Yazar: Ömer Tecimer



Yüklə 62,91 Kb.
tarix30.10.2017
ölçüsü62,91 Kb.
#22065

Kitap adı: sinema: modern mitoloji
Yazar: Ömer Tecimer

Yayıma hazırlayan: Deniz Vural

Editörler: Arzu Taşçıoğlu, D. Fatma Türe, H. Budak Akalın

Dizi: İnceleme ve Araştırma 2

ISBN: 975-8723-11-1

Boyut: 15 X 21,5 cm Ciltli

Sayfa: 432

Fiyat: 25 YTL

plan b yayınları
Sinemanın mitolojik kökenlerine inen bu kitap, hem ünlü yönetmen­lerin filmlerine hem de günümüzün aksiyon filmlerine bambaşka bir gözle bakıyor.
Kahramanın yolculuğu, filmlerin renkli dünyasında yeni bir boyut kazanıyor.
Sinemada kahramanın yolculuğu nereden başlıyor? Bugün bu yolculuk nereye vardı?

Bütün filmler aynı öyküleri mi anlatıyor?
Sinema: Modern Mitoloji, sinema sanatıyla ve özellikle senaryo yazmakla ilgilenen herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap.
Klasik sinema tarihi kitaplarından farklı bir çalışma, hem filmlerin çözümlenme yöntemiyle hem de çözümlenen filmlerle: Matrix, Amélie, Gözleri Tamamen Kapalı, Umut, Dövüş Kulübü, Müfreze, Full Metal Jacket, Kıyamet, Şeytan Çıkmazı, Orfée, Siyah Orfe, Mavi, Gizli Yüz, Amadeus, Azınlık Raporu.
Sizin kahramanınız kim?

Neo mu? Amelié mi?

Onun gerçek yolculuğunu öğrenebilirsiniz.
Bu kitap sizi filmlerin arkasındaki büyülü dünyaya götürüyor…
“Günümüzde sinema salonlarında film izleme deneyimi, kabile ateşinin etrafında toplanarak anlatıcıyı dinleme ritüelinin yerini almıştır. Sinema izleyicisi, karanlık salonda oturur ve projeksiyonun yansıttığı imgelerin titrek ışığına bakar; tıpkı ateşin çevresinde oturup oynaşan alevleri izlerken kendilerini yansıtan, tanımlayan, belirleyen ve böylece yeniden yaratan öyküleri birbirlerine anlatan uzak atalarımız gibi.”

Sinema: Modern Mitoloji iki bölümden oluşuyor:

Birinci bölümde, sinemaya farklı bir şekilde bakmamızı sağlayacak mitos, ritus, inisiyasyon, monomitos gibi kavramlar açıklanıyor; sinema tarihinden seçilen filmler, Kahramanın Yolculuğu şablonu üzerinden inceleniyor.

İkinci bölümdeyse film çözümlemeleri yer alıyor. David Lynch, Kieslowski, Stanley Kubrick gibi sıra dışı yönetmenler, Matrix, Amelie, Dövüş Kulübü gibi post-modern filmler, Umut, Gizli Yüz gibi Türk filmleri, Tecimer’in kendine özgü yöntemiyle analiz ediliyor. Filmlerde rastlanan mitolojik ya da dinsel göstergeler ve ritüellerin bu filmlerdeki yansımaları ele alınıyor; kahramanların ortak noktaları ve farklı maceralarda izlenen ortak yolculuklar gözler önüne seriliyor.

Filmler de tıpkı mitoslar gibi, yaratıcısının kişisel etkisini farklı insanların zihnine taşıyan kolektif, toplumsal ürünlerdir. Bu nedenle, mitosların hem yapısal hem de psikolojik işleyiş­lerini açıklayan kuramlardan yola çıkarak sinemayı “modern mitoloji” olarak değerlendirmek mümkündür. Jung, Eliade ve Gaster gibi mitoloji konusunda yetkin araştırmacıların ve özellikle Joseph Campbell’ın çalışmaları, bu alanda yol gösterici olmuştur, olacaktır.

Sinema gerçekte tarihsel olarak dramanın bir devamıdır. Kendine özgü klasik temellere sahip olan drama, özünde yazınsal bir tür olduğu için, mitoslardaki tematik ve örneksel yapı, dramanın ekrana yansımış biçimi olan filmlerde de kendini gösterir. Sinema yalnızca modern mitoloji olmakla kalmaz, kendi kökenini de mitolojide bulur.
fight club (dövüş kulübü)
Yönetmen: David Fincher

Senaryo: Jim Uhls - Chuck Palahniuk

Oyuncular: Edward Norton, Brad Pitt

Helena Bonham Carter

Görüntü Yönetmeni: Jeff Cronenweth

1999, Almanya-ABD, 139 dk.


Dövüş Kulübü şiddet olaylarının giderek artan bir hızla tırmanmaya başladığı bir dönemde gös­terime girdi. Chuck Palahniuk’un bir romanından uyarlanan, senaryosu Jim Uhls’a ait Dövüş Kulübü, Columbine Lisesi Katliamı’ndan sonra kendini toparlamakta zorlanan Amerikan seyircisine 1999 sonbaharında sunuldu. Terörizm dehşetinin dünyanın en sakin bölgelerinde bile hissedilmeye başlandığı bu olumsuz atmosferde, açıkça şid­det içerdiğini ilan eden bir filmin hoş karşılanma olasılığı oldukça düşüktü.”

matrix
Yönetmen: Andy-Larry Wachowski

Senaryo: Andy-Larry Wachowski

Oyuncular: Keanu Reeves, Laurance Fishburne

Carrie-Anne Moss, Hugo Weaving

Görüntü Yönetmeni: Bill Pope

1999, ABD, 136 dk.

“Biz, modern kahramanlar olarak mağaralara girip labirentlerdeki mitsel canavarlarla dövüşemiyoruz ama bir özel dünyaya giriyor, derinlerdeki karanlık mağaraya ulaşıyor ve kendi sine-düşlerimizi izliyoruz. Kahramanın Yolculuğu’nu sinema salon­larında izleyici olarak yaşıyoruz.”

amélie
Yönetmen: Jean-Pierre Jeunet

Senaryo: Jean-Pierre Jeunet - Guillaume Laurant

Oyuncular: Audrey Tautou, Mathieu Kassovitz,

Rufus, Lorella Cravotta, Serge Merlin

Görüntü Yönetmeni: Bruno Delbonnel

2001, Fransa-Almanya, 122 dk.

“‘İçerik karşısında tekniğin zaferi’ suçlamaları, kaçınılmaz olarak bu film için de gün­deme geldi. Televizyon ve reklam estetiğinin ele ge­çirdiği bu post-modern sinema anlayışı için, “post-sinema” nitelen­dirmesi yapıldı. Jeunet’nin sineması için, “gerçeğin araştırılmasında bir araç değil, kendine özgü bir dünya yaratmanın teknik yöntemi” eleştirisi getirildi. Ancak bu eleştiriler havada kalıyordu; çünkü Jeunet, yarattığı görüntülerin ‘sahteliğini’ zaten kabulleniyor, filme yansıttığı kendi özgün dünyasının, yapıtın ‘postmodern yüreği’ olduğunu itiraf ediyordu.”

vietnam savaşı filmleri


Platoon (Müfreze, 1986, ABD, 120 dk.)
Full Metal Jacket (1987, ABD, 116 dk.)
Apocalypse Now (Kıyamet, 1979, ABD, 153 dk.)

“Nehrin iyice yukarılarında bir köprü vardır. Amerikalılar gün boyu köprüyü inşa ederler, gece Vietkong köprüyü havaya uçurur. Bu böyle sürer gider (...) Köprü, sınav ve ölüm simgesidir. Köprüyü savunan askerler çoktan ölmüş gibi davranırlar. Tüm bu köprü sahnesi, masalsı, düşsel, zamanın dışında bir hava için­de verilir; yoğun bir boşluk, anlamsızlık, kadercilik duygusu egemendir. Gün boyu yapılan çabaların gece yok olması, sürekli yinelenen beyhude uğraş, mitolojide sık görülen bir motiftir.”


eyes wide shut (gözleri tamamen kapalı)


Yönetmen: Stanley Kubrick

Senaryo: Stanley Kubrick - Frederic Raphael

Oyuncular: Tom Cruise, Nicole Kidman

Madison Eginton, Jackie Sawiris

Görüntü Yönetmeni: Larry Smith

1999, ABD-İngiltere, 159 dk.



“Belki de eninde sonunda cinsel takıntılarla ilgili bir filmdir bu; izleyiciler ve eleş­tirmenler, gözlerinin önünde olanları fark etmeyip filmdeki cinselliğin tutsağı olarak kalırlar. Ne var ki yalnızca Harfordlar’ın içsel yaşamlarına odaklanmış kalmak, Kubrick’in tüm meslek birikimini adadığı görsel sinema dünyasına kör kalmak demektir. Son yapıtında bize göstermek istediği yaşam dilimi, Amerikan İmparatorluğu’nun bin yılın sonundaki durumu, zengin, güçlü ve ayrıcalıklı olanların bizleri tüketim malları gibi kullandıkları, kendi suçlarını parlak örtüler altında sakladıkları bir dünyadır.”

umut
Yönetmen: Yılmaz Güney

Senaryo: Yılmaz Güney

Oyuncular: Yılmaz Güney, Gülşen Alnıaçık

Tuncel Kurtiz, Osman Alyanak

Görüntü Yönetmeni: Kaya Ererez

1970, Türkiye, 100 dk.

“Filmde suyla ilgili çok simge vardır. Öncelikle henüz yola çıkılmadan Cab­bar’ın evin­de bakılan su falları akla gelir. Hazinenin Ceyhan nehri kıyısında olma­sı, iki köp­rü arasında bulunması mekân açısından özel ve kutsal bir konumu vurgular. Köprü, daima inisiyasyon simgesidir; su da arınma kavramını yansıtır. Nehrin salla geçilmesi, kazıya başlanmadan önce nehirde abdest alınması ve kazdıkça sürekli olarak kuyudan su çıkması arınma simgelerinin yinelenmesidir.”


angel heart (şeytan çıkmazı)


Yönetmen: Alan Parker

Senaryo: Alan Parker

Oyuncular: Mickey Rourke, Robert De Niro

Lisa Bonet, Charlotte Rampling

Görüntü Yönetmeni: Michael Seresin

1987, ABD-Kanada-İngiltere, 113 dk.


Şeytan Çıkmazı, insanın farkında bile olmadan, hatta kötülük içeren eylemlere bile kalkışmadan kötü olabileceğini ileri sürer. Filmin bu teolojik savında Hıristiyanlığın İlk Günah (Original Sin) kavramının ağırlığı hissedilir. Filmin koyu kaderciliğini en iyi özetleyen yine Louis Cyphre’ın yorumudur: ‘Dünya üzerinde insanların birbirinden nefret etmesine yetecek kadar din var ama birbirlerini sevmelerine yetecek kadar yok.’”


amadeus
Yönetmen: Milos Forman

Senaryo: Peter Shaffer

Oyuncular: F. Murray Abraham, Tom Hulce

Elizabeth Berridge, Simon Callow

Görüntü Yönetmeni: Miroslav Ondrícek

1984, ABD, 160 dk.

“Sorun aşikârdır: kendimizle gerçekten yüzleşebilir miyiz? Bu yüzleşme sonunda Ka­bil gibi, Salieri gibi mi davranacağız? İnsan yaşamının, varoluşumuzun kaçınılmaz olguları olan başarı ya da başarısızlık, gurur ya da kıskançlık, olağanüstülük ya da sıra­danlık karşısında ne yapaca­ğız? Harcanan çaba, zaman, yetenek ve ki­şisel değerler an­laşılmadığı, terk edilmiş ve umutsuz kaldığımız zaman hırsımızı yönelteceğimiz bir Amadeus mu bulmalıyız? Onu yok etmeli miyiz? Yoksa kendimizi mi öldürmeliyiz? Salieri her ikisini de yapar.”

gizli yüz
Yönetmen: Ömer Kavur

Senaryo: Orhan Pamuk

Oyuncular: Zuhal Olcay, Fikret Kuşkan

Sevda Ferdağ, Rutkay Aziz

Görüntü Yönetmeni: Erdal Kahraman

1991, Türkiye, 118 dk.


“Tasavvuf kaynaklarından beslenen, Halk Edebiyatı geleneğinden yararlanan Gizli Yüz, tam anlamıyla bir arayış ve yolculuk filmidir. Bu özelliğiyle Monomitos kavramına, Şamanist düş gezilerine, inisiyasyon yolculuklarına, seyr-i sülûk olgusuna, kendini tanıma çabasına, tinsel değişim ve dönüşüm serüvenlerine yakın düşer.”


minority report (azınlık raporu)


Yönetmen: Steven Spielberg

Senaryo: Scott Frank-John Cohen

Oyuncular: Tom Cruise, Max von Sydow

Steve Harris, Neal McDonough, Patrick Kilpatrick

Görüntü Yönetmeni: Janusz Kaminski

2002, ABD, 145 dk.


Azınlık Raporu ve abd yönetimi, dünyaya klasik bir takas öneriyor: Dünyayı katillerden ya da teröristlerden kurtarmak için, kişisel özgür­lük­lerden vazgeçilmesi. abd’ ye ne kadar güvenebiliriz? Dünya üzerin­de, yalnızca güvenliği tehdit edenleri denetim altında tutacaklarına, yaşamlarımız üzerinde baskı kurmayacaklarına kim inanabilir? Güvenlik gerekçesi kişisel özgürlüklerin kısıtlanmasını doğrular mı? Zaten abd yönetimi kendini savunma hakkına sığınarak kuşkulu bulduğu binlerce kişinin özgürlüklerini kısıtlamış, gözaltında tuttukları hakkında ayrın­tıları açıklamamış, yerlerini bile söylememiştir. Oysa Philip K. Dick’in sözleri çok açıktır: ‘Eğer bir sistem masum insanları tutuklayarak ayakta kalabiliyorsa, aslında yok edilmeyi hak ediyordur.’”


ömer tecimer


1952 İstanbul doğumlu. Galatasaray Lisesi’nin ardından İktisadi Ticari İlimler Akademisi’nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakül­te­si’nde master yaptı. “Gül+Haç, Batı Uygarlığının Yeraltı Kaynakları” isimli araştırma kitabı plan b tarafın­dan yayınlandı.
Yüklə 62,91 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin