Bugün diğer devrimci çevrelerin her iki yoldaşımızdan övgüyle sözetmeleri boşuna değil. Bu onların davaları uğruna harcadıkları emeğin, “sarsılmaz dava adamları” olmalarının bir sonucu. Yetenek ve kapasitelerini parti ve devrim davası için en ileri düzeyde kullandılar. Son derece elverişsiz bir dönemde biri fabrikadan, diğeri üniversite gençliğinden yetişen iki filizdi onlar.
Ümit ve Habip yoldaşlar örgütte tasfiyeciliğin boy verdiği bir dönemde, bulundukları alanda örgütü tahrip etme çabalarına karşı örgütün birikimini ve emeğini(259)savundular. Habip yoldaş cezaevindeyken ve henüz yeni bir devrimciyken tasfiyeciliğe karşı net bir tutum aldı. Ümit yoldaş ise EGK içinde tavrını koydu. Örgüte karşı gerçekleştirilen provokasyon karşısında da her iki yoldaş net bir tutum aldılar, böyle unsurlara örgüt içinde yaşam hakkı tanınmaması gerektiğini savundular.