Ama bu durum çok sürmedi, İmralı teslimiyetini izleyen özel atmosfer çabuk değişti. Bunun ne anlama geldiğini bir süre önce Kızıl Bayrak’ta yayınlanan (sayı: 86, 23 Kasım 2002) bir değerlendirmeden izleyelim:
“İmralı'da ortaya konulan teslimiyete dayalı yeni liberal çizgi, herkesi şaşırtacak denli köklü bir konum ve tutum değişikliğinin ifadesiydi. Devrimi kategorik olarak ve kabaca reddeden; ‘demokratik uygarlık' olarak kodlanmış emperyalist-kapitalist sistemin 20. yüzyıldaki ‘kesin zaferini’ kutsayan; Kürt ulusunun tarihini ve Kürt hareketinin kazanımlarını inkarcı bir yeni yoruma tabi tutan; ve bu arada Kürtlerin temel ve meşru ulusal haklarını bir yana bırakarak, Kürt sorununu anayasal çerçevede bazı hak kırıntılarına indirgeyen bir yeni yönelim vardı orta yerde.