|
|
səhifə | 844/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| kalıpta- , 1. şekil vermek; kalıba gelmek; 2. eski haline komak.
kalıptan- , 1. bir şekil almak; kalıba gerilemek; 2. eski şekline dönmek.
kalıptant- , et. kalıptan- ’dan.
kalıptantuu, eski haline koma.
kalıptat- , et. kalıpta- ’dan.
kalıs, a. 1. kararsız: hasbî; bitaraf: tarafsız; şahsan menfaatlı olmıyan; kalıs kal- : rey vermekten istinkâf etmek; kim kalıs kaldı? : kim istinkâf etti? ; köpçülük caktap, azçılık karşı kol kötördü, kalıs kaluuçu bolğon cok: çoğunluk lehte, azınlık aleyhte rey verdi, çekinen (istinkâf eden) olmadı; 2. hakem; kalıska sal- : 1) hakemler hükmüne komak; 2) hakem olarak göstermek.
kalıstık, 1. bitaraflık; garazsızlık; 2. hakemler kararı; hakemlik.
kalış- , kal II- ’den müş. ; könğül kalış- , bk. könğül.
kalıypa, a. tar. halîfe; Türk sultanı.
kalk I, taklitlik söz: kalk et- : kımıldamak; yerinden oynamak; harekete gelmek; cüröğü kalk etti: yüreği oynadı.
Dostları ilə paylaş: |
|
|