Gürcistan – Azerbaycan Çalışma Ziyareti Değerlendirme Raporu



Yüklə 47,97 Kb.
tarix01.08.2018
ölçüsü47,97 Kb.
#65777

T.C.

KUZEYDOĞU ANADOLU KALKINMA AJANSI




Gürcistan – Azerbaycan Çalışma Ziyareti Değerlendirme Raporu

(29 Kasım – 2 Aralık 2011)


Talha Bekir ÖZMEN

Dr. Süleyman TOY

Murat KARAPINAR

Mustafa Emre AYDIN

TRA1

2011


  1. Amaç

Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA), gerek bağlı olduğu mevzuat çerçevesinde gerekse TRA1 Düzey 2 Bölge Planı’nda belirlenen hedef ve önceliklere uygun olarak faaliyet gösterdiği bölgenin potansiyelini ulusal ve uluslararası platformlarda tanıtma görevini etkin bir biçimde yerine getirmektedir.

Uluslararası bağlantı yollarının kesişim noktasında bulunması, tarihi İpekyolu’nun bir parçası olması ve geçmişinde askeri sevkiyatın ve ticaret kervanlarının geçiş noktası olması nedeniyle TRA1 Düzey 2 Bölgesi büyük bir insan hareketliliğine sahne olmuştur. Bölge bugün de Orta Asya’ya giden taşımacılık güzergahının en önemli noktalarından biri olması nedeniyle bu canlılığını devam ettirmektedir. Bölgede yer alan ve Doğu Anadolu Bölgesi’nin en önemli merkezi konumunda olan Erzurum, Türkiye’nin doğu sınırından girişte ilk karşılaşılan en büyük yerleşim, ticaret, eğitim ve kültür merkezi olması nedeniyle doğu komşuların batıya açılan ilk kapısı konumundadır.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi merkez alınarak çizilecek 600 – 700km’lik bir daire içerisine; bir zamanlar bu bölgede hüküm sürmüş olan ve derin tarihi izler bırakan Gürcistan, Türkçe konuşan ve bizimle ortak kültürel geçmişe sahip olan Azerbaycan ve 30 milyondan fazla Türk’ün yaşadığı Doğu ve Batı Azerbaycan eyaletlerinin yer aldığı İran girmektedir. Bahsi geçen bu coğrafya TRA1 Düzey 2 Bölgesi için işbirliği yapılması konusunda çok önemli fırsatlar sunmaktadır. Bu ülkeler, coğrafi yakınlıkları ve yakaladıkları sosyal ve kültürel refah seviyesindeki artış hızının yanı sıra Türkiye’ye karşı sergiledikleri olumlu tutumları ve kamuoyu ile işbirliği için olumlu bir ortam hazırlamışlardır.

Bu ülkelerin potansiyellerinin, işbirliği yapılabilecek alanların, ülkelerin genel durumlarının ve halkın TRA1 Düzey 2 Bölgesi’ne ve Türkiye’ye olan tutumlarının yerinde görülmesi ve bu unsurların kalkınma açısından değerlendirilmesi; TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin en büyük potansiyeli olan kış turizminin bu ülkelerde tanıtılması yöntemlerinin araştırılması, bu ülkelerde bulunan ve aktif olarak çalışan turizm şirketlerinde bölgeyle ilgili farkındalık oluşturulması ve UNIVERSIADE sonrası oluşan altyapının tanıtılarak bu altyapının pazarlanabilmesi ve en önemlisi bu tanıtım çabaları sonucunda oluşacak ortak iş yapma kültürünün geliştirilmesi ile bölgeye turist çekilmesi amaçlanarak bir gezi programı düzenlenmiştir.



  1. Kapsam

Gezi kapsamında Gürcistan’ın Adjara Eyaleti’inin başkenti Batum’da 1 gün, Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te bir gün ve Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de ise iki günlük çalışma ziyaretleri düzenlenmiştir. Takip edilen güzergah Şekil 1’de verilmiştir.

Şekil . Gezi güzergahıc:\users\kudaka\desktop\gezi\resim2.png


    1. Gürcistan


Kamusal alanda yapılan reformlar ve dışa açılma çabası içinde olan Gürcistan ve Özerk Adjara Eyaleti özellikle Avrupa Birliğinden elde edilen yardımlarla yeni yatırımlar gerçekleştirmiş ve gerek kurumsal gerekse fiziksel altyapıda gözle görülür bir iyileşme sağlamıştır.

Türkiye sınırına 10 km mesafede bulunan Batum, liman kenti olması, yaz turizminin gelişmiş olması ve giderek iyileşen turizm alt yapısı ile oldukça iyi bir konumda bulunmaktadır. İçinde bulunduğu Özerk Adjara Eyaleti’nin Türkiye’ye karşı olumlu tutumu ve işbirliği yapma konusundaki istekliliği Karadeniz ve Doğu Anadolu’daki birçok şehir için önemli bir fırsat sunmaktadır. Yapılacak yeni işbirlikleri ile bölgede iyi bir insan hareketliliği sağlanabilir.

29 Kasım 2011 günü Erzurum – Artvin – Hopa güzergahından (TRA1 ve TR90 Düzey 2 Bölgelerini terk ettikten sonra) Sarp sınır kapısını Türk tarafından yaklaşık yarım saat Gürcü tarafından ise 10 dakika gibi kısa ve zahmetsiz bir geçişten sonra Batum’a ulaşılmıştır. Oldukça sarp bir araziden geçildikten sonra Karadeniz kıyısında düz bir ova üzerinde kurulmuş olan Batum şehri düzenli kentleşmesi ile dikkati çekmektedir. Kent gelişmeye açık yapısı, yeni yapılan binaları, limanı, lüks arabaları, dünyaca ünlü otel zincirlerine ait otelleri ile dinamik bir görünüm sergilemektedir.

Tarımsal üretim ve sanayinin yok denecek kadar az olduğu şehirde hizmetler ve taşımacılık sektörü oldukça gelişmiş durumdadır. Deniz etkisi nedeniyle oldukça yoğun yağış alan şehir Karadeniz’in Antalya’sı olarak tanımlanmaktadır. Şehir deniz turizminin yanı sıra eğlence turizmi açısından da çok önemli bir altyapıya sahiptir. Turizm altyapısına yeni yapılan yatırımlarla şehirde tam bir şantiye havası hakimdir. Türkiye’ye yakınlığı nedeniyle Türkiye’nin etkisi şehir üzerinde oldukça fazla hissedilmektedir. Şehirde hizmetler sektörü oldukça gelişmiş durumdadır ve halk geçimini büyük çoğunlukla turizm gelirlerinden sağlamaktadır.

Daha önce randevu alınarak International Investors Association dernek binasında 5 farklı seyahat acentesinden ve Batum Turizm Ajansından 10 kişilik katılımla bir toplantı organizasyonu gerçekleştirilmiştir. Toplantı kapsamında KUDAKA’nın görev alanı, faaliyetleri ve TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin coğrafi konumu, Gürcistan’a yakınlığı ve ulaşım imkanlarının kolaylığı ele alınmış ve bölge tanıtım videosu sunulmuştur. 2011 UNIVERSIADE organizasyonu ve tesisleri ile bölgenin kış turizm potansiyeli hakkında detaylı tanıtım yapılmıştır. 19-26 Şubat 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan U23 Dünya Şampiyonası hakkında bilgilendirme yapılarak aynı süre zarfında gerçekleştirilecek olan tur operatörleri ve gazetecilere yönelik tanıtım gezisi organizasyonu hakkında bilgi verilmiştir. TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin kış turizmi dışındaki turizm potansiyellerinin (doğa, rafting, cirit, Narman Peri bacaları, Tortum Şelalesi, Gürcü Kiliseleri vb.) de tanıtıldığı video gösterisi yapılmıştır.

Katılımcılar başta Karadeniz Bölgesi şehirleri ve Erzurum olmak üzere Türkiye’de birçok şehri yakından tanımakta ve potansiyellerini bilmektedir. Özellikle Erzurum’un kuzeyinde yer alan Gürcü Kilislerine (Haho; Hahuli Kilisesi, Öşvank, Öşki Kilisesi gibi) yakın ilgi gösteren acenteler mevcut durumda zaten bu bölgelere tur düzenlemektedirler. Erzurum’un doğa turizmi potansiyelini de bilen katılımcılar tarihi yapılarda restorasyon yapılmasıyla ilgili taleplerini iletmişlerdir. Bölgedeki turist dağılımını, konaklama imkanlarını ve fiyat aralıklarını soran acente temsilcilerine detaylı bilgiler sunulmuştur. Gürcistan’da kış turizminin bilindiğinden ve projelendirilmiş 2 adet kış turizm merkezi için yapılan çalışmalardan (Batum’a 1,5 saat Goderdzi ve Tiflis’e 1,5 saat uzaklıkta Bakuriani Kayak Merkezleri) bahseden katılımcılar bu merkezlere Azerbaycan, Ermenistan ve Moldovya’dan turistlerin geldiğini bildirmişlerdir.

Gerek Gürcistan’daki bu kış turizm merkezlerinin ortak tanıtımları ile ilgili gerekse Erzurum’da oluşan altyapıdan ortak yararlanma konusunda projeler geliştirmek ve ortak çalışmalar yürütmek ortaya konulan fikirler arasında yer almıştır.

Adjara Bölgesi’nin tanıtımı ile ilgili çalışmalar yapan International Investors Association derneğinin tanıtım materyallerinin tasarım ve içeriği oldukça dikkat çekmiştir. Tüm otellerin aynı anda tanıtıldığı broşürler ve iki adet etkin çalışan internet sitesi mevcuttur. Devletin kurumsal yapılanmayı düzeltmek için büyük çabası mevcuttur bu çabalar özellikle emniyet ve gümrük teşkilatında kendini göstermektedir. Gümrük geçişleri tek bir gişede çok kısa bir sürede halledilmektedir. Batum’da turizm ve sağlık konusunda yeni yaptırım yapan kişiler arasında Türkiye’ye yoğun ilgi gösteren yatırımcılar da mevcuttur. Bu kesime yönelik olarak çalışmalar da yapılmalıdır.

30 Kasım sabahı Tiflis’e gitmek için yola çıkılmıştır. Kış saati uygulaması ile Türkiye ve Gürcistan arasında iki saatlik zaman farkı oluşmaktadır. Batum’dan Tiflis’e giderken yol üstünde Kutaysi adlı büyük bir Gürcü şehri bulunmaktadır. Bu şehir düzenli kentleşmesi ve iyi durumdaki ekonomik yapısı ile önemli bir durak noktasıdır. Batum ile Tiflis arasında en önemli yerleşim yeridir. Tiflis denizden iç kesimde olmasına rağmen ancak deniz etkisi hissedilmektedir. Yol bağlantısı genellikle iyi olmasına rağmen zaman zaman sıkıntılı olan alanlar da mevcuttur. Özellikle ağır yük vasıtalarının sebep olduğu yoğunluk göze çarpmaktadır. Türkiye’den Orta Asya’ya uzanan İpekyolu eski canlılığını fazlasıyla devam ettirmektedir. Yol boyunca yerel ürünler ve gıdalar satan duraklar mevcuttur. Doğal güzellik sunan ormanlara dokunulmamıştır.

Sovyet döneminde kentsel planlaması yapılan kentlerden bir olan Tiflis’in mimari dokusu hem korunmuş hem de yeni yapılan binalar bu geleneksel yapıya uygun olarak inşa edilmiştir. Batum ile Tiflis arasındaki 538km’lik yolu 3 – 4 saatte aşmak mümkündür. Halkın yabancı turiste karşı tutumu ve yardımseverliği oldukça dikkat çekicidir. Dil konusunda sıkıntılar olsa da İngilizce bilen kişilerin sayıca fazlalığı ve kolay iletişim sağlanması önemli bir avantajdır.

Tiflis başkente yakışır bir yapıda ihtişamlı ve estetik anlayışı olan bir şehir olarak göze çarpmaktadır. Bir buçuk milyon kişinin yaşadığı kentte sanayi yok denecek kadar az olmasına rağmen hizmetler sektörü oldukça gelişmiştir. Daha çok eğlence turizmine hizmet eden mekanlar mevcut olsa da yemek ve otel fiyatları oldukça yüksektir.

Tiflis’te faaliyet gösteren ve Türkiye de dahil bölge ülkelerine turlar düzenleyen Termessos Turizm acentası yetkilisi ile görüşülerek bilgilendirme yapıldı. Tiflis’te etkin çalışan tur operatörlerinin bilgileri alınarak bunlarla irtibata geçilmesi kararlaştırıldı. Yapılan geniş çaplı görüşmelerin ardından Central Travel adlı tur şirketi ziyaret edildi. Tiflis otobüs terminalinde ve kent merkezinde faaliyet gösteren bütün seyahat acentaları ve tur operatörlerinin üye olduğu bir derneğin başkanı ve Türk olan bir tur sahibi ile yapılan görüşmelerde Gürcülerin konaklama ve diğer hizmetlerin fiyatlarına önem verdikleri, tur operatörlerinin Erzurum’u yakından tanıdığı ve iş yapmak istedikleri ve bu nedenle Erzurum’da pahalı olan dağ otelleri haricinde 2 – 3 yıldızlı şehir otellerinin konaklama alternatifi olarak öne çıkarılması gerektiği vurgulanmıştır. Erzurum ve TRA1 Bölgesi ile sadece kış döneminde değil yaz mevsiminde de yoğun şekilde ilgilenen bu şirketler bölgenin internet üzerinden tanıtılması ve Gürcüce yayın yapan sitelerin ve tanıtım materyallerinin olması gerektiğini belirtmişlerdir. Erzurum’a otobüsle ulaşım için sefer konulması üzerinde çalışmalar da yapmış olan acentalar (Özlem Ardahan gibi) tanıtım materyallerinin çeşitlendirilmesi ve Tiflis’te dağıtılması gerekliliğini de belirtmişlerdir.

Gürcistan turistler için resmi prosedürlerin en az olduğu ülkedir. Gümrük ve emniyet teşkilatının yeniden yapılanması bunda çok büyük bir etkiye sahip olmuştur. İmalat sanayi açısından zayıf olan ülkede Türkiye’den ithal edilen her türlü ürün oldukça fazla ilgi görmektedir. Bunların başında giyim eşyası ve ev tekstili gelmektedir. Tarihi ve kültürel olarak yakın ilişki içinde olunan bölgede Batum’dan sonra Kutaysi şehri ve başkent Tiflis diğer önemli iki merkezdir. Gürcistan’ın her bölgesinde Tük Lirası geçerli bir para birimidir. Türk yatırımcılarının da iş yaptığı bölgede Türkiye örnek alınan ve ulaşılması gereken bir noktadadır. Alışveriş, kış ve doğa sporları amaçlı olarak TRA1 Düzey 2 Bölgesi’ne gelme imkanı olan çok büyük bir potansiyel Gürcistan’da mevcuttur. Bu nedenle, Gürcistan odaklı ayrı bir tanıtım stratejisi oluşturulup hayata geçirilmelidir. Tarihi geçmişleri ve kutsal mekanları bulunan bölgede Gürcülerden kalma kiliseler restore edilip çevre düzenlemeleri yapılmalı ve etraflarında alışveriş yapabilecekleri alanlar oluşturulmalıdır.

    1. Azerbaycan


Tiflis’ten Azerbaycan sınırına 45 dakikada ulaşılabilmektedir. Azerbaycan’a girebilmek için yoğun ve yorucu bir gümrük işlemleri prosedürü uygulanmaktadır. Yaklaşık üç saat süren işlemlerin bitmesinin ve Türk şoförlerinin serzenişlerinin dinlenmesinin ardından Tiflis’ten Bakü’ye giden 600km’lik yol gece yarısı tamamlanabilmiştir.

Gürcistan Azerbaycan sınırından 150 km içerde kurulmuş olan Gence’de verilen molada buranın 500 bin nüfuslu ve gelişmeye açık bir kent olduğu ve potansiyel olarak değerlendirilebileceği düşünülmüştür.

Bakü, tıpkı Gürcü şehirleri gibi düzenli kentsel tasarımı ve gece ışıklandırması ile oldukça estetik ve güzel bir şehir görünümündedir. Hazar denizi ile oldukça geniş bir ovanın buluştuğu bir noktada kurulmuş olan şehir adeta petrol kuyuları ile çevrelenmiş durumdadır (Örneğin, Bakü’nün çıkışında Lökbatan adlı bir yerleşim yerinin anlamı Devebatan’dır. Eskiden deve kervanların burada ham petrolün yüzeye vurduğu yerlerde çamura saplanırmış).

Ulaşım bağlantılarının kalitesi iyi olmasına rağmen çok sık görülen polis kontrol noktaları ve bu noktalarda durdurulan araçların varlığı ilk kez gelenler için rahatsız edici bir durum olarak göze çarpmaktadır. Gürcistan’da sunulan rahatlıktan sonra gerek gümrük prosedürlerinin fazlalığı gerekse polisin tutumu ülke adına olumsuz bir durum teşkil etmektedir.

Halkın gelir seviyesindeki farklılığa rağmen hedef kitle olarak alınabilecek bir potansiyelin varlığı ve halk arasında kış sporlarına karşı ilginin artması olumlu sonuçlar verebilir. Orta ve yüksek gelir seviyesine hitap edecek şekilde yapılacak uygun tanıtım kampanyaları hedef kitleye ulaşım açısından kolaylık sağlayabileceği gibi kış turizminin ve bölgenin tanıtımı açısından da oldukça önemlidir.

Gece varılan Bakü’nün giriş oldukça etkileyicidir. Hazar denizi kıyısında petrol tarlasının ortasında duran bu kent son sürat devam eden yenileme çalışmalarının ardından dünya ile rekabet edebilecek bir seviyeye erişebilir. Kentin estetiğini modern ve tarihi dokuyu bir araya getirerek oluşturmaya çalışan yönetim çok büyük mesafeler kaydetmiştir. 8 milyon Azerbaycanlının 4,5 milyonu Bakü’de yaşamaktadır.

Bakü’de turizmle ilgili taraflarla görüşmeye kendisi de Azerbaycanlı olan ve Türkiye’de de basılmış 4 kitabı bulunan bir kültür elçisi Türkiye’nin turizm müşavirliği çalışanı ve vekili Sayın Nizami Zöhrabi ile başlanmıştır. Yapılan görüşmelerde Azerbaycan’da faaliyet gösteren turizm ve seyahat acentelerinin listesi alınmış ve bunlardan en aktif çalışan ilk on firma hakkında detaylı bilgiler alınmıştır. Bu şekilde belirlenen hedef kitle ile iletişime geçilerek bu gruba yönelik yapılabilecek aktiviteler tartışılmıştır.

Daha sonra Azerbaycan Turizm Bakanlığı yetkilisi Sayın Mahir Gahramanov ile bir toplantı düzenlenerek karşılıklı yapılabilecek işler konuşulmuştur. Azerbaycan’da 2011 yılının turizm yılı olduğunu ve bakanlık olarak turizm konusunda yapılabilecek her türlü aktivite ve işbirliği için yardıma hazır olduklarını belirten yetkili Azerbaycan’da kış turizmi konusunda yeni gelişmeler olduğunu ve Quasar-Şahdağ adlı bir kış turizm merkezinin hazırlıkları konusunda son aşamaya gelindiğini ve 3 adet lift ile 5000 yataklık otel yatırımlarının yapılacağı bir projelerinin bulunduğunu aktarmıştır.

Türkiye’nin Bakü Büyük Elçiliğinde Kalkınma Bakanlığı Müşaviri Sayın Ferruh Tığı ile de görüşme yapılarak değerli görüşleri alınmıştır. Kalkınma ajanslarının son derece önemli işlere imza attığını belirten Müşavir, böyle bir çalışmanın KUDAKA ve faaliyet bölgesi adına çok olumlu sonuçlar doğuracağını, iyi bir tanıtım politikasının izlenmesi gerektiğini, daha önce Türkiye ile Suriye arasında uygulanmış olana benzer bir sınır ötesi işbirliği programının KUDAKA ile Azerbaycan arasında geliştirilebileceğini, Azerbaycan’ın Kalkınma (İnkişaf) Bakanlığı ile işbirliği yapılabileceğini, bölgesel kalkınma konusunda tecrübe aktarımı yapılabileceğini, 2011 turizm yılı nedeniyle KUDAKA’nın eğitim programı adı altında Bakü’den seçeceği gruplara Erzurum’da kış turizmi konusunda hem tanıtım hem de eğitim programları düzenleyebileceğini belirtiştir.

Azerbaycan ile Türkiye ve dolayısıyla TRA1 Düzey 2 Bölgesi ile turizm konusunda yapılabilecek işbirliği açısından;



Güçlü yönler

  1. Aynı soy, tarih, kültür ve dile sahip olmak Azerbaycan Cumhuriyeti ile bölge arasında yapılacak ortak çalışmalarda çok önemli bir avantajdır.

  2. Azerbaycan’da Türkiye ile ilgili konular çok yakından takip edilmektedir.

  3. Bütün yazılı ve görsel medyada, haber programlarında ve hatta filmlerde Türkiye vurgusu en yüksek düzeyde yapılmakta, geniş yer verilmekte ve Türkiye’nin diğer ülkelerle olan ilişkilerinde bile halk fikir beyan etmektedir.

  4. Kültürel açıdan TRA1 Düzey 2 Bölgesi ile Azerbaycan arasında çok yakın benzerlikler bulunmaktadır.

  5. Türk lehçeleri arasında Türkiye lehçesine en yakın dil Azerbaycan lehçesidir. Ayrıca lehçesi Azerbaycan’a lehçesiyle hemen hemen aynı olan TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nde yaşayan halk yüksek milli ve manevi değerleri nedeniyle Azerbaycan halkına karşı olumlu bir tavır da sergilemektedir. Bu durum turizm açısından önemli bir avantajdır.

Zayıf yönler;

  1. Türkiye ile Azerbaycan arasında direkt bir sınır geçişi bulunmamaktadır.

  2. Havayolu bağlantısı yetersiz ve TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nden direkt uçuş bulunmamaktadır,

  3. Azerbaycan’da kış turizmi merkezleri (yeni açılan merkez dışında) mevcut değildir. Bu nedenle kış sporları ve turizmi bilinmemektedir.

  4. Ülkede turizm sektörü öncelikli sektör değildir.

  5. Petrol ve petrol ürünleri üretiminin ve ihracatının çok olması nedeniyle halkın ve devletin ilgisi daha çok bu sektöre kaymıştır.

  6. Tarıma elverişli alanların ülke genelinde var olması nedeniyle tarım sektörü de önemli bir sektördür.

  7. Gümrük geçişleri zaman alıcı ve prosedür fazladır.

  8. Özellikle trafikten sorumlu emniyet güçlerinin çok fazla görünür olması turistlerce olumlu karşılanmamaktadır.

  9. Ülkede Bakü dışında turistik cazibesi olan yerler mevcut değildir veya çok azdır.

Fırsatlar

  1. Özellikle 2000’li yıllardan itibaren hızla gelişen ve ağırlıklı olarak petrol ve doğalgaza dayalı bir ekonomik kalkınma sağlayan ülkede vatandaşların ekonomik durumu da gittikçe iyileşmektedir. Bu nedenle insanlar giderek dışa açılma ihtiyacı duymakta ve turizm açısından önemli bir potansiyel teşkil etmektedir.

  2. Gerek Sovyetler Birliği’nden gelen kültürel kazanımlar gerekse tarihsel yatkınlık Azerbaycan halkının kültürel etkinliklere ve gezilere önem vermesini sağlamıştır.

  3. Gerek yerel ürünlerden gerekse Hazar denizinden kaynaklanan turistik potansiyeli geliştirme ve turizm konunda yeni açılımlar peşinde olan ülke 2011 yılını turizm yılı ilan etmiş ve çok önemli etkinliklerle bu konuda önemli işler yapmıştır.

  4. Küresel ekonomik krizle beraber petrol fiyatlarındaki ve dış talepteki düşüş Azerbaycan ekonomisini olumsuz etkilese de 2011 – 2015 döneminde ortalama %4,3’lük bir büyüme hedeflenmektedir.

  5. Petrol ve doğalgaz ihracatı gelirleri ile ekonomik denge sağlanmaktadır. Avrupa ekonomik krizinden ve Arap Baharı’ndan kaynaklanan bir durum nedeniyle Azerbaycanlı turistlerin büyük bölümü Türkiye’yi tercih etmektedir.

  6. Azerbaycanlı iş adamlarının özellikle turizm konusunda Türkiye’ye yatırım yapması önemli ve olumlu gelişmeler arasındandır.

  7. Azerbaycan’da Türkiye Türkçesinin çok rahat anlaşılmasından dolayı Türkiye TV kanalları ülkede çok geniş çapta seyredilmektedir. Bu nedenle, Türkiye Türkçesini yeni kuşak çok daha iyi konuşabilmekte ve Türkiye kültüründen etkilenmektedir.

Tehditler

  1. Turizm değer zincirinde yer alan diğer sektörlerle beraber konaklama sektöründe görülen yönetim ve işletme yönünden aksaklıklar turizm sektörünün gelişmesinde problemlere neden olmaktadır.

  2. Yüksek otel fiyatları ve tekel oluşturma çabaları turistlerin başka ülkelere yönelmesine neden olmaktadır.

  3. Türkiye’nin sağlık ve kış turizmi konusunda Azerbaycan’da tanıtımı yapılmamaktadır.

  4. Azerbaycan’da Türkiye Türkçesiyle yazılmış yazılı kaynakların çok az bulunması, bilimsel ve edebi yayınların çoğunlukla Rusça olması ve sinemalarda filmlerin Rusça gösterilmesi olumsuz bir durumdur.

Sonuç ve Öneriler

Azerbaycan’da yapılacak bir tanıtım kampanyasında sadece broşür dağıtma yöntemi kesinlikle eksik bir yöntemdir. Bu konuda başvurulabilecek otobüs giydirme, bilboard kiralama gibi yöntemler kullanılmalıdır. Bakü’de 2 ay boyunca en önemli noktalarda 3-4 bilboardun kiralanması ve 3-4 otobüsün giydirilmesi 10 ile 11 bin USD maliyetle gerçekleştirilebilmektedir. Halk en etkili tanıtım aracı olarak otobüs giydirmelerini belirtmektedir.

İstfest (İstanbul Alışveriş Festivali) döneminde Türkiye’ye giden turist sayısında %40 artış yaşanmıştır. Bu bağlamda bu tür alışveriş festivalleri TRA1 Düzey 2 Bölgesi ölçeğinde de düzenlenebilir.

Türkiye’nin ve TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin Azerbaycan’da tanıtılması adına turizm ve seyahat fuarlarına katılım dışında daha geniş kapsamlı faaliyetler yapılmalıdır. Azerbaycan’da Türkiye’nin yaz turizmi konusunda yeterli tanıtımı yapılmış ve bu konuda iyi bir farkındalık oluşmuştur. Bununla beraber, kış ve sağlık turizmi potansiyeli hakkında yeterli tanıtım yapılamamış ve farkındalık oluşmamıştır.

Azerbaycan radyoları ve TV programlarında yapılan Türkiye tanıtımlarının dışında tanıtım kampanyası mevcut değildir. Geniş kapsamlı bir tanıtım stratejisinin hazırlanması ve hayata geçirilmesi gerekir. Türkiye’nin ve bölgelerin tanıtımlarında ülkelere ve şehirlere göre kampanyalar düzenlenmesi ve hatta kent içinde de bölge ve semt ayrımına gidilmesi daha olumlu sonuçlar verecektir. Uygulanan tanıtım kampanyalarının izleme ve değerlendirmeleri Türkiye’nin turizm müşavirlikleri aracılığı ile yapılmalıdır.

Tanıtım kampanyalarında izlenecek yöntemlerin seçiminde (TV, bilboard, otobüs giydirme, dergi, gazete ilanı, yerel gazete ekleri, toplantı, konser, kongre vb.) müşavirliklerle çok sıkı işbirliğine gidilmelidir. Fiyatlar iyi araştırılmalı, ülke şartlarına göre değerlendirme yapılmalıdır.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi adına Azerbaycan’da düzenlenen turizm fuarlarına katılım kesinlikle sağlamalı ve gerek materyal seçiminde gerekse fuar sırasında katılan personelin çok titiz davranması sağlanarak geçmiş yıllarda oluşturulan olumsuz Erzurum imajı düzeltilmelidir.

Tanıtım çalışmalarında daha etkili sonuçlar almak için konunun ilgilisi olan kuruluşlarla yerinde ziyaret ederek temasa geçilmeli, birlikte iş yapabilecek kapasitede olanlara bölgede tanıtım turları düzenlenmelidir.

Azerbaycan’dan Türkiye’ye giden turist sayısı 2009 yılında 424.155’tir. 2010’da bu sayı 486.381’e yükselirken 2011 yılı Eylül ayı sonunda 453.957 kişi olmuştur. Bu sayının yılsonuna kadar 500.000 kişi olacağı tahmin edilmektedir. Azerbaycanlı turistlerin gittiği ülkeler sıralamasında Türkiye, Rusya, Gürcistan ve İran’dan sonra 4. sıradadır. Yaklaşık 2 milyon Azerbaycanlının Rusya’da yaşıyor ve çalışıyor olması ve iki ülke arasında ekonomik ve ticari ilişkilerin bulunması Rusya’nın ilk sırada bulunmasına neden olurken Gürcistan ve İran’ın turist bakımından ikinci ve üçüncü olmasına neden ise bu ülkelerde yaşayan akrabalardır. Bu ülkelerde bulunan akrabalara yapılan ziyaretler ve kara ve demiryolu bağlantılarının Türkiye’ye kıyasla daha iyi ve kısa olması ayrıca İran’da Şii Müslümanlar için önemli olan inanç merkezlerinin bulunması bu ülkelere giden turist sayısını arttırmaktır. Türkiye’ye gelen Azerbaycanlı turistlerin ilgi gösterdiği başlıca yerler İstanbul, Antalya, Akdeniz Bölgesi, İzmir, Ege Bölgesi ve Karadeniz Bölgesi’dir.

Azerbaycan’dan Türkiye’ye gitmek isteyen turistlerin büyük bölümü fiyatların uygun olmasını, dil konusundaki rahatlığı ve Türkiye’nin zengin kültürünü sebep göstermektedir. Bunun yanında yine turistlerin büyük bölümü tanıtım konusunda Azerbaycan ve Türkiye’de karşılıklı ve ortak tanıtım günlerinin yapılması ve kültürel faaliyetlerin düzenlenmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Türkiye’nin Azerbaycanlıların gözündeki imajı; turizm ülkesi, güçlü orduya sahip bir ülke, eski bir medeniyet ve güçlü bir ekonomisi olan ülke şeklindedir.

Halkın yarısından fazlasının Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kültür ilişkilerin seviyesinden memnun olmadıkları belirtilmektedir. Türkiye’nin Azerbaycan’da tanıtılması açısından halktan gelen önerilerin başında konser programlarının düzenlenmesi, Türkiye tanıtım günlerinin organize edilmesi ve bu kapsamda resim sergilerinin, kitap sergilerinin, folklor gruplarının gösterilerinin, sanat ve bilim adamlarını bir araya getiren konferansların yapılması önerilmektedir. Bunun yanında, dönüşümlü ve düzenli olarak Azerbaycan’da Türkiye ayı Türkiye’de de Azerbaycan ayı ve etkinlikleri düzenlenmesi de önerilmektedir.

Türkiye’nin Azerbaycan’a en yakın düzey 2 bölgeleri arasında yer alan TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin bu konumunu fırsata döndürecek şekilde tedbirler alınması gerekmektedir. Bu konuda yapılabilecekler arasında; bölge ile Azerbaycan arasında karayolu bağlantısında yaşanan sıkıntıların aşılması, uzun süren karayoluna alternatif ve kolay ulaşılabilir bir hava yolu bağlantısı sağlanması ve Bakü – Tiflis – Kars – Erzurum demiryolunun mümkün olan en kısa sürede hayata geçirilmesi gelmektedir. Mevcut durumda bir veya iki firmayla yapılan havayolu taşımacılığının gelişmesi için daha fazla firmanın pazara girmesi sağlanmalı ve içerisinde TRA1 Bölgesi hava alanlarının da bulunduğu alternatif uçuş güzergahları oluşturulmalıdır.




Yüklə 47,97 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin