17 aralik 2010 cuma



Yüklə 0,53 Mb.
səhifə2/5
tarix23.01.2018
ölçüsü0,53 Mb.
#40159
1   2   3   4   5

KONUSULMAYAN KONU

KAMU ZARARI

Merhaba,


Ocak 2012'de bizzat projenin sahibi olan Kamer Insaat Emek sinemasinin yerinde korunabilecegini, teknik engel olmadigini, ancak projenin daha cok para kazandiracagini acikladigina gore:

1- Basinda 25 yilligina insaat sirketine kiralandigi aciklanan Serkildoryan kompleksi kamuya aittir. Teknik zorunluluk olmadigi Ocak

2012'de bizzat kiraci sirket tarafindan aciklandigi halde Emek sinemasi icin yikim ongorulmektedir . Hangi malsahibi kiracisi daha cok gelir elde etsin diye mulkunun yikimina izin verir?

2- Kamuoyunun 2 yildir tepki gosterdigi bir projede, kamuya ait bu mulkun kira bedeli ve kira kosullari neden kamuoyuna aciklanmamaktadir?

3- Teknolojinin ve alisveris aliskanliklarinin hizla degistigi herkesin kabul ettigi bir gercektir. Proje gerceklesirse 25 yil sonra kamunun

elinde demode beton yigini kalacaktir. Oysa tarihi binalar restorasyonla korunursa kamunun elinde 100 yili askin tarihe sahip esi benzeri olmayan tarihi binalar olacaktir. Antika mobilyalar sunta mobilyalardan kuskusuz daha degerlidir, essiz tarihi binalar da beton yapilardan. Yani kamunun kaybi tarihi ve kultureldir ve sadece bu gerekceler Emek sinemasinin korunmasi icin fazlasiyla yeterlidir ancak kamu kaybi bununla da sinirli gorunmemektedir. Turk sinemasinin kalbi Yesilcam sokaktaki tarihi Emek sinemasi, sinemamizin Topkapi Sarayi'dir!

Kamu bu yanlistan donebilir, Emek Sinemasini Yasatalim olusumumuzun cikis noktasina paralel olan IKSV'nin onerisi kamu yararinadir. Emek sinemasi hala yerindedir, sinemaseverler olarak Emek sinemasinin gelecegini konusalim!

Mehmet Kurtkaya

Emek Sinemasini Yasatalim

www.emeksinemasiniyasatalim.org

bilgi@emeksinemasiniyasatalim.org
7. KARABURUN BiLiM KONGRESi

BiLDiRi CAGRISI

7. Karaburun Bilim Kongresi

6-9 Eylul 2012

Karaburun - Mordogan

kapitalizmin kiskacinda

doga - toplum - teknoloji

Bu yil yedincisini yine Karaburun’da 6–9 Eylul 2012 tarihinde duzenleyecegimiz Karaburun Bilim Kongresi’nin ana temasini “kapitalizmin kiskacinda doga – toplum – teknoloji” olarak belirledik. Asagida belirtilen amac ve kapsam dogrultusunda, “doga, toplum ve teknoloji” temasi cercevesindeki calismalari, incelemeleri, tartismalari, deneyimleri, gozlemleri, elestirel ve muhalif yaklasimlari, fikirleri, alan arastirmalarini, felsefi ve kuramsal sorgulamalari, arastirma taslaklarini ya da projelerini, hatta karalama defterlerine dusulen kucuk notlari paylasmak uzere, gectigimiz yillarda oldugu gibi, bu yil da yalnizca akademi icinde calisan bilimcilerin degil, gercegin ve elestirel bilginin pesinde olan herkesin katilimini bekledigimizi duyurmak isteriz.

Karaburun Bilim Kongresi’nin kolektif bir bilim pratigi orgutlenmesi oldugunun altini cizerek, sadece bildiri sunmak uzere akademisyenleri degil, temaya dair soyleyecek sozu olan herkesi kendi oturumunu, calisma grubunu, forumunu, panelini vb. etkinligini orgutlemek uzere katki vermeye; Kongremizin izleyicisi olmaya degil, aktif katilimcilari olmaya davet ediyoruz.



www.kongrekaraburun.org

kongrekaraburun@gmail.com

(Ozet Gondermek Icin Son Gun:15 Nisan 2012)

(lutfen ilgilenecegini dusundugunuz kisi, orgut, grup, aglara yonlendiriniz)

Bilim itaatsiz olana ihtiyac duyar.

Theodor Adorno

7. KARABURUN BILIM KONGRESI

6 - 9 eylul 2012

Karaburun - Mordogan

kapitalizmin kiskacinda

doga – toplum – teknoloji

Bildiri Cagrisi

Bu yil yedincisini 6–9 Eylul 2012 tarihinde yine Karaburun‘da duzenleyecegimiz Karaburun Bilim Kongresi‘nin ana temasini ―kapitalizmin kiskacinda doga – toplum – teknoloji‖ olarak belirledik. Bu cercevedeki calismalari, incelemeleri, tartismalari, deneyimleri, gozlemleri, elestirel ve muhalif yaklasimlari, fikirleri, alan arastirmalarini, felsefi ve kuramsal sorgulamalari, arastirma taslaklarini, hatta karalama defterlerine dusulen kucuk notlari paylasmak uzere, gectigimiz yillarda oldugu gibi, bu yil da yalnizca akademi icinde calisan bilimcilerin degil, gercegin ve elestirel bilginin pesinde olan herkesin katilimini bekledigimizi duyurmak isteriz.

Karaburun Bilim Kongresi‘nin kolektif bir bilim pratigi orgutlenmesi oldugunun altini cizerek, sadece bildiri sunmak uzere akademisyenleri degil, temaya dair soyleyecek sozu olan herkesi kendi oturumunu, calisma grubunu, forumunu, panelini vb. etkinligini orgutlemek uzere katki vermeye; Kongremizin izleyicisi olmaya degil, aktif katilimcilari olmaya davet ediyoruz.

Amac


Insanlik tarihinin iki onemli ‗an‘ina atif yapmak, insanligin gecirdigi niteliksel degisimlerin dramatik olarak tasvir edilmesini saglar. Hobsbawm‘un ifadesiyle insanin, ―magara insanindan uzay gezgini olmasina‖ giden hikayesi bile basli basina bir soleni hak eder. Magara insaninin doganin getirdigi yalin tehlikelerden korktugu bir devirden, bizzat insanligin elinden cikan ‗sey‘in tehditleri ile karsi karsiya kaldigi modern toplumlara nasil gelinmistir? Insanin, magara insani olma halinden uzay gezgini olma haline geldigi surecte icinde yasadigi toplum ile ve o toplumun doga ile kurdugu iliski bicimleri sabit kalmamistir.

Sinifli toplumlarin ortaya cikmasi ile birlikte insan-doga ve insan-insan iliskileri esitsiz gelismeye baslar. Toplumsal yapi boylece somuru iliskileri cercevesinde sekillenirken,

Bilim itaatsiz olana ihtiyac duyar.

Theodor Adorno

baslangicta insani da kapsayan bir butunu ifade eden doga, giderek kendisinden arti urun elde edilecek bir mutlak ―insan-disi‖na, bir nesneye indirgenir.

Bu tarihsel surec daha fazla arti urun elde etme cabasina taniklik eder. Zira artik uretimin temeli kullanim degil mubadele oldugu icin, uretilenler kullanim degeri otesinde bir degere, bir degisim degerine kavusur. Dogadan daha fazla degisim degeri elde etmenin kosulu ise bunu mumkun kilacak teknik/teknolojik altyapidir. Bu bakimdan sinifli toplumlar acisindan teknoloji -ayni zamanda- gerektiginde dogaya, gerektiginde insana yoneltilen bir zor araci olarak karsimiza cikar.

Gelgelelim toplum-teknoloji-doga iliskisinde sicrama anini, amacin butunuyle kar icin uretim oldugu kapitalist uretim tarzinin ortaya cikisi olusturur. Kapitalizmin daha fazla arti deger elde etme cabasi kapitalisti, hem urettigi arti degere el konulan iscinin hem de doganin olanaklarini sonuna kadar kullanmaya zorlar. Bunun gerceklesmesi surecinde teknoloji ikili bir rol oynar; bir yandan isci sinifinin somurusunu derinlestirir, bir yandan da doganin temellukunu hizlandirir. Burada piyasa ve teknoloji arasinda karsilikli bir iliski soz konusudur. Teknoloji, kar gudusunu doyurmaya calisirken piyasa, butun insansal ozneleri kapitalist toplumun bilesenleri kilarak aynilastirir.

Insanlik tarihinin buyuk atilimi olarak gorulen Sanayi Devrimlerinin de bu uretim iliskileri cercevesinde degerlendirilebilecegini dusunuyoruz. Eski dunyanin yasam bicimine veda etmeyi kolaylastiran ve hizlandiran bu devrimler, insanin teknik bilgi ve becerilerindeki muazzam bir gelisme oldugu kadar, yeni uretim tarzinin bir gereksinimiydi de. Bununla birlikte doymak bilmez ve bekasi tam da bu doyumsuzlugunda yatan bir yapi olarak kapitalizmin, yeni teknolojilere ihtiyaci surekli artiyor. Bu yeni teknolojiler, kimi zaman bir meta, kimi zaman korku kulturunu besleyen bir silah, kimi zaman bir uretim araci ya da ornegin bir enerji reaktoru kiliginda karsimiza cikiyor. Ama her kiliginda gorebilen gozlere gosterdigi asil sey, bir toplum tipinin maddi uretim bicimi ve bu uretim bicimi cercevesindeki uretim iliskileri oluyor. Tarihsel materyalizmin inatla ve israrla direttigi metodolojik vurgu, yukselen fabrika bacalarina bakip sanayi toplumu gormekle, ayni yerde kapitalist uretim ve tahakkum iliskilerini gormek arasindaki farkta belirginlesiyor.

Tur olarak bir yol ayrimina yaklasiyoruz. Kapitalizm varlik kosulu olan arti deger hirsinin yarattigi korlukle dogayi telafisi imkansiz bir tahribata suruklemekle kalmiyor, insansal etkinlikler alanini da piyasa ve is temelinde donusturuyor. Bos zaman etkinliklerimiz ve insansal meziyetlerimiz de uretim paradigmasi tarafindan belirleniyor. Bu meziyetleri uygulayabilecegimiz ―doganin‖ bulunmayabilecegi bir zaman dilimi, cok uzak gorunmuyor. Gunumuzde doga icin/doga ugruna mucadelenin de bizatihi siyasal bir mucadele olarak sinif mucadelesinin bir parcasi oldugunu hatirlatmak isteriz.

Buraya kadar teknolojiden hep uretim iliskileri cercevesinde ve yikici sonuclarini dikkate alarak soz ettigimizin farkindayiz. Insanlik tarihini bilginin, bilincin ve teknolojinin giderek karmasIklastigi ve gelistigi bir tarih olarak okumak kolaydir. Ne ki tam da teknolojizmin doga acisindan ontolojik, isci sinifi acisindan ideolojik ve ekonomik bir silaha donustugu bu anda, teknolojiyle toplumun ve doganin yararina, en basta kar amaci gutmeden, kurulacak her turlu iliskinin simdiden dusunulmesi, ortaya cikarilmasi ve imkan varsa bunlarin uygulanmasi da apayri bir cesaret ve mucadele gerektirmektedir. Bu nedenle teknoloji imgesini parcalara ayirmak, yapici ve yikici yanlarini ortaya koymak doga ve insan uzerine dusunen butun bilim insanlarinin gorevi olarak gorunuyor.

Bilim itaatsiz olana ihtiyac duyar.

Theodor Adorno

Kapsam

Kongremiz kapitalizmin kiskacinda doga – toplum – teknoloji temasi altinda ozellikle su alt basliklarda sekillenecektir:



 Teknoloji karsisinda isci sinifinin konumu

 Yeni uretim teknolojileri – uretim iliskileri – is ve isyeri

 Teknoloji – ilerleme – ideoloji

 Doganin yeniden uretim(sizlig)i

 Gundelik hayat ve teknoloji

 Tuketim ve teknoloji

 Teknoloji – beden – cinsiyet

 Doga – tarimsal uretim – teknoloji

 Yeni medya ve iktidar

 Toplumun medikalizasyonu

 Teknoloji ve egitim

 Teknoparklar / Universite – sermaye isbirligi

 Teknoloji ve mekansal donusumler

 Sanat – kultur – estetik

 Eglence – spor – teknoloji

 Doga icin mucadele

 Doga – Toplum – Teknoloji Iliskileri Acisindan Reel Sosyalizm Deneyimleri ve

Yeni Sosyalist Alternatifler

Basvuru ve Katilim

— Karaburun Bilim Kongresi‘ne katilmak ve duzenlenecek etkinlikleri izlemek icin hicbir ozel kosul gerekmedigi gibi kayit/katilim bedeli alinmamaktadir.

— Bu yil TUBITAK Yurtici Bilimsel Etkinlikleri Destekleme Programina basvurulacaktir. Destek alinmasi durumunda bu para, katilimcilarin yol ve konaklama masraflarinin karsilanmasinda kullanilacaktir.

— Karaburun Bilim Kongresi, toplumsal sorumluluklar ve gonulluluk uzerinden duzenlenen bilimsel bir etkinliktir. Kongre, elestirel bilimsel calismalarin uretimi ve paylasilmasi icin bir zemin olmak uzere duzenlenmekte; bilimciler kadar halkin katilimini da onemsemektedir. Duzenleme Kurulu, son yillarda kongrelerin bilimcinin calismasini paylasarak elestiriye actigi ortamlar olmaktan cikmasinin, teblig sunmanin bilim pratiginin nihai degil bir ara basamagi oldugunun unutulmasinin, sadece teblig sunanlarin birbirini dinledigi salonlara sIkismasinin, ustelik bu salonlara da para odemeden girilememesinin bilim ortamini zayiflattigini; kongre salonlarinda kolektif, kamusal ve elestirel bilginin pesinde, ozgur ve itaatsiz bilimcileri agirlamaktan onur duyacagini acik olarak belirtir.

— Tum basvurularin (bildiri, oturum, calisma grubu, panel, forum vd.) web sayfasindan temin edilebilecek sablon kullanilarak ve kongrekaraburun@gmail.com adresine elektronik posta yolu ile yapilmasi gerekmektedir.

— Kongre‘de bildiri sunmak isteyenlerin calismalarinin ana temayla iliskisini, acik bir bicimde savini, anahtar sozcukleri ile temel atiflarini iceren ve bes yuz sozcukten az

Bilim itaatsiz olana ihtiyac duyar.

Theodor Adorno

olmayan ozetlerini ya da tam metin taslaklarini en gec 15 Nisan 2012 tarihine kadar kongrekaraburun@gmail.com adresine e-postayla gondermeleri gerekmektedir.

— Bildiri ozetlerini ve tam metin taslaklarini degerlendirecek hakemler daha sonra web sitemizde ilan edilecektir. Degerlendirmelerde, ozetlerin kongre temasina uygunlugu, ozgun/kabul edilebilir bir savinin olup olmadigi, savini yeterli bir bicimde ve tutarli bir yontemle ele alip almadigi ve alanindaki tartismalara katkisi dikkate alinacaktir.

— Bildiri tam metinlerinin kongre takviminde belirtilen tarihte teslim edilmesi gerekmektedir. Tam metinler kongre internet sayfasinda yayimlanacaktir. Boylece, oturum baskanlari ile (varsa) tartismacilarin ve o oturuma katilmayi planlayanlarin metinleri okuyarak gelmeleri ve tartismalara daha etkin katilabilmeleri amaclanmaktadir.

— Oturumlarda konusmacilara 15‘er dakika sure taninmakta, salondaki katilimcilarin gorus, oneri, elestiri ve itirazlarina bildiri sunanlar kadar zaman ayrilmaktadir.

— Kongreye gonderilen bildirilerin daha once baska bir yerde sunulmamis ve yayimlanmamis olmasi gerekmemektedir. Aksine Hasan Unal Nalbantoglu‘nun bize ogretmis oldugu gibi, bilimci calismasini tekrar tekrar gozden gecirme, paylasma, yayma ve tartisma hakkina sahiptir.

— Kongremizde calisma gruplari ozellikle desteklenecektir. Katilimcilarin katkilarini yalnizca kongre oturumlarinda sunulacak bildiriler biciminde degil, dogrudan belirli bir calisma grubu icerisine katilarak ya da bizzat calisma grubu olusturarak yapmalari da mumkundur.

— Calisma grubu onerilerinde detayli calisma planinin, katilimcilarin, ortaya cikacak nihai metnin niteliginin ve genel tartismalara katkisinin ayrintili bir sekilde aktarilmasi beklenmektedir.

— Calisma grubu onerileri Duzenleme Kurulu tarafindan degerlendirilecektir.

— Karaburun Bilim Kongresi cok yazarli/kolektif urunleri, elestirel yaklasimlari ve akademi disi katilimlari ozellikle desteklemektedir.

— Karaburun Bilim Kongresi, Kongrede sunulan ozet, rapor, bildiri ve konusmalarin yayin hakkini hicbir bicimde sahiplenmez; aksine kamuya ait oldugunu iddia eder. Ilerleyen donemde, kongrede sunulan bildirilerden, calisma gruplarinda hazirlanan rapor ve makalelerden, hakemlerce incelenip secilmis olanlar, editorlu bir kitapta yayimlanabilecektir.

— Kongre, Izmir‘in Karaburun Ilcesi ve Mordogan Beldesi‘nde yapilacaktir. Konaklama ve ulasim ile cocuklar icin kres olanaklari hakkindaki bilgiler web sayfamizdan izlenebilir.

Karaburun Ekonomi Politik Atolyesi

Karaburun Ekonomi Politik Atolyesi‘nin ikincisi bu yil yine Karaburun‘da yapilacaktir. Bu yilki program, derslerin/seminerlerin icerikleri, okuma listeleri ve katilimcilarin basvuru kosullari 2 Nisan 2012‘de web sayfamizdan ilan edilecektir. Derslere/seminerlere katilacaklardan on okumalar istenecektir. Karaburun Ekonomi Politik Atolyesi‘nde dersler/seminerler ucret karsiligi verilmeyecek, katilimcilardan hicbir bedel talep edilmeyecektir.

Bilim itaatsiz olana ihtiyac duyar.

Theodor Adorno

Kongre Takvimi

13 Subat 2012 Bildiri Cagrisi

2 Nisan 2012 Karaburun Ekonomi Politik Atolyesi Duyurusu

15 Nisan 2012 Bildiri Ozeti Gondermek Icin Son Gun

14 Mayis 2012 Kabul Edilen Bildirilerin Aciklanmasi

4 Haziran 2012 Gecici Programin Ilani

12 Agustos 2012 Tam Metinlerin Gonderilmesi Icin Son Gun

22 Agustos 2012 Kongre Programinin Ilani

31 Agustos – 4 Eylul 2012 Karaburun Ekonomi Politik Atolyesi

6–9 Eylul 2012 Kongre

Duzenleme Kurulu

Zuhal Okuyan

Ahmet Hasim Kose

Aydin Ari

Aydin Gelmez

Dogan Emrah Ziraman

Erkin Baser

Ferda Donmez Atbasi

M. Meryem Kurtulmus Kiroglu

Suzan Orhan

Tansel Guclu

Iletisim Bilgileri

web www.kongrekaraburun.org

e-posta kongrekaraburun@gmail.com

posta adresi 857 sokak No: 5 / 401 Gulcuoglu Ishani 35240 Konak / IZMIR

telefon 0 232 4252670

0 555 8508817


EKOLOJi POLiTiKALARI ATOLYESi

TOPLANTI TUTANAKLARI

http://www.devrimcihalkciyerelyonetimler.com/ekoloji-politikalari-atolyesi-toplanti-tutanaklari/

Ekoloji Politikalari Atolyesi 27 Mart Sali gunu gerceklestirilmistir. Atolye kapsaminda ele alinacak konularin tartisildigi ve bu baglamda atolyenin genel cercevesinin cizilmesinin amaclandigi bu toplanti kapsaminda asagidaki konular gorusulmustur;

1- Atolye kapsaminda uzerinde durulabilecek konulara yonelik olarak bir dizi oneri uzerinde tartilismis. Bu kapsamda:

•Kent mekanlarinin urettigi cevre kirliligi (Evsel atiklar, coplukler, kalitesiz komur kullanimi ve yaratigi hava kirligi vb.)

•Acele kamulastirma ile tasinmazlarin gaspi ve ekolojik dengenin tahribati

•Afet yasa tasarisinin ekolojik tahribat baglaminda neden olabilecekleri

•Yavas kent (slow citie) hareketi ve ornekleri

•Metabolik yarilma

•Alternatif enerji uretimu konulari atolye kapsaminda gundeme alinabilecek konular olarak tartisilmistir.

2- Yapilan bu degerlendirmelere bagli olarak, atolyenin calisma programinin omurgasini olusturabilecek 4 ana izlek belirlenmis ve yukarida anilan basliklarin da bu cercevede duzenlenmesi fikri bu asamada kabul gormustur. Sonuc olarak atolye kapsaminda sirasiyla:

a) Ekolojik tahribata neden olan uygulamalar baglaminda belirleyici olan yasal mevzuat ve bu anlamda yerel yonetimlerin merkezle olan iliskisi, etki alani,

b) Mevcut yasal duzenlemeler kapsaminda yasanmakta olan cesitli ornekler; kazanimlar,

c) Bu alanda yasal duzenlemelerin bir adim otesine de gecebilecek sekilde etki olan toplumsal muhalefet; Turkiye ve dunya orneklerinin tartisilmasi gibi bir egilim ortaya cikmistir.

Tum bu tartismalar sonrasinda atolyenin uzerine yogunlasacagi temel sorunsalin “Nasil bir ekolojik kent” olarak belirlenebilecegi gorusu cikmistir.

Bu kapsamda bir sonraki toplantida “Acele Kamulastirma”nin yasal temellerinin ve Turkiye olceginde gorulen yaygin uygulamalarina iliskin olarak Avukat Mehmet Horus ve “Afet Yasa Tasarisi”nin ekolojik tahribat baglaminda neden olabilegi etkilere iliskin Ceren Gamze Yasar tarafindan bir sunum yapilmasi uzereine bir gorev dagilimi yapildi.

Bir sonraki toplantinin 5 Nisan Persembe gunu yapilmasina karar verildi.

Not: Toplanti yerinin kesinlesmesinin ardindan duyuru internet sitesi uzerinden yapilacaktir.

“Devrimci-Halkci Yerel Yonetimler Sempozyumu”

“Devrimci-Halkci Yerel Yonetimler Sempozyumu” 3-4 Aralik 2011 tarihlerinde, Hozat (Dersim), Mazgirt (Dersim), Pertek (Dersim), Diyarbakir, Samandag (Hatay), Aknehir (Samandag’in Beldesi) belediyelerinin dogrudan katilimiyla 2 gun boyunca 15 saati askin bir surede 1000’e yakin katilimciyla gerceklestirilmistir.

1.Sempozyum’da ortaya cikan temel beklentiler dogrultusunda Devrimci-Halkci Yerel Yonetimler Calisma Grubu kendisini, 2.Sempozyum duzenleme sureci hayata gecirilirken atolye calismalari, calistaylar, yerellere geziler ve bir dizi baska etkinlikle yerel yonetimler uzerindeki calismalari devam ettirmek isteyen bir bilesen olarak tanimlamaktadir.

Devrimci-Halkci Yerel Yonetimler Calisma Grubu Toplantisi ve Atolyeler

20 Subat Pazartesi gunu “Devrimci-Halkci Yerel Yonetimler Calisma Grubu” nun cagrisiyla Ankara’da Jeoloji Muhendisleri Odasi toplanti salonunda genis katilimli bir toplanti gerceklestirildi. Emek ve meslek orgutlerinden ve universitelerden yogun katilimin oldugu toplanti, gecmis sureci degerlendiren ve 2012 calisma programini ana hatlariyla ortaya koyan bir sunumla basladi.

Bu calistay kapsaminda farkli basliklarda duzenlenecek olan 6 Atolyenin amac ve iceriklerinin genis sekilde tartisildigi toplantida, atolyelerde calisacak kisiler belirlenerek belirli gorev dagilimlari yapildi. Yine bu kapsamda emek ve meslek orgutlerinden olusturulacak calistay duzenleme kurulunun olusturulmasi ve atolyelere danismanlik yapacak alaninda uzman kisilere cagri yapilmasi kararlastirilarak toplanti sona erdi.

Atolyeler:

1.Uretim, Bolusum ve Emek Politikalari Atolyesi

2.Katilim ve Ozyonetim Atolyesi

3.Cevre ve Ekoloji Politikalari Atolyesi

4.Sehircilik ve Afet Politikalari Atolyesi

5.Toplumsal Cinsiyet Atolyesi

6.Sosyal ve Kulturel Politikalar Atolyesi

Atolyelere katilim, ayrintili bilgi ve iletisim icin Devrimci Halkci Yerel Yonetimler internet sayfasini ziyaret edebilirsiniz;

http://www.devrimcihalkciyerelyonetimler.com
OLU ATLAR

ADASI -Ozcan Yuksek

http://www.kesfetmekicinbak.com/olu-atlar-adasi/2966n.aspx

Sabahin korunde uyandigimda, ahlarim basimi bir duman gibi sarmisti. Gece ogrendigim haberin etkisindeydim.

Gozlerim doluydu. Safakta dokulen yaslar kizildir, o istirapla erkenden rihtima indim. Telastan bayildim bayilacagim, ilk rastladigim tanidik adaliya soyleyecegimi soyledim.

Bu zaman nasil bir zamandir diye sorarlarsa sana, dedim, saskin saskin yuzume bakti; onlara de ki, bizim devirde rahatin anasi kisirlasti. Anlamadi, yine ne oldu komsu, diye sordu. Dedim ki, uygarligin o kabzasi kanli kilici, adalarin tepesinde sallaniyor. Duydugum su ey komsu: Adalardan atlari kovacaklarmis. Nal sesleri isitilmeyecekmis artik.

Sahi mi komsu, dedi, ama bir yandan bu habere sevinenler olacaktir.

Oradan uzaklastim.

Gerci, su zamanda soz insanin basinin belasidir, ama soylemeyip de ne yapayim? Sen felegin cadirini altust et, iklimleri yap boz, maymun gibi arsin diregini salla, goklerin ipini cek, gezegenin omrunu tuket! Sonra, Nuh Tufani’ndan kacip Adalar’a siginmis olanlarin ardini kovala, gel, bul! Istanbul’un trafigi halledildi, sira, trafigi olmayan Adalar’a geldi. Vapurlari cal, atlara goz dik!

Baska bir tanidiga rastladim, vapura yetismek uzereydi, yakasindan cekistirdim. Duydun mu, dedim. Saskin saskin bana bakti. Aklin olcusu, dertlerin dermani, guzelligin esasi kalmadi!

Ne oldu ki komsu, dedi.

Faytonlari kaldiracaklarmis, yavasca hizlanarak. Ah, guya atlara acidiklari icin yapacaklarmis!

Insan, kendisi dahil, canli bir varligin is gormesine tahammul edemiyor a okur! Istiyor ki, makineler yasamin yerini alsin, her sey teknige donussun. Genleriyle oynasin, misirlar, soyalar, bugdaylar da teknige donussun. Belki de olumden cok korktugu icin yasama haset duyuyor, yasamin taklidini yapiyor. Teknik insan, evcillestirdigi hayvani da yasamindan kovdugunda, yalnizca elektrikle veya benzinle calisan o kusursuz dunyasinda kendisini busbutun tek basina bulmayacak mi?

Diyeceksin ki, ayaga kalkip yurudugu icin insan oldugunu artik unutmus bir nesiliz. Yurudugumuz surece yasayacagimizi da unuttuk. Heybeliada’da, bes dakika yakinliktaki okula, cocuklar servisle gonderiliyor. Belli ki merkezi bir zorunluluk. Merkezin gucune bakin siz! Yurumeyen cocuklar nasil yasayacak?

Dakota Kizilderililerinin bir sozu vardir: Olu ata binilmez. Olu bir ata biniyorsan, ondan in, atini gom ve yeni bir ata bin, anlamina gelir. Canli bir yasamla butunlesmeyi anlatiyor olmalidir.

Benim aklima, olu at deyince bir yandan, beyaz adamin benzinli arabalari geliyor. Adalar’dan atlari kovdugumuzda, eski dostlarimizin olume gittiklerini biliyoruz. Baska nereye gidebilirler ki? Biz de, akuyle calisan olu atlarimiza bineriz.

Diyecekler ki, olu atimiz daha hizli gider. Ama olu at, nereye gider?
BiANET

HABERLER BULTENi

www.bianet.org

Ankara


KESK Eylemine Gazli Polis Engeli

KESK uyeleri 4+4+4 Egitim Yasa Tasarisi ile 4688 sayili Kamu Gorevlileri Sendikalari Yasa Tasarisi'nin geri cekilmesi talebiyle farkli illerden Ankara'ya girmek isteyenlere Tandogan'da polis mudahale etti. KESK eylemini Guvenpark'ta sabaha kadar surdurecegini acikladi.



http://bianet.org/bianet/toplum/137245-kesk-eylemine-gazli-polis-engeli?from=bulten

Istanbul


Yasemin Karadag Tahliye Oldu

Agir hasta olan ve yedi aydir tutuklu bulunan Yasemin Karadag, bugun mahkemenin ara karariyla tahliye edildi.



http://bianet.org/bianet/insan-haklari/137262-yasemin-karadag-tahliye-oldu?from=bulten

Istanbul


PROF. DR. HALUK GERGER

Yüklə 0,53 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin