Stres diyoruz. İnsan organizması gün içerisinde sürekli iç ve dış etkenlerle etkileşim halindedir. Her an aldığı uyaranlar belli bir sınırı geçtikten sonra organizmanın uyumunu bozar. Bu da organizmanın yapısını ve işlevini bozar
İnsan organizması gün içerisinde sürekli iç ve dış etkenlerle etkileşim halindedir. Her an aldığı uyaranlar belli bir sınırı geçtikten sonra organizmanın uyumunu bozar. Bu da organizmanın yapısını ve işlevini bozar. Bozulan yapıyı onarmak için, organizma uyum, denge ,düzen arayışına girer. Buna biz stres diyoruz.
İnsan organizması gün içerisinde sürekli iç ve dış etkenlerle etkileşim halindedir. Her an aldığı uyaranlar belli bir sınırı geçtikten sonra organizmanın uyumunu bozar. Bu da organizmanın yapısını ve işlevini bozar. Bozulan yapıyı onarmak için, organizma uyum, denge ,düzen arayışına girer. Buna biz stres diyoruz.
Yeni ortamlar, yeni insanlar…
Olumlu stres: İnsanların ulaşmak istedikleri amaçlarla ilgilidir.
Olumlu stres: İnsanların ulaşmak istedikleri amaçlarla ilgilidir.
Olumsuz stres: İnsanların kaçınmak istedikleri durumlarla ilgilidir.
a)Rolçatışmaları:Çalışana iş hayatında birden fazla veya yeteneklerinin, aldığı eğitimin, kişilik yapısının üstünde roller vermektir.
a)Rolçatışmaları:Çalışana iş hayatında birden fazla veya yeteneklerinin, aldığı eğitimin, kişilik yapısının üstünde roller vermektir.
b)Rol belirsizliği: Ne yapacağını bilememek
c)Organizasyondaki etkileşim: Çalışanın yöneticileriyle ilişki kuramamasından,arkadaşlarıyla ilişki kuramamasından kaynaklanır.
d)Düşük Ücret: Çalıştığı kuruma emek veren, işlerini başarıyla halleden bir çalışan emeğinin karşılığını alamadığını, hem ailesine karşı hem de kendisine karşı maddi sorumluluklarını yerine getiremediğini düşünerek motivasyonunu düşürecektir.
e)Aşırı iş yükü:Kısa sürede işi tamamlama, çalışanın iş için yetersizliği, iş yükünün fazla olması gibi faktörleri koyabiliriz.
B)EGZERSİZ: Düzenli sporu/ yürüyüşleri yaşam şekliniz haline getirin
B)EGZERSİZ: Düzenli sporu/ yürüyüşleri yaşam şekliniz haline getirin
C)GEVŞEME:
Vücut kaslarınızı germe ve sonrasında rahatlatma egzersizi.Yoga, Meditasyon
D)GÜNLÜK
14 gün boyunca:
Bugün şunun değerini anladım……………………….
Bugün şunun için şükrettim…………………………...
Günün en çok keyif aldığım anı………………………
Olumlu duygulara yoğunlaşarak, neşe ve huzurla bağlantılı sinir ağları oluşturmak…
E)Biyolojik Geribesleme:
Bireyin bedensel işlevlerinin basit ölçme araçlarıyla gözlenip, kontrol altına alma sürecidir. Bu programda deneyimli bir danışmanla stres faktörlerinin analizi yapılır. Daha sonra bireyin stres belirtileri, beyin dalgaları, kalp atımı,beden ısısı vb. ölçülüp, saptanır. Bu ölçme araçları sinyalleri büyütür ve anında feedback verir. Bireyler bu feedbacklerle bir süre sonra bedensel süreçlerdeki değişimleri sezgisel olarak önceden tahmin etmeyi ve otonom sinir sistemini kontrol etmeyi öğrenirler.
F) Davranışsal Kendini Kontrol: Bireyin kendini strese maruz kaldığında başından geçenleri kaydederek hangilerinin kendisini olumsuz etkilediğini, duygu ve davranışlarını ne derece değiştirdiklerinin envanterini hazırlarlar.
F) Davranışsal Kendini Kontrol: Bireyin kendini strese maruz kaldığında başından geçenleri kaydederek hangilerinin kendisini olumsuz etkilediğini, duygu ve davranışlarını ne derece değiştirdiklerinin envanterini hazırlarlar.
L)PSİKOTERAPİ : Bilişsel Terapi yöntemleri etkili olacaktır.
L)PSİKOTERAPİ : Bilişsel Terapi yöntemleri etkili olacaktır.
Çarpıttığımız Düşüncelerimiz:
-Hep ya da hiç düşüncesi:Mükemmelliyetçilikten güç alır.Uç noktalar vardır. Ya siyah ya da beyaz.. Hatasız kimse yoktur. Örn: Orkestra
-Aşırı Genelleme: Hata yapmış olabilirsiniz fakat bu her zaman hata yapacağınız, başarısız olduğunuz anlamına gelmez…
-Zihinsel Filtreleme:Depresyondayken ya da stresli bir durumda karşılaştığımızda olumlu her şeyi filtreleyen bir gözlük takmış gibi oluruz. Buna zihinsel filtre diyoruz.
-Meli,-Malı tarzında Cümleler: Örn: Başarılı olmalıyım yerine başarılı olmak istiyorum
-Büyütme-Küçültme: Bu çarpıtmada ise başarısız olduğumuz konuları, olayları gözümüzde abartacak ,bir felaket gibi görüp aşamayacağımızı düşünürüz. Başarılı olayları ise küçümseriz.
Şunu unutmayın ki;
Şunu unutmayın ki;
Yaşamın 5 alanı vardır. Bunlar düşünceler, ruh halleri, bedensel tepkiler,davranışlar ve çevredir. Bunların hepsi birbiriyle etkileşim halindedir.
Düşüncelerimiz her şeyin başlangıç noktasıdır…
Psikoterapiyle birlikte düşüncelerimizi değiştirerek, farklı bakış açıları geliştirebiliriz. Bu da hayatımızı değiştirecektir.