BaşÖRTÜSÜ raporu 2007 Sakarya Başörtüsü Platformu


Temmuz 2007 - Sandık kuruluna ‘Başörtüsü’ engeli



Yüklə 2,1 Mb.
səhifə41/102
tarix30.10.2017
ölçüsü2,1 Mb.
#22656
1   ...   37   38   39   40   41   42   43   44   ...   102

23 Temmuz 2007 - Sandık kuruluna ‘Başörtüsü’ engeli


Türkiye sandık başına giderek ülkeyi 5 yıl yönetecek kadroları seçti. Geçtiğimiz seçim döneminde özgürlüklerin önünün açılacağına dair verilen sözlerin peşinden giden vatandaşlar, aradan geçen süre içinde bu sözlerin tutulmadığı gördü. Şimdi ise daha seçimler sonuçlanmadan özgürlüklerin önü tıkanmaya başlandı. İstanbul’da Kadıköy ve Fatih ilçelerinde yaşanan çirkin olaylar yaşandı. Fatih’te oy kullanımı yapılan birçok okulda ve Kadıköy Mehmet Beyazıt Lisesi ile Münevver Şefik İlköğretim Okulu’nda başörtülü sandık müşahitlerinin görev yapmaları engellenmek istendi. Okula girişleri engellenmek istenen başörtülü görevliler bu duruma itiraz ederken, görevlileri engellemek isteyen kişiler ise okulun bir kamusal alan olduğunu ve hâkimlerin bu yönde kararı bulunduğunu bahane ederek, görevlilerin çalışmasını engellemek istedi. Daha sonra araya giren yetkililer ve vatandaşlar, başörtülü görevlilerin çalışmasının engellenmesinin hukuki hiçbir dayanağı olmadığını belirterek görevlilerin sandık başlarındaki yerlerini almalarını sağladı. (Milli Gazete)

23 Temmuz 2007 – Kadın vekil oranında cumhuriyet rekoru ama tek başörtülü vekil yok

Merkez medyanın, seçim sonuçlarından sonra meclise giren 50 kadın vekille ilgili haberlerde, “Kadın vekil oranında cumhuriyet rekoru. 1935-39 dönemindeki yüzde 4.5'lik en yüksek kadın vekil oranı yüzde 10’la kırıldı.” ifadelerine yer verilirken; geniş bir seçmen kitlesi oluşturan başörtülü kadınların tek bir vekille dahi temsil edilemediği gerçeği görmezden gelindi.



24 Temmuz 2007 – Ne türban ne de tank

Yunan gazetesi Elefterotipia, 22 Temmuz genel seçimlerini yorumladığı yazısına “Ne türban ne de tank” başlığını attı. Başyazıda şu tespitlere yer verildi: “Halk seçim öncesinde, 'İslam mı, laik devlet mi?' ikilemiyle karşı karşıya bırakıldı. Kemalistlerin gösterilerindeki baskın slogansa şuydu: Ne türban, ne tank.' İşte bu slogan demokrasinin temel ilkelerine saygı talebini yansıtıyor. Teokratik devletlerde insan haklan, askerin yönettiği devletlerde de halk egemenliği çiğnenir. Kemalist düzen, laik yapıyı korumak için halk egemenliğini defalarca ihlal etti. Buna karşın, AB'ye girmek isteyen Erdoğan hükümeti, yeni orta sının kendi safına çekebilmek için vatandaşların anayasal haklarını ve halk iradesini destekliyor gibi görünüyor. Yeni cumhurbaşkanını seçtirebilmek için Meclis'le müttefik aramak durumunda olan Erdoğan, hem teokratik devletin geleneksel alışkanlıklarının ortaya çıkmasını, hem de Kemalist düzenin müdahalesini önlemek için uzlaşmaya gideceğine yönelik sinyal veriyor. Şüphesiz, bu çabası AB'den destek görecek.”


25 Temmuz 2007 – Başörtüsü mağduriyeti olmasaydı başarı asla bu düzeyde olamazdı


Ali Bulaç, “Tepki, korku ve umut” başlıklı yazısında 22 Temmuz seçimlerinde başörtüsünün rolünü şöyle değerlendirdi: “Gözden kaçırılmaması gereken ana nokta şu ki, 27 Nisan bildirisi, 367 ve CHP'nin ötekileştirici tutumu dolayısıyla cumhurbaşkanı seçilemeyen Abdullah Gül'ün uğradığı büyük mağduriyetin, açık haksızlığın gerçek sebebi, hanımının "başörtülü" olmasıdır. AK Parti'nin mart ayında yüzde 30'un altına inen oylarını 46'lara çıkartan, toplumun ana gövdesinin başörtüsüne verdiği destektir; eğer söz konusu olayda başörtüsü mağduriyeti olmasaydı başarı asla bu düzeyde olamazdı. Bu açıdan CHP ağır bir yenilgiye uğramış, başörtüsüne sahip çıkmasına rağmen, 27 Nisan günü Meclis'e girmediği için Ağar seçmene inandırıcı gelememiştir.”

26 Temmuz 2007 – Devletin zirvesinin türbanlı eşleri

Seçim sonuçlarının netleşmesinden sonra merkez medyada başörtüsü tartışması yeniden alevlendi. “Son dönemin en gergin konusu hiç kuşkusuz “Devletin zirvesinde 3 AK Partili mi olacak” tartışmasıydı. Bundan kasıt üç önemli göreve gelecek isimlerin eşlerinin türbanlı olup olmamasıydı elbette. Kulislerde konuşulanlara göre bu dönemde zirvedeki üç isimden birinin eşi türbanlı olmayacak.” şeklinde bilgilerin aktarıldığı haber ve yorumlarla bir nevi “basın” baskısı oluşturulmaya çalışıldı.



27 Temmuz 2007 - Milletin başörtüsü sorunu var

Abdülkadir Özkan, Milli Gazete’deki yazısında seçim sonuçları bağlamında başörtüsü sorununu değerlendirdi: “Milletin "Bizim başörtüsü diye bir sorunumuz yok" diyenleri bu defa eskisinden daha büyük oy oranı ile iktidar koltuğuna oturtmuş olmasının ilk bakışta bir çelişki gibi görünmüyor. AKP'nin aksine milletimizin bir başörtüsü sorunu olduğunu, başörtüsüne sahip çıkmak adına AKP'ye yüklenmiştir. Milletin bu tavrı karşısında AKP'nin atacağı adım, takınacağı tavır önem kazanıyor. Abdullah Gül'ün sırf eşi başörtülü diye cumhurbaşkanı seçtirilmeyişini milletimiz protesto etmiş, "Siz ne düşünürseniz düşünün başörtüsü düşmanlığına karşı tavır koyuyorum" demiştir. Çünkü, milletin seçim sandığının dışında tavır koyması mümkün değildir. Bunun için önüne getirilen seçim sandığına attığı oylarla AKP'ye de bir ikazda bulunmuştur. "Siz her ne kadar başörtüsü sorunumuz yok diyorsunuz ama benim var" anlamına gelen bir tavır sergilemiştir... Buna rağmen yeni dönemde de AKP "Başörtüsü sorunumuz yok" şeklinde bir tavır sergileyecek olursa milletin karşısına getirilecek ilk seçim sandığında kaybolup gidecektir.”


28 Temmuz 2007 - Başörtüsü Platformları Eylemleri


Sakarya Başörtüsü Platformu tarafından yapılan 98’inci başörtüsü eyleminde “Tartışmadan, mücadele etmeden, bedel ödemeden, hak ve özgürlüklerin elde edilmesi, gerçek bir kazanım değil başkalarınca verilen bir lütuftan öteye geçmez.” tespiti yapıldı. Kocaeli’de yapılan 119’uncu eylemde AKP hükümetinden insan hakları konusunda acil yaklaşımlar sergilenmesi istendi. Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu’nun 77’nci eyleminde ‘yasakçı devlet’ yerine ‘hakem devlet’ anlayışının haklim kılınması gerektiği vurgulandı. Van Başörtüsüne Özgürlük Platformu tarafından düzenlenen 48’inci mücadeleye devam edilirken, Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu’nun düzenlemiş olduğu 25’inci basın açıklamasında ise başörtüsünün Allah’ın emrettiği bir farz olduğu belirtildi.

Yüklə 2,1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   37   38   39   40   41   42   43   44   ...   102




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin