Ulucanlar katliamı, zindan cephesinde 12 Eylül askeri faşist darbesiyle birlikte başlayan büyük çatışmada bir dönüm noktasını işaretliyordu. Çok geçmeden olayların da açıklıkla gösterdiği gibi, bu katliam, çatışmayı devlet lehine artık bir sonuca bağlamak isteyen ve devrimci tutsakları teslim alma amacına dayanan hücre saldırısının bir başlangıç vuruşuydu. Bu çerçevede Ulucanlar katliamı ile 19 Aralık katliamı aynı saldırının iki kanlı halkası durumundadırlar.