Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi



Yüklə 7,73 Mb.
səhifə42/899
tarix09.01.2022
ölçüsü7,73 Mb.
#96304
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   899
BALKAPANI HANI

30

BALMUMCU

İfrtfe


Top sesleri şehre kadar geliyor ve Bulgarların kente girebileceği korkusu yay-gınlaşıyordu. Böylece İstanbul sadece bir sevkıyat merkezi değil aynı zamanda cephe kenti haline geliyordu. Selimiye Anadolu'dan toplanan askerler için büyük talimgah haline getirilmişti. Ordunun genel karargâhı ise Hadımköy'de bulunmaktaydı. Bunlara menzil noktaları, depolar, cephane parkları, askeri mezbahalar, hayvan hastaneleri ekleniyordu. Ayrıca savaşın ilk safhalarında göze çarpan büyük disiplinsizliğin önüne geçilmeye başlandı. Artık yabancı gazeteciler, satıcılar ve kimliği belirsiz kişiler serbestçe dolaşamıyor, İstanbul'a tüm giriş çıkışlar vesikaya bağlanıyordu. Trakya ile irtibat kesildi, çoğu savaşılan ülkelere bağlı azınlıklardan oluşan ve ulaştırmayı sabote eden demiryolu memurları kontrol altına alındı. Hat komiserlikleri kuruldu. Ne var ki, bu tedbirler için çok geç kalınmış, iş işten geçmişti. Ancak İstanbul basını ve halk genelde savaşa devam yolunda hükümeti baskı altında tutuyordu. Yine de savaş taraftarı olanların çoğunluğunu gençlerin teşkil ettiği görülüyor, yaşlı kuşağın vakit kazanmak ve toparlamak için sulh taraftarı olduğu göze çarpıyordu.

1913'ün ilk günlerinde Edirne direnişi heyecanla izlenmekteydi. 17 Ocak günü Darülfünun'da yapılan heyecanlı bir toplantıdan sonra "Vatanı kurtarmak için uzanacak her ele sarılacağız, öpeceğiz ve vatanı kurtaracağız" şeklinde ant içil-mekteydi. Ne var ki, bu duygular vatanı kurtarmaya yetmeyecek ve 27 Mart günü

Edirne'nin düştüğü haberi İstanbul'da bomba gibi patlayacaktı. Bu arada ilk başta Osmanlı zaferi ihtimaline karşı bu savaşın sonunda hiçbir sınır değişikliğine izin vermeyeceklerini söyleyen büyük Batılı güçler de savaşın gidişatıyla fikir değiştirmişler ve Türklerin Edirne'yi de unutmaları gerektiğini söylemişlerdi. Bu karanlık günlerde aylardır yarı aç durumdaki askerler arasında huzursuzluk başlamış ve Mertis'te isyan eden 120 askerin 3'ü öldürülmüş, 5'i hapis, diğerleri de sürgünle cezalandırılmışlardı. Bu arada İstanbul halkı da iyi beslenemiyordu. 1913 başlarında kepekli undan yapılan ekmeğin faydalan hakkında kampanya açılmış ve bunun beyaz ekmeğe göre un kullanımında yüzde 25 tasarruf sağlayacağı ifade edilmişti.

Bütün bu gelişmeler İstanbul'u sarsan bir dizi politik gelişmeyle eşzamanlı olarak cereyan etmiştir. Söz konusu olayların ilki 23 Ocak 1913 günü İttihatçıların yaptığı Babıâli Baskını'dır(~0. Babıâli Baskını ile Harbiye Nazırı Nazım Paşa öldürülmüş ve Sadrazam Kâmil Paşa istifaya mecbur edilmişti. Sadrazamlığa eski Hareket Ordusu Komutanı Mahmud Şevket Paşa getirildi. Ne var ki, bu düzen de uzun sürmedi ve İtilafçılar 11 Haziran 1913 günü Mahmud Şevket Paşa'yı öldürdüler. Bundan sonra sadrazamlığa Said Halim Paşa getirildi, fakat esas iktidar kendisini başkomutan vekili tayin ettirmiş olan Enver Bey (,Paşa) ile Talat Bey'in (Paşa) ve onların yakın çevresinden oluşan İttihatçı şeflerin eline geçti.

1913'ün yaz aylarındaki olaylara ge-

Balkan Savaşı sırasında İstanbul'a

gelen çok sayıda göçmenden gemiyle Anadolu yakasına geçmek için bekleyenler.

TETTV Arşivi

linçe, 29 Haziran'da Balkan Devletle-ri'nin kendi aralarında savaşmaya başlamaları Enver Bey'in Edirne'yi geri alarak kendine bu kentin fatihi unvanı vermesini sağlamış, ancak geri alınabilen bundan ibaret olmuştur. Askeri başarılara susamış olan İstanbul halkının tek tesellisi ise Ege ve Akdeniz'de yaptığı akıncı harekatlarından sonra Hamidiye gemisinin kente dönüşü oldu. 7 aydan fazla açık denizde kalan yorgun gemi 7 Eylül günü Yeşilköy önlerine geldi, ertesi gün de Halic'e girdi. Bütün İstanbul coşkuyla karşılamaya çıkmış, sandallar, istimbotlar ve donanmanın geri kalan kısmı bayraklarını çekerek ve çımavira yaparak gemiyi ve komutanı Rauf Bey'i (Or-bay) bağrına basmıştır. Bu, kentin savaş boyu yaşadığı tek buruk sevinç idi.



Bibi. Mahmud Muhtar Paşa, Balkan Harbi, ist., 1979; A. Andonyan, Balkan Harbi Tarihi, ist., 1975; İbrahim Temo, İttihat ve Terakki Anılan, İst., 1987; Genel Kurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanlığı, Balkan Harbi, c. II, 2. Kısım, 2. Kitap, Ankara, 1981; İ. Artuç, Balkan Savaşı, İst., 1989; M. R. Esatlı, İttihat ve Terakki, İst., 1975; G. Vardar, İttihat ve Terakki İçinde Dönenler, ist., 1960; Mahmud Şevket Paşa, Günlük, İst., 1988; A. Büyüktuğ-rul, Osmanlı Deniz Harp Tarihi ve Cumhuriyet Donanması, ist., 1984; E. Mütercimler, Destanlaşan Gemiler, ist.. 1987.

M. TANJU AKAD




Yüklə 7,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   899




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin