Cezaevinde benim de belli görevlerim vardı. Bu esnada idareyle belli sorunlar çıkardı. Bu sorunları çözmek için belki günlerce uğraşırdım. Çözemediğimde sorun Habip yoldaşa intikal ederdi. Habip yoldaş durumu öğrendikten sonra, sorunun çözümünün ancak yarım saatlik bir ömrü olurdu. Kimsenin çözemediği sorunları Habip yoldaş bir sihirbaz gibi çözerdi. Ne yaptığını, nasıl çözdüğünü anlayamazdım.
Habip yoldaş şahsında Ekimci olmayı kavramıştım. Kimsede olmayan malzeme bizde olur, hiçbir malzememizi şu veya bu şekilde idareye kaptırmayız, her zaman en önce bizim yayınlar girer. Hiç girmiyorsa, bir yolu bulunur ve yayınlar alınır. Herşeyi en önce Ekimciler yapar, herşeyi en önce Ekimciler düşünür. Ekimci bir militanın politik uyanıklığı üst düzeydedir. Hiçbir şeyden çekinmez, politik cesareti yüksektir. Bir şeyi Ekimciler yapamıyorsa, kimse yapamıyor demektir. İşte Ekimci olmak bu idi: Her zaman bir adım önde olmak!