Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Y. O. Bilgisayar Teknolojileri Bölümü genel iŞletme ders Takvimi



Yüklə 333,94 Kb.
səhifə1/6
tarix25.10.2017
ölçüsü333,94 Kb.
#12550
  1   2   3   4   5   6

Trakya Üniversitesi

Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Y.O. Bilgisayar Teknolojileri Bölümü

GENEL İŞLETME Ders Takvimi (2012-2013 öğr yılı, BAHAR Dönemi)

Akademik Takvim: 11.2/17.05.2013

14 Şubat : Tanışma ve giriş.

21 Şubat : İşletmenin tanımı ve özellikleri,

28 Şubat : İşletmenin amaçları ve fonksiyonları

07 Mart : İşletmenin çevresi

14 Mart: İşletmenin fonksiyonları (üretim, pazarlama)

21 Mart : İşletme fonksiyonları ( finans, halkla ilişkiler, AR-GE)

28 Mart : Vize

04 Nisan: Vize

11 Nisan : İşletme yönetimi, yönetimin fonksiyonları (planlama, org, koord, yöneltme, denetim)

18 Nisan: İşletme kuruluşu

25 Nisan: İşletmelerin sınıflandırılması

02 Mayıs: İşletmelerin büyüklüğü ve büyüklük ölçüleri

09 Mayıs: İş tanımı-İş faaliyet analizi

16 Mayıs: Genel değerlendirme

…...… FİNAL

Başarılı bir ders dönemi olmasını dilerim,

Yrd.Doç. Dr. Fikriye TOKER

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ



Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Y.O.

GENEL İŞLETME

DERS NOTLARI

2012-13 BAHAR YARI YILI

Yrd.Doç.Dr. FİKRİYE TOKER

1. İŞLETME KAVRAMI

İşletme Bilimi, işletmeleri ilgilendiren iç ve dış olayların açıklanması, çözümlenmesi ve sistemleştirilmesinin yanında, işletmelerin toplum içindeki yerini belirleme işlevini görür. Ekonomik yaşamın ve ekonomik faaliyetlerin çıkış noktası insan gereksinme ve istekleridir. İşletmelerin temel işlevi değişik boyutlardaki insan gereksinme ve isteklerinin giderilmesidir. Gereksinmelerin değişimine ve gelişimine bağlı olarak işletmelerin ortaya koyduğu ürünler de yenilenir. İnsan gereksinmelerini giderme özelliğine sahip mal ve hizmetlere ekonomik mal ve hizmetler denir. Mal ve hizmetlerin üretimi için, emek, doğa, sermaye, teknoloji ve girişimci olarak sıraladığımız üretim faktörleri bir araya getirilir. İnsan gereksinme ve isteklerini gidermeye yarayan araba, kalem, televizyon gibi somut araçlara mal denir. Mallar değişik ölçülere göre sınıflandırılır. İnsan gereksinmelerini karşılamakla birlikte, somut olmayan araçlara hizmetler diyoruz. Oteller, bankalar ya da hastaneler hizmet üreten işletmelerdir. Mal ve hizmetlerin kullanımı ile tüketim ortaya çıkar.

Mal ya da hizmetleri bireysel gereksinmeleri için alanlara son tüketici, üretim, alıp satma ya da işletme kurmak amacıyla satın alanlara endüstriyel tüketici diyoruz. Satın alma gücü bulunan bireylerin ekonomik mal ve hizmetlere karşı gösterdiği satın alma işlevi talep olarak niteleriz. İşletme kavramının yaygın olarak kullanılan tanımı işletmeyi mal ve/veya hizmet üretimi için üretim faktörlerinin bir araya getirildiği ekonomik birim olarak açıklar. Özel girişim, bireylerin devlet müdahalesi olmaksızın; kendi ekonomik çıkarları doğrultusunda davrandığı sistemdir. Temel unsurları, özel mülkiyet hakkı, seçme, özgürlüğü, kâr elde etme hakkı ve serbest rekabettir.

Belirli ölçüde kar elde etmek ya da hizmet yaratmak amacıyla, üretim faktörlerini (sermaye, emek, doğal kaynaklar) bilinçli, uyumlu ve sistemli olarak bir araya getiren ve toplumun gereksinme duyduğu mal ve hizmetleri üreten ya da pazarlayan ekonomik ve sosyal kuruluşlara işletme denir.



1.1. İşletme Girdileri

Söz konusu girdiler içinde en önemlisi sermayedir. Bu kavram işletmeye giren fiziksel değerler ile parasal varlığı ifade eder. İşletmenin ekonomik gücü genellikle sermayesi ile ölçülür. Bir bakıma işletmenin sahip olduğu tüm ekonomik varlıklar sermaye olarak tanımlanabilir.

İşletme girdileri içinde yer alan bir diğer faktör olarak doğal kaynaklar söz edilebilir. Özellikle işletmenin hammadde gereksinmesini doğal kaynaklarla karşılaması gerekir.

İşletme girdileri arasında en ilginç faktörü insan gücü oluşturur. İnsan işletmenin hem amacı, hem de aracı olarak rol oynar. Bu nedenle tüm teknolojik gelişmelere ve otomasyona karşın, işletmenin en değerli girdisi insan olarak kabul edilir.

İşletme girdilerinin bir başka görüntüsü olarak bilgi birikimi ve aktarımı izlenir. İşletmeye bir girdi olarak kabul edilen bilgi birikimi içinde, ekonomik, yasal, teknolojik ve sosyal bilgiler yer alabilir. Günümüzde depolamak ve elde edilen bilgilerden rasyonel biçimde yararlanmak amacıyla bilgisayarlar geniş ölçüde kullanılmaya başlanmıştır. Öte yandan, söz konusu girdileri bir araya getiren, planlayan, devreye sokan, koordinasyon ve denetimini sağlayan yönetim kadrosudur.

1.2. İşletme Çıktıları

Bir üretim sürecine geçebilmek için gerekli işletme girdileri sağlandıktan sonra bunlar planlanan ve amaçlanan biçimde uyumlu ve bilinçli olarak bir araya getirilir. Ancak işletme bunu yaparken ekonomik davranmak, etkin ve verimli çalışmak zorundadır. Üretim sürecinin akışı, girdilerin bilinçli bileşimi, kararların etkin, yerinde ve zamanında alınması ve üretilen mal ve hizmetlerin en kısa ve en iyi yoldan tüketicilere sunulması gibi aşamalarda özenle hazırlanan plana gereksinme duyulur.

Öte yandan işletmenin gerçekleştirdiği üretim süreci sonunda elde edilen bir başka çıktı olarak bilgi ve deneyimden söz edilebilir. Üretilen mal ve hizmetlerin kalitesi, kapasitesi, maliyeti, üretim sürecinin planlanması ve gerçekleştirilmesi gibi konularda bir çıktı olarak elde edilen ve hiç bir yoldan kolaylıkla sağlanamayacak bilgi ve deneyim birikimine ulaşır.

İşletmenin gerçekleştirdiği üretim sonucunda ortaya çıkabilecek bir başka çıktı olarak üretim atıklarından söz edilebilir. Katı, sıvı veya gaz şeklinde oluşacak atıkların yeniden değerlendirilmesi söz konusu olabilir.

İşletme çıktıları, işletmenin kar, büyüme, tüketiciye ve topluma hizmet gibi amaçlarını gerçekleştirmeyi sağlar.

İşletme girdilerinin sağlanması için işletme çeşitli giderler, bir başka deyişle parasal harcamalar yapar. Buna karşılık işletme çıktıları karşılığında elde ettiği gelirler vardır. Gelirler, giderlerden fazla olduğu zaman işletme karlı, tersi durumda zararlı olacaktır.



1.3. İşletmenin Yapısal Özellikleri

* İşletme bir ekonomik kuruluştur.

* İşletme dinamik bir kuruluştur.

* İşletme bağımsız bir kuruluştur: İşletme bağımsız, finansal ve yönetsel özerkliğe sahip kuruluş olarak tanımlanır.

* İşletme sosyal bir kuruluştur.

* İşletme sosyo-teknik bir sistemdir: İşletmeyi bir teknik ilişkiler sistemi olarak düşündüğümüzde bir araç, bir makina, bir teknik sistem; tek başına hiçbir zaman işletme sayılmaz. İşletmenin meydana gelmesi için, insan öğesi ile fiziki varlıkların üretiim amacıyla uyumlu bir biçimde bir araya gelmesi gerekir. İşletme, insan ve araçların birleşmesinden meydana gelen bir birikim niteliğindedir. Böylece bir birim içindeki ilişkiler de teknik, sosyal ve psikolojik nitelik taşır.

* İşletme açık bir sistemdir: Toplumla, tüketicilerle ve çeşitli kuruluş ve kişilerle sürekli ilişkiler içinde bulunan açık bir sistemin işleyişini yansıtırlar.

İşletme, tüketici odaklıdır. İşletme ve tüketici iki kez karşı karşıya gelmektedir. Birincisi, üstte görülen mal ve hizmet pazarıdır ve burada işletme tüketiciye sunduğu mal ve hizmet karşılığı gelir elde etmektedir. İkincisi ise tüketici işletmeye üretim faktörleri pazarı aracılığı ile emek, faiz ya da kira elde etmektedir.



1.4. İŞLETMEDE İZLENEN AMAÇLAR

1.4.1. Kar Etmek

Kar bir işletmenin belirli bir dönem sonunda elde ettiği kazanç toplamıdır. Başka bir anlatımla belirli bir sürede elde ettiği gelirler ile giderler arasındaki olumlu farktır. Bunu sağlayabilmenin yollarını araştırır, örneğin en uygun yatırım alanlarına ve üretim konularına yönelir.

Kar yıllık faaliyetlerin ölçülmesi ve denetlenmesi için kullanılan etkili bir araçtır. Bunun ötesinde elde edilen kar devlet açısından vergi almada kullanılan bir kaynaktır. Ayrıca bazı işletmeler karın bir bölümünü işletmede çalışanlara dağıtarak onları işe daha çok özendirme amacını güderler.

* Kar, işletmenin varlığını sürdürme aracıdır.

* Kar, işletmenin büyüme, yetırım ve gelişim aracıdır.

* Kar, işletme sahiplerinin yaşam kalitesini arttırma aracıdır.

* Kar, işletme başarısını ölçüm ve denetleme aracıdır.

* Kar, ücret artışı ve prim yoluyla çalışanları işe özendirme aracıdır.



1.4.2. Topluma Hizmet

İşletme toplumun bir parçası olarak yine topluma hizmet etmek zorundadır. Bu hizmet işletmenin yapısına göre dolaylı ve dolaysız olarak gerçekleşebilir. Dolaylı hizmet özel işletmeler için söz konusu edilebilir. Kar elde eden ya da etmek için çaba harcayan her işletme yarattığı katma değer ölçüsünde topluma hizmet götürür. Bunu doğrudan doğruya toplum için yapmasa da kar elde eden işletme bir yandan yeni yatırımlara girişerek üretim miktar ve kalitesini yükselterek topluma hizmet sunar; öte yandan, işletmede çalışanlara daha iyi ücret ya da kardan hisse vererek çalışanlara ekonomik katkıda bulunur.

Dolaysız hizmet ise kamu kesiminde yer alan işletmeler tarafından çoğu kez ön planda tutulan bir amaç olarak görülür. Devlet özel işletmelerin, yatırım yapmak istemedikleri fakat kamu çıkarına olan alanlarda pek karlı olmasa bile işletmeler kurar ve işletir. Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT'ler) gibi mal veya hizmet üretimine dönük biçimde faaliyette bulunabilir. Özel sektörün finansal güçlükler, pazarlama sorunları bulunduğu ya da yeterli teknolojiye sahip olmadığı durumlarda sermayenin büyük çoğunluğu devlete ait olarak kurulan ve toplum çıkarlarını ön planda tutan işletmelerdir. Bu tür işletmelerin başta gelen amacı toplumsal içerikli olmakla birlikte çağdaş işletmecilik anlayışı içinde yönetilmeleri ve özellikle rasyonalite (bilinçli karar) prodüktivite (verimlilik) ve hatta rantabilite (karlılık) ilkelerine uygun hareket etmeleri gerekir.

1.4.3. Büyümek ve Gelişmek

Çağdaş nitelik taşıyan işletmenin bugün savunulabileceği en geçerli ve gerçekçi amaç, varlığını sürdürebilmek için sürekli büyüme ve gelişme görüşünü benimsemiş olmasıdır. "Eğer bir işletme büyümüyorsa ya da yerinde sayıyor ise o işletme geriliyor demektir". Gerçekten büyüme ve gelişme amacı geleneksel anlamda kar ve topluma hizmet amaçlarını da içine alan geniş kapsamlı bir amaçtır. Sürekli büyüyen bir işletme kar elde eden bir işletmedir ve sürekli gelişen bir işletmede dolaylı ya da dolaysız yönde topluma hizmet götüren bir kuruluştur.

Büyümek bir işletme için anlamlı bir amaç olmakla birlikte büyüme hızının dengeli ve optimal (en uygun) düzeyde gerçekleşmesi gerekir. Optimal ölçülerin ilerisine giden bir işletmenin sözgelişi ürettiği malları satamama gibi sorunlarla karşılaşması söz konusu olabilir. Optimal büyüme ölçüsünün gerisinde kalan işletme ise birim maliyetlerinin yükselmesi nedeniyle rekabet gücünü yitirebilir. Bu bakımdan işletmenin gelişme çizgisi planlı ve sistemli biçimde sürekli olarak hesaplanmalı ve büyüme amacı kıvam noktası olarak kabul edilen optimal noktayı aşmamalıdır.

1.4.4. Tüketicilere Hizmet

İşletme genelde topluma fakat özde tüketiciye hizmet sorumluluğunu taşır. Tüketiciler işletmenin ürettiği mal ve hizmetleri alan kişilerdir. İşletme tüketiciyi hoşnut kılmak, onun gerçek gereksinmelerine uygun üretim ve pazarlama eylemine girişmek zorundadır.



1.5. İŞLETMECİLİĞİN TEMEL İLKELERİ

İşletme, kuruluşundan başlayarak her türlü yatırım kararlarında, harcamalarda ve yönetsel uygulamalarda son derece titiz davranmak ve belirli ilkeleri izlemek zorundadır. Özenli çalışmaya iten en önemli neden piyasanın inatçı ve ezici rekabet koşullarıdır. Varlıklarını sürdürebilmek ve daha ileriye gidebilmek için her işletme belirli ilkelere ve denenmiş kurallara uymak zorundadır. Bu ilkeler işletmenin yapısı değişse bile kolay kolay değişmezler.



1.5.1. Etkinlik ve Verimlilik

  • Etkinlik, etkililik ve verimlilik işletmelerin teknik performans göstergeleri arasında yer almaktadır.

  • Verimlilik : Elde bulunan kaynaklardan optimum çıktının sağlanması

  • Etkililik : Kaynakları en iyi şekilde değerlendirerek en iyi sonucun alınması.

  • (Etkililik=Gerçekleşen çıktı/Planlanan çıktı)

  • Etkinlik : Örgütsel amaçlara ulaşma

  • Etkinlik= Standart performans/Gerçekleşen performans

  • Etkinlik oranının “1” değerinin altında olması faaliyetin istenildiği gibi gerçekleşmediği anlamına gelir.

Verimlilik, üretim faaliyetlerinden elde edilen çıktının fiziki miktarının bu üretim faaliyetine konan girdilerin (üretim faktörlerinin) fiziki miktarına oranıdır. Verimlilik, bir işletmede kaynakların ne ölçüde etkili kullanıldığını gösteren bir ölçüdür.

Verimliliği ölçme nedenleri; üretimi yakından izlemek, sapmalar varsa düzeltmek, zamandan, hammadde ve malzemeden artırımı sağlamak, maliyeti düşürmek ve üretilen miktarı arttırmaktır.

Çıktının toplam girdilere oranı "toplam faktör verimliliği"ni gösterir. Çıktının herhangi bir üretim faktörüne oranı ise "kısmi faktör verimliliği"ni verir. En sık kullanılan verimlilik ölçüleri emek ve sermaye verimliliği gibi kısmi faktör verimlilikleridir.

Emek verimliliği, emeğin ne ölçüde iyi kullanıldığını gösterir. Emek verimliliğine ilişkin trendin azalan bir seyir izlemesi geliştirme için öncelikli olanın emek olduğu anlamına gelir. Öte yandan emek verimliliğindeki artış mutlaka işçilerin daha üretken oldukları anlamına gelmez. Sermaye verimliliğinin değerlendirilmesi ise mevcut sermayenin ne ölçüde iyi yöneltildiğini gösterir. Sermaye verimliliği duran varlıklar veya kullanılan makine sayısı açısından hesaplanabilir.

Sermaye verimliliği trendindeki azalma duran varlık kalemlerindeki sorunlardan kaynaklanabilir. Ayrıca sermaye-emek ilişkileri sermaye/emek trendinin değerlendirilmesiyle irdelenebilir.

Bir işletmede verimlilik artışı aşağıdaki koşulların varlığı halinde söz konusudur:

* Aynı miktarda girdi için çıktı miktarının artırılması,

* Aynı miktarda çıktı için girdi miktarının azaltılması,

* Girdi miktarı azaltılırken, çıktı miktarının artırılması,

* Çıktı miktarındaki artışın girdi miktarındaki artıştan hızlı artması,

* Çıktı miktarındaki azalmanın, girdi miktarındaki azalmadan yavaş olması.

Verimliliğin arttırılabilmesi için şunlar yapılmalıdır:

* Makineleşmeyi arttırmak,

* İleri teknoloji kullanmak,

* Standardizasyon sağlamak,

* Yeterli hammadde sağlamak,

* Fire ve hurdaları azaltmak,

* Taşımacılığı kolaylaştırmak,

* Ergonomik koşullar sağlamak,

* İş etüdü yapmak,

* Makine duruşlarını azaltmak,

* Düzenli bakım yapmak,

* İşyeri düzeni oluşturmak,

* Fiziksel çalışma ortamını iyileştirmek (ısı, aydınlatma, gürültü, havalandırma gibi)

* Eğitim olanaklarını arttırmak,

* İletişimi geliştirmek.

Verimlilik sadece ekonomik ve teknik olanakların en iyi biçimde kullanılması ile değil, aynı zamanda iş görenlerin istekli ve arzulu biçimde çalışmaları ile gerçekleştirilir. Bu nedenle çağdaş işletmelerde işgörenleri daha istekli çalışmaya özendirici çeşitli sosyo-ekonomik önlemler alınmaktadır. Primli ücret sistemleri uygulanarak daha çok çalışan ve üretimi arttıran işgörenlere ek gelir sağlama olanakları yaratılır ya da işlerinde yükselme ve gelişme fırsatları tanınarak işgücünün verimliliği yükseltilmeye çalışılır. Bu önlemlerinde ötesinde işgörenlere değer verme, onların görüş, öneri ve kişiliklerine saygı duyma gibi insancıl davranışlar geliştirildiği taktirde verimliliğin artacağı çeşitli deneylerle kanıtlanmıştır.

İşletmenin verimli bir şekilde çalışmasında zamandan sağlanacak tasarruflarda önemlidir. Hareket gücü işin nasıl yapılması gerektiğini, zaman etüdü ise işin ne kadar sürmesi gerektiğini ortaya koyan bilimsel çalışmalardır.

Peter Drucker’a gore ;

Etkinlik : Doğru işi yapmak

Verimlilik : İşi doğru yapmak’ tır.

1.5.2. Ekonomiklik

Ekonomiklik, toplam satış tutarının üretimin maliyet giderleri tutarına oranıdır. İşletmede maliyet giderlerinin düşük olması veya bu maliyet giderleriyle sağlanan mal veya hizmetin satış tutarının yüksek olması ekonomiklik oranını yükseltir.

Bu oranın 1'den büyük olması işletmenin başarısını yansıtır. Üretim miktarı arttıkça birim başına maliyet giderlerinin azalacağı da bir gerçektir.

Ekonomikliğin 1'den küçük olması işletmenin ekonomik olmadığını gösterir. Bu durumda toplam satış tutarı, toplam maliyet giderlerinin altında kalmıştır.



1.5.3. Karlılık

Karlılık, belirli bir dönem içinde elde edilen karın o dönemde işletmede kullanılan sermayeye oranıdır.

Bu oranın yüksekliği işletme başarısını yansıtır. Bu amaçla üretim miktarı ve satış fiyatının yüksek tutulması, buna karşılık üretimin maliyet giderleri ve sermayenin düşük olması gerekir.

Öte yandan işletmenin finansal karlılık oranını göstermek için şu formül kullanılabilir:



Finansal karlılık = Net kar

Öz sermaye

Öz sermaye, bir işletmenin sahip olduğu varlıklar toplamıdır. Öz sermayeyi bulam için varsa işletmenin borçlarını toplam sermayeden düşmek gerekir. Net kar ise bir işletmenin belirli bir dönemde elde ettiği toplam gelirlerden tüm giderler ve vergiler düşüldükten sonra geriye kalan olumlu farkı ifade eder. Finansal karlılığa öz sermaye karlılığı da denir.

Brüt karın toplam sermayeye oranıyla da ekonomik karlılık elde edilir. Toplam sermaye karlılığı da denir.

2. İŞLETMENİN FONKSİYONLARI

2.1. İŞLETMENİN TEMEL FONKSİYONLARI

İşletmeler faaliyetlerini yerine getirirken dolayısıyla amaçlarına ulaşırken yerine getirdikleri birçok fonksiyon vardır. Söz konusu bu işletme fonksiyonları temel olarak Yönetim, Üretim, Pazarlama, ve Finans olarak gruplandırılabilir. Bu fonksiyonlara ek olarak İnsan Kaynakları, Muhasebe, Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) ve Halkla İlişkiler Fonksiyonları da işletmenin destek fonksiyonlarıdır.



2.1.1.YÖNETİM FONKSİYONU

İşletmelerin amaçlarına ulaşabilmesi için bir takım faaliyetleri yerine getirmesi gerekir. Bu faaliyetler yerine getirilirken yönetim fonksiyonları gerçekleştirilir. Bu yönetim fonksiyonları belli ve ortak bir amaç için çalışan tüm işletmelerde amaçlara ulaşabilmek için yerine getirilmesi gereken fonksiyonlardır. Bu fonksiyonlar yerine getirilerek işletmelerde yönetim süreci gerçekleştirilmektedir. Yönetim, işletme amaçlarına ulaşabilmek için insan ve diğer işletme kaynaklarının planlanması, örgütlenmesi, yönlendirilmesi ve kontrol edilmesi süreci olarak tanımlanabilir (Nickels ve diğerleri, 2004). Tanımdan da anlaşılacağı gibi yönetim fonksiyonları, planlama, örgütleme, yönlendirme ve kontrol olmak üzere dört grupta incelenebilir. İşletmelerde yönetim fonksiyonu yöneticiler tarafından gerçekleştirilmektedir. doğrultusunda tasarlanması ve düzenlenmesi gerekir (Şimşek,1999).



Müteşebbis (Girişimci) : Bir mal veya hizmeti üretmek, pazarlamak için üretim faktörlerini bir araya getiren ve faaliyet esnasında oluşan kar veya zarardan etkilenen kişidir.

Yönetici : Bir mal veya hizmeti üretmek, pazarlamak için üretim faktörlerini bir araya getiren, bu faaliyetleri bir ücret karşılığı yapan, kar elde etme amacında olan ancak kar veya zarardan direkt etkilenmeyen kişidir.

Yüklə 333,94 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin