Kibris’tan teorik dersler Baskin Oran

Kibris’tan teorik dersler

Baskin Oran

Tüm olayi dikkatle izledim ve çok konferans vs. verdim. Iki önemli sonuç çikartabilirim:

Birinci sonuç: Milliyetçilik ideolojisinin hepimize taktirdigi at gözlügü alabildigine yaygin.

Insanlar, ki çogu genç bunlarin, öyle bir sartlanmislar ki, sürekli olarak “toprak vermek/vermemek” kalibiyla düsünüyorlar. Oysa, uzun uzun anlatmisim ki, Kibris’i “vermek” diye bir sey söz konusu degil. Çünkü: a) Ne elimizde Kibris var (çünkü hem adadan Lozan md.20’yle vazgeçtik, hem de Garanti Antlasmasi md.4 uyarinca yalnizca Sampson darbesini savusturmak için yaptigimiz 1974 çikartmasi kalici hale geldigi için gayrimesru); b) Ne de yanimizda Kibrisli Türkler var (çünkü M.Ali Talat’i seçmek suretiyle Türkiye’ye degil AB’ye katilmak istediklerini gösterdiler).

Ilginçtir, 9 Eylül Üniversitesindeki konferansta, durmadan “Vermeyiz!” diyen gence sordum: “Senden 5 milyar borç rica edebilir miyim?” Sasirdi: “O kadar param yok”. “Iste ben de bunu söylemek istiyordum”, dedim, “olmayani veremezsin”.

* * *

Yanlis anlasilmasin; bunlar bizim genellikle MHP’yle özdeslestirdigimiz insanlar degil katiyen. Sunu okuyun:

“Sayin Baskin Hocam, Degerli mesajiniz için tesekkür ederim, mutlu ettiniz... Elestiriniz benim için önemli...Yine de izninizle görüslerimi koruyorum: temelde Türk Silahli Kuvvetlerinin uluslararasi hukuka uygun olarak katliami önledigini ve barisi sagladigini düsünüyor, bu özverili müdahalenin kötülenmesini içime sindiremiyorum. Ben enternasyonalistim. Ama, Rumlar kendileri karsitlik güdüyorlar, haksiz ve kötü niyetliler, Türkleri, bizi magdur ediyorlar.”

Sanirim anlasildi. Tarih içinde çesitli zamanlarda nasil namazla-aptesle hiç ilgisi olmayanlar “Din Elden Gidiyor” diye kalkistiysa, simdi de Türkçü ideolojiyle hiç ilgisi olmayanlar “Kibris Elden Gidiyor” diye kalkisiyor. Ikisi de tamamen ayni slogan, ikisi de tamamen ayni panikten.

Panik, çünkü çocukluklarindan itibaren belletilmisten çok farkli bir sey yapiliyor ve bunu öcü belletilmis birileri yapiyor. Oysa, görebilseler ki:

a) Milliyetçilik, yurtseverlik gibi masum ve dogal degil. Millete atgözlügü takan bir ideoloji ve bu yüzden de milleti kolayca perisan edebilir. Nitekim, en azindan Kibris konusunda edegeldi.

b) Kibris’ta çözüm getiren grup, 1923’teki Kemalist yukaridan devrim’e asagidan tepki veren mürtecilerin torunlari ama, ayni zamanda da, Kemalist yukaridan devrim’in ikinci dalgasi olan AB Uyum Paketlerini simdi geçiren insanlar.

c) Uyum Paketlerine karsi çikanlar ise, 1923 yukaridan devrimini yapanlarin torunlari!

* * *

Kimse itiraz etmeye kalkmasin: CHP iktidarda olsaydi, bu demokrasi paketlerini geçirmezdi. Çünkü, devletin parçalanmasindan korkardi!

Iste, bütün mesele burada: Devlet, bireyi özgürlestirdigi zaman mi parçalanir, yoksa susta durdurmaya devam ettigi zaman mi.

“Kemalist” CHP’nin anlamadigi sey su: Türkiye 1923’te Feodal Devlet’ten Ulus-devlet’e geçti. Simdi de Ulus-devlet’ten (yani, alt-kimlikleri bastirarak millet’i basat etnik grubun kesin egemenligi altinda insaya girisen devlet türünden) Demokratik Devlet’e (yani, millet’in alt-kimliklerden olustugunu anlayan devlet türüne) geçiyor. 1920’lerde millet’i olusturan sey Ulus-devlet idi, 2000’lerde birarada tutacak sey Demokratik Devlet. Bu kadar basit.

“Kibris’i Girit gibi veriyoruz!” slogani, daha Imparatorlugun bitmis oldugunun bile idrak edilemedigini göstermekte; nerede ki 2000’lerdeki olay idrak edile...

* * *

Ikinci önemli sonuç ise su: Türkiye artik Ulus-devlet’ten Demokratik Devlet’e geçilmekte oldugunun farkinda ve bu geçisi destekliyor. Kibris’ta M.Ali Talat genel seçimlerde yüzde 50 sularindaki oy oranini referandumda yüzde 65’e yükseltti. Türkiye’de AKP 03 Kasim 2002 genel seçimlerinde yüzde 34,2 olan oy oranini, Kibris’ta çözüm getirecegini açikça ilan ettikten sonra yapilan 28 Mart 2004 yerel seçimlerinde yüzde 43’e yükseltti.

Her iki ülkede de milliyetçiler yenildiler ve milliyetçi olmayanlar kazandilar. Türkiye iyiye gidiyor; içiniz rahat olsun.

* * *

Ha, dogru, AKP ortaçagda kalmis “cemaat” kavramina dayanmakta. Ama orada duramayacak; hizla evrimlesiyor. Çünkü yüzde 43’ün 10’u Islamci, 33’ü protestocu.

Orada durmaya kalktigi takdirde, geçmisin karanliklarinda kalmis partilere nasil vuruyorsak, AKP’ye de öyle vuracagiz. Sirtimizda yumurta küfesi de yok, babamizin oglu da degiller.