Mahmut arslan hak-iŞ Konfederasyonu Genel Başkanı hak-iŞ Konfederasyonu 38. Kuruluş Yıldönümü Emek ve Toplum Kongresi Açılış Konuşması



Yüklə 41,81 Kb.
tarix02.11.2017
ölçüsü41,81 Kb.
#27306

Mahmut ARSLAN

HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı

HAK-İŞ Konfederasyonu 38. Kuruluş Yıldönümü

Emek ve Toplum Kongresi Açılış Konuşması

23 Ekim 2013/Ankara

Sayın Bakanım,

Sayın Milletvekilleri,

Siyasi Partilerin Değerli Temsilcileri,

İşçi ve İşveren ve

Memur Konfederasyonlarımızın Değerli Temsilcileri

Kıymetli Akademisyenler,

Sendikalarımızın Değerli Temsilcileri,

Sevgili Çalışma Arkadaşlarım,

Kıymetli Misafirler,

Değerli Basın Mensupları,

Konfederasyonumuzun 38. yaş günü etkinliklerine ve "Emek ve Toplum Kongremize" katılımınız dolayısıyla teşekkür ediyor, şahsım ve HAK-İŞ Konfederasyonu adına sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

17 sendikasıyla Türkiye’nin ikinci büyük işçi konfederasyonu olan HAK-İŞ, klasik sendikacılık anlayışı yerine hayata ve insana dair her alanda faaliyet göstermektedir. Türkiye’nin gelişme yönündeki toplumsal dönüşüm sürecine katkısını sürdürmektedir.

Bu sendikacılık anlayışına uygun olarak Emek temasıyla ve “Kısa Film Uzun İş” sloganıyla geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediğimiz Kısa Film Yarışmasının bu yıl ikincisini dün akşam yoğun bir protokolün katılımıyla gerçekleştirdik.

HAK-İŞ olarak, film yarışması ile emeği bilgi, sanat ve kültürle buluşturmayı, insan emeğinin sanatsal alandaki çalışmalarına bir farkındalık kazandırmayı amaçladık ve bu amacımıza da ulaştığımızı görüyorum.

38. Kuruluş yıldönümümüzü aynı zamanda “Emek ve Toplum Kongresi” ile akademik bir tartışmaya ev sahipliği yapacağız.

Sendikalar, Çalışma Hayatı, Evrenselleşen Sosyal Sorunlar ve Toplumsal Hareketler ile Çalışma Hayatı, Yeni Anayasa, Demokratik Gelişim, Emek ve Toplum konularında paneller değerli akademisyenlerimizin katılımıyla gerçekleştirilecek.

Sayın Bakanım,

Değerli Konuklar,

HAK-İŞ Konfederasyonu, 38 yıllık tarihi geçmişinin her aşamasında bilimsel sendikacılığı önceleyerek, bilimsel sendikacılığın gelişimine önem vermiş bir konfederasyon olmuştur.

Emek ilişkilerinin dönüşüme uğradığı günümüzde, Konfederasyon olarak bir taraftan sendikacılığın eylem ve hak arama yönünü tavizsiz bir şekilde yerine getirmeye çalışırken diğer taraftan da toplumsal kalkınmaya hizmet etmeyi temel ilke olarak kabul ediyoruz.

HAK-İŞ Konfederasyonu, sendikal hareketin dar anlamı ve dar kalıpları yerine toplumsal boyutu ve uluslararası boyutuyla iç içe değerlendirilmesinin gereğine her zaman inanmıştır.

HAK-İŞ Konfederasyonu, ilkeli olmayı, kararlı olmayı, realist olmayı, erdemli olmayı ilkeleri ve sendikal duruşunun temel unsurları olarak belirlemiştir.

Bu çerçevede, ülkemizde yeni bir sendikal kültürün, yeni bir endüstriyel ilişkiler sisteminin gelişmesi için büyük bir çaba içerisinde olmuştur.

Konfederasyonumuzun ‘yeni’ olarak tanımladığı süreç, bilimsel ve sistematik olmayı, katılımcı-demokratik ve çoğulcu bir yapıyı, gerçeklere ve gelişmelere açık olmayı, sloganlar yerine üretmeyi ve politika oluşturmayı, teklif etmeyi ve gerçekleştirmeyi ifade etmektedir.

Konfederasyonumuz "yeni" olarak tanımladığı bu süreci içselleştirmiş ve her boyutuyla, tüm kurumsal damarlarına yansıtmıştır.

Bu yeni sürecin, 60 yılı aşkın tarihi bir geçmişe sahip olan ülkemiz sendikal hareketine, endüstriyel ilişkiler sistemimize ve çalışma hayatımıza tam olarak yansımasına ihtiyaç vardır.

Bunun için daha çok araştırmaya, incelemeye, sistematik düşünceye ve bilimsel çalışmaya gereksinim duymaktadır. Ancak bu sayede ülkemiz sendikal hareketi, endüstriyel ilişkiler sistemi ve çalışma hayatı daha da güçlenecektir.

Uluslararası boyutuyla, emek boyutuyla ve toplum boyutuyla önemli bir çığır açacağını düşündüğümüz "HAK-İŞ Uluslararası Emek ve Toplum Dergisi”ni yayınlamaya başladık ve kısa bir sürede 3. sayısını değerli akademisyenlerimizin katkısıyla okuyucularla buluşturduk.

HAK-İŞ olarak, bir ülkedeki gelişimin somut göstergelerinden bir tanesinin de insanlar tarafından üretilen bilimsel yayınlar olduğuna inanıyoruz.

Ülkeler geleceklerini garanti altına almak için sağlıklı bir temele dayanan yayın politikasını ve üretimini geliştirmek durumundadırlar.

Büyük atılım yapmasına rağmen Türkiye’de sağlam bir bilimsel araştırma geleneğinin yerleşmesine katkı sağlamak gerekmektedir.

Özellikle yaratıcılık gerektiren eğitim etkinlikleri, eğitimin araştırma ile bütünleştirilmesi yani insanın yapabileceklerinin sınırsızlığının keşfine yönelik eksiklikler bulunmaktadır.

Hizmet sendikacılığını ilke edinen HAK-İŞ Konfederasyonu olarak “Uluslararası Emek ve Toplum Dergisi” ile bilimin öncüsü insanı geliştirmek, bilgiye hızlı ulaşım sağlamak ve insan emeğine sahip çıkmayı amaçlıyoruz.

Çünkü bilim bir yolculuksa, yolcusu da insandır. Yunus Emre’nin “İlim, ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, Sen kendini bilmezsen, Bu nice okumaktır” sözleri bizlere ışık tutmuştur.

Bilim bir resimse, insan da ressamıdır. Sonuçta insanın gelişmişliği bilimin gelişmişliğini getirir, tüm dünyada da bir ülkenin gelişmişliği bu pencereden ele alınır.

Bütün bilim ve teknoloji göstergeleri Türkiye’nin bir bilim ülkesi olarak giderek yükseldiğini göstermektedir.

Daha üst sıralara çıkabilmek için Türkiye’nin bilimsel gerçekler ışığında yayınlarını artırması, bilim dünyasına tümüyle entegre olması ve insanın keşfi için yatırımlarını artırması gerekmektedir.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, inançlarımız ve değerlerimiz ışığında, misyon ve vizyonumuz temellinde, emeğe ve insana hizmeti bir borç biliyoruz.

Çalışma hayatında yaşanan sorunların çözümsüz olmadığına inanıyoruz. Bu sorunlara çözümü akademisyenlerle aramak istiyoruz.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, üzerimize düşeni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Bugün gerçekleştirdiğimiz “Emek ve Toplum Kongresi” ile “insana hizmet-emeğe saygı" ilkesiyle sendikacılıkta bilime pencere açacak, başarılı bir çalışmaya imza attığımıza inanıyoruz.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak 40 yıla yaklaşan sendikacılık tarihimizde sürekli olarak sorgulayan, yenilenen ve güçlenen bir anlayışı benimsiyoruz.

Bu kapsamda HAK-İŞ Uluslararası Emek ve Toplum Dergisini çıkarıyoruz. Değerli akademisyenlerden de dergimize katkı sağlamasını istiyoruz.

Dergimizin ortaya çıkmasında büyük özveri ile çaba gösteren ve katkı veren herkese teşekkür ediyoruz.

Bugün burada gerçekleştirilecek olan “Emek ve Toplum kongresi” ile akademik bir tartışmaya ev sahipliği yapacağız. HAK-İŞ olarak, bu toplantının ilerde gerçekleştirmeyi planladığımız daha güçlü ve geniş katılımlı arama konferansının bir başlangıcı olduğunu düşünüyoruz.

HAK-İŞ olarak yeni önerilere açık olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bu önerileri hayata geçirmek istiyoruz. Katkı vereceğinizi umuyoruz. Birlikte çalışmak istiyoruz.

Bugün gerçekleştireceğimiz panellerde yapılacak konuşmalarla çalışma hayatına ilişkin önemli önerilerin ortaya konulacağına inanıyor ve başarılar diliyorum.

Sayın Bakanım,

Değerli Konuklar,

Son yıllarda iş piyasamız açısından son derece önemli yasal düzenlemeler hayata geçirilmiş olsa da işsizlik ve istihdam oranlarında rakamsal iyileşmeler görülse de hala çözüm bekleyen sorunlarımız var.

Bu sorunlardan kısaca bahsetmek ve çözüm önerilerimizi sunmak istiyorum. Bunlardan en önemlisini alt işverenlik uygulaması oluşturmaktadır.

Başta belediyeler olmak üzere kamu ve özel sektörde her geçen gün daha da yaygınlaşan taşeron işçilik uygulaması çalışma hayatının en temel sorunu haline gelmiştir.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak kölelik sistemiyle eş değer bir hale gelen ve kabul edilemez bulduğumuz alt işverenlik uygulamasını teşvik eden politikaların terk edilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Taşeron işçilerinin durumunun düzeltilmesi anlamında 94 sayılı ILO sözleşmesi önemlidir.

HAK-İŞ olarak, kamudaki asli görev ve süreklilik arzeden işlerin kamu işçileri eliyle görülmesini, taşeron çalıştırılmamasını ve kamudaki geçici işçilere kadro verilmesini talep ediyoruz.

Sayın Bakanım,

Kıymetli Konuklar,

Çalışma hayatının önemli gündem maddelerinden bir diğerini de kuşkusuz Kıdem Tazminatı konusu oluşturmaktadır.

Biz, kıdem tazminatı haklarımızın garanti edilmesinden yanayız. Kıdem tazminatının kaldırılması, yok edilmesi, düşürülmesi gibi bir yaklaşımı asla kabul etmeyiz.

HAK-İŞ olarak, Kıdem tazminatının alınması konusunda yaşanan sorunları ortadan kaldıracak, kıdem tazminatını istisnasız her bir çalışan için güvence altına alacak, haksızlıkların, adaletsizliklerin olmadığı, uygulanabilir ve sürdürülebilir güçlü bir sistemin kurulmasından yanayız.

Değerli Konuklar,

Çalışma hayatının önemli gündem maddelerinden bir diğeri de geçici istihdam büroları konusudur.

HAK-İŞ olarak bu konuya bakışımız da çalışanların hak ve menfaatleri çerçevesindedir.

Çalışanların kıdem tazminatı, yıllık ücretli izinleri ve ücretleri konusunda mağduriyetler meydana gelecektir.

HAK-İŞ olarak, bu çalışma şeklinin suiistimal edileceğini düşünüyoruz. Bu konuda da temel referansımız ILO ve AB’dir.

Kıymetli Konuklar,

HAK-İŞ olarak ülkemiz işgücü piyasasına ilişkin sorunların çözümü, eksikliklerin giderilmesi için politika ve araçların bütüncül bir yaklaşımla hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Çalışma hayatına ilişkin sorunların çözümü, eksikliklerin giderilmesi için, bütüncül bir yaklaşımla, adil ve sürdürülebilir bir “sosyal model” hayata geçirilmelidir.

Kıymetli Misafirler,

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, her fırsatta sosyal diyalogun önemine dikkat çekiyoruz. Bu kapsamda Ekonomik ve Sosyal konseyin önemli bir sosyal diyalog mekanizması olduğuna inanıyoruz.

Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan da 26 Eylül 2013 tarihinde toplanan Çalışma Meclisi Toplantısında Ekonomik ve Sosyal Konseyin, Anayasa değişikliğiyle anayasal bir kurum haline getirildiğini, konseyin yasasıyla ilgili çalışmalara da hız verildiğini ve yasanın çıkmasıyla diyaloğun daha da güçlendirileceğini söylemişti.

Başbakanımızın bu önemli açıklamasının ardından Hükümetin ESK’yı gündemine alması önemli bir gelişmedir. Ancak tasarı taslağına son şekli verilmeden önce sosyal diyalog mekanizmasının işletilerek, sosyal tarafların görüşleri dikkate alınmalıdır.

Anayasal bir mekanizma olan ve en son 2009 yılında toplanan ekonomik sosyal konseyin, düzenli olarak toplanması ülkemiz çalışma hayatının sorunlarını çözmede sosyal diyalogun etkin şekilde kullanımına katkı sağlayacaktır.

Değerli Konuklar,

Kıdem tazminatı, taşeron çalışma, geçici istihdam bürolarıyla birlikte sendikal mevzuatın özellikle barajlar ve sendikal güvenceler boyutuyla tekrar ele alınması gerekiyor.

Çalışma hayatının tüm aktörlerinin taleplerinin dikkate alınarak çözüm bulunmalı, aksi halde tek taraflı çalışanlar ötelenerek, sadece işveren odaklı bir bakış açısıyla yapılacak düzenlemeler çalışma hayatının dengelerini dinamitleyecektir.

Bugün Türkiye dünyanın parlayan bir ekonomisi, G20’nin en aktif üyelerinden birisi durumunda ise bu ülkemiz işçi ve işverenlerinin birlikte inşa ettiği bir başarıdır.

Bu başarıyı daha ileriye taşımak için, Daha güçlü bir Türkiye’ye ulaşmak için, rekabet gücü yüksek işletmeler için, insan onuruna yakışır şartlarda çalışan işçiler için, mutlu insanlar için sendikaların ve işverenlerin sosyal diyalog ve kurumsallaşan ilişkiler çerçevesinde ortak akıl, erdem ve sağduyu içinde “birlikte” hareket etmesi büyük bir itici güç olacaktır.

Saygıdeğer Konuklar,

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Türkiye’nin demokratikleşme yolunda önemli bir süreçten geçtiğine inanıyoruz.

Başbakanımız tarafından açıklanan demokratikleşme paketini, Türkiye’deki demokratikleşme sürecinin devam etmesi ve demokratikleşme yolundaki kararlılığın gösterilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz.

Demokratikleşme paketi içerisinde yer alan ve özellikle yasal düzenleme gerektiren reformlar, TBMM sürecinde tartışılarak şekillenecektir.

Sivil toplum örgütlerinin de sürece katkısının alınması paketin içeriğinin geliştirilmesi ve toplumun bütün kesimlerince kabul görmesi açısından önem taşımaktadır.

Kıymetli Konuklar,

HAK-İŞ olarak, Türkiye’nin demokrasi başta olmak üzere hayata dair her alanda yeni ve çağdaş standartlara kavuşması en büyük talebimizdir.

Türkiye’nin birikimleriyle bu dönüşümü gerçekleştireceğine, reform çalışmalarını kesintisiz sürdüreceğine inanıyor, bu çalışmaların yeni ve sivil bir anayasa ile zirve yapmasını bekliyoruz.

Yeni anayasa siyasi hesaplarla kesintiye uğratılmamalı, dar çıkarların ve taassupların ötesinde, Türkiye’nin büyük iddialarına denk düşen, yeni sivil ve demokratik bir anayasa hayata geçirilmelidir.

Kıymetli Konuklar,

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, terörün son bulması silahların susması ve barış sürecinin egemen olması için çözüm sürecini destekliyoruz ve başarıyla sonuçlanmasını arzu ediyoruz.

Kıymetli Konuklar,

HAK-İŞ her geçen gün büyüyüp güçlenmeye devam ediyor.

2011 yılında gerçekleştirdiğimiz 12. Olağan Genel Kurulumuzda başlattığımız örgütlenme seferberliğine uygun olarak sendika sayımızı ve faaliyet alanlarını artırmış bir HAK-İŞ ile karşınızdayız.

HAK-İŞ, 38. Kuruluş Yıldönümünü biri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde olmak üzere, toplam 17 sendikası ve üyelerinden aldığı güçle kutlamaktadır.

HAK-İŞ’li olan ya da olmayan bütün emekçi kardeşlerimizi selamlıyorum.

Başta gençler ve kadınlar olmak üzere bütün çalışanlarımızın, emekçilerimizin hepsini, bir kez daha sendikalı olmaya, HAK-İŞ’li olmaya davet ediyorum.

Hem örgütlü Türkiye, hem de örgütleyen bir HAK-İŞ hedefine uygun olarak çalışıyoruz.

Bir sonraki kuruluş yıldönümümüzde daha güçlü ve da büyük bir HAK-İŞ ile karşınızda olmayı amaçlıyoruz.

Bu bilinçle; 38. yaş günümüz ile HAK-İŞ II. Kısa Film Yarışması ödül töreni ve değerli akademisyenlerimizin katılımıyla kapsayıcı bir şekilde gerçekleştireceğimiz “Emek ve Toplum Kongremiz”e gösterdiğiniz ilgi ve katılımdan dolayı tekrar hepinize teşekkür ediyor,

Saygılarımı sunuyorum.
Yüklə 41,81 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin