İNSAN HAKLARI HAFTASI
İnsanlık onuru, eşit haklar ve özgürlükler, insanlık ailesinden ayrı düşünülmez temel kurumlardır. Bu kurumlara gösterilecek saygı, dünya barışına, insanların kardeşliğine, kısacası insanlar araş huzur, güven ve mutluluğa hizmet eder. Söz ve inanç özgürlüğüne dayanan, yılgınlıktan ve yoksulluktan kurtulmuş bir dünyanın kurulması, insanların en büyük özlemidir.
Çağlar boyunca dinleri, dilleri ve ırkları yüzünden büyük acıla: çekmiş insanlar, sonunda ıstıraplardan kurtulmak için örgütlenme yoluna gitmişlerdir. Toplu halde yaşadığı takdirde, kendisine mümkün olduğunca az zarar geleceğini düşünen insan, bir süre sonra toplu hâlde yaşamanın da bazı kurallar çerçevesinde olabileceğin anlamıştır. Bu nedenle insanlara tek tek veya toplum olarak hakların verilmesi fikri doğmuştur. Bu fikir ilk defa 1215 yılında İngiltere'de ortaya çıkmıştır. İnsan haklarını koruma ve genişletme akımla n İngiltere'de olduğu gibi, 18 yüzyıl başlarında dünyanın diğer ülkelerinde de görülmeye başlamıştır.
Amerika Birleşik Devletleri, 1776 yılında "Bağımsızlık Bildirisi' adı altında bir bildiri yayınlayarak, insanların doğuştan eşit ve öz gür olduğunu vurgulamıştır.
Fransızlar da 1789 Fransız İhtilalinde yayınladıkları "İnsan ve Vatandaş Hakları Bildirisi " nde; İnsanların hürriyet ve eşitlik adalet, mülk edinme, işkenceye karşı direnme gibi vazgeçilmez ve başkalarına devredilmez haklar olduğunu vurgulamışlardır.
İnsan hak ve hürriyetleri 19. yüzyıldan itibaren ülkelerin anayasalarına da girmiştir. 10 Aralık 1948 tarihinde de Birleşmiş Milletler tarafından "İnsan Hakları Bildirisi" yayımlanmıştır. Birleşmiş Milletlere üye olan devletlerde bu bildiriyi imzalayarak insan hak ve özgürlüklerine sahip çıkmışlardır. Türkiye Cumhuriyeti de bu bildiriyi imzalayarak Anayasasında İnsan Hak ve Hürriyetlerine genis yer vermiştir.
İnsanın bir değer olduğunu kavratmak, insanın hak ve özgürlüklerini belirterek güvence altına almak amacıyla her yıl 10 Aralık gününü içine alan hafta, okullarda, "İnsan Hakları Haftası " olarak kutlanmaktadır.
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ
MADDE l- Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve duyunç vicdan sahibidirler ve birbirlerine karşı kardeşlik duygusuyla hareket etmelidirler.
MADDE 2- Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka herhangi bir görüş, ulusal ya da toplumsal köken, zenginlik, doğum ya da başka herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu bildirgede ilân edilen tüm haklardan ve özgürlüklerden yararlanabilir.
Bundan başka, ister bağımsız ülke uyruğu olsun, ister vesayet altında ya da özerklikten yoksun ya da egemenliği herhangi bir şekilde kısıtlanmış ülke yurttaşı olsun, bir kişi hakkında, uyruğu bulunduğu ülkenin siyasal, yönetimsel ya da uluslar arası statüsünden kaynaklanan herhangi bir ayrım yapılamaz.
MADDE 3- Herkesin yaşama, özgürlük ve kişisel güvenlik hakkı vardır.
MADDE 4- Hiç kimse köle ya da tutsak edilemez; kölelik ve köle ticareti, her biçimiyle yasaktır.
MADDE 5- Hiç kimseye işkence yapılmaz; zalimce, insanlık dışı, onur kırıcı ceza verilemez ve böyle davranışlarda bulunulamaz.
MADDE 6- Herkesin, bulunduğu her yerde, hukuksal kişiliğinin tanınması hakkına sahiptir.
MADDE 7- Yasa önünde herkes eşittir ve ayrım gözetilmeden yasanın korumasından herkesin eşitçe yararlanma hakkı vardır. Herkesin, bu Bildirge'ye aykırı her türlü ayrımcı işleme ve bu tür bir ayrımcılık için yapılacak her türlü kışkırtmaya karşı eşit bir korunma hakkı vardır.
MADDE 8- Herkesin Anayasa ya da yasanın kendisine tanıdığı temel haklara aykırı işlemlere karşı, doğrudan doğruya yetkili ulusal yargı organlarına başvurma hakkı vardır.
MADDE 9- Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz, alı konamaz ya da sürgün edilemez.
MADDE 10- Herkes hakları, yükümlülükleri ya da cezai nitelikteki her türlü suçlamalar konusunda davasının tam bir eşitlikle, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hakkaniyetle ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir.
MADDE 11- a) Yasalara karşı bir eylemde bulunmakla suçlanan her kişi, savunması için gerekli tüm güvencelerin kendisine sağlandığı açık bir yargılama sonunda yasal olarak suçluluğu saptanana kadar suçsuz sayılır;
b) Hiç kimse işlendikleri sırada ulusal ya da uluslar arası hukuka göre suç oluşturmayan eylemleri ya da ihmallerinden dolayı mahkûm edilemez. Aynı şekilde, suçun .işlendiği sırada uygulanan cezadan daha ağır bir cezaya çarp tınlamaz.
MADDE 12- Hiç kimse özel yaşamı, ailesi, konutu ya da yazışmaları konusunda keyfi müdahalelere, onur ve şöhretine karşı saldırıya uğrayamaz. Herkes bu tür müdahale ve saldırılara karşı yasaca korunma hakkına sahiptir.
MADDE 13- a) Bir devlet içinde özgür olarak dolaşmak ve yerleşeceği yeri seçmek herkesin hakkıdır;
b) Herkesin, kendi ülkesi de dahil, herhangi bir ülkeyi terk etmek ve ülkesine dönmek hakkı vardır.
MADDE 14- a) Herkesin bir zulüm ve baskı karşısında başka ülkelere sığınma hakkı vardır.
b) Adi bir suçla ve Birleşmiş Milletler ilke ve amaçlarına aykırı davranışlarla gerçekten ilgili kavuşturmalarda bu haktan yararlanılamaz.
MADDE 15- a) Her bireyin bir yurttaşlığa hakkı vardır.
b) Hiç kimse keyfi olarak, yurttaşlığından ya da yurttaşlığını değiştirmek hakkından yoksun edilemez.
MADDE 16- a) Evlenme çağına gelen her erkek ve kadın ırk, yurttaşlık ya da din bakımından hiçbir kısıtlanma olmaksızın evlenme ve aile kurma hakkına sahiptir. Kadın ve erkek evlenmekte, evlilik sırasında ve evliliğin sona erdirilmesinde eşit haklardan yararlanırlar.
b) Evlenme sözleşmesi ancak evlenecek kişilerin özgür onayı ile yapılır.
c) Aile toplumun doğal ve temel öğesidir; toplum ve devlet tarafından korunur.
MADDE 17- a) Herkes, tek başına ya da toplu olarak mülkiyet hakkına sahiptir.
b) Hiç kimse, keyfi olarak, mal varlığından yoksun edilemez.
MADDE 18- Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir; bu hak herkes için yalnız ya da topluca, gerek kamu önünde gerekse özel olarak öğretimle, uygulamalarla, tapınmayla ya da dinsel yükümlülükleri yerine getirerek dinini ya da inancını ortaya koymak özgürlüğünü de içerir.
MADDE 19- Herkes görüşlerinde ve görüşlerini açıklamada özgürdür. Bu özgürlük görüşlerinden dolayı tedirgin edilmeme, ülke sınırları gözetilmeksizin bilgi ve düşünceleri herhangi bir anlatım yoluyla arama, elde etme ve yayma hakkını da içerir.
MADDE 20- a) Herkesin toplanma ve barışçı birlik kurma hakkı vardır;
b) Hiç kimse bir birliğe girmeye zorlanamaz.
MADDE 21- a) Herkesin, doğrudan doğruya ya da özgürce seçilen temsilciler aracılığıyla, ülkesinin kamu işlerinin yönetimine katılma hakkı vardır.
b) Herkes ülkesindeki kamu hizmetlerinde eşit koşullar içinle görev alma hakkına sahiptir.
c) Kamu iktidarının otoritesi, halkın iradesine dayanır. Bu irade, dürüst seçimlerle belirlenmeli ve: bu seçimler eşitliğe dayanan genel seçimle ve gizli oyla ya da oylama özgürlüğünü sağlayacak herhangi r başka yöntemle, dönemsel olarak yapılmalıdır.
MADDE 22- Her insan, toplumun bir üyesi olarak, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Bu hak her insanın, ulusal çaba ve uluslar arası işbirliği sayesinde ve her ülkenin örgütlenmesi ve kaynakları göz önünde tutularak, kişiliğinin gelişmesi ve insanlık onurunun korunması için vazgeçilmez sayılan iktisadî, sosyal ve kültürel haklarını elde etmesine olanak vermelidir.
MADDE 23- a) Herkesin çalışmaya, işini özgürce seçmeye, idil ve elverişli çalışma koşullarına, işsizliğe karşı korunmaya hakkı vardır;
b) Herkesin, hiçbir ayrım gözetilmeden, eşit işte eşit ücret hakkı vardır.
c) Her çalışanın kendisinin ve ailesinin, insanlık onuruna uygun bir yaşam sağlayacak ve gerekirse her tür sosyal güvenlik olanaklarıyla tamamlanan adil ve yeterli bir ücrete hakkı vardır;
d) Her insanın, çıkarlarım korumak için başkalarıyla birlikte sendika kurmaya ve kurulmuş olan sendikalara girmeye hakkı vardır.
MADDE 24- Herkesin dinlenme ve dinlence, özellikle de çalışma süresini uygun ölçüde sınırlamaya ve dönemsel ücretli tatile hakkı vardır.
MADDE 25- a) Her insanın gerek kendisinin gerekse ailesinin sağlık ve huzurunu güvenceye alacak bir yasanı düzeyine, özellikle yiyecek, giyecek, konut, tıbbi bakım ve benzeri sosyal hizmetlere; işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ya da kendi iradesi dışında geçim olanaklarından yoksun kaldığı öteki durumlarda güvenliğe hakkı vardır;
b) Analık ve çocukluğun özel bir bakım ve yardım görme hakkı vardır. Tüm çocuklar, ister evlilik içinde isterse evlilik dışında doğsunlar, aynı sosyal güvenlikten yararlanırlar.
MADDE 26- a) Her insanın öğrenim hakkı vardır. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim düzeyinde, parasız olmalıdır. Teknik ve mesleki eğitim genelleştirilmelidir; yükseköğrenim, yeteneklerine göre, tam bir eşitlikle herkese açık olmalıdır.
b) Eğitim, insanın kişiliğinin tam olarak gelişmesini sağlamalı ve insan haklarıyla temel özgürlüklere saygı pekiştirmelidir. Eğitim, anlayış, hoşgörü ve tüm ulusal, dinsel ve ırksal gruplar arasında dostluğun ve ayrıca barışın korunması için Birleşmiş Milletlerin sürdürdüğü etkinliklerin geliştirilmesine yönelik olmalıdır.
c) Ana babalar çocuklarına verilecek eğitimin seçiminde öncelikle hak sahibidirler.
MADDE 27- a) Her insan, toplumun kültürel yaşamına özgürce katkıda bulunmak, güzel sanatlardan yararlanmak, bilimsel gelişmelere katılmak ve bunların sonuçlarından yararlanmak hakkına sahiptir.
b) Herkesin kendisine ait bilim, edebiyat ve sanat yapıtlarından doğan maddî ve manevi çıkarlarının korunmasına hakkı vardır.
MADDE 28- Herkesin bu Bildirge'de açıklanan hak ve özgürlüklerin, sosyal ve uluslar arası düzeyde tam bir işlerlik kazanabileceği bir düzene hakkı vardır.
MADDE 29- a) Her insanın kişiliğinin özgürce ve tam olarak gelişmesine olanak verecek bir topluluğa karşı yükümlülükleri vardır;
b) Herkes, haklarının kullanımında ve özgürlüklerinden yararlanmada, demokratik toplumlarda ahlâk, kamu düzeni ve genel refahın sağlanması için konan ve başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanınmasını ve bunlara saygı göstermesini sağlamaya yönelik oları yasal kısıtlamalara uymak zorundadır.
c) Bu hak ve özgürlükler hiçbir durumda Birleşmiş Milletlerin amaç ve ilkelerine aykırı kullanılamaz.
MADDE 3O- Bu bildirgenin hiçbir hükmü bir devlete, gruba ya da bireye bildirgede yer alan hak ve özgürlüklerin yok edilmesine yönelik bir eyleme ya da etkinliğe girişme hakkını vermez.
NASIL DOĞDU?
İnsanın yalnızca insan olmasından dolayı sahip olması gereken hak ve özgürlüklerin korunması konusundaki çabalar 12. yüzyılda başlamıştır. Bu düşüncenin ilk uygulaması İngiltere'de 1215 yılında Kral John'un "Magna Carta" yi imzalamasıyla gerçekleşmiştir. 1776 Amerika'nın "İnsan Hakları Bildirisi" ile güçlenmiş, 1945'te Birleşmiş Milletlerin kurulmasıyla hız kazanmıştır.
Günümüzde insan haklarından yararlanmak için "insan" olmak •eterlidir. Oysa eski çağlarda çeşitli haklardan yararlanabilmek için "insan" olarak doğmuş olmak yetmiyor. Örneğin köleler, tıpkı eşya ~e hayvanlar gibi alınıp satılıyordu. Efendilerinin mallarıydı onlar. Efendiler için çalışır, onların zenginliklerine zenginlik katarlardı. Uy-r Avrupa ülkelerinin sömürgelerindeki zenci köleliği de ilkçağ köleliğinden pek farklı değildi. Her insanın bu haklara kavuşması, an-ak geçen yüzyılın sonunda köleliğin kaldırılmasıyla yerleşen "hukuk kuralları"yla oldu.
Ancak, "İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi"ne karşın, gerek Afrika. gerekse Asya'nın birçok ülkesinde kölelik bir başka biçimde sürüp gîtmektedir. Bazı ülkelerdeki "ırk ayrımı", kölelikten pek farklı değildir. "İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi" İnsan kişisel hak ve öz-. ölüklerinin ancak toplumsal ve ekonomik haklar temeli üzerinde gerçekleşebileceği anlayışını evrenselleştirmiştir. Hukuksal bir bağlayıcı olmakla birlikte, dünya devletlerinin aşağı yukarı tünün insan hak ve özgürlüklerine olan inancını dile getiren bu bildirge insanlık tarihinin en önemli belgelerinden biri olarak kabul edilmiştir.
Milliyet Çocuk Dergisi
ÖZLÜ SÖZLER
İnsan,insanın efendisi olamaz.
(Epiktetos)
İnsanları aşağı görmeye kimsenin hakkı yoktur.
(Alfred de Vigny)
Ülkemi ailemden daha çok severim, ama insanlığı da ülkeme değişmem.
(Fenelon)
Özgürlüğünden vazgeçen kimse; insanlıktan, hak ve görevlerinden de vazgeçmiş demektir.
(J.J Rousseau)
İnsan hür olarak yaratılmıştır. Zincire vurulmuş olsa bile hürdür.
(Sebiller)
Dünya benim ülkem, insanlar benim kardeşim, iyilik yapmak da benim dinimdir.
(Thamos Paine)
Ancak kendi kendini yönetebilen insanlar özgürdür.
(Horace)
Kendisini bütün insanlığın kardeşi sayan ve insanlık uğruna çalışan insandan daha mutlu kimse yoktur.
(Marcus)
İnsan, Tanrı'ya ancak öteki insanlara iyilik yapmakla yaklaşabilir.
(Ciceron)
İnsanın yüksek değerine; yaşamak, egemen olmak ve mutluluk aramak hakkına inanıyorum.
(Rockefeller)
İnsan köle doğmaz, köle yapılır.
(Zenci atasözü)
Hepimiz eşit doğduk, yalnız erdemlerimizle birbirimizde ayrılırız....
(Latin atasözü)
Haktan ayrılma, kimseden korkma!
(Alman atasözü)
İNSAN HAKLARI
İnsanlığa önem verip,
Bir bildiri yayınlandı.
Bütün insanlık sevinip,
Derin uykudan uyandı.
O evrensel bildiride,
"İnsan Haklan" var, dinle,
Bildiriyi okuyalım
Arkadaşım gel seninle.
"Tüm insanlar hür doğarlar,
Din, dil, ırk renk bakımından
Ayrı bile bulunsalar,
Kaybetmezler haklarından."
"Köleliği" çirkin bulur,
"Özgür" olmayı 'savunur.
İnsanları sevdiğini,
Bütün dünyaya duyurur.
Çarptırılmaz hiçbir kimse,
İnsanlık dışı cezaya.
Karışamaz hiçbir kuvvet,
Ne almaya, ne satmaya.
Hasan ŞEN
İNSANA SAYGI
Bir gün güneş doğmayacak,
Doğulu batılı yok.
Gece gündüz olmayacak,
İnsanın siyahı, beyazı yok.
Dünya yeni baştan kurulacak.
Oralı buralı yok.
Aramızda ne Çin şeddi, ne
Utanç duvarı,
Ayrılık gaynlık yok.
Benim maviye dönüşen
Karanlığımda,
Zıtlar, çelişkiler yok.
Ölüm bir kez bizimle,
Nötrona, atoma gerek yok,
Seviler çoğalsın gönüllerde,
Öldürmeye, savaşa yer yok.
-
Necmettin ÇANGA.
İYİLİK
İyi şeyler düşünüyorum dostlarım
Sizin için iyi şeyler
İnsan insanı sevmez de bu dünyada
Başka neyler?
Bahar içinde bahar
Sonra sevince dönsün kaygı
Üstünde yaşadığım toprak kadar
Dostlarım size de saygı.
Yayılır odama bir uyku bitimi
Güvercin kanatlı iyilik
Gün ışığı böldü bütün derdimi
Isısın içimdeki geniş mavilik.
Recep BİLGİNER
İNSAN HAKLARI. İÇİN KOŞU...
Asırlardır koşuyoruz
Güzel günlere Atatürk'le uyandık
Eşitlik, eşitlik diyoruz.
Artık geride kaldı karanlık.
Eski çağlar içinde
Görüyorum insanları kış, yaz.
Kara renkli, sarı renkli, beyaz,
Koşuyorlar azimle.
Hepsi de ipi göğüsledi.
Yıl bin yedi yüz seksen dokuz idi.
Yayıldı evrensel beyanname,
Yer gök eşitlik diye inledi.
Kadın erkek herkese oy hakkı,
Hürriyetlerin en kutsalı.
Seyahat etme de yasaksız,
Bir ülke oldu dünyamız.
Eşitlik, hürriyet, hak, hukuk
Asırlarca uğraştık.
Zincir yok, kölelik yok artık
Kalkınma yarışına koyulduk.
Öner KEMAL
İNSANLAR
Çiçekler gibi büyürneli insanlar
Kavga etmeden
Yan yana boy vermeliler.
Dona,
Kara,
Ayaza,
Birlikte direnmeliler.
Karıncalar gibi büyümeli insanlar
Birlikte çalışıp
Paylaşmalılar.
Yuvalarını bozmak isteyenlere
Birlikte karşı koymalılar.
Turhan OKTAY
İNSAN HAKLARI UĞRUNA
İnsanlar, yöneticilerle hakları uğruna
Didişip durdu binlerce yıl;
Usanmadan bıkmadan,
Yılmadan...
Erişince, 1948 Aralığının On 'u
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'yle
Geldi haksızlığın sonu.
Umutlandırdı bu olay,
Mutlandırdı bu olay,
Çalışan insanoğlunu.
İnsan haklarına saygı,
Kardeşlik, özgürlük, eşitlik,
Kederde, kıvançta birlik,
Daha çok aydınlatır.
İnsanlığın yolunu.
M. Necati ONAY
Dostları ilə paylaş: |