Eğitim sektöründe, Türkiye’nin son zamanlarda düşen PISA ve TIMMS puanları karşısında Ülke İşbirliği Çerçevesi ASA faaliyetlerini arttıracaktır. Bu ASA faaliyetleri ilköğretim ve öğretmen eğitimi reform çabalarını destekleyecek, eğitimin kalitesini ve eğitim hizmetlerinin izlenmesini etkileyen politikalar için bilgi girdisi sağlayacak ve bunları etkileyecektir. Öğrenmeyi etkilemek için ihtiyaç duyulan zaman göz önüne alındığında, sonuçların CPF döneminde ılımlı düzeyde olması ve başarının dönem sonrasında ortaya çıkması muhtemeldir. Dünya Bankası Grubu’nun küresel deneyime sahip olduğu yaşam boyu öğrenme ve uzaktan eğitim yaklaşımları gibi alanları desteklemek için Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile görüşmeler yürütülmektedir. IBRD eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılmasını ve kaynakların GKSS nüfusunun ve aynı zamanda ev sahibi toplulukların kapasite kısıtları ile karşı karşıya kaldığı yerlere yönlendirilmesini amaçlayan FRiT finansmanlı bir eğitim projesi (150 milyon €) uygulayacaktır. IBRD aynı zamanda göçmen çocukların eğitim ve mesleki eğitim sistemine entegre edilmesine yönelik bir stratejinin oluşturulmasına yönelik teknik destek de sağlamaktadır. Ayrıca, AB Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) ile finanse edilmek üzere, Türk gençleri arasında okul terk oranlarının yüksek olduğu ve GKSS’li gençlerin hiç okula gidememe riskinin mevcut olduğu yerlerde, okul dışındaki gençleri hedefleyen yeni bir proje hazırlanmaktadır. Son olarak, IFC özel sektör tarafından sağlanacak mesleki eğitimi teşvik etmek amacıyla eğitim hizmet sağlayıcılarına yatırım yapma olanaklarını araştıracaktır.
Odak Alanı 3: Sürdürülebilirlik
Dünya Bankası Grubu’nun programı, Sistematik Ülke Değerlendirmesinin ön plana çıkardığı büyümeyi yeniden daha yeşil, afetlere karşı dayanıklı ve sürdürülebilir bir düzene sokma zorluğunun ele alınmasına yardımcı olacaktır. Türkiye’de ekonomik büyüme ve şehirleşme henüz artan enerji kullanımından, kirlilikten ve sera gazı emisyonlarından ayrılabilmiş değildir; dolayısıyla kaynak verimliliğinin arttırılması ve kirliliğin azaltılması için büyük bir potansiyel mevcuttur. Buradaki zorluk, bağlantı olanaklarını ve yığınlaşmanın faydalarını çevresel, sosyal ve finansal açıdan sürdürülebilir bir şekilde sunmaktır (özellikle enerji yoğunluğunun düşürülmesi su kıtlığının önlenmesi bakımından). Program, IBRD’nin yatırım programının yüzde 75’inin ve IFC’nin çalışmalarının önemli bir bölümünün yoğunlaştığı enerji ve kentsel / belediye hizmetleri alanında IBRD ve IFC’nin oturmuş işbirliğinden yararlanacaktır: bu finansmanda basamak yaklaşımının işler hale getirilmesi için mükemmel bir fırsat sunmaktadır. Ülke İşbirliği Çerçevesi hem devam etmekte olan programının temel alınmasını hem de Türkiye’nin gelecekteki büyüme performansı için kritik önem taşıyan konulara doğru evrilmesini teşvik etmeyi öngörmektedir. Bu, Onuncu Kalkınma Planının enerji verimliliğinin geliştirilmesi, yerli kaynaklara dayalı enerji üretimi, kentsel gelişim, içme suyu ve atıksu hizmetlerine erişimin iyileştirilmesi, tarımda suyun etkili kullanımı ve doğal sermayenin sürdürülebilir kullanımı üzerinde odaklanan Dönüşüm Programları ile de uyumludur. Bu odak alanı içerisindeki CPF amaçları şunlardır: (i) enerji arz güvenliğinin ve yeşil enerji üretiminin arttırılması; (ii) Şehirlerin sürdürülebilirliklerinin ve afetlere karşı dayanıklılıklarının arttırılması; ve (iii) Altyapı varlıklarının ve doğal sermayenin sürdürülebilirliğinin arttırılması.
CPF Amacı 7: Enerji Arz Güvenliğinin ve Yeşil Enerji Üretiminin Arttırılması