Paragraf çalişma kağidi



Yüklə 242,28 Kb.
səhifə1/3
tarix26.07.2018
ölçüsü242,28 Kb.
#58601
  1   2   3




PARAGRAF ÇALIŞMA KAĞIDI
Arkadaşlar, aşağıda dağınık halde verilen paragrafları tekrar eski haline getirmek için cümlelerin baş kısmındaki numaraları mantıklı bir sırayla kutucuklara yazalım.


1 - Çocuk, odasından dışarıyı izliyordu.

2 - Bahar gelmiş, çimenler yeşermişti.

3 - Dışarıda oyun oynamak istiyorum, olur değil mi?

4- Sonra içeri koşup annesine dedi ki:


2 - 1 - 5 - 4 - 3
5- Baktı ki arkadaşları dışarıda saklambaç oynuyor.


(1) Koşarak evden çıktım, okula geldim.

(2) Gece 02.00‘ye kadar matematik sınavına çalıştım.

(3) Saate baktığımda saat 10.30’du.

(4) Sabah uyumuş kalmışım, telaşla saate baktım.

(5) Okula geldiğimde öğrenciler sınavdan çıkıyordu.


1- Arkadaşım bisikletini çok sevmişti.

2- Arkadaşım çok çalışkan bir öğrenciydi.

3- Hatta kırılır diye binmeye kıyamıyordu.

4- Karnesi iyi olduğu için babası bisiklet almıştı.

5- Karnesi hep beş idi ve takdir aldı.


(1) Çocuk televizyonu çok fazla izliyormuş.

(2) Doktor, çocuğa gözlük kullanmasını tavsiye etmiş.

(3) Pişmanmış, artık televizyonu çok izlemiyormuş.

(4) Çocuğa ailesiyle birlikte doktora gitmesini söylemiş.

(5) Rehber öğretmeni bir gün sınıfta göz testi yapmış.



1- Köyde genç bir çobanla karşılaşmış.

2- Bir gün ava çıktığında uzaklarda bir köy görmüş.

3- Çok susayan hükümdar çobandan su istemiş.

4- Tek başına o köye doğru gitmiş.

5- Bir zamanlar bir hükümdar varmış.



(1) Yaya geçidine doğru yürüdüler.

(2) Küçük kız, annesinin elini tutmuş yürüyordu.

(3) Kendilerine yeşil ışığın yanmasını beklediler.

(4) Beraber yolun karşısına geçeceklerdi.

(5) Yeşil ışık yanınca karşıya geçtiler.




1- Otobüsleri 8.35’te yola çıktı.

2- Kardeşim 7.55’te okula ulaştı.

3- Kardeşim Kayseri Bilim Merkezi’ne gidecekti.

4- Arkadaşları onu okulun önünde bekliyordu.

5- Arkadaşlarının yanına gitmek için yola koyuldu.



(1) Bir daha kim bilir ne zaman buluşuruz diyerek ayrıldılar.
(2)
Birbirlerini görünce çok şaşırdılar.
(3) Birbirlerinden ayrı geçen yılları bıkmadan anlattılar.
(4) Sonra sıcacık bir kahveye giderek oturdular.


(5) Yağmurlu bir gün iki eski dost yolda karşılaştılar.




ANLATIM BİÇİMLERİ ÇALIŞMA KAĞIDI
IŞMA KÂĞIDI

Arkadaşlar, aşağıdaki metinlerin başına hangi anlatım biçimine ‘’Açıklama, Tartışma, Öyküleme, Betimleme’’ uygunsa onu yazalım.

Öyküleme

Bir kuzu dereden su içiyormuş. Aç bir kurt derenin yukarısından su içerken kuzuya demiş ki:

‘’Neden benim içtiğim suyu bulandırıyorsun?’’ Kuzu: ‘’Aman efendim ben aşağıdayım, siz yu-karıdasınız, ben sizin suyunuzu nasıl bulandırabilirim ki!’’ Kurt: ‘’Sen geçen yıl benim arkam-dan konuşmuşsun.’’ Kuzu: ‘’İyi de ben bu yıl doğdum.’’ demiş. Kurt: ‘’Sen yapmadıysan bile seninkilerden biri yapmıştır, işiniz gücünüz beni çekiştirmek.’’ deyip kuzuyu yemiş.


Ay’da atmosfer yoktur. Bu sebeple gündüzleri 100 C geceleri ise -150 C olabilmektedir. Bu sebeple Ay’da fiziksel çözülme çok fazladır. Yani kaya parçaları Ay’da pek yoktur. Daha çok kum taneleri büyüklüğünde topraklar vardır. Konuyu anlamanız için şöyle bir örnek verelim. Bir insan çok sıcak bir su içse, adından çok soğuk bir su içse, tekrar sıcak su, tekrar soğuk su…

O insanın dişleri dökülmeye başlar. Yine Dünya’daki çöllerde böyle oluşmuştur.

Kırıkkale Yurtkur’dan kampüse doğru uzanan bir yol. Etrafı ağaçlarla dolu... Ağaçların yere düşen yaprakları rüzgârla sağa sola savruluyor. Hafif bir yağmur, toprak kokusu… İlerideki tepede sis bulutları… Yağmur suları yol boyunca çukur kısımlarda küçük su birikintileri oluş-turmuş. Durakta dolmuş bekleyen mutlu, üzgün, çekingen insanlar… İnsanların ellerinde kır-mızı, yeşil, mavi şemsiyeler… Birçoğunun ayakkabılarında ise çamurlar var.



Kilisli baba bir gün oğluna artık sana para vermeyeceğim, kendi paranı kendin kazan ve ka-zandığın parayı getirip bana ver, demiş. İlk gün çocuk annesinden para alıp babasına vermiş. Baba aldığı parayı denize atmış. Çocuk bir şey dememiş. Durumu anlayan adam karısına, sa-kın çocuğa para verme, demiş. İkinci gün çocuk bir işte çalışıp para kazanmış ve babasına pa-rayı vermiş. Baba tam parayı denize atacakken çocuk, lütfen baba parayı denize atma, demiş.




İnsanlara bakıyorum da kendi yaptıkları şeyleri başkasına sakın sen yapma, diyor. Tabi ki bu öğütler havada kalıyor. Hani adamın birinin çok bal yiyen bir çocuğu vardır. Adam çocuğunu bilge bir insana götürür. Bilgeye, şu çocuğa bir öğüt ver, der. Bilge, kırk gün sonra gelin, der. Kırk gün sonra bilge adam çocuğa, bal yeme, der. Adam şaşırır bunu neden kırk gün önce söy-lemedin, der. Bilge, iyi de sizin geldiğiniz sabah ben de bal yemiştim, der.



Sivas’ın Altınyayla İlçesi, 6 asır önce kurulduğu, eski adının Tonus olduğu Osmanlıca tapu-larda vardır. Tarihinin ilk çağlarından bu güne kadar Mezopotamya, Hitit, Roma, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin yerleşim merkezi olmuştur. Şarkışla İlçesine bağlı nahiye olarak faaliyetini sürdürmekte iken 1972 yılında Tonus’un adı Altınyayla olarak değiştirilmiştir. Altın-yayla 20 Mayıs 1990 tarihinde ilçe statüsüne kavuşmuştur.




Tilki, yol başında durmuş etrafı gözetliyormuş. Karşıdan yaman bir kurtla bir çoban köpeği-

nin güle oynaya geldiklerini görmüş. Yanlarına gidip dostluklarının gerekçesini sormuş. Köpek "Dün bu kurt bizim sürüye saldırdı. Birkaç koyunu boğazladı. Arkasından koştum ama yetişe-medim. Çoban da beni evire çevire dövdü. Ben de gidip eski düşmanımla dost oldum... Dost-luğumuzun gerekçesi çobandır." demiş.

90’lı yıllarda çocuk olmak ne güzeldi. Okumayı yazmayı öğretmenimizin tahta kenarına astığı fişlerden öğrendik. Defterlerimize evler çizerdik; yaz, kış duman çıkardı bacalarından, defter kenarlarına süsler yapardık. Okuldan çıkınca oyunlar oynardık misket, sek sek, ip atlama, sak-lambaç… Akşam misafirler gelirdi, evde sobanın üzerinde çay fokur fokur kaynardı. Şimdiki ço-cukların bizimkisi kadar güzel bir çocukluk yaşadıklarını sanmıyorum.




Sivas’ta 1800 rakımlı bir köy... Köyün orta yerinde iki katlı bir köy konağı var. Köy ağaçsız.

Yollar dikdörtgen parke taşlarıyla döşeli. Yine köyün ortasında beyaz boyalı bir cami var. Okul köyün yukarı kısmında, bahçesi taş duvarlarla çevrili. Okulun ön tarafında bağımsızlığımızın sembolü ay- yıldızlı bayrağımız dalgalanıyor. Köyün kuzey tarafında Dızmır Dağı tüm heybe-tiyle duruyor. Köyün yüksekliği 1800 metre, Dızmır Dağı’nın yüksekliğini varın siz hesaplayın.


Televizyonda spor haberlerini izleyeyim, dedim. Haberde futbol maçlarının kaç kaç sonuçlan-dığından, hangi futbolcunun kaç milyon liraya transfer olduğundan, hangi futbolcunun sol adalesinin yırtıldığından vb. bahsetti. Sonra da sunucu spor haberleri burada bitmiştir, iyi ak-şamlar, dedi. Zaten basketbol, voleybol, güreş, masa tenisi, yüzme, buz hokeyi vb. spor dalı değil ki(!) Siz o spor haberleri yazan yeri değiştirip futbol haberleri yazın lütfen.




Genç adamın burnu beyaz bantlarla sarılıydı. Gözlerinin rengi kahverengi ve beyazdı. Göz-lerinin altında mor halkalar oluşmuştu. Siyah saçlarını arkaya doğru taramıştı. Yüzünün büyük bir kısmında benler kaplıyordu. Üzerinde siyah bir takım elbise vardı. Taktığı kırmızı kravatın üzerinde mavi çizgiler vardı. Ayağına kahverengi deri bir ayakkabı giymişti. Elindeki akıllı te-lefonunun kabı siyahtı. İmranlı ilçesine ilk kez gelmiş gibi sağa sola bakıyordu.



Türklerin tarihleri boyunca Karagöz ile Hacivat adlı bir tiyatro oyunları vardır. Bu, ışıklı bir perde oyunudur. Bu perdenin arkasında mumlar yanar, ışıklar parlar. Deve derisinden kesil-miş, boyanmış Karagöz ve Hacivat suretleri değneklere takılıp bu perdeye dayatılır. Perdenin arkasında gizlenen kişi bu suretleri oynatır. Günümüzde daha çok Ramazan’da çocuklara yö-nelik programlarda gösterilir.




Sizler hiç evinizin anahtarını tanımadığınız insanlara emanet eder misiniz? Tanımadığınız ki-şiler sizin ya da ailenizin fotoğrafını istese çıkarıp verir misiniz? Peki aile sırlarınızı yine o tanı-madığınız insanlara söyler misiniz? Cevapları duyar gibiyim. ‘'Olur mu öyle şey? Tabi ki yapma-yız diyorsunuz değil mi? Şimdi tekrar soruyorum. Sosyal medya da neden tanımadığınız insan-larla şifrelerinizi, fotoğraflarınızı, sırlarınızı vb. paylaşıyorsunuz?



Bir köylünün çok becerikli bir kedisi varmış. Gelen misafirlere tepsi ile çay getirebiliyormuş. Kediyi görenler ondan övgü ile bahsediyormuş. Köyün önde gelenlerinde biri, onun ne kadar becerikli olsa da sonuçta bir kedi olduğun göstermek için kediyi görmek istemiş. Kedi çay dolu tepsiyi getirdiğinde, adam cebindeki fareyi çıkarıp ortaya bırakmış. Kedi tepsiyi bırakıp farenin peşinde koşmaya başlamış, evin altını üstüne getirmiş.




DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİRME YOLLARI ÇALIŞMA KÂĞIDI



Arkadaşlar, aşağıdaki paragrafların başına hangi düşünceyi geliştirme yöntemine ‘’Tanımlama, Tanık Gösterme, Örneklendirme, Sayısal Verilerden Yararlanma, Karşılaştırma, Benzetme, Kişileştirme’’ uygunsa onu yazalım.


Tanımlama

Vatan, bir halkın üzerinde yaşadığı, kültürünü oluşturduğu toprak parçası demektir. Diğer bir ifade ile sevinçte ve tasada aynı duyguları paylaşan insanların birlikte yaşam sürdükleri toprak parçasıdır. Vatan, atalarımızın kanları ile kazanıp kanları pahasına savundukları toprak demek-tir. Vatan, bir ulusun bireylerinin barındığı kara parçasıdır.




İnsan yaşadığı sürece mutlu olmak, refah ve huzur içinde yüzmek ister. Bu; istemeyle değil, çalışmayla gerçekleşebilir. Milli şairimizin şu dizelerinde olduğu gibi: ‘‘Bir baksana, gökler uya-nık, yer uyanıktır./ Dünya uyanıkken uyumak, maskaralıktır./ Tembel tembel oturup paslana-cağımıza, varsın yıpranalım daha iyi./ Unutmayalım ki çalışmak, kurtuluştur.’’



Şimdi size bir zekâ sorusu soracağım. Siz bir otobüs şoförüsünüz. Otobüsünüzde 12 yolcu var. Birinci durakta otobüsten 4 yolcu indi, otobüse 8 yolcu bindi. İkinci durakta otobüsten 6 yolcu indi, otobüse 12 yolcu bindi. Üçüncü durakta otobüsten 7 yolcu indi, otobüse 2 yolcu bindi. Şimdi sizden bu otobüs şoförünün adını ve ayakkabı numarasını söylemenizi istiyorum.



Baharla birlikte kırlar, bayırlar, ovalar derin uykusundan uyandı. Ilık rüzgâr, aceleyle sağa sola koşuyor, çiçek tozlarını oradan oraya taşıyordu. Bal yapmak isteyen arılar, poleni bol olan çi-çekleri arıyor ve gelecek kışın hesabını yapan çalışkan karıncalar, yuvalarına yiyecek taşıyordu.

Cırcır böceği ise yine en güzel şarkılarını söylüyordu.

Yakın arkadaşınızı gördüğünüzde neşelenirsiniz. Kalbiniz mutlulukla dolar. Hemen arkadaşı-nızın yanına varıp onunla konuşmak istersiniz. Küskün olduğunuz arkadaşınızı gördüğünüzde ise keyfiniz bir anda kaçar. Onunla karşılaşmamak için belki de yolunuzu değiştirirsiniz. Kalbi-nizi bir nefret kaplar. Aslında küs kalmak insanın kendisine verdiği bir cezadır.




Duymak ve dinlemek arasında fark vardır. Bazı insanlar bu iki kavramın aynı olduğunu zanne-derler. Bir kişiyi dinlemek yoğunlaşma gerektirir. Yolda karşılaştığınız bir dostunuzla sohbet ederken yanınızdan birçok insan konuşarak geçerler. Geçen insanları da duyarsınız ama sizin dinlediğiniz kişi dostunuzdur.




Adıyaman’a yaz mevsiminin geldiği, neşeli ağaçların çiçek açmasından belliydi. Gökyüzü mas-mavi elbiselerini yine üzerine giymişti. Koca bir mevsim, toprağı ve köyü örten kar, dağların te-pesine çekilmişti. Rüzgâr tatlı uykusundan uyanıp bir türlü esmiyordu, ayaz da yoktu. Yamaç-lardaki tarlalarda çift süren köylüler vardı.




Biz öğretmenler diğer memurlardan farklı olarak birkaç şeyi mesai saatleri dışında yaparız: Şök, zümre toplantısı, öğrencilere sınav hazırlanması ve sınavların okunması, sınavların e- okula işlenmesi, sınıf kitaplığı oluşturma ve öğrencilerin okuduğu kitap sayılarının girilmesi, karne gö-rüşleri, davranış notları, ders içi performans notları, proje ödevleri…




Kırıkkale Üniversitesi 3 Temmuz 1992 yılında kurulmuştur. Ankara dışındaki üniversitelerden Ankara’ya en yakın üniversitedir. Özellikle eğitim fakültesi bünyesinde birçok bölümü vardır: Türkçe öğretmenliği, sınıf öğretmenliği, bilişim teknolojileri öğretmenliği, okul öncesi öğret-menliği, sosyal bilgiler öğretmenliği, matematik öğretmenliği, fen bilimleri öğretmenliği…



İnsanoğluna en büyük kötülüğü yine kendisi yapar. Kişinin düşmanlarının bile yapamayacağı veya yaptıramayacağı kötülükleri kişinin kendi nefsi ona yapabilir, yaptırabilir. Bu konuda Necip Fazıl Kısakürek’in şu sözleri çok güzeldir:‘‘Nefes alırken bile inkisar ve pişmanlık; kimse edemez bana, benim kadar düşmanlık.’’





Makine herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir iş yapmak ya da bir etki oluşturmak için birleştirilmiş, genellikle çarklardan, dişlilerden, millerden ve daha bir-çok devinimli parçadan oluşan karmaşık düzenekler bütünüdür. Hayatımızda bizlere birçok ko-laylıklar sağlarlar.



Okulumuz beş katlıdır. Toplamda 14 şubesi vardır. Okulumuzda 280 öğrenci eğitim ve öğretim görmektedir. Okulumuzda bir müdür ve müdür yardımcısı, 26 öğretmen ve 3 hizmetli görev yapmaktadır. Ayrıca mescidi, kütüphanesi, yemekhanesi, konferans salonu, bilişim sınıfı, la-boratuvarı, spor odası, müzik ve resim atölyesi vardır.


Köyde yaşayan insanlar komşularını çok iyi şekilde tanırlar. Şehirde yaşayan insanlar belki de yıllarca üst katında ya da alt katında yaşayan komşusunu tanımaz. Ancak köyde yaşayan insan-ların sağlık, eğitim, ulaşım vb. noktalarda imkânları daha kısıtlıdır. Şehirde yaşayan insanların ise bu imkânları daha geniştir




Yıllar sonra okul arkadaşımı yolda gördüm. Yanında 5 - 6 yaşlarında bir kız çocuğu vardı. Kız çocuğunun saçları altın sarısıydı. Güldüğü vakit inci gibi dişleri ortaya çıkıyordu. Gözleri ise kö-mür karasıydı. Bu tatlı çocuğun kim olduğunu sorduğum da kendi kızı olduğunu öğrendim. Bir anda moralim bozuldu, okul arkadaşım çocuk sahibiydi, ben ise daha evlenememiştim bile.



Sosyal medyada bir haber gözüme çarptı. Haberde Japonya’da deprem nedeniyle bir nükleer santralin kapatıldığı söyleniyor. Bizim sözüm ona çevrecileri bu olayı örnek gösteriyorlar. Ney-miş, herkes nükleer santrallerini kapatırken bizim ülkemiz iki nükleer santral yapıyormuş. Tabi o sözde çevreciler Japonya’da daha elli adet nükleer santralin aktif olduğunu söylerler mi hiç?




Eskiden insanlar gurbetteki, askerdeki, ülke dışındaki sevdiklerine mektup yollarlardı. Mektup-ların cevabı heyecanla beklenirdi. Mektuplar hemen gelmez, aylarca mektup yolu beklenirdi. Şimdi ise sevdiklerimizi özlediğimiz vakit akıllı telefonlarla anında mesajlaşabiliyoruz, sesli ya da görüntülü konuşabiliyoruz.



GÜZEL DİLİMİZ TÜRKÇE ÇALIŞMA KÂĞIDI - 78

Arkadaşlar, aşağıdaki yay ayraçların ( ) içerisine uygun noktalama işaretlerini yazalım.

( . ) ( , ) ( ; ) ( : ) ( - ) ( ? ) ( “ ” ) ( ! ) ( ... ) ( ) ( ’ ) ( / )

( — ) ( [ ] ) ( ‘ ’ ) ( " )


NOKTALAMA İŞARETLERİ ÇALIŞMA KÂĞIDI
GÜZEL DİLİMİZ TÜRKÇE ÇALIŞMA KÂĞIDI -


2040( )2041 Eğitim Öğretim Yılı hepimize hayırlı( )uğurlu olsun( )


Çanakta balın olsun( ) Yemen( )den arı gelir( )

IV( . ) Murat Bağdat( ‘ )ı fethet( - ) miştir( . )





Yolculuk kelimesi şu şekilde kök ve eklerine ayrılır( )

Yol( )cu( )luk( )




Çanakkale Zaferi( )nin 100( ) yılı büyük bir coşkuyla kutlandı( )

Dün Onur( )u gördüm bana( )

( )Yarın parka gidelim( ) dedi( )







Ahırımızda beslediğimiz hayvan( ) lar şunlardı( ) leopar( ) timsah( ) kurt( )


Sevinç( ) korku( ) şaşkınlık vb( ) duyguları yansıtan cümlelerin so( ) nuna ünlem işareti konur( )

Gemerek( )teki bu tarla Rafet( )in olsaydı eğer( )





Danışan dağı aşmış( ) danışma( ) yan düz yolda şaşmış( )

Sert ünsüzler şunlardır( ) ç( ) f( ) h( ) k( ) p( ) s( ) ş( ) t( )

Ölme eşeğim( ) ölme( ) yazın yon( ) ca yedireceğim sana( )






Elma( ) portakal kış meyvesidir( ) kiraz ve çilek yaz meyvesidir( )


( )Anne mürekkep pahalı mı( )

( )Hayır( ) Neden sordun oğlum( )

( )Halının üzerine döktüm de( )

Kitaptaki bölümler şöyle sırala( ) nabilir( ) sıfatlar( ) belirteçler( ) edatlar( )





05( )09( )2017( )de dünyaya gözlerimi açtım( )


Kayseri( )Ankara otobüsüyle yola çıkmışlar( )

Çağrılan yere erinme( ) çağrılma( ) yan yere görünme( )





Sıfat( ) İsimlerin önüne gelerek onları niteler ya da belirtir( )


Sessiz ( )ünsüz( ) harfler tek baş( ) larına okunamazlar( )

Soru edatı ( )mi( ) dört şekilde karşımıza çıkabilir( )

( )Mı( ) ( )mi( ) ( )mu( ) ( )mü( )







Kaynana pamuk ipliği olup raftan düşse gelinin başını yarar( )


Öğretmenimiz Türkçe( )Arapça sözlük almamızı istedi( )

Gözlerini bana yöneltti( )Sessiz bir biçimde dedi ki( )( )Ne yapmalı( ) yım sence( )( )





Okullar 19( )09( )2016 tarihinde

açılıyor( )




Kork aprilin beşinden( ) öküzü

ayırır eşinden( )

Ecel geldi cihana( ) baş ağrısı ba( )

hane( )





Alçak yerde yatma( ) sel alır( ) yüksek yerde yatma( ) yel alır( )


Arkadaşım( ) Hümeyra ve Evla( ) dan daha çalışkandır( )

Sabah erkenden kalkar( ) kah( ) valtısını eder( ) giyinir( ) okula giderdi( )





6 Eylül 2007 Perşembe( )nin be( ) nim için çok büyük önemi vardır( )



Boşboğazı ateşe atmışlar( )Odu( ) num yaş( )( ) demiş( )

Çifte Minare( )ye 10( )30( )da gideceğiz( )





Aşık Veysel( )i ( )1894 ( )1973( ) anmak için şiir yarışması düzen( ) lendi( )


( )Oğlum Ali( )

( )Efendim anneciğim( )

( )Ödevini yaptın mı( )


Kardeşim Said ile Cuma Namazı( ) na gittik( ) Devletimiz ve milleti( ) miz için dua ettik( )





Canım ülkemi( )Türkiye( )yi( ) çok özledim( )


Sivas( )taki Paşa Cami( )sini ve

Ulu Cami( )yi gezdik( )





Nasreddin Hoca( )nın Akşehir( )de

yaşadığı( ) tahmin ediliyor( )







Yazın araması( ) kışın taraması ol( ) masa herkes besler mandayı( )


Mehmet Âkif( )in ( )Safahat( ) isimli kitabı vardır( )


Ömer Seyfettin( ) Kaşağı( ) Tonus Yayınları( ) Sivas( ) 2017( )





Bir nal buldu( ) geriye üç nalla bir

at kaldı artık( )


Saffet şöyle dedi( )( )Bu konuyu çok iyi anladım( )( )


Prof( ) Dr( ) Sinan Bey 26( )09( ) 2015( )te başarılı bir ameliyat yaptı( )





Teravih Namazı( )mızı bugün ak( ) şam Merkez Cami( )de ya da Yeni Cami( )de kılalım( )


Oley( ) Yine matematik iki düştü karneme( )


( )aniden bir ses duydum( ) Sesin olduğu yerde minicik bir fare kor( ) kuyla( )





Ağaç yeşert( ) meyve getirsin( ) oğlan büyüt( ) ekmek getirsin( )


Hasta olmanızın tek sebebi var( ) Çalışmıyorsunuz( )


Yarın Mars( )a ( )kızıl gezegene( )

gidecek misin( )







Baba( )( )Sinirli( ) Yaramaz yine ne istiyorsun( )

Çocuk( ) Harçlık istiyorum( )




İlkbahar mevsiminin ayları şun( ) lardır( )Mart( ) nisan( ) mayıs( )


Üveye etme( ) özünde bulursun( ) geline etme( ) kızında bulursun( )





Arkadaşlarına( )

( )Hafta sonu balık tutmaya gi( ) delim( ) dedi( )




Şair 1316( ) senesinde dünyaya gelmiş( )


Ankara( )Çorum İç Anadolu( )da( ) Balıkesir( )Tekirdağ Marmara( ) dadır( )





Eşeği düğüne çağırmışlar ( )Ya su lazımdır( ) ya odun( )( ) demiş( )


Çok çalışkan( ) hep sıfır alır( )


Vaktin varsa şurada bir kahve içe( ) lim( ) dedi( )





( )Ne yapıyorsun Can( )

( )Bilmece çözüyorum( )

( )Bilmece mi( )


Toplam param 20( )145 ₺ oldu( )


Arkadaşlar( ) Noktalama işaret( ) lerini artık biliyoruz değil mi( )





Fiilden isim yapan eklere örnekler verelim( )

( )mak( ) ( )gı( ) ( )lık( )




Fiillere üç örnek verelim( ) Oku( )( ) Yaz( )( )Dinlen( )( )


Saygıdeğer Öğretmenlerim( )

Sizleri çok özledim( ) Sizlerden ay( )

rılalı tam 6 yıl olmuş( )



LK




Karacaoğlan( )ın Çukurova( )da( ) yaşadığı söylenir( )


Kendisine el sallayan kişiye( )

( )Tanıyamadım sizi( ) dedi ( )




Dil( ) tencere kapağına benzer( )

Kıpırdadı da kokusu duyuldu mu ne pişiyor anlarsın( )







( ) Siz de kimsiniz( )

( ) ( )


( ) Neden cevap vermiyorsunuz( )


Arkadaşlar( )Bu soruyu nasıl ya( ) pamazsınız( ) Cevap 4( )2 =2 ola( ) caktı( )


Dünyasına dünyasına( ) Aldanma dünyasına( ) Dünya benimdir diyenin( ) Biz gittik dün yasına( )





04( )02( )2016 tarihinde buraya

( )Bu da geçer( )( ) yazmışım( )




Tilki( ) Ne güzel sesiniz var( )

Karga( ) Güldürme beni( ) ağzım( ) daki peynir düşecek( )




Mısra sonlarındaki ses benzerliği( ) ne( ) kafiye( ) denir( )





Dayım MEB( )de öğretmenlik ya( ) pıyor( )


Notlarınıza https( )( )( )e-okul( ) meb( )gov( )tr adresinden ula( ) şabilirsiniz( )


Termometre bizim memlekette

( )20 °C olarak gösteriyor( )







Eşek ölür( ) semeri kalır( ) insan ölür( ) eseri kalır( )


( )Kim o?

( )Aylin teyze benim Mert( ) tanımadın mı( )




Hey( ) Beni de bekleyin( ) ben de geliyorum( )





( )Sen kim oluyorsun da bana he( ) sap soruyorsun( )

( )Müşteriyim( ) garson bey( )





Şehrin doğusunda ormanlar( )

batısında ise dağlar( )




Kardeşim( ) Sen özgürsün( )





Çiçekçi kelimesi şu şekilde hece( ) lere ayrılır( )

Çi( )çek( )çi( )




Yarın pantolon( ) kazak( ) gömlek

alacağım( )




Enerji ikiye ayrılır( )

1( )Kinetik enerji

2( )Potansiyel ( )




Mevsimlerden ilkbahar ve yazı( )

aylardan nisan ve haziranı çok se( ) viyorum( )




Koştu( ) yoruldu( ) dinlendi( )


Öğretmenimiz 9( )8 =72 eder( )

demişti( )







Sakın beni unutma( ) demiş( )


Hayvanı sahibinin dediği yere bağla

da varsın kurt yesin( )


( ) Sivaslı hemşerim nasılsın( )

( ) İyiyim( ) Sen nasılsın( )

( ) İyidir gardaşım( )





2016( )1989=27 eder( )


Haydi( ) biz de oraya gidelim mi( )


( )Kitap( ) eğitimin vazgeçilmez unsurudur( )





Malını yemesini bilmeyen zengin( ) her gün züğürttür( )


Benim boyum 1( )60 oldu( )


Yaşlı( ) ağaca yaslandı( )








O( ) 2( )Cadde( )de mi oturuyor( )


Kırtasiye malzemelerine örnek verelim( )kalem( ) defter( ) sil( )

gi( ) boya( )




Babamın adı Hıdır( ) elimden gelen budur( )





Kadın var( ) ev yapar( ) kadın var( ) ev yıkar( )


Baş yarılır( ) fes içinde kalır( ) kol kırılır( ) yen içinde kalır( )



Terziye ( )Dinlen( )( ) demişler( ) ayağa kalkmış( )





Karıncadan ibret al( ) yazdan kışı karşılar( )


( )Peki( ) ne arıyorsun burada( )

( )Hiç( )

( )Nasıl hiç( )


Karga yavrusuna bakmış ( )Benim ak pak evladım( )( )demiş( )




Kâr( ) zararın kardeşidir( )


İnsanlar üçe ayrılır( )

1( )Sayı saymasını bilenler

2( ) ( ) ( ) bilmeyenler


Bıçağı kestiren kendi suyu( ) insanı sevdiren kendi huyudur( )





Ooo( ) Kimler gelmiş bakın( )


Hayvanın alacası dışında( ) insa( ) nın alacası içindedir( )


Türkçe( )de takıldığınız yerlerde http( )( )( )tdk( )org( )tr adresi( ) ni ziyaret edebilirsiniz( )





Sevgili Anneciğim( )

Seni çok özledim( ) Senden uzakta olmak inan bana çok( )




Bir süre sonra Kütahya( )İzmir yolu üzerinde buluyoruz kendimizi( )


Bir ( )Yemem( )( ) diyenden kork( )

bir ( )Oturmam( )( ) diyenden( )





Gelen geçer( ) konan göçer( )


( )Alo( )

( )Alo( )

( )İyi günler( ) Ben Agâh( )


İstanbul( ) Bursa( ) Şanlıurfa ül( ) kemdeki en sevdiğim şehirlerden( ) dir( )




Tarlanın iyisi suya yakın( ) daha iyisi eve yakın( )


Benim oğlum bina okur( ) döner döner bir daha okur( )


Açtı m( )ola bizim memleketin çi( )

çekleri( )







Kuru yemişlerden fındık( ) ceviz( ) inciri( ) meyvelerden muz( ) el( ) ma( ) portakalı severim( )


Hanım kırarsa kaza( ) hizmetçi kı( ) rarsa ceza( )


Dilimizdeki ekler ikiye ayrılır( ) Yapım ekleri( ) çekim ekleri( )





Kazanırsan dost kazan( ) düşmanını

annen da doğurur( )



Ekmeği ekmekçiye ver( ) bir ekmek de üste ver( )

İyiliğe ( )Nereye gidiyorsun( )( )

demişler( )( )Kötülüğe doğru gi( ) diyorum( )( ) demiş( )





Arkadaşlar( ) Eğitimde yeniliğin adresi http( )( )( )www( )eba( ) gov( )tr biliyorsunuz değil mi( )


Köyüme ( )Çok da özledim sayıl( ) maz( )( )gidiyorum( )


Erken kalktım işime( ) şeker kat( ) tım aşıma( )







Yüklə 242,28 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin