalaştırılamamıştır. Halen meclis gündeminde beklemektedir. Depremin ardından 7 yıl geçmesine rağmen, depremde en çok hasar görecek bölgelerden biri olan ilçemiz, bugün deprem olsa hiçte iç açıcı durumda değildir. Çeşitli söylentiler nedeniyle birçok insan ilçemizi terk etmiş, onların boşalttığı yerlere göç yoluyla yeni insanlar yerleşmiştir. Bu gelişme birçok yeni sorunları da beraberinde getirmiştir. Zeytinburnu’nda binalar değişecek derken bina sakinleri değişmiştir.
Artan nüfusa paralel olarak araç sayısı da hızla çoğalmıştır.,Otopark yetersizliğinin yanında kuralsız araç kullananların fazlalığı da ilçemiz trafiğini, dolayısı ile yolları olumsuz etkilemektedir.
Haftanın altı günü kurulan semt pazarları yine pek çok sokağı bir günde olsa kullanılamaz hale getirmektedir. Yangın olsa itfaiye, acil hasta olsa ambulans girememektedir.
Zeytinburnu’nun daha sağlıklı bir kent kimliğine kavuşması için önereceğimiz konular maddeler halinde aşağıda belirtilmiştir.
1. Bölgemizde büyük bir deprem beklenmektedir. Bu nedenle depremle ilgili çalışmalara daha fazla ağırlık verilerek, kurumlar arası eşgüdüm sağlanmalı, çalışmalara hız ve kolaylık kazandırılmalıdır. Kentsel Dönüşüm Projesi daha fazla zaman kaybedilmeden hayata geçirilmelidir.
2. Kent bileşenleri çağdaş şehircilik ilkelerine göre yeniden planlamalı ve yeniden yapılandırılmalıdır. Kentin ana fonksiyonları olan oturma, çalışma, ulaşım ve dinlence alanları arasında ilişkilerin iyi kurulması, insanlara kolaylıklar sağlaması ve standartlara uydurulması amaçlandırılmalıdır.
3. Zeytinburnu kent merkezi olarak Adliye Meydanı yeniden planlanmalıdır. Belediye Hizmet Binası, Kaymakamlık Yönetim Binaları kent merkezinde yeniden inşa edilerek bir yandan sağlıklı bir yapıya kavuşturulmalı, diğer yandan vatandaşa güvenlik ve işlem kolaylığı sağlanmalıdır. Kurumlar arası eşgüdüm yani yönetişim sağlanarak bu sorunun çözülmesine çalışılmalıdır.
4. Ulaşım Mastır Planı hazırlanarak trafik ve ulaşım sorunları bütünsel olarak çözülmelidir. Otopark sorununa çözüm için, bugüne kadar tahsil edilen otopark harçları amacına uygun kullanılmalıdır.
5. Haftalık semt pazarları pazarcı esnafını da mağdur etmeden yeni yerler bularak sokak aralarından çıkartılmalı, haftada iki güne indirilmelidir. Örneğin Pazar günleri demirciler sitesi uygun olduğundan büyük ve örnek bir pazaryeri olabilir.
6.Çırpıcı Çayırı Eski tarihsel Kimliğine kavuşturulmak suretiyle piknik ve mesire yeri olarak düzenlenmelidir.
7. Kent bütününde Zeytinburnu Kültür Merkezi, Zeytinburnu sokak çocukları evi, Güçsüzler evi, Zeytinburnu Özürlüler ve spastik çocuklar merkezi, Zeytinburnu Gençlik Merkezi, Zeytinburnu Kadınlar Evi projeleri en kısa zamanda hayata geçirilmelidir.
8. Sokakların değerlerini arttırıcı ve estetiğini yükseltici çalışmalara hız verilmelidir. Şehir mobilyaları Zeytinburnu’na özgün olarak tasarlanmalıdır.
9. Zeytinburnu Sahilinde, silueti bozan çok katlı binalara izin verilmemeli, Zeytinburnu bu binaların arkasına hapsedilmemelidir. Turizm alanı olan bu bölgede az katlı halka açık turistik binalar inşa edilmeli Zeytinburnu sahili Zeytinburnu halkından koparılmamalıdır.
10. Zeytinburnu’nun kıt kaynaklarının rasyonel kullanılması gerekir. Bu nedenle Yerel Gündem 21 bünyesindeki Proje Geliştirme ve Değerlendirme kozasının desteklenmesi gerekir. Bu koza ile tüm paydaşlar arasında sağlıklı bir diyalog kurulmalı ve Kurumlar arası eşgüdüm sağlanmalıdır.

Fiziksel Çalışma Grubu olarak sürdürülebilir kalkınma için Zeytinburnu ortak eylem planının vazgeçilmez proje bileşenleri olduğuna inandığımız bu projelerin uygulanması halinde gelecek kuşaklara, yanı çocuklarımıza, ortak geleceğimize çağdaş bir Zeytinburnu taşıyabileceğimiz inancındayız. Bilgilerinize Saygılarımızla Arz ederiz.



Hazırlayanlar:
Cemil Coşkun BUDAK Yüksek Mimar
Hasan Ali HAYIROĞLU İnşaat Mühendisi
Kübra Fulser ŞEN Yüksek Şehir Plancısı
Yüklə 17,85 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin