Bu Muhalefet Şerhi 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi Sırasında Şehit Düşen Yurttaşlarımızın Aziz Hatıralarına ve Gazilerimize Adanmıştır



Yüklə 2,4 Mb.
səhifə4/81
tarix30.07.2018
ölçüsü2,4 Mb.
#62912
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   81

1.3Komisyonun Göreve Başlaması


Komisyon ilk toplantısını nihayet 4 Ekim 2016 günü yaparak; kuruluşundan 70 gün sonra, araştırdığı darbe girişiminden ise 80 gün sonra çalışmalarına başlayabilmiştir. Ancak, AKP’nin 19 Ağustos 2016’da Komisyona atadığı üyelerin FETÖ ile olan geçmişleri, Komisyonu tartışmalı ve şaibeli bir duruma düşürmüştür. AKP yönetiminin 15 Temmuz Darbe Araştırma Komisyonu’na verdiği üyelerin bazılarını geçmişte Fetullah Gülen’le yakın ilişkisi ve açık desteği olan milletvekilleri arasından seçmiş olması kamuoyunun Komisyon’a olan inancını sarsmıştır. Özellikle AKP’nin kendi rolünü “aldatıldık”, “kandırıldık” diye açıkladığı, herkesin FETÖ’nün ortaklığıyla organize edildiğini bildiği Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarını zamanında öven, arka çıkan ve Fetullah Gülen’e övgüler düzen Reşat Petek’in Komisyona üye olması ve akabinde de Komisyon Başkanı yapılması, Komisyonun çalışmalarını baştan sakat duruma düşürmüştür. Birkaç yıl öncesine kadar televizyonlarda Gülen Cemaatini ve kumpas davalarını öven konuşmalarıyla dikkat çeken AKP’li Reşat Petek’in, Fetullah Gülen Cemaatinin gerçekleştirdiği bir darbe girişimini araştıracak komisyona üye ve hatta başkan olması kamuoyunda en çok eleştirilen husus olmuştur.

Muhalefetin, millî ve ortak bir sorun olması nedeniyle, ısrarlı taleplerine rağmen, Darbe Araştırma Komisyonunun yönetimine ilişkin seçimlerde Başkanlık divanında AKP’li üyeler dışında kimseye yer verilmemiştir. 4 Ekim 2016 tarihli Komisyon toplantısında tam tutanak tutulmamıştır. Komisyonun CHP’li, MHP’li ve HDP’li üyeleri ısrarla Komisyon Başkanlık Divanında görev almak istediklerini, böylece Komisyon’un kuruluş ruhuna uygun olarak milletimize birlik ve beraberlik mesajı verileceğini, muhalefetin en azından başkanlık divanında yer alarak darbe girişiminin nedenlerini, oluşunu ve bir daha tekrarının nasıl engelleneceğinin daha etkin şekilde araştırabileceğini, uzlaşı ile daha başarılı olunacağını dile getirmelerine karşın AKP’li üyeler ikna edilememişlerdir. Komisyonun AKP’li üyelerinin bu tutumunun asıl nedeni Komisyon Raporu ortaya çıktığında anlaşılmıştır.

Komisyon’un ilk toplantısında alınan “Komisyon süresince ilgili kurum ve kuruluşlardan konu ile ilgili uzman görevlendirilmesi ile ilgili işlemlerin ve yazışmaların yapılmasında, davet edilecek kişi ve kurumların tespiti hususlarında Komisyon Başkanlığının yetkili kılınmasına,şeklindeki kararla; TBMM İçtüzüğü’nün komisyonların işleyişine ilişkin hükümlerine aykırı olarak, Komisyonun yetkileri AKP’li üyelerinin sayısal çoğunluğu ile tamamı AKP’li olan Komisyon Başkanlığına devredilmiştir. Bu da CHP’li Komisyon üyeleri tarafından tutanaklara geçirilmiştir. TBMM İçtüzüğü’nün, 105. maddesinin Meclis araştırma komisyonu bakanlıklarla genel ve katma bütçeli dairelerden, mahallî idarelerden, muhtarlıklardan, üniversitelerden, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumundan, kamu iktisadî teşebbüslerinden, özel kanun ile veya özel kanunun verdiği yetkiye dayanılarak kurulmuş banka ve kuruluşlardan, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından ve kamu yararına çalışan derneklerden bilgi istemek ve buralarda inceleme yapmak, ilgililerini çağırıp bilgi almak yetkisine sahiptir. şeklindeki üçüncü fıkrası ve “Komisyon, gerekli gördüğünde uygun bulacağı uzmanların bilgilerine başvurabilir.” şeklindeki dördüncü fıkrasında açıkça ifade edildiği gibi komisyona davet edilecek kişi ve kurumların tespitinde komisyon yetkilidir. Komisyonun oylama yoluyla karar vermesi gereken hususlarda dahi yetki peşinen kamuoyunda tereddüt yaratan Reşat Petek’e verilmiştir. Komisyon başkanlığına en başından böyle bir yetkinin verilmesi İçtüzüğün 105. maddesine aykırı olmuş ve bu durumda Komisyonun Anayasal yetkileri de sakatlanmıştır. Daha sonraki toplantılarda, CHP’li Komisyon Üyeleri olarak bizlerin verdiği Hakan Fidan, Hulisi Akar gibi Komisyonun mutlaka dinlemesi gereken kişilerin Komisyona çağırılması konusundaki önergelerimiz ısrarla oylamaya dahi tabii tutulmamıştır. Gerekçe olarak da, Komisyon kararı gereği davet edilecek kişilerin Başkanlığın takdirine bırakıldığı gösterilmiştir. Bu durum tamamı AKP’li üyelerden oluşan Komisyon Başkanlığınca Komisyon çalışmalarını nasıl yönlendirildiğinin açık bir göstergesidir.

Bu yanlışlığın giderilmesine yönelik bütün çabalarımız sonuçsuz kalmış ve AKP’nin çoğunluk oyları ile Komisyondaki bu anti demokratik tutumu Komisyon çalışmaları süresince devam etmiştir. Bu konuda TBMM Başkanlığı’na CHP’li üyeler olarak 18 Ekim 2016’da yaptığımız başvuru da sonuçsuz kalmıştır.

Kısacası İç Tüzüğe aykırı bir şekilde bir dönem Gülen Cemaati diye adlandırılan FETÖ’ye yakınlığı ile bilinen Reşat Petek ve AKP’li üyeler Komisyon çalışmalarının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve bütün gerçeklerin ortaya çıkarılmasını önlemek için her türlü engeli göstermişlerdir.

Bilgi ve tecrübelerinden istifade etmek üzere Komisyonda görevlendirilmesini talep ettiğimiz uzmanlar görevlendirilmediği gibi, görevlendirilen uzmanların tamamı da Komisyon Başkanı Reşat Petek tarafından özel olarak seçilmiştir. Komisyonda yer alacak uzmanlar, çalışma usulü dikkate alındığında AKP’nin Komisyon kurulması kararının altında ezildiği, kurulan komisyonun görevini tam olarak yapmasıyla açığa çıkacak ilişkilerden ve gerçeklerden korktuğu tüm süreçte defaten aldıkları kararlarla teyit edilmiştir. Rapor yazım sürecini kontrol altında tutmak derdinde olan AKP, başkan olarak belirlediği Reşat Petek aracılığıyla Komisyon Raporunun yazım sürecine Komisyonun diğer üyelerinin dahil olmasını engellemiştir.

Sonuçta, Araştırma Komisyonunun AKP dışındaki üyelerinin yürütülen çalışmalara hakim olmaları engellenmiş ve süreç tamamen AKP tarafından kontrol altında tutulmuş ve en sonunda da AKP’ye en az “zararı” verecek şekilde bir rapor kaleme alınmıştır.

1.4Kamuoyu İle Bilgi Paylaşımına Müdahale Edilmesi


Komisyonun 4 Ekim 2016 tarihli ilk toplantısında aldığı kararlardan birisi de; “Komisyonun uygun gördüğü çalışmalarını kamuoyuna duyurabilmek amacıyla internet sitesi kurulmasına ve e-posta adresi alınmasına,” ilişkindir. Ancak ne internet sitesi kurulmuş ne de kurumsal bir e-posta adresi oluşturularak vatandaşların Komisyona hızlı erişiminin yolu açılmıştır. Komisyon çalışmaları canları pahasına darbe girişiminin karşısında duran milletimizden gizlenerek yürütülmüştür.

Darbe Araştırma Komisyonunun çalışmalarının kamuoyu tarafından anlık olarak izlenebilmesinin Komisyonun görevi açısından çok önemli bir husus olduğu tarafımızca sürekli dile getirilmiştir. Fakat daha ilk toplantıdan itibaren görsel basının Komisyon toplantı salonundan çıkarılması AKP’nin çoğunluk oyu ile kararlaştırılmış ve uygulanmıştır.

Darbe girişiminin başarısız kalmasındaki en kritik rollerden birisini görsel basın yerine getirmiştir. Ancak buna rağmen görsel basının Komisyon toplantısını takibi ısrarla engellenmiştir. Bütün Türkiye’nin taraf olduğu bu Araştırma Komisyonunun toplantılarını vatandaşların canlı olarak izlemeleri engellenmiştir. WEB TV teknolojisi ile TBMM İnternet sitesi üzerinden yayın önerimiz de dikkate alınmamıştır. En sonunda üyelerin yaptığı periskop yayını engellenerek kamuoyunun bilgilenme hakkı tamamen gasp edilmiştir. Millet adına araştırma yapan Komisyon milletten gizli çalıştırılmıştır.

Komisyona 7 Ekim 2016 tarihli ikinci toplantıda verdiğimiz önerge metni şu şekildedir:

Komisyonumuzun 07/10/2016 tarihindeki (bugünkü) oturumunda yapılan oylamayla görsel basın kuruluşlarına ait kameraların, sadece toplantı başında görüntü almaları ve komisyon toplantılarını sonuna kadar izlememesi karara bağlanmıştır.

Komisyonumuzun tarihsel misyonu ortadadır ve sadece yazılı basın mensuplarının takibi ile kamuoyunun komisyon çalışmalarını izlemesinde aksaklıklar -gecikmeler yaşanabilecektir. En nihayetinde 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan hain darbe girişiminin başarıya ulaşmasını engelleyen yurttaşlarımızın iradesidir ki bu iradenin bilinçlenerek harekete geçmesini sağlayan ise özellikle görsel basın kuruluşlarımızın yapmış olduğu yayınlardır. Görsel basında yer alan yayınlar karşısında iradesini toparlayan halkımız tankların önünde bedenlerini siper etmiş ve darbenin gerçekleşmesini engellemiştir.

15 Temmuz hain darbe girişimini araştıracak olan komisyonumuzun bütün toplantılarından an be an ve kolayca haberdar olmak kahraman yurttaşlarımızın en temel hakkıdır. Teknolojinin geldiği düzey ise bunu mümkün kılmaya hayli müsaittir. (Sonuçta darbe girişimi gecesi Sayın Cumhurbaşkanı cep telefonu görüntülü araması yoluyla canlı yayına çıkmış ve yurttaşlarımıza seslenebilmiştir.)

Sonuç olarak, gerekli teknik altyapısının TBMM Başkanlığı’nca sağlanarak, 04/10/2016 günlü ilk toplantımızda alınan karar gereğince kurulacak olan internet sitesi üzerinden yüksek çözünürlüklü WEBTV yayını da yapılması yönünde ek komisyon kararı alınması hususunda gereğini arz ederiz.07/10/2016”

Bu önerimiz de dikkate alınmamış; hatta oylamaya bile sunulmamıştır. Sonuçta, Komisyon çalışmalarının şeffaf bir biçimde kamuoyu önünde gerçekleşmesi AKP tarafından engellenmiştir.



Yüklə 2,4 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   81




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin