Ahmed hasib efendi



Yüklə 1,73 Mb.
səhifə32/62
tarix11.09.2018
ölçüsü1,73 Mb.
#80552
1   ...   28   29   30   31   32   33   34   35   ...   62

AHMED ŞUAYB

(1876-1910) Edebî tenkit sahasındaki seviyeli makaleleriyle tanınan Servet-i Fünûn dönemi yazarı.

İstanbul'da doğdu. Orta öğrenimini Fâtih Rüşdiyesi ile Vefa İdâdîsi'nde ta­mamladı. Mekteb-i Hukuk'u bitirince, daha sonra sadrazam olan Hakkı Paşa'nın muavini olarak aynı okulda idare hukuku derslerini okutmaya başladı. 1908'den sonra devletler hukuku ders­leri de verdi. Bu sırada Mecüs-i Maârif üyeliği, Tedrİsat-ı İbtidâiyye müdürlüğü, İstanbul Maarif müdürlüğü, son olarak da Dîvân-ı Muhasebat müddeiumumiliği görevlerinde bulundu. Zamanında mü­dahale edilemeyen bir apandisit yüzün­den otuz dört yaşında öldü.

Son derece çalışkan ve ilgi sahası ol­dukça geniş bir fikir adamı olan Ahmed Şuayb, dinî ve millî meselelere herhangi bir ilgi duymayan Edebiyât-ı Cedide top­luluğunun fikrî alandaki en güçlü tem­silcisidir. Onun, 1899'dan itibaren, baş­ta XIX. yüzyıl Fransız realist ve natüralist yazarları olmak üzere, Batı düşünce ve edebiyat dünyasının bazı tanınmış şahsiyetlerinin hayat ve eserlerini tanı­tan incelemeleri, devrinde ilgiyle karşı­lanmıştır. Edebî eserlerin ilmî metotlar­la ve sağlam bir kültüre dayanarak ele alınması gerektiğine inanan ve bu ko­nuda sosyoloji ile psikolojiden de fayda­lanılmasını savunan Ahmed Şuayb, ya­zarlık hayatı süresince sadece Batılı ten­kit anlayışını Türkiye'ye getirmeye çalış­mıştır. “Hayat ve Kitaplar” başlığı altın­da önce Servet-i Fünûnüa yayımlayıp daha sonra kitap haline getirdiği ma­kale serisinde Hippolyte Taine, Gustave Flaubert. Gabriel Monod. Ernest Lavisse, Niebuhr, Ranke ve Mommsen gibi Batılı yazar, fikir adamı ve tarihçiler üzerinde durur. Çeşitli ilmî ve edebî meselelerin tarihî bir olaya dayanılarak açıklandığı bu makalelerde, Batılı edebî akımların da o devir İçin iyice anlaşılmış ve açıklanmış olduğu kabul edilmekte­dir. Kendisinin de etkisi altında kaldığı Taine ve Flaubert üzerinde geniş şekil­de duran yazar, daha çok, eserle çevre ve şahsiyet arasındaki münasebeti esas alan XIX. yüzyıl romantik tenkidini be­nimsemiş görünmektedir. Bu çerçevede, çoğu yakın arkadaşı olan Edebiyât-ı Cedîde şair ve yazarlarının içe dönük ve hissî sanat anlayışlarını da gerçeklikten uzaklaşma olarak görüp tenkit etmiştir.

II. Meşrutiyetin ilânından sonra, çeşitli davetlere rağmen politikaya ka­rışmayarak arkadaşları Rızâ Tevfık ve Mehmed Câvid'le birlikte, Türkiye'deki pozitivist hareketin başlıca yayın organ­larından biri sayılan Ulûm-ı İktisâdiy-ye ve İctimâiyye Mecmuasını çıkaran 516 Ahmed Şuayb, burada “Fransa İnkılâbı”, “Rusya Tarihi”, “Avâmil-i İcti­mâiyye” gibi Avrupa siyasî tarihi ile ilgili dikkate değer makaleler yayımlamıştır.

Eserleri. Hayat ve Kitaplar (İstanbul 1317), Hukuk-i İdare 517; Hukuk-i İdare, II. Sınıf (İstanbul 1327); Hukuk-ı Umûmiyye-i Düvel (İs­tanbul 1328). 518



Bibliyografya



1) Musavuer Şahika iAhmed Şuaybın ölümü münasebetiyle çıkan ve aralarında Halid Ziya, Cenab Şahabeddin, Rıza Tevfık. Mehmed Cavid, Hüseyin Cahid ve Süleyman Nesib gibi devrin tanınmış şahsiyetlerinin yazılarının da bulunduğu özel sayı), sy. 2, Kânunu evvel 1326/Aralık 1910;

2) Hilmi Ziya Ülken. Türkiye'de Çağ daş Düşünce Tarihi, Konya 1966, s. 237-247;

3) Banarlı. RTET, II, 1022-1023;

4) Akyüz, Modern Türk Edebiyatı, s. 75;

5) Bilge Ercilâsun. Seruet-i Fünûn'üa Edebî Tenkid, Ankara 1981, s. 280-289;

6) Ekrem Işın, “Osmanlı Modernleşmesi ve Pozitivizm”, TCTA, II, 359-361, 367;

7) TDEA, I, 76. 519

AHMED TAİB Osmanzâde


Bk. Osmanzâde Ahmed Taib.520

AHMED TEKELÜ

XVI. yüzyıl Osmanlı saray kuyumcusu.

Topkapı Sarayı Hazine Dairesinde bulunan Kanunî Sultan Süleyman için yapılmış 933 (1527) tarihli yatağanın altın kakma sülüs yazılan ile görkemli süslemelerinin sanatkârı olduğu, yata­ğanın sırtındaki Ahmed Tekelü imzasın­dan anlaşılmaktadır. Saray “Ehl-i hirefi’nin kuyumcular bölüğüne mensup ol­duğu da, muhtemelen 1533-1534 yılla­rına ait, bayramda getirdiği işe in'am verilen usta adlarının tutulduğu bir defterde yer alan “Ahmed Tekelü, ku­yumcu, 3000 akçe ve bir benek kaftan” kaydından öğrenilmektedir. Bu durum­da, sarayın o döneme ait ehl-i hiref ma­aş defterlerinde “Cemâat-ı zergerân” bölüğü ile zernişan bölüğünde adı Ah­med Gürcü olarak geçen sanatçılardan birinin Ahmed Tekelü olması gerekir. 521

Bibliyografya



1) Rıfkı Melûl Meriç, “Türk San'atı Tarihi Vesikaiarı”, Türk San'att Tarihi Araştırma ue İncelemeleri, İstanbul 1963, I, 774;

2) Filiz Çağ­man. “Serzergerân Mehmet Usta ve Eserle­ri”, Kemâl Çığ'a Armağan, İstanbul 1984, s. 68-71. 522

AHMED TEKÜDER

(ö. 683/1284) İlk müslüman İlhanlı hükümdarı (1282-1284).

Doğum tarihi kesin bilinmemekle bir­likte 645 (1247) yılında doğduğu tah­min edilmektedir. Hülâgü Han'ın oğul­larından olan Teküder (Tegüder), annesi Kutuy Hatun tarafından yetiştirildi. Fa­kat annesinin dinini benimsemeyerek İslâmiyet'i kabul etti ve Ahmed adını aldı. 1282 yılında ikinci Moğol hüküm­darı ve ağabeyi Abaka'nın ölümü üzeri­ne, Merâga yakınlarında toplanan ku­rultayda han seçildi ve Abaka'nın en büyük oğlu Argun'un muhalefetine rağ­men bir ay sonra Aladağ'da yapılan bir merasimle taç giydi. Henüz Aladağ'dayken, meşhur Cüveynî ailesinin itibarını iade edip Şemseddin Cüveynfyi sâhib-i dîvân makamına getirdi. Şemseddin'in tavsiyelerine uyarak İlhanlılar'ın en bü­yük düşmanı olan Mısır Memlükleri'yle dostluk anlaşması yapmak için, arala­rında devrin meşhur ulemâsından Kutbüddîn-i Şîrâz’nin de bulunduğu bir he­yeti Kahire'ye gönderdi. Ancak bu te­şebbüs bir sonuç vermedi. Memlûk Sul­tanı Kalavun, Teküder'in kardeşi Kongurtay'ın Anadolu'da yaptığı tahribatı ileri sürerek sulh tekliflerini reddetti. Moğol emirlerinin çoğu zaten Mısır'a ye­niden savaş açmayı arzu ediyorlardı. Bu arada kurultaydan sonra Horasan'a çe­kilen Argun, amcasını tahttan indirmek için çeşitli yollara başvurdu. İlk önce Kongurtay'ın taraftarlığını kazanarak Teküder'e karşı bir suikast hazırlattı. Ancak bunu zamanında haber alan Te­küder. 1283 yılında Karabağ'da Kon-gurtay'ı öldürttü. Ardından, damadı Alinak'ı Argun'u takip etmekle görevlen­dirdi. Bunun üzerine Argun amcasıy­la barış yapmak istedi. Fakat Temmuz 1284 tarihinde esir alınıp Teküder'in huzuruna getirildi. Alinak'ın bütün ısra­rına rağmen Teküder, Argun'u öldürt-medi; ancak bu ona pahalıya mal oldu. Zira bu sırada Moğol emirlerinden Bu ka, Alinak'ı öldürüp Argun'u serbest bı­raktı. Bunu haber alan Teküder. Altın Orda topraklarına sığınmak maksadıyla kaçmaya kalktıysa da yolda yakalanıp Argun'a teslim edildi. 26 Cemâziyelevvel 683 (10 Ağustos 1284) tarihinde Moğol geleneklerine göre sırtı kırılarak Kon-gurtay'ın akrabaları tarafından öldü­rüldü.

Samimi bir müslüman olan Teküder, inancı dolayısıyla Moğol yasalarına iha­net etmekle suçlanmıştır. Ancak tahtını ve hayatını İslâmiyet'i kabulünden çok, dirayetsiz bir hükümdar olması sebe­biyle kaybetmiştir. Tasavvufa aşırı şe­kilde ilgi duyardı. Bundan dolayı vaktini semâ ve diğer sûff âyinleriyle geçirerek devlet işlerini annesine bıraktı. Bununla beraber Moğollar arasında İslâmiyet'in faal bir şekilde yayılmasına gayret et­medi. Bu görevi on bir yıl kadar sonra, Argun'un oğlu ve İlhanlılar'ın en kabili­yetli hükümdarı olan Mahmud Gazan Han üzerine almıştır. 523



Bibliyografya



1) Reşîdüddin. Câmlcu't-tevârih 524, Baku 1958, III, 165, 194;

2) Aksarâyî, Müsâmeretü'l-ahbâr 525. Ankara 1944, s. 136, 141;

3) Vassâf, Târih, Bombay 1269/1853, s. 105, 136;

4) A. A. Alizâde, Sotsial-no-Ekonomiçeskaya İ Potitiçeskaya İstoriya Azerbaycana XIII-XIV vv, Baku 1956, bk. İndeks;

5) B. Spuler. İran Moğoilan 526, Ankara 1957, s. 89, 98;

6) Abbas İkbâl, Târih-i Moğul, Tahran 1341 hş. 1962, bk. İn­deks;

7) Chır, V, 364-368;

8) Faruk Sümer, “Tekü­der”, İA, Xll/1, s. 144, 145;

9) P. Jackson. “Ahmad Taküdâr”, Elr., I, 661, 662. 527


Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   28   29   30   31   32   33   34   35   ...   62




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin