Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi



Yüklə 7,73 Mb.
səhifə257/899
tarix09.01.2022
ölçüsü7,73 Mb.
#96304
1   ...   253   254   255   256   257   258   259   260   ...   899
BEŞİR AĞA (Hacı)

(?, ?- 3 Haziran 1746, istanbul) Büyük Beşir Ağa, Darüssaade Ağası Beşir Ağa, Şeyhülharem Hacı Beşir Ağa adlan ile de tanınır. Darüssaade-i Şerife ağası ya da kızlarağası denen saray haremağala-rınm en ünlüsü ve bu görevde en uzun süre kalanıdır. İstanbul'da, Babıâli'de cami, medrese, sıbyan mektebi, kütüphane ve sebil birimlerini kapsayan bir külliye, bir tekke, Eyüp'te bir darülhadis, aynı yerde bir çeşme ile kütüphane, Emir İmam Mahallesi ile Sarıyer'de çeşmeler, Topkapı Sarayı içinde de adıyla anılan bir cami yaptırmıştır.

Yaşamının ilk evresi, Osmanlı sarayına alınan öteki zenci köleler gibi bilinmeyen Beşir Ağa'nın, Darüssaade Ağası Yapraksız Ali Ağa'nın aracılığı ile saraya girdiği biliniyor. Sarayda, onun koruması altında okuma yazma öğrenen ve -yazıya düşkün Şehzade Ahmed'in (III. Ahmed) dairesinde hizmet gören Beşir Ağa, kültüre ve kitaba ilgi duydu. 1703'te III. Ahmed tahta çıkınca musahib-i şeyriyari oldu. 1705'te Dâye Hatun'u hacca götürdü ve kendisi de hac farzım yerine getirerek bundan sonra Hacı Beşir Ağa olarak anıldı. Dönüşünde harem hazinedar ağalığına yükseldi. 1713'te Darüssaade Ağası Süleyman Ağa ile Kıbrıs'a sürüldü. Aynı yıl Mısır'a yine sürgün olarak gönderildi. 1714'te şeyhülharem olarak Medine'ye atandı. 1717'de İstanbul'a döndü ve darüssaade ağalığına getirildi. Bu görevi ölümüne kadar aralıksız sürdürerek bir rekor sahibi olmuştur. Eyüp Bahariye' sindeki yalısında öldü ve Eyüp'teki türbesine gömüldü. 1730'daki Patrona Halil Ayaklanması(->) sonrasında da makamını koruyabilmesi, Beşir Ağa'nın sağduyulu ve yetkin kişiliğiyle açıklanabilir. Ölümünde 90-94 yaşında olduğu biyografisini veren bazı kaynaklarda yazılı ise de bu yaşlardaki bir kişinin, sarayın en önemli görevini yürütmesi mümkün olamayacağından herhalde doğru değildir.

Darüssaade ağası ya da resmi olmayan sanıyla kızlarağası, Osmanlı sarayının en yüksek amirlerindendi ve pro-koldeki yeri vezirlere eşitti. Haremeyn-i Şerifeyn nazırlığı görevini de üstlenmiş olmaları saygınlıklarını artırmıştır. Bu makama getirilenlerin pek çoğu, okuryazarlığı olmayan, erkekliklerini yitirdikleri için de ruhsal rahatsızlıkları bulunan zencilerdi. Hacı Beşir Ağa, bunlar arasında, kitaba, kamu yararına hizmete, politikaya düşkünlüğü ile apayrı bir kişi olarak ortaya çıkmaktadır. Darüssaade

ağalığının saray duvarları dışındaki etkinliğine ve yapıcılığına da en çok katkısı bulunandır. Hacı Beşir Ağa'nın, kendinden önce ve sonra aynı göreve atananlarla ortak bir özelliği, cami, çeşme, sebil vb yaptırmak gibi hayır işlerine olan tutkusudur. Bu zümre, edindikleri büyük servetleri bırakacakları aileden ve çocuktan yoksun oldukları için adlarını yaşatmak amacıyla İstanbul'da, Mekke'de, Medine'de, Kahire'de, Bursa'da, Edirne'de pek çok eser yaptırmışlardır. Haremeyn Evkafı'nı yönetmeleri, İslam dinine aşın bağlılıkları nedeniyle de Hz Muhammed'in "Ölenlerin hesap defterleri durulur. Yalnız, bilim öğreten, su getiren, ağaç diken, cami yapan, kitap bırakan ve hayırlı evlat yetiştirenlerin sevapları kıyamete kadar yazılır" hadisine uyarak cami, mektep, sebil, çeşme yaptırdıkları görülmektedir.

Hacı Beşir Ağa'nın, darüssaade ağalarının saraydaki etkinliklerinin dorukta olduğu bir dönemde bu göreve gelmesi, harem yaşamına düşkün III. Ahmed (hd 1703-1730) ile I. Mahmud (hd 1730-1754) katında daha fazla söz sahibi olmasına olanak vermiştir. Özellikle I. Mahmud, atamalarını Hacı Beşir Ağa'nın önerileriyle yapmıştır. Buna bir örnek olarak Sadrazam Kabakulak İbrahim Paşa'nın (22 Ocak 1731-10 Eylül 173D görevden alınışı gösterilir. Devlet işlerine karışan Hacı Beşir Ağa'yı, I. Mahmud'a şikâyet eden İbrahim Paşa, Mısır'da uzun zaman kaldığını, kara Araplardan bir akıllı adama rastlamadığını, hükümet işlerini kızlarağasının düşüncesine göre yürütmesinin yanlış olacağını, ama kendisine uymasa bu kez de başına bir iş geleceği için çekindiğim söylemiş; padişah da Hacı Beşir Ağa'nın görevden alınıp Mısır'a sürülmesi için buyruk vermiştir. Ancak, hakkındaki bu kararı, sadrazamın kayınpederinden öğrenen Beşir Ağa, I. Mahmud'un annesi Saliha Sul-tan'a başvurarak kararı geri aldırmış, İbrahim Paşa'nın da sadaretten azlini başarmıştır. Bu olaydan sonra yönetim üzerindeki etkisi daha da artmış, dış politika konularıyla da ilgilenerek İran-Os-manlı ilişkilerini, yetkili bir diplomat gibi yönlendirmeye çalışmıştır.

Hacı Beşir Ağa'ya ödenek olarak her ay sunulan bin altından ayrı devlet erkâ-nınca, İstanbul halkından saraya işi dü-şenlerce ve taşradan gelenlerce sunulan hediyeler ve rüşvetler onun muazzam bir servet edinmesini sağlamıştı. Topkapı Sarayı Arşivi'ndeki belgeler arasında yer alan tasarruf senetleri, mülknamesi, vakfiyesi ve vakıf muhasebe defterleri de onun serveti konusunda bir fikir vermektedir. Hacı Beşir Ağa, bu büyük olanağı, İstanbul'a yaptırdıklarıyla birlikte Medine'de bir medrese ve kütüphane, Kahire' de bir sebil ve mektep, Ziştovi'de medrese ve kütüphane yaptırtarak, ayrıca Bağdat'taki İmam-ı Azam Camii'ne kitap bağışlayarak, yalısındaki kütüphaneye de nadir yazma eserleri toplayarak değerlendirmiş ve adını ölümsüzleştirmiştir.

Hacı Beşir Ağa'nın çağdaşı olan saray teberdarlarından Derviş Abdullah'ın 1115/1742'de tamamladığı yazma Risâ-le-i Teberdariye fi Ahvâl-i Ağâ-yı Dâ-rü 's-Saade adlı eser, zencileri, zenci hadım kölelerin hizmet ettikleri sarayları, bunların yaşamlarıyla ilgili gizli kalmış bilgileri içerir. Hacı Beşir Ağa'nın isteğiyle Ahmed (Resmî) bin İbrahim'in kaleme aldığı Hamîletü'l-Küberâ ise Osmanlı sarayındaki ilk zenci darüssaade ağası olan Habeş Mehmed Ağa'dan Hacı Beşir Ağa'ya değin kızlarağalannın yaşamlarını içermektedir.

Osmanlı sarayında Beşir Ağa adıyla görev yapan başka darüssaade ağalan, Eski Saray ağası, hazinedar ağa vb vardır. IV. Mehmed'in (hd 1648-1687) yazı hocası Hoca Beşir Ağa, Hacı Beşir Ağa' dan sonra darüssaade ağası olan Beşir Ağa(->) I. Abdülhamid döneminde (1774-1789) darüssaade ağası olan Beşir Ağa, III. Selim döneminde (1789-1807) Eski Saray ağalığı yapan Zireli Beşir Ağa bunlardandır.



Bibi. Müri't-Tevarih, I, 24, 123, 124; Siciü-i Osmanî, II, 20; Mustafa Nuri Paşa, Netayi-cü'l-Vukuat, III-IV, Ankara 1980, s. 54, 315; Ahmed Resmî, Hamîletü'l-Küberâ, Süleyma-niye Ktp, Esad Efendi Bölümü, no. 3876, vr 48-49; Uzunçarşılı, Saray, 172-183; M. Ç. Uluçay, Harem II, Ankara 1985, s. 43, 118, 124, 125; Uluçay, Padişahların Kadınları, 107; Topkapı Sarayı Arşivi Kılavuzu, I. Fas., 1938, s. 73-74.

NECDET SAKAOĞLU




Yüklə 7,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   253   254   255   256   257   258   259   260   ...   899




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin