FAZİLETLERDEKİ ÇELİŞKİ!
Ehl-i Sünnet'in "Sahih" dedikleri kitaplarda çelişkili olan konulardan biri de şudur: Bir yandan Resulullah'ın bütün peygamberlerden üstün olduğu söyleniyor, öte yandan Hz. Musa'nın makamı Resulullah'ın (s.a.a.) makamından da üste çıkarılıyor! Zannedersem bu konudaki hadisleri, Ömer ve Osman zamanında Müslüman olan Kabulahbar, Temim
---------------------
1- Tarih-i Taberi, c. 10, s. 59.
398 / Zikir Ehline Sorun
Dari, Veheb bin Münebbih gibi Yahudiler uydurmuş ve kendilerini çok seven Ebu Hureyre ve Enes bin Malik gibi bazı sahabiler vasıtasıyla da yaymışlardır.
Şimdi bu konudaki bazı örneklere değiniyoruz.
Buhari, Sahih'inin "Tevhid Kitabı"nda uzun bir hadiste Enes bin Malik'ten Resulullah'ın bir gecede Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya gittiğini, oradan da yedi göğe, sonra da Sidret'ül-Münteha'ya çıktığını anlatır ve orada Resulullah'a ve ümmetine günde elli rekat namazın farz kılındığını, ama daha sonra Hz. Musa'nın hatırına on yedi rekata indiğini söyler. Daha sonra küfre kadar götürebilecek açık yalanlarına devam ederek, -haşa- Allah'ın epey aşağı inerek Resulullah' a yaklaştığını ve bunun gibi birçok saçmalıklar dile getirir.
Şimdilik bizim için önemli olan bu rivayette geçen şu sözdür: "Hz. Muhammed (s.a.a.) yedinci göğe ulaşınca, Hz. Musa'nın orada olduğunu gördü. Allah onunla konuşmak için onu oraya çıkarmıştı. Resulullah'ın da oraya çıktığını gören Hz. Musa dedi ki: 'Rabbim! Birini benden daha üstün kılacağını zannetmezdim!'" 1
Bu rivayeti Müslim de Sahih'inin "İrnan Kitabı"nda nakletmiştir.
Yine Buhari, Sahih'inin "Yaratılışın Başlangıcı Kitabı"nda isra ve miraç olayını anlatan bir başka rivayet nakleder. Ama bu rivayette Hz. Musa'nın altıncı gökte ve Hz. İbrahim'in yedinci gökte olduğu söylenir.
Bizim için önemli olan ise şu paragraftır:
"Resulullah şöyle buyurdu: "Göğün altıncı katına ulaştı-
-------------------------------
1- Sahih-i Buhari, c. 9, s. 182 - 184.
Hadis-i Şerifler Hakkında / 399
ğımızda, "Bu kimdir?" diye soruldu' "Cebrail'dir." denildi. "Beraberinde kim var? denildı. Muahammed (s.a.a.) var." dedi. "O Resul oldu mu?" denildi. Cebrail; "Evet" dedi. Bunun üzerine "Hoş geldin. Ne iyi bir geliştir bu!" denildi. Sonra ben Musa'ya götürüldüm ve selam verdim. Musa bana dedi ki: "Ne mutlu sana, ey kardeşim ve ey peygamber!"
Ben oradan geçince Musa ağladı. "Neden ağlıyorsun?" diye sorulunca dedi ki: "Rabbim! Benden sonra peygamber olan bu gencin ümmetinin gideceği cennet, benim ümmetimin gideceği cennetten daha üstün! "1
Müslim, Sahih'inin "İrnan Kitabı"nda Ebu Hureyre' den şöyle nakleder:
"Resulullah (s.a.a.) şöyle buyurdu: "Ben kıyamet günü bütün insanların efendisi olacağım. Biliyor musunuz neden? Çünkü o gün bütün insanlar bir sahrada toplanacak, münadi sesini onlara duyuracak, gözler onları görecek ve güneş onlara yaklaşacaktır. Bunun üzerine onları öyle bir gam ve keder kaplayacak ki, sabırları tükenecek ve tahammül edemeyecekler. Diyecekler ki: "Görüyor musunuz başınıza neler geliyor? Size Rabbinizin yanında şefaat edecek biri yok mu?" Bazıları diyecekler ki: "Haydi Adem'e gidelim." Sonra Adem'in yanına giderek şöyle diyecekler: "Sen bütün insanların babasısın. Allah seni elleriyle yarattı, sana ruhundan üfledi ve meleklere sana secde etmelerini emretti. Gel de bize Rabbinin yanında şefaat et Bizim bu ağlanacak durumumuzu görmüyor musun?" Adem diyecek ki: "Rabbim bugün öyle gazap etmiş ki, ne bugünden önce böyle gazap etmiştir, ne de bugünden sonra böyle gazap eder. O, beni ağaca yaklaş-
-----------------------------
1- Sahih-i Müslim, c. 1, s. 150, h. 164; Sahih-i Buhari, c. 4, s. 133 - 135.
400/ Zikir Ehline Sorun
maktan menetti ve ben onun emrine uymadım. Bu yüzden ben bugün yalnız kendimi düşünüyorum! Kendimi! Kendimi! Gidin başka birinin yanına! Gidin Nuh'un yanına!"
Rivayet böylece devam ediyor ve halk Nuh'un, sonra İbrahim'in, sonra Musa'nın, sonra İsa'nın yanına gidiyorlar ve hepsi; "Ben ancak kendimi düşünüyorum! Kendimi! Kendimi!" diyerek suçları ve hatalarını hatırlatıyorlar. Yalnız İsa hatasını söylemiyor, ama o da diyor ki: "Ben ancak kendimi düşünüyorum! Kendimi! Kendimi! Gidin başkasının yanına! Gidin Muhammed'in yanına!"
Resulullah buyuruyor ki: "Sonra benim yanıma gelirler. Ben oradan Arş'ın altına giderim. Orada Rabbime secde ederim. Sonra Allah kendi lütuf ve kereminden yüzüme öyle bir kapı açar ki, benden önce kimsenin yüzüne açmamıştır. Sonra denilir ki: "Ey Muhammed! Başını kaldır. Her ne istersen sana verilecektir. İstediğin herkese şefaat et" Ben de başımı kaldırarak derim ki: "Rabbim, ümrnetim! Rabbim, ümmetim!" Bunun üzerine denilir ki: "Ey Muhammed! Ümmetinden hesap sorulmayacak olanları cennetin sağ kapısından içeri sok. Ayrıca onlar, halkın gireceği diğer kapılara da ortaktırlar."
Resulullah sonra buyurdu ki: "Canım elinde olan Allah'a andolsun ki, cennet evlerinin iki kapısının arası Mekke ile Humeyr veya Mekke ile Busra arası kadardır."!
Bu hadislerde Resulullah (s.a.a.); kendisinin kıyamet günü halkın efendisi olduğunu, Hz. Musa'nın ise; "Ey Rabbim! Birini benden daha üstün kılacağını zannetmezdim" veya ağlayarak; "Ey Rabbim! Benden sonra peygam-
--------------------------
1- Sahih-i Müslim, c. 1, s. 184, h. 194.
Dostları ilə paylaş: |