GöNÜlden esiNTİler bir hiKÂye biRÇok yorum (6) her şey merkezinde’mi?


Zelzele, toprak kayması, fırtına, yağmur, yıldırım çarpması, yangın, açlık, savaşlar, ırk ayrımcılığı, yoksulluk v.b. bütün bunlar, “merkezinde mi” dir?



Yüklə 1,83 Mb.
səhifə28/314
tarix07.01.2022
ölçüsü1,83 Mb.
#86787
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   314
Zelzele, toprak kayması, fırtına, yağmur, yıldırım çarpması, yangın, açlık, savaşlar, ırk ayrımcılığı, yoksulluk v.b. bütün bunlar, “merkezinde mi” dir?

Cevap: Merkezindedir. Ama gördüğümüzün hikmetini açıklayabilmek için Hızır as.’ın irfanı gerekmektedir. “Len terani” seviyesinde yani tenzih gözüyle görülen hadiselerdeki celâl kaynaklı oluşumlar merkezde değilmiş gibi durur. Oysa “hikmet” dediğimiz olgunun arka plânı ince hesaplamaların ve zerre miktarı hakkın yenilmediği, Ahkam’ül hâkimin hükmüdür.

  1. Gene, Yukarıdaki cevap gerçekten hiçbir şey ayırmaksızın bütün “enfüsi beden âlemi içinde” de her yönden geçerli midir?

Cevap: Enfüsi beden âlemindeki hikmetler afaktakinden daha kolay çözümlenir. Saha dar ama derin olmakla birlikte bizim ihatamız içindedir. Meselâ parmağımızın kesilmesi, düşündüğümüz bir konuda negatiflik üretmenin sonucudur. Negatifliğin adet haline gelmesiyle ceza verilir. Başımıza gelen celâller olumsuzluğumuzun yansıması, mücerredleşmesidir. Biz onu ceza olarak görürüz. (Aslında ceza; karşılıktır ama galat kullanımdan ötürü kötü karşılık halini almıştır.) Bazen de pozitif yani “hayr” düşünsek de sonuçları beklediğimiz gibi olmaz. Bunu da tıpkı zuhuratlarımızın yorumu gibi hayra yormalı ve beklemeliyiz. Muhtemel ki bize göre olumlu olan işin içinde göremediğimiz haller vardır o engelleniyordur.

  1. Karşımıza çıkan her türlü eksi ve artı diye ifade edilen hadiselerin hepsi için onlar da merkezindedir diyebilir miyiz?

Cevap: Çok kıymetli Efendibabacığım burayı cevaplarken tecrübelerimden yola çıkmalıyım diye düşündüm. Siz bana bu yolda başıma gelen eksi ve artı hadiselerde “acele etmememi ve elimden geleni yapıp, Allah’a bırakmamı söylediniz. Ne zaman çok sevinsem sevincimin fazlasını alıp, durdurdunuz. Ne zaman da çok üzülsem hayrının olduğunu söyleyip beklememi tavsiye ettiniz. Şimdi geçmişe baktığımda itidali nasıl öğrettiğinizi ve nasıl merkeze çektiğinizi görüyorum. Çok şanslıyım. Zira olayların dili yok. O zamanlar henüz hal dilini de çözemiyordum (Şimdi de ayniyle vaki durumlarım var! Hamd olsun siz varsınız…). Oysa C.Hakk bizlere hal diliyle sesleniyordu. Bazen de men’iyyetler yoluyla konuşuyordu. Dili çözebilenler ancak kendilerine “nur” verilen kimselerdir. Bizlerde “sahib’un nuru” takip ettiğimizde o nurun ışığı etrafı aydınlattığı için ucundan, kenarından görebiliyoruz. Bu yüzden ağlama ve sevinçlerimiz uzun sürmüyor. Merkezde olmaya gayret ediyoruz. (Aslında olaylar karşısında Terzi babamın yaptıklarını gözlemliyor ve aynısıyla yapmaya çalışıyorum. Çok güzel sonuçlar alıyorum. Üsve-i hasenedir benim için…)

  1. Karşımıza çıkan her türlü artı-iyi hadiseye “merkezindedir” diyebilir miyiz? Karşımıza çıkan her türlü eksi-kötü hadiseye “merkezindedir” diyebilir miyiz?

Cevap: artı-iyi hadiseye “merkezindedir” demek “her” kişinin, eksi-kötü hadiseye “merkezindedir” demek “er” kişinin söylediğidir. Tecelliler Ef’al mertebesine gelinceye kadar, sıfat, esma mertebesini geçer. İlk çıkışında “rahmet” kaynaklıdır. Her mertebede bir renk alır. En son kişinin nefsine boyanır. Bu yüzden merkezde değilmiş gibi görünür.

İrfan mektebinde dış görünüşü itibariyle “eksi” diyebileceğimiz hadiselerle imtihan olduk. Sonunu idrak ettiğimizde çok büyük hayırlar getirdi. En büyük hayır ise ilim oldu. İlim kaynaklı yapımızın gıdası marifetullahtır. Marifetullah ’ın gelmesi için nefsaniyetin gitmesi gereklidir. Eza ve cefa denilenler elimizden dünyanın gitmesidir. Nefs yani dünyanın tadı, tuzu giderse açığa çıkacak olan ruhtur. Ruhaniyet ise sırf cennettir. İrfan cennetinde yapılan tek ikram ilimdir.

“Dün gece yar hanesinde yastığım bir taş idi./ Altım çamur üstüm yağmur yine gönlüm hoş idi….” Diyebilmek merkezdir.



  1. Yüklə 1,83 Mb.

    Dostları ilə paylaş:
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   314




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin