Kurulması Beklenen Kurumlar
Türkiye’de ayrımcılık iddialarını soruşturmak ve gerekli önlemleri almakla yükümlü eşitlik kurumu, ombudsmanlık, insan hakları komisyonu vb. nitelikte bağımsız özel bir kurum ya da organ yoktur. TBMM tarafından ombudsmanlık kurumu oluşturmaya yönelik olarak 2006 yılında 5548 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu kabul edilmiştir. Ancak, yukarıda da belirtildiği gibi, Anayasa Mahkemesi tarafından söz konusu Kanun iptal edilmiştir.
İptal edilen Kanun’da kurulması öngörülen Kamu Denetçiliği Kurumu bir eşitlik kurumu olarak değil, genel yetkilere sahip bir kurum olarak tasarlanmıştır. Bu Kurum için öngörülen özellikler, Birleşmiş Milletler Paris İlkeleri kapsamında ortaya konulan uluslararası standartları ve Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu’nun 2 No’lu Genel Politika Tavsiye Kararı’nda yer alan ilkeleri karşılamaktan uzaktır. 2011 yılı içerisinde yeni bir Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun yasalaşması beklenmektedir.
Anayasa’da 2010 yılında yapılan değişiklikler sonrasında genel olarak insan haklarının korunması özel olarak ise ayrımcılıkla mücadele amacıyla bazı kurumlar oluşturulması beklenmektedir. Yukarıda belirtildiği gibi bunlardan ilki doğrudan bu amaçları taşımasa da Kamu Denetçiliği Kurumu’dur. Belirtilen amaçlar doğrultusunda ise İnsan Hakları Kurumu ile ilgili bir yasa tasarısı ile Ayrımcılığın Önlenmesi ve Eşitlik Kurulu ile ilgili bir başka yasa tasarısı taslağı ortaya çıkmıştır.
Ayrımcılık mağdurlarını, hukuk kuralları veya yargı organları ile karşı karşıya geldiklerinde hem maddi ve manevi hem de adli anlamda destekleyecek bir kurum mutlaka oluşturulmalıdır. Bu kurumun mümkün olduğunca yürütmeden, yasamadan ve yargıdan bağımsız ve ayrımcılık mağdurlarını gözeten, mağdurlara çeşitli biçimlerde destek sunan bir kurum olarak tasarlanması büyük önem taşımaktadır.
Türkiye’de ayrımcılıkla mücadele kapsamında faaliyet yürütecek, Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu’nun 2 No’lu ve 7 No’lu Genel Politika Tavsiye Kararları, AB Irk Eşitliği Direktifi ve BM Paris İlkeleri kapsamında ortaya konulan uluslararası standartlara uygun olarak bağımsız bir eşitlik kurumu oluşturulmalıdır. Kurulacak bir eşitlik kurumunun, yukarıda belirtilen uluslararası standartlar ışığında aşağıdaki çalışmaları yürütmesi veya yetkilere sahip olması, kurulması için öngörülen amaçlara uygun faaliyet yürütebilmesi ve ayrımcı muamelelerin ortadan kaldırılmasa bile azaltılması ve mağdurların mağduriyetinin giderilmesi için büyük önem taşımaktadır:
• Ayrımcılık mağdurlarına danışmanlık ve destek sunma;
• Kamuoyuna ayrımcılıkla ilgili eğitimler sunma;
• İş ilanlarında ayrımcılık yapılmaması hakkında bilgilendirme yapma;
• Ayrımcılıkla mücadele alanında eylem programları, rehber ilkeler, taraflar arasında hüküm doğuracak tip sözleşmeler hazırlama;
• Ayrımcılıkla mücadele kapsamında yasa tasarıları hazırlama ve önerme;
• Tüzel kişiler için davranış kuralları geliştirme;
• Dönemsel olarak meclise rapor sunma;
• Kamuoyunu genel olarak ayrımcılık, özel olarak ise eşitlik kurumunun faaliyetleri ve kararları hakkında bilgilendirme;
• Sivil toplum kuruluşları ile yakın işbirliği içerisinde çalışma ve bu kuruluşların faaliyetlerine maddi destek sunma;
• Eşitlik kurumuna yapılacak şikâyetler ve yargısal usuller hakkında hukuki yardım sunma;
• Başvuru üzerine vakalar hakkında inceleme yürütme;
• Başvuru sonucunda taraflardan bilgi toplama;
• Re’sen bir vaka hakkında araştırma yürütme;
• Taraflar arasında mahkeme dışı çözüme varılması yönünde arabuluculuk görüşmeleri yürütme;
• Eşitlik kurumlarına ya da yargı organlarına başvuru veya dava götürme;
• Bilirkişilik yapma;
• Bağımsız araştırmalar yürütme;
• Para cezasını da içeren yaptırımlara hükmetme ve
• Yargısal usullerde müdahil olarak yer alma.
Dostları ilə paylaş: |