ZiKİr ehline sorun kitabın Orijinal Adı: «Fes'elu Ehle'z Zikri» Pr. Dr. Muhammed Ticani Semavi Ensariyan Yayınları – Kum Bas


"İşlerini başarmak için şeytana başvurdular. Şeytan



Yüklə 1,17 Mb.
səhifə73/175
tarix03.01.2022
ölçüsü1,17 Mb.
#37977
1   ...   69   70   71   72   73   74   75   76   ...   175
        "İşlerini başarmak için şeytana başvurdular. Şeytan
---------------------------------
1- Nisa Suresi / 135.
2- Kasas Suresi /83.
3- Şeyh Muhammed Abduh, Nehc'ül-Belağa'ya yazdığı şerhinde (c. 1, s. 36), Hz. Ali'nin bahsettiği üç grubun Cemel, Nehrivan ve Sıffin' de kendisine karşı savaşanlar olduğunu bildirmektedir.
4- Nehc'm-Belağa, Şıkşıkıyye hutbesi diye bilinen 3. hutbe.


Ashap Hakkında /231


da onları kendisine ortak etti; gönüllerine oturup kuruldu, yumurtasını koyup civciv çıkardı. Sonra da civcivlerini onların kucaklarında besledi, yetiştirildi. Onların gözleriyle baktı, gördü; dilleriyle söyledi, dedi. Onları sürçtürdü, kaydırdı; kötülüklerini bezedi, güzel gösterdi onlara. Şeytanın hükmü altına girenin, onunla ortak olanın işidir bu. Şeytan batıl sözü onun diliyle söyler."1

        Meşhur sahabi Amr bin As hakkında da şöyle buyuruyor:

        "Şaşarım şu kötü kadının oğluna!... Gerçeği olmayan bir söz söylemiş, günaha girmiştir. Bilin ki, sözlerin en kötüsü yalandır. O, konuşur, yalan söyler; söz verir, sözünden döner; kendisinden bir şey istendiğinde cimrilik yapar, vermez. Fakat kendisi istediğinde direndikçe direnir, istemekten vazgeçmez. Ahdine hıyanet eder; yakınlığa riayet etmez, arayı keser gider."2

        Resulullah da (s.a.a.) şöyle buyuruyor:

        "Münafığın iiç alameti vardır: Konuştuğunda yalan söyler, söz verdiğinde sözünde durmaz ve kendisine güvenildiğinde hıyanet eder."3

        Bütün bu kötü sıfatlar fazlasıyla Amr-ı As'da mevcuttu.

        Yine Ali (a.s.); Ebuzer'i övüp, onu sürgüne gönderen, yapayalnız bir halde ölmesine sebep olan Osman ve adamlarını yererek şöyle buyuruyor:
---------------------

1- Nehc'ül-Belağa, 7. hutbe.


2- Nehc'ül-Belağa, 84. hutbe.
3- Sahih-i Buhari, c. 1, s. 15; Sahih-i Müslim, c. 1, s. 78, h. 59.
Ashap Hakkında /232

        "Ey Ebuzer! Sen Allah için öfkelendin. Bu yüzden O'nun lütfunu ummalısın. Onlar, dünyaları için senden korktular. Sen ise dinin için onlardan korktun. Onların senden korktukları şeyi onlara bırak. Senin onlardan korktuğun şeyi de onlardan kaçır. Onları menettiğin şeye ne de düşkündür onlar! Seni menettikleri şeyeyse hiç mi hiç meylin yoktur senin. Pek yakında kimin karlı, kimin zararlı olduğunu anlarsın.

        Gökler, yerler bir kula kapansa, fakat o kul noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah'tan korkuyor, çekiniyorsa Allah ona bir kurtuluş yolu açar, kurtarır onu.


        Seninle ancak hak, eş - dost olur; senden ancak batıl kaçar. Eğer onların dünyalarıyla işin olmasaydı, seni severlerdi. Dünyadan kendine bir pay ayırsaydın, senden emin olurlar, endişeleri olmazdı."
1

        Sahabenin ileri gelenlerinden olan Muğayre bin Ahnes hakkında ise şöyle buyuruyor:

        "Ey lanetlenmiş, soyu kesilmiş, hayırsız ve köksüz, dalsız kişinin oğlu! Allah'a andolsun ki, Allah, yardımcısı sen olanı üstün etmez. Senin kaldırdığın kişiyi ayakta tutmaz. Allah seni uzak etsin! Yıkıl git yanımızdan! Sonra da elinden geleni ardına koyma. Dilediğin kötülüğü yapmaktan geri kalırsan, Allah seni sağ koymasın."2

        Hz. Ali'ye (a.s.) biat ettikten sonra biatlerini bozup kendisiyle savaşan iki meşhur sahabi Talha ile Zübeyr


-----------------------------------
1- Nehc'ül-Belağa, 130. hutbe.
2- Nehc'üI-Belağa, 135. hutbe.

Ashap Hakkında /233

hakkında da şöyle buyuruyor:

        "Vallahi, benden çıkan bir kötülük veya benimle aralarında olup biten bir haksızlık yüzünden beni terk etmediler. Onlar, kendilerinin terk ettikleri hakkı dile- mekteler; kendi döktükleri kanı istemekteler. Onlar, ancak isyan eden bir bölüktür ki o bölükte kin vardır, haset vardır; tuttukları yol şüpheli yoldur, kapkaran- lıktır. Oysa ki her şey apaçık ortadadır; batıl kökünden koparılmış, söyleyecek sözü kalmamıştır....

        Osman öldürülünce, doğum anı gelmiş kadınların çocuklarını beklemeleri gibi başıma üşüştünüz, biat biat diye bağrıştınız. Ben elimi yumup çektikçe siz tuttunuz, açtınız.

        Allah'ım! Bu iki kişi yakınlık bağlarını kestiler; ba- na zulmettiler; biatimi inkar ettiler; halkı aleyhime kışkırttdar. Bağladıklarmı sen çöz; düğümlediklerini sen gevşet; umdukları, yaptıkları şeydeki kötülüğü sen göster onlara. Savaştan önce tövbe etmelerini bekle- dim, nimeti hor gördüler, esenliği teptiler."1

        Onlara yazdığı bir mektubunda şöyle buyuruyor:

        "... A iki kocalmış adam! Düşüncenizden vazgeçin. Çünkü şimdi düştüğünüz en ağır şey utançtır; fakat utançla cehennem birleşmeden yaptığnızdan vazgeçin. Vesselam."2

        Cemel savaşında esir alıp sonra serbest bıraktığı biat bo-


-----------------------------

1- Nehc'üI-Belağa, 137. hutbe.


2- Nehc'ül-Belağa, 54. mektup.

234/ Zikir Ehline Sorun


zanlardan bir diğeri Mervan bin Hakem hakkında ise şöyle buyuruyor:

        "Onun biatine ihtiyacım yoktur. Onun eli Yahudi elidir. Bana eliyle biat etse düzeniyle aleyhimde çalışır. Köpeğin burnunu yalaması kadar bir müddet beylik sürecek; dört keçinin babası olacak; ümmet onun ve evladının yüzünden kızıl ölüme uğrayacak."1

        Aişe ile birlikte Cemel savaşı için Basra'ya hareket eden ve içlerinde Talha ile Zübeyr'in de bulunduğu topluluğa da şöyle hitap ediyor:

        "Bir cariyeyi satın alıp oradan oraya götiirür gibi, Resulullah salla'llahu aleyhi ve alih'in hürmetini hiçe sayarak, Aişe'yi alıp Basra'ya yöneldiler. Kendi kadınlarını ise evlerinde sakladılar. Resulullah salla'llahu aleyhi ve alih'in zevcesini kendileri ve başkaları için meydana attılar. Hem de bir ordu içinde ki onlar bana biat etmişlerdi; hem de dileyerek ve isteyerek, zorla değil. Basra'daki valime, Müslümanların mallarını korumakla görevli olan memurlara ve onlardan başkalarına saldırdılar. Bir kısmını yakalayarak, bir kısmını da hileyle ele geçirerek öldürdüler. Öylesine zulmettiler ki, vallahi Müslümanlardan birisini bile bu şekilde suçsuz olarak öldürselerdi, yalnız onu öldüreni değil, zulme şahit olup dilleriyle ve elleriyle ona karşı durmadıkları için bütün o orduyu öldürmek helal olurdu bana. Kaldı ki, onlar kendilerinin sayısı kadar Müslü-
------------------------
1- Nehc'ül-Belağa, 73. hutbe.


Yüklə 1,17 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   69   70   71   72   73   74   75   76   ...   175




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin