‘94 yılı tarihi taşıyan Birlik Kongresi Belgeleri’nde reformizme karşı bu denli kesin tutum alanlar, ‘95 yılı sonunda gerçekleşen genel seçimlerde HADEP eksenli reformist bloku desteklediler ve sonradan bunu mazur göstermek için bin dereden su getirdiler. Üstelik blokun reformist olduğunu ve reformist amaçlara yöneldiğini kendileri de kabul ettikleri halde! (Bkz. Proleter Doğrultu, sayı: 5, Mayıs-Haziran ‘96)
‘97 yazından toplanan II. Kongre’de yukarıda gördüğümüz devrimci görüşleri savunanlar, kongre sonrasında buna uygun düşen bir taktik çizgi izlemek yerine, BDGP denilen göstermelik(265)oluşum içinde, PKK’nin izlediği reformist “siyasal çözüm” çizgisine dolgu malzemesi olma yolunu tuttular (Haziran ‘98). PKK, kendi çizgisiyle son derece uyumlu bir biçimde Türkiye’de reformist solla fiili blok durumunu sürdürürken, yurdışında pratik olarak işlevsiz fakat siyasal olarak elbette bazı mesajlar vermeye yarayan BDGP oluşumuyla işleri götürüyordu. Ve bu oluşumun içinde, varlığı PKK’nin varlığına endekslenmiş bazı marjinal çevreler dışında, devrimci akımlardan bir tek MLKP yer alıyordu! Fakat MLKP için böylesi bir BDGP öylesine anlamlıydı ki, İmralı teslimiyeti öncesinde PKK’ye yönelttiği nadir eleştirilerinin birinde o; bu oluşuma ciddi ciddi, “ulusal direnişten ulusal ayaklanmaya gelişen ulusal kurtuluşçu devrimin Batı’ya taşınması”, “Kuzey Kürdistan'da patlak vermiş ve direnen devrimin ve devrim yangınının Batı’ya taşınması” misyonu yükleyebiliyordu! (Partinin Sesi, sayı: 16, Ekim-Kasım ‘98. Proleter Doğrultu, sayı: 19, Kasım-Aralık ‘98)