İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə254/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   250   251   252   253   254   255   256   257   ...   1221
732- qqEBDAL Ä~f"~ : (Bedil veya Bedel. c) Evliyadan ziyade nuraniyyet ka­zanmış olanlar. Evliya zümresinden bir cemaat. Masiva alâkasından mücerret ve Cenab-ı Hakk’ın muhabbetinde fani ve müstağrak olan zatlar. Herkesçe bi­linmeyen manasında “rical-ül gayb” da denir. (Bak: 1517.p. ilk bendi) *Arapçada halkın lü­zumlu işlerinin tasarrufuna memur bir cemaata denir.

Ebdal ismi hakkında farklı tevcihler var. İbn-ül Esir, En-Nihaye’sinde der ki: «Ebdalden birisi vefat etse, ona bedelen Allah bir diğerini gönderdi­ğinden bu ad verilmiştir.»

Bir hadis meali şöyledir: «Ümmetin içinde otuz ebdal vardır. Arz onların saye­sinde yerinde durur. Onların sayesinde üzerinize yağmur yağar ve size yardım olu­nur. Ebdallar Şam’dadır. (Hilafet merkezi manasında da olabilir.) Onlar kırk kişidir. Ne zaman bunlardan birisi ölse, Allah onun yerine başka birisini tebdil eder. Onlar sebebiyle yağmurlar yağar, onlar vesilesiyle düş­manlara karşı Allah yardım eder. Onlar vasıtasıyla Şam halkı azabdan kurtu­lur.» (Avn-ul Ma’bud, 11/377)

Hakim ve Tirmizi’nin rivayet ettiği diğer bir hadis meali de şöyle:

«Nübüvvetin inkıtaından arz Rabbinden şikayet eder. Allah arza şöyle cevab verir: Pek yakında senin sırtına kırk sıddık koyacağım. Ne zaman biri ölse, öbürü onun yerine geçecek. İşte bu sebeble bunlara ebdal adı verilir. Ebdallar arzın kazık­ları hükmündedir. Arz onlarla ikame olur ve onlarla be­reketlenir.» (Feyz-ül Kadir, Tetimme: 3/168, 169)

732/1- İhya-i Ulum Tercemesi Bedir yayınevi ci:1, sh:691 haşiyede: «Abdal, peygamber’in bedeli olarak velilerdir. Bunlar Yedi kişidir. Artmaz ve eksilmezler. Biri ölünce yerine başkası alınır. Allahu Teala yedi kıt’ayı onlarla muhafaza eder.» (Bu izaha göre asrın müceddid ve mehdisi hatıra geliyor. (Bak: 3941.p.ve Kutb-ul Aktab)

732/2- «Bazıları “abdal” denilen zümreyi şöyle anlatır: Yemeleri çok şiddetli ihtayaç anında, uyumaları yine şiddetli galebe anında, konuşmaları ise zaruret halin­dedir. Yani iyice acıkmadan yemez, uykuları gelmeden uyumaz, mecburiyet olma­dıkça konuşmaz ve sorulmadan cevab vermezler. Sorul­dukta başka cevab verecek varsa sükût ederler, o da yoksa o zaman cevab verirler. Sorulmadan söze başlamayı, sözde gizli şehvet sayarlardı..

Ebu-l Aliye, Er-Riyahi, İbrahim b. Edhem ve Süfyan-ı Sevrî, ancak iki-üç kişi veya sayıları bunu geçmeyen kimselerle konuşurlar ve cemaat çoğa­lınca dağılırlardı. Bizzat Peygamberimiz bile: “Bilmem” demiştir.» (İhya-i Ulum Tercemesi, Bedir Yayınevi, ci: 1, sh:178-179) (Bak: Dil)



732/3- Risale-i Nur Külliyatında da “ebdal” hakkında şu kayıtlar var:

«Evliyadan, ziyade nuraniyet kesbeden ve abdal denilen bir kısmı, bir anda bir­çok yerlerde müşahede ediliyormuş. Aynı zat, ayrı ayrı çok işleri gö­rüyormuş. Evet nasıl cismaniyata cam ve su gibi şeyler ayine olur. Öyle de; ruhaniyata dahi hava ve esir ve âlem-i misalin bazı mevcudatı ayine hük­münde ve berk ve hayal sür’atinde bir vasıta-i seyr ü seyahat suretine geçer­ler ve o ruhaniler, hayal sür’atiyle o meraya-yı nazifede, o menazil-i latifede gezerler. Bir anda binler yerlere girerler.» (S.195)

Evet «evliyanın bir nevi garibi olan abdalların bir vakitte çok yerlerde gö­rün­mesi» (S.502) oluyor.

Ayrıca Ahmed bin Hanbel 1/112, 5/332, 6/316 ve Ebu Davud Mehdi/1 ve K.H. hadis 35’de de “ebdal”den bahsedilir.




Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   250   251   252   253   254   255   256   257   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin