Tanımlar Bu tanımların Avrupa Birliği bazında, Üye Ülke bazında ve yerel bazdaki kılavuzların, politikaların ve mevzuatların geliştirilmesinde kullanılması amaçlanmaktadır



Yüklə 12,81 Kb.
tarix03.11.2017
ölçüsü12,81 Kb.
#30057

Tanımlar

Bu tanımların Avrupa Birliği bazında, Üye Ülke bazında ve yerel bazdaki kılavuzların, politikaların ve mevzuatların geliştirilmesinde kullanılması amaçlanmaktadır. Tanımların amacı karar mercilerine engelli politikalarının düzenlenmesi ve uygulanmasıyla ilgili kılavuzluk etmektir. Bağımsız Yaşama zarar veren politikaların ortaya çıkmasına sebep olabilecek dilin kötüye ve yanlış kullanımını önlemek için geliştirilmiştir.
Bağımsız yaşam kavramı[1] BM’nin Engelli Hakları Sözleşmesi’nden çok önce ortaya çıkmıştır. Bu kavram Sözleşme’nin hazırlık sürecinde, özellikle de 19. maddenin kaleme alınmasında kilit bir rol oynamıştır. Sözleşmenin diğer maddelerinin temelinde de yine bu kavram yatmaktadır. Dolayısıyla bağımsız yaşam kavramı olmadan söz konusu maddelerin hayata geçirilebileceğini düşünmek mümkün değildir. 19. madde engelli bireylerin nerede, kiminle ve nasıl bir hayat yaşayacaklarını seçme hakkını tesis eder. Bu şekilde bağımsız yaşamın temelinde yatan kendi kaderini belirleme mümkün olur. Bağımsızlık ve birbirine bağımlılık kavramları ile ilgili uzun yıllardır devam eden tartışma konusunda ENIL, bireylerin birbirlerine bağlı olduklarını ancak bu durumun bağımsız yaşama ters düşmediğini değerlendirmektedir. Bağımsız yaşam bireylerin birbirlerinden tamamen bağımsız oldukları anlamına gelmez. Bağımsız yaşam kendi yaşamı ve yaşam tarzı üzerinde kontrole ve seçme özgürlüğüne sahip olmaktır.

Bağımsız Yaşam (BY):

Bağımsız Yaşam, insan hakları temelli engellilik politikalarının gündelik hayattaki tezahürüdür. Bağımsız Yaşam, engelli kişilerin kendi yaşamları üzerinde kontrol sahibi olmasına olanak tanıyan çeşitli çevresel ve bireysel faktörlerin birleşimi yoluyla mümkündür. Kişinin kendi yaşamı üzerinde kontrol sahibi olması nerede, kiminle ve nasıl yaşayacağına ilişkin seçimler yapma ve kararlar verme fırsatını içerir. Hizmetler herkes için erişilebilir olmalı ve fırsat eşitliğine, ücretsiz ve bilgilendirilmiş onama dayanmalı ve böylelikle engelli kişilere günlük yaşamda esneklik tanımalıdır. Bağımsız Yaşam; inşa edilmiş çevre, ulaşım ve bilginin erişilebilir olmasını, teknik yardımların, bireysel desteğe ve/veya toplum temelli hizmetlere erişimin bulunmasını gerektirir. Bağımsız yaşamın cinsiyet, yaş ve destek ihtiyaçlarının seviyesinden bağımsız olarak, tüm engelli kişilere yönelik olduğunun altı çizilmelidir.



Bireysel Destek (KA):

Bireysel destek, bağımsız yaşamı olanaklı kılan bir araçtır. Bireysel destek, engelli kişilere gerekli olan desteği alabilmeleri amacıyla tahsis edilen nakit ödenekler yoluyla satın alınır. Bireysel destek, bireysel ihtiyaç analizine dayalı ve her bireyin yaşam koşullarına bağlı olarak sağlanmalıdır. Engelli kişilere yönelik bireysel destek için tahsis edilen tutarlar ilgili ülkedeki cari maaş tutarlarına uygun şekilde düzenlenmelidir. Engelli kişiler olarak, yardımcılarımızı (istersek yeterli desteği alarak) tutma, eğitme ve yönetme hakkımız olmalı ve ihtiyaçlarımıza en uygun çalışma modelini seçenler biz olmalıyız. Bireysel destek için tahsis edilen tutarlar bireysel yardımcıların maaşlarını ve işverenin ödemesi gereken tüm katkılar, idari masraflar ve desteğe ihtiyaç duyan kişi için akran desteği gibi diğer maliyetleri karşılamalıdır.

Kurumsuzlaştırma:

Kurumsuzlaştırma, kurum temelli bakım ve diğer tecrit edici düzenlemelerden bağımsız yaşama geçişi sağlayan politik ve sosyal bir süreçtir. Kurum gözetiminin etkili bir şekilde ortadan kaldırıldığını söyleyebilmek için, kuruma yerleştirilen kişiye tam bir vatandaş olma ve (gerekirse destek alarak) kendi yaşamının kontrolünü eline alma fırsatı tanınmış olması gerekir. Toplum içinde düşük maliyetli ve erişilebilir konut, kamu hizmetlerine erişim, bireysel destek ve akran desteği, kurumsuzlaştırma süreci için elzemdir. Kurum gözetimini ortadan kaldırma, gelecekte kuruma yerleştirmeleri önlemeyi ve çocukların bakım kurumlarında tecrit edilmesi yerine, aileleri, komşuları ve arkadaşlarıyla birlikte toplum içerisinde büyümesini sağlamayı da içerir.

Toplum Temelli Hizmetler (CBS):

Toplum temelli hizmetlerin gelişebilmesi hem siyasi hem de sosyal bir yaklaşımı gerektirmekte ve barınma, eğitim, ulaşım, sağlık gibi mevcut tüm kamu hizmetlerinin yaygın bir şekilde engelli bireylere açık ve erişilebilir hale getirilmesi anlamına gelmektedir. Engelli bireyler ana akım hizmet ve fırsatlara ulaşabilmeli ve eşit yurttaşlar olarak yaşamlarını sürdürebilmelidir. Toplum temelli hizmetler, toplumun geneline sunulan ana akım hizmetlerin engelli bireylerin ihtiyaçlarına cevap vermemesi nedeniyle oluşturulan yatılı kurumlar, özel okullar, hastanede uzun vadeli yatakta tedavi, özel ulaşım imkânları gibi, engellilere özel ve onlara ayrılmış hizmetlere olan ihtiyacı ortadan kaldırmak için geliştirilmelidir. Grup evleri Bağımsız Yaşam değildir. Bu tür barınma imkânları hali hazırda sağlanıyor ise mutlaka yeterli fona sahip, gerçek Bağımsız Yaşam seçenekleri ile birlikte sunulmalıdır.

* ENIL 'engeli olan insanlar' ya da 'engele sahip insanlar' terimleri yerine engelliler terimini tercih etmektedir çünkü kişilerin kendi özürleri yerine çevre, sistem ve kişilerin davranışları tarafından engellendiğini vurgulamak istemektedir. Bu engelliliğin sosyal modeliyle uyumludur.

Kasım 2012 yılında ENIL kurulu tarafından kabul edilmiştir. ENIL'in Bağımsız Yaşam tanımı Mart 2016'da Avrupa Engelliler Forumu'nda  kabul edilmiştir.




[1]Bağımsız Yaşam 1960 yılının sonlarında Berkeley, California'da halk hareketi olarak başlayan Bağımsız Yaşam hareketinden gelmektedir.
Yüklə 12,81 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin