Diğer taraftan, Brest-Litovsk Anlaşması’yla Osmanlı Devleti’ne bırakılan Elviye-i Selase (Kars, Ardahan, Artvin) bölgesinde de Şuralar oluşturulmuş ve bu bölgede Ermenistan kurulmasına karşı milli direniş teşkilatlandırılmıştır.
2.1.2.6.1. Sivas Kongresi’nin Açılışı 2.1.2.6.2. Kongre Delegeleri Arasındaki Görüş Ayrılıkları 2.1.2.6.3. Sivas Kongresi’nin Önemi ve Alınan Kararlar 2.1.2.6.4. Kongrelerin Genel Olarak Değerlendirilmesi
2.1.2.6.1. Sivas Kongresi’nin Açılışı 2.1.2.6.2. Kongre Delegeleri Arasındaki Görüş Ayrılıkları 2.1.2.6.3. Sivas Kongresi’nin Önemi ve Alınan Kararlar 2.1.2.6.4. Kongrelerin Genel Olarak Değerlendirilmesi
“Sahib-i davet sıfatıyla Mustafa Kemal Paşa’nın nutk-u iftitahisi...” ile açılan kongre başlangıçta Mustafa Kemal Paşa’nın duruma hakimiyetini ortaya koymaktadır. Başkanlığın münavebe ile olması talebi ekseriyetle reddedilir. Divan teşekkülünde Mustafa Kemal Paşa oybirliğiyle başkanlığa Bekir Sami ve Rauf Beyler başkan yardımcılıklarına seçilirler.
“Sahib-i davet sıfatıyla Mustafa Kemal Paşa’nın nutk-u iftitahisi...” ile açılan kongre başlangıçta Mustafa Kemal Paşa’nın duruma hakimiyetini ortaya koymaktadır. Başkanlığın münavebe ile olması talebi ekseriyetle reddedilir. Divan teşekkülünde Mustafa Kemal Paşa oybirliğiyle başkanlığa Bekir Sami ve Rauf Beyler başkan yardımcılıklarına seçilirler.
Birinci gün bu yemin metnine ilişkin münakaşalarla geçer. İkinci gün, yemin meselesi tekrar gündemdedir ve birinci celse sonunda metin yeniden değiştirilerek kabul edilir ve delegeler tarafından okunur[1]. 6 Eylül günü, padişahın tahta geçişinin yıldönümü münasebetiyle bayram olduğu için toplantı yapılmamıştır. Yani 8 günün 3 günü geçmiştir. Nihayet 4. gün, yani 7 Eylül’de esas maksat olan Erzurum Kongresi Nizamnamesi’nin maddelerinin değiştirilmesi hususunda çalışmalar başladı. Gerekli hazırlıklar önceden yapıldığı için bu mesele bir günde halledildi.Yapılması düşünülen değişikler önerge komisyonuna gönderilerek, değişik oturumlarda sürdürülen görüşmeler 10 Eylül’de sonuçlandırılmıştı.
Birinci gün bu yemin metnine ilişkin münakaşalarla geçer. İkinci gün, yemin meselesi tekrar gündemdedir ve birinci celse sonunda metin yeniden değiştirilerek kabul edilir ve delegeler tarafından okunur[1]. 6 Eylül günü, padişahın tahta geçişinin yıldönümü münasebetiyle bayram olduğu için toplantı yapılmamıştır. Yani 8 günün 3 günü geçmiştir. Nihayet 4. gün, yani 7 Eylül’de esas maksat olan Erzurum Kongresi Nizamnamesi’nin maddelerinin değiştirilmesi hususunda çalışmalar başladı. Gerekli hazırlıklar önceden yapıldığı için bu mesele bir günde halledildi.Yapılması düşünülen değişikler önerge komisyonuna gönderilerek, değişik oturumlarda sürdürülen görüşmeler 10 Eylül’de sonuçlandırılmıştı.
Nizamnamede Şark vilayetleri için öngörülen hüküm ve şartlar, bütün ülkeyi kapsayacak biçimde değiştirilmişti. Vilayat-ı Şarkiye Müdafaayı Hukuk Cemiyeti adı Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne dönüştürülmüştü. Anılan Nizamname’nin 4. maddesinde gerektiğinde “Vilayat-ı Şarkiye”de geçici bir hükümet kurulacağı öngörülmüştü. 7. maddede yapılan değişiklikte Erzurum’da seçilen 9 kişilik Heyet-i Temsiliye’ye Batı Anadolu adına 6 üyenin daha eklenmesiyle sayının 15’e çıkarılması uygun görülmüştü. Kongrenin son oturumunda yapılan seçimde oy çokluğu ile 6 üye daha seçilmiş, daha sonra Refet Bey nizamnameye uygun olarak 16’ncı üye sıfatıyla Heyet-i Temsiliye’ye katıldı.
Nizamnamede Şark vilayetleri için öngörülen hüküm ve şartlar, bütün ülkeyi kapsayacak biçimde değiştirilmişti. Vilayat-ı Şarkiye Müdafaayı Hukuk Cemiyeti adı Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne dönüştürülmüştü. Anılan Nizamname’nin 4. maddesinde gerektiğinde “Vilayat-ı Şarkiye”de geçici bir hükümet kurulacağı öngörülmüştü. 7. maddede yapılan değişiklikte Erzurum’da seçilen 9 kişilik Heyet-i Temsiliye’ye Batı Anadolu adına 6 üyenin daha eklenmesiyle sayının 15’e çıkarılması uygun görülmüştü. Kongrenin son oturumunda yapılan seçimde oy çokluğu ile 6 üye daha seçilmiş, daha sonra Refet Bey nizamnameye uygun olarak 16’ncı üye sıfatıyla Heyet-i Temsiliye’ye katıldı.
Kongrede manda ve himaye meselesi de tartışılmıştır. Manda taraftarlarının hararetli çabaları karşısında Mustafa Kemal Paşa’nın tavrı oldukça açıktır ve bu konuya pek fazla ehemmiyet atfettiği de söylenemez.
Sivas Kongresi, Erzurum Kongresi’nde vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığını temin için verilmiş kararları kabulle kendisine mal etti ve genelleştirdi.
Sivas Kongresi, Erzurum Kongresi’nde vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığını temin için verilmiş kararları kabulle kendisine mal etti ve genelleştirdi.
Erzurum Kongresi’nde doğu illerini temsilen seçilen 9 kişilik Temsil Heyeti, Sivas Kongresi’nde 6 kişi daha seçilerek genişletilmiş, bu suretle Türkiye Büyük Millet Meclisi açılıncaya kadar ülke mukadderatında yegane söz sahibi bir kurul oluşturulmuştu.
Milli amaca erişmek yolunda ayrı ayrı çalışan dernekler birleştirilmiş ve Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuştu.
Kongre, Ali Fuat Paşa’yı Batı Anadolu Umum Kuvay-ı Milliye Kumandanlığı’na tayin etmekle, yürütme yetkisine sahip olduğunu göstermişti.
13 Eylül’de Sivas’ta, ihtilâlin yayın organı olmak üzere İrade-i Milliye adlı bir gazete yayımlandı.
Bir anlamda, 1919 yaz ve güz ayları, Anadolu’da Kongreler Devri olarak da tanımlanabilir[1]. Bu kongrelerin bir kısmı doğrudan doğruya sivil inisiyatifle ortaya çıkmış olan kongrelerdir. Asıl amaç da zaten sivil ve askeri etkinlikleri birleştirmek olarak kararlaştırılmış olmalıdır[2].