Alâ yedey adl



Yüklə 1,81 Mb.
səhifə56/65
tarix11.09.2018
ölçüsü1,81 Mb.
#80455
1   ...   52   53   54   55   56   57   58   59   ...   65

ALİ b. MÜŞEYMEŞ

Beylikler döneminde Anadolu'da eser veren bir mimar.

XIV. yüzyılın ikinci yansında yaşamış­tır; doğum ve Ölüm tarihleri bilinme­mektedir. Adına, Selçuk'taki Aydınoğul-lan dönemine ait İsa Bey Camii'nin 777 (1375) tarihli kitabesinde rastlanmak­tadır. Bu kitabede geçen DımaşkJ nis-besinden Şamlı olduğu anlaşılan Ali b. Müşeymeş, ilk olarak Şam Emeviyye Camii'nde ortaya çıkan ve daha sonra Diyarbakır Ulucamii ile Güneydoğu Ana­dolu'daki bazı Artuklu camilerinde de­vam eden plan şemasını, XIV. yüzyılın sonlarına doğru Batı Anadolu'da yeni­den uygulama alanına çıkarmıştır. Bu çalışmasında, ayrıntılara girildiğinde da­ha da iyi görülebilen, çeşitli tesirlere ge­tirdiği ustaca yorumuyla orijinal bir eser ortaya koymuştur. Bu durum onun. Türk ve İslâm mimarilerini iyi incelemesin­den gelen köklü bir mimarlık kültürüne sahip olduğunu göstermektedir.

Kitabe tarihi 820 (1417) olan Merzi­fon'daki Çelebi Mehmed Medresesi ile Amasya'daki Bayezid Paşa Camii'ni (822/1419) yapan mimar Ebû Bekir b. Muham-med b. Hamza el-Müşeymeş ve Ankara'daki Karacabey Külliyesi'ni (848/1444) yapan Sinâneddin Ahmed b. Ebû Bekir el-Müşeymeş de aynı mimar ailesinden gelmektedirler. Ayrıca İsa Bey Camii'nde Ali b. Müşeymeş ile beraber çalışan ve onunla aynı nisbeyi taşıyan, mihrapta ismi kayıtlı Ali b. Dâvûd ed-Dımaşkî'nin de Ali b. Müşeymeş'in akrabası olması kuvvetle muhtemeldir. Usta çırak düze­niyle kendi içinde mimar yetiştiren bu aileden, yapı kitabelerinde adlanna rast­lanmayan başka sanatkârların da çıkmış olması mümkündür. 1095



Bibliyografya



1) Ch. Texier. Asie Mineure, Paris 1862, s. 311;

2) L. A. Mayer, Islamic Architects and Their Works. Geneve 1956, s. 54;

3) Zeki Sönmez. Başlan­gıçtan XVI. Yüzyıla Kadar Anadolu'daki İslâm ve Türk Devri Yapılarında Çalışan Sanatkâr­lar 1096, İÜ Ed. Fak., s. 239, 243;

4) K. Otto-Dorn. “Die İsa Bey Moschee in Ephesus” Istanbuler Forschungen, XVII, Ber­lin 1950, s. 115, 132. 1097

ALİ el-MUTTAKİ


Bk. Muttaki El-Hindî.

ALİ NAKKAŞ

XVI. yüzyılın ikinci yarısında yaşayan Osmanlı tasvir sanatçısı.

Ehl-i hiref teşkilâtının nakkaşlar bö­lüğüne bağlı olarak saray nakkaşhanesinde çalışmış ve eser vermiştir. Gelibolulu Mustafa Âıi’nin bildirdiğine göre. ünlü nakkaş üstad Osman'ın kayınbira­deridir. Sultan II. Selim (1566-1574) ile III. Murad (1574-1595) devirlerinde sa­rayda çalıştı. Saray şehnamecisi Seyyid Lokman'ın kaleme aldığı Şehname ile benzeri eserleri resimlendiren nakkaş­lar ekibinde görev yaptı. Ayrıca bazı ar­şiv kayıtlarında belirtildiğine göre, ha­len Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphane-si'nde bulunan Şehnâme-i Selim Han 1098 ve Hünemâme 1099 ile Türk ve İslâm Eserleri Müzesi'ndeki Zübdetü't-tevârîh 1100 adlı eser­lerin resimlendirilmesi işinde çalıştı. Os­manlı tasvir sanatının klasik üslûbunu belirleyen nakkaş Osman'ın etkisinde kalmıştır. 1101

Bibliyofrafya



1) Alt, Menâkıb-ı Hüneroerân, Ş. 68;

2) Nigâr Anafirta. Hünemâme Minyatürleri oe Sanatçıları, İstanbul 1969, s. 10;

3) Filiz Çağman. “Şahnâme-i Selim Han ve Minyatürleri”, Sanat Tarihi Yıl­lığı, V, İstanbul 1973, s. 411, 443;

4) Günsel Renda. “İstanbul Türk ve İslâm Eserleri Müze­si'ndeki Zübdetü't-tevârîh Minyatürleri”, Sa­nat sy. 6, İstanbul 1977, s. 58, 67. 1102

ALİ NUTKİ DEDE

(1762-1804) Mevlcvî şeyhi, şair ve bestekâr.

5 Muharrem 1176'da 1103 İstanbul'da Yenikapı Mevlevîhanesi ci­varında bir evde doğdu. Babası, adı ge­çen mevlevîrıanenin şeyhlerinden Kütah­yalı Seyyid Ebûbekir Dede, annesi ise Galata Mevlevîhanesi şeyhlerinden Kut-bünnâyî Osman Dede'nin kızı Saîde Hanım'dır. Doğumundan bir müddet son­ra, amcası Ömer Dede'nin oğlu semâ-zenbaşı Sahfh Ahmed Dede'nin (ö 1813) himayesine verildi. Daha on dört yaşla­rında iken bilhassa dinî bilgilerde yetiş­miş bir kişi olarak kendini göstermeye başladı. Babasının 3 Receb 1189'da 1104 vefatı üzerine Yenikapı Mevlevi’hanesi'ne şeyh tayin edilerek ken­disine Çelebi Ebûbekir Efendi tarafın­dan destar giydirildi. Otuz sene şeyhlik makamında bulunduktan sonra Cemâziyelevvel 1219'da 1105 der­gâhtaki odasında vefat etti ve aynı der­gâhın hazîresine defnedildi. Defteri Dervi’şân'da Afffe adında bir kızının oldu­ğu kaydedilmektedir.

Derin ilmi, mütevazi kişiliği ile herke­sin hürmetini kazanarak devrinin belli başlı şeyhleri arasında yer alan Ali Nutkî Dede aynca edebiyat ve mûsiki ile de meşgul olmuştur. Çeşitli kaynaklarda, önceleri babasının verdiği Memiş. da­ha sonra da Nutkî mahlasını kullanarak yazdığı manzumelere rastlanmaktadır. Şeyhliği sırasında dergâha intisap eden, mukabele'ye giren ve çilelerini doldu­ran dervişler ile Yenikapı Mevlevîhanesi hakkında çeşitli bilgilerin yer aldığı Def­ter-i Dervîşân adıyla bilinen bir esere başlamıştı. Ancak vefatı üzerine yarım kalan bu eser, kardeşi Şeyh Abdülbâki Nasır Dede tarafından tamamlanmıştır. 1106 Ali Nutkî Dede'nin edebiyat ve mûsiki alanında ün yapmış birçok kişinin yetiş­mesinde de büyük emeği geçmiştir. Bun­lar arasında, Konya'da başladığı çilesini İstanbul'da Ali Nutkî Dede'nin yanında tamamlayan Şeyh Galib ile haftanın be­lirli günleri bu dergâha devam eden Hamrnâmîzâde İsmail Dede, bilhassa zik­redilmelidir. Ali Nutkî Dede'nin bestelediği ve ölümünden bir ay kadar önce dergâhta okunan “Şevkutarab Mevlevî Ayini'ni, talebesi olmasına rağmen İsmail Dede'ye ithaf etmesi, aralarında­ki samimiyetin bir neticesidir. Ali Nutki Dede'den zamanımıza ulaşan tek eser olan bu Mevlevi âyininin Türkiye'de ay­rı zamanlarda yapılan iki nota neşrinde İsmail Dede'nin eserleri arasında göste­rilmesinin sebebi anlaşılamamıştır. 1107



Bibliyografya



1) Esrar Dede. Tezkire, Süleymaniye Ktp., Ha­let Efendi Mülhakı, nr. 109, vr. 112b;

2) Şeyh Galib. Şerhi Cezlre-i Mesnevi, Süleymaniye Ktp., Halet Efendi, nr. 183, vr. 2;

3) a.mlf.. Divan. Bu­lak 1252, s. 119;

4) Ali Nutkî Dede Abdülbâki Nasır Dede, Defter-i Dervîşan, Süleymaniye Ktp., Nafiz Paşa, nr. 1194, vr. 1B, 4b, 7b, 10b, 24b, 53, 91b;

5) Fatîn. Tezkire, s. 410, 411;

6) Hâşim Mustafa b. Yûsuf, Varidat, Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmud Efendi, nr. 3910/9, vr, 30°;

7) Ali Enver, Semâhâne-i Edeb, İstanbul 1309, s. 236;

8) Mehmed Ziya. Yenikapı Mevlevîhanesi, İstanbul 1329, s. 144, 148;

9) Mehmed Şükrî, Sil­silename, Üsküdar Selim Ağa Ktp., Hüdâyî Ki­tapları, nr. 1098, vr. 32b;

10) Hüseyin Vassâf. Sefi­ne, V, 206;

11) Rauf Yekta, Esatîz-i Elhân III: De­de Efendi, İstanbul 1343, s. 127, 128, 131;

12) Uzunçarsılı. Kütahya Şehri, istanbul 1932, s. 259;

13) Türk Musikisi Klasiklerinden ilâhîler: Mevlevî Ayinleri 1108. İstanbul 1937, XIII, 637, 648;

14) Ergun. An­toloji, II, 413, 415. 429, 435, 438, 513;

15) Ezgi, Türk Musikisi, V, 429;

16) Sadettin Heper, Mev­levi Ayinleri, Konya 1974, s. 235, 244;

17) Abdül­bâki Gölpınarlı. “Şeyh Galib”, İA, XI, 463. 1109

Yüklə 1,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   52   53   54   55   56   57   58   59   ...   65




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin