Şekil 10.11. (Tekstil MET Referans Dokümanı): Fulard türleri
3. Uygun kimyasal tepkimeleri destekleyecek proses koşullarını optimize etmek ve bu sayede, kullanılan ürünlerde daha yüksek performansa ulaşmak (“28142 sayılı Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği”nin B.2.8 sayılı bölümüne denk gelir).
Boyama aşamasında banyo teknelerinde hacim kontrolünü sağlamak oldukça önemlidir. Bunu başarmak için, fulardın uygun şekilde tasarlanması gerekir. Fulard, tekstil materyalini herhangi bir akışkanla (bu durumda boya banyosuyla) emdirme fonksiyonuna sahip bir makine olmakla birlikte, bu süreç boyunca genellikle renk değişiminin gerektiği her an, ilgili banyonun kaybedilmesi ile konteynırı boşaltmak gerekir. Alternatif olarak, banyo kaybının azaltılmasını sağlamak için konteynır banyosunun hacminin azaltılabileceği bir fulard kullanılabilir.
Klasik PES boyama carrier’larından, yüksek sıcaklıklarda boyama yaparak kaçınılabilmektedir (PES/WO ve elastan/WO karşımları hariç). Cazip diğer bir seçenek, politrimetiletilentereftalat (PTT) polyester lifleri gibi, carrier’sız boyanabilen PES liflerinin kullanılmasıdır. Ancak bu lifler fiziksel ve mekanik özelliklerindeki farklılıklar nedeniyle, PET-esaslı polyester lifleri ile tam olarak aynı ürün pazarını kapsamamakta ve bunlara PET esaslı polyester liflerini “ikame edecek” lifler gözüyle bakılamamaktadır. Carrier kullanımından kaçınılamadığı durumlarda, klasik aktif maddeler – klorlu aromatik bileşik, o-fenilfenol, bifenil ve diğer aromatik hidrokarbon esaslı maddeler – yerine, benzilbenzoat ve N-alkilftalimid gibi daha az zararlı olan bileşikler kullanılabilmektedir.
PES boya sonrası işlemlerinde sodyumhidrosülfitin kullanımından kaçınmak amacıyla iki farklı yaklaşım önerilmektedir: özel kısa zincirli sülfinik asit türevi esaslı indirgen maddelerin kullanımı ya da indirgenme yerine bazik ortamda hidrolitik solubilizasyon ile çözülerek uzaklaştırılabilen dispers boyaların kullanımı. Kısa zincirli sülfinik asit türevleri, biyobozunurluğu olan, aşındırıcı olmayan, çok düşük toksik özelliğe sahip maddelerdir ve sodyumhidrosülfitin aksine, sürekli pH ve banyo değişimlerine ihtiyaç kalmadan (böylelikle su ve enerji tasarrufu sağlanır) asidik koşullarda uygulanabilmektedir. Alkali ile uzaklaştırabilen boyaların kullanılmasıyla, hidrosülfit ya da diğer indirgen maddelerin kullanımından tamamen kaçınılabilmektedir.
Dispersiyon, küp ve kükürt boyalarının formülasyonlarında tipik olarak bulunan dispersiyon maddeleri şu şekillerde iyileştirilmiştir:
-
bunların yağ asidi esteri esaslı optimize edilmiş ürünler ile kısmen ikame edilmesi, ya da
-
modifiye edilmiş aromatik sülfonik asit karışımlarının kullanımı. Birinci seçenek sadece sıvı haldeki dispersiyon boyaları için uygundur (boyarmadde paleti halen sınırlıdır). Bu dispergatörler biyolojik olarak elimine edilebilir ve formülasyondaki miktarları, geleneksel formülasyonlardakine nazaran önemli miktarda düşürülebilmektedir. İkinci seçenekte belirtilen dispergatörler, geleneksel naftalin-sülfonik asidin formaldehit ile kondenzasyon ürünlerine kıyasla, biyolojik olarak daha yüksek derecede elimine edilebilmektedir. Bunlar hem dispersiyon hem de küp boyaları (katı ve sıvı formülasyonlar) için kullanılabilmektedir.
Önceden indirgenmiş kükürt boyarmaddeleri (% 1’den daha az sülfür içeren sıvı formülasyonlar) ya da önceden indirgenmemiş sülfür içermeyen boyarmaddeler farklı şekillerde bulunmaktadır (oksitlenmiş, toz, sıvı formda suda çözülebilir halde ya da dayanıklı süspansiyon halinde). Tüm bu boyarmaddeler hiç sodyumsülfür kullanmadan, yalnızca glikoz (sadece bir durumda) ya da glikozun ditiyonit, hidroksiaseton veya formamidin sülfinik asit ile kombinasyonlarını kullanarak indirgenebilmektedir. Stabilize edilmiş, önceden indirgenmemiş ve sülfür içermeyen boyarmaddelerin, diğer türddeki kükürt boyalardan daha pahalı olduğu bildirilmektedir.
Yetersiz boya fiksajı, selüloz liflerinin reaktif boyalarla, özellikle de çektirme yöntemine göre boyanmasında, uzun zamandır karşılaşılan bir sorundur ve genellikle boya alımını arttırmak amacıyla önemli miktarda tuz ilave edilir. İleri düzeydeki moleküler mühendislik tekniklerinin kullanımı sayesinde, selülozik liflerde bile % 95’in üstünde fiksaj oranları sağlayan ve klasik reaktif boyalara göre çok daha yüksek bir performansa (tekrar edilebilirlik ve düzgün boyama) sahip bifonksiyonel ve az miktarda tuz gerektiren reaktif boyaların geliştirilmesi mümkün olmuştur. Sıcak durulama sayesinde, boyamadan sonra yapılan durulama ve nötralizasyon adımlarında deterjan ve kompleks oluşturucu madde kullanımından kaçınılmaktadır. Soğuk durulama yerine sıcak durulama yapılması, durulama suyundaki ısı enerjisinin geri kazanılmadığı durumlarda, daha yüksek enerji tüketimine sebep olmaktadır.
-
Baskı (“28142 sayılı Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği”nin B.2.13.1 sayılı bölümüne denk gelir)
Rotasyon baskı makinelerinde baskı patı besleme sistemlerinin hacminin (örneğin, boru ve raklelerin çaplarının) küçültülmesi, baskı patı kayıplarının azaltılması yönünde büyük bir etkiye sahiptir. Tedarik sistemindeki patın geri kazanımının arttırılmasıyla daha yüksek bir tasarruf sağlanabilmektedir. Son dönemde kullanılan bir teknikte ise, sistemi doldurmadan önce rakleye bir bilyenin sokulmaktadır. Baskı işlemi bittiğinde, bilye geriye doğru bastırılmakta ve böylece besleme sistemi içerisindeki baskı patı tekrar kullanılmak üzere tamburlara geri pompalanmaktadır. Günümüzdeki bilgisayar destekli sistemler, baskı patlarının geri kazanımı için daha fazla olanak sunmaktadır. Baskı patlarının geri kazanımı ve yeniden kullanılması, tekstil terbiye tesislerinde düz kumaşlar için yaygın bir şekilde kullanılırlarken, halılar için kullanılmamaktadır. Bunun asıl nedeni, (halılar için kullanımı en yaygın olan kıvam artırıcı olan) guar zamkının (biyobozunur bir bileşik olması nedeniyle) sınırlı bir depolama ömrüne sahip olması ve dolayısıyla tekrar kullanılmadan önce uzun süre bekletilememesidir.
Analog baskıya alternatif olarak, tekstil ve halı sektöründe önem kazanmakta olan dijital teknikler kullanılmaktadır. Dijital baskıda, seçilmiş boyalar, bilgi işlemle hesaplanmış ihtiyaçlar esas alınmak suretiyle, isteğe bağlı olarak dozajlanmaktadır. Bu da, her değişikliğin sonunda baskı patı kalıntısı oluşumunu ortadan kaldırmaktadır.
-
Bitim işlemleri (“28142 sayılı Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği”nin B.2.16.2 bölümüne denk gelir)
Alınan flotte miktarını azaltmak amacıyla, emdirme sistemleri yerine minimum aplikasyon teknikleri olarak adlandıran teknikler (örneğin, fularlama, püskürtme ve köpük ile aplikasyon yöntemleri) önem kazanmaktadır. Ek olarak, ramözlerin enerji tüketimini azaltmak için de çeşitli teknikler mevcuttur (örneğin, gelen kumaşın su içeriğini azaltmak amacıyla mekanik olarak su uzaklaştırma ekipmanları, fırın içinden atık hava akışı kontrolünün optimizasyonu, ısı geri kazanım sistemlerinin kurulması) .
Dostları ilə paylaş: |