249
yer almaktadır. Ancak adil ücret, asgari ücret, sosyal güvenlik hakkı gibi haklar ikinci kuşak
haklar içinde kabul edilmektedir (Özdek 1993: 38).
Ancak ikinci kuşak hakların uygulamaya girmesiyle birlikte varlıklı olsun, yoksul olsun
büyük kitlelerin insan haklarından yararlanmaya başladığı söylenebilir. Sosyal hakların
doğuşuyla klasik haklar eski önemini devam ettirmiştir. Her iki hak kategorisinde yer alan
haklar, insan onurunun korunması, insanca bir yaşamın güvence altına alınması bakımından
aynı önemdedir ve zorunludur (Uygun 2011: 496).
Belli başlı ikinci kuşak haklar şunlardır (Uygun 2011: 497; Tezcan vd. 2011: 77):
Çalışma hakkı, sendika kurma hakkı, grev ve toplu sözleşme hakkı, işyeri yönetimine
katılma hakkı, dinlenme hakkı, sosyal güvenlik hakkı, parasız öğrenim ve eğitim görme hakkı,
kültürel yaşama katılabilme hakkı, sağlık hakkı, beslenme hakkı, konut hakkı, anne, çocuk,
engelli, yaşlı gibi korunmaya muhtaç kesimlerin korunmasıyla ilgili haklar. Bu hakların pozitif
hukukta tanınması Birinci Dünya Savaşından sonra yapılan anayasalarla olmuştur. Bunun ilk
örnekleri 1917 Meksika Anayasası, 1919 Alman (Weimer) Anayasası, 1921 Anayasası, 1923
Polonya Anayasası, 1931 İspanyol Anayasası (Gözler 2017: 157). Bu hakları aynı dönemde
hazırlanmasına karşın 1921 ve 1924 anayasalarımızda görmek mümkün değildir. Bu hakların
Türkiye’de anayasaya girişi ilk defa 1961 Anayasası ile olmuştur.
Dostları ilə paylaş: