İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə270/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   266   267   268   269   270   271   272   273   ...   1221
Bir atıf notu:

-Mazlum hristiyanların necatı mes’elesi, bak: 2166.p.

778/1- Kur’an (3:3) âyetinin tefsirinde “Geçmiş semavi şeriatlar, bizim de şeri­atımızdır” kaidesi şöyle izah ediliyor:

«Kur’an kütüb-ü salifenin iman ve tevhid-i İlahîye da’vet ve adl ü ihsanı âmir, enbiya ve ümem-i maziyenin kısas u ahbarı ve ümem ü a’sarın ihtilafiyle değişmi-yecek olan ahkâm-ı sabite gibi esasat-ı muhkemelerini tak­viye ve tevsi’ ede­rek, yeni baştan mevki-i icraya koymuş ve hikmet-i teşri’ muktezasınca ezmine ve emkinenin ve ümem-i mükellefenin hususiyyetlerine ve hakk u hayır nokta-i naza­rından mesalih-i lâikalarına müteallik ahkâm ve şerayi-i fer’iyyelerini ta’dil ü tecdid ederek din-i hakkı cemi-i ezman ve emkinede ve bilcümle ümem ü akvamda cere­yanını te’min edecek şamil bir ilm-i teşri’ dahi ta’lim eylemiş ve bu suretle kütüb-ü İlahiy-yeyi mukaddemden muahhara mütevaliyen yekdiğerinin tasdik u tenfizinden geçire-rek bil’ıstıfa hepsinin sıdk-ı esaslarını bihakkın uhde-i zamanına almış bulun­duğun-dan, kütüb ve şerai-i salifeden hiç biri şehadet-i Kur’an ile tas­dik edilmedikçe ne nübüvvetlerinde, ne delaletlerinde hakk olarak tasdik edilemez.

Ya’ni kurun-u salifede enbiya-i salifeye verilmiş olan İlahî fermanların temyizen merci-i tasdiki Hatem-ül Enbiya ve kanun-u tasdiki muhkemat-ı Kur’andır. Bu ma’na Usul-i Fıkıh’ta şu kaide-i teşri’ ile ifade olunur: “Bizden evvelkilerin şeriatları bizim de şeriatımızdır. Fakat Allah ve Resulü tarafın­dan tasdikan nakledilmek şar­tıyla.”» (E.T.1021)

778/2- Diğer bir âyette de şöyle buyruluyor:

«(4:26) ²v­U«7 «w¬±[«A­[¬7 ­yÁV7~ ­f<¬h­< Allah’ın bu teşri’attan muradı size helâl ve ha­ramı

farkettirip açıkça anlatmak ²v­U¬V²A«5 ²w¬8 «w<¬gÅ7~ «w«X­, ²v­U«<¬f²Z«<«— ve sizi sizden ev­velkile-

rin sünnetlerine ya’ni sülûk edip ni’met ü saadete erdikleri yollara hidayet ve delâlet

etmek ²v­U²[«V«2 «Y­B«<«— ve devr-i cahiliyyede sizden nazarını, rahmetini çek­miş iken,

sizi İslâm ile böyle tarik-ı salâha irca’ edip günahlarınızdan tevbe ettirerek üzerinize rahmet ve in’amını tevali ettirmektir. Bu beyan olunan hill ü hurmet ah­kâmı büs­bütün yeni teşri’ olunmuş ve hiç tecrübe edilmemiş bir yol değil. Esasen mukteza-yı hilkat ve fıtrat olup sizden mukaddem olanların ni’met ü saadete erme­lerine sebeb olmuş mücerreb ve sâlim yollardır.

İşbu ²v­U¬V²A«5 ²w¬8 «w<¬gÅ7~ «w«X­, ²v­U«<¬f²Z«<«— nass-ı celîli, şerayi-i mütekaddimeden ba’zı ahkâmın takririne delâlet ettiği cihetle İlm-i Usûl’deki

_XVA5w8p<~h- yV,‡—yV7~_ZM5~†~_X7}Q

he yoktur. Ve yine şübhe yok ki burada bu takrir berveçh-i bâlâ vahiy ve be­yan-ı İlâhî ile ol­muştur. Bununla beraber biz şunda da iştibah etmiyoruz ki burada vahy ile takrir­den başka alel’husus devr-i nübüvvetten sonrası için istinbat-ı ilel-i ah­kâmda tecrü­benin de bir ehemmiyyet-i azîmesi bulundu­ğuna işaret-i mahsusa var­dır. Her halde ictihadat-ı teşri’iyyede yalnız delâlet-i elfaz ile iktifa edilmeyip tecrübe ile hayatın ce­reyan-ı haricî ve hikemîsi dahi nazar-ı i’tibarda tutulmak lâzım

gelecektir. _A7ž~z7—~_<~—hAB2_4 emrinde bu nokta pek mühim bir mevki’ işgal

etmiştir. Şu şart ile ki her hususta olduğu gibi bunda da şehvetten ve teşehhiden iyice ihtiraz etmek ve hâdisata kasd-ı şehvetle bakmamak bir şart olduğu da şimdi anlaşılacaktır.

778/3- ²v­U²[«V«2 «Y­B«< ²–«~ ­f<¬h­< ­yÁV7~«— (4:27) o Gafur-ı Rahîm ve Alîm-i Hakîm olan Allah, sizin tevbe ve salâhınızı görüp üzerinizden daima nazar-ı rahmetle bakmak ve mes’ud etmek istiyor.

_®W[¬P«2 ®Ÿ²[«8 ~Y­V[¬W«# ²–­~ ¬€~«Y«ZÅL7~ «–Y­Q¬AÅB«< «w<¬gÅ7~ ­f<¬h­< «—

O şehevat arkasında koşup keyflerine tabi’ olanlar da büyük bir inhiraf ile tarik-ı haktan sapmanızı, kendilerine uyup haram-helâl tanımıyarak fenalık yollarında do­laşmanızı ve uçurumlara sürüklenmenizi istiyorlar. Binaenaleyh siz böyle fâcir-lerin arzularına tabi’ olmayınız. (Bak: 1524.p.) İctihadatınızda ef’al ü harekâtı­nızda şeh­vete değil hikmete ve beyanat-ı İlâhiyyeye ve önü­nüzde bulunan erbab-ı rüşdün siyretlerine tebaiyyet ediniz ve ilm-i teşri’-i İslâmîde pek büyük bir esas olan şu

âyete bakınız: _®S[¬Q«/ ­–_«K²9¬ž²~ «s¬V­'«— ²v­U²X«2 «r¬±S«F­< ²–­~ ­yÁV7~ ­f<¬h­< (4:28) Allah Tealâ

sizden ağır teklifleri kaldırıp mes’uliyyetinizi tahfif etmek ister. Zira insan zaîf ola­rak halkedilmiştir. Binaenaleyh, bab-ı teşri’de şehvete tabi’ olmak caiz olmadığı gibi şiddet ü tazyik de caiz değildir.

Burada «w<¬gÅ7~ z«V«2 ­y«B²V«W«& _«W«6 ~®h².¬~ _«X²[«V«2 ²u¬W²E«# «ž«— _«XÅ"«‡ _«X¬V²A«5 ²w¬8 du­a­ları­nın bir eser-i icabeti vardır ki,

(7:157) ²v¬Z²[«V«2 ²a«9_«6 |¬BÅ7~ «Ä«Ÿ²3 ¶ž²~«— ²v­;«h².¬~ ²v­Z²X«2 ­p«N«<«—

(2:185) «h²K­Q²7~ ­v­U¬" ­f<¬h­< «ž«— «h²K­[²7~ ­v­U¬" ­yÁV7~ ­f<¬h­<

(22:78) ¯‚«h«& ²w¬8 ¬w<¬±f7~ |¬4 ²v­U²[«V«2 «u«Q«% _«8«— âyetleri, kezalik

}EWK7~ }VZK7~ }[S[XE7 _" vUB\% hadis-i Nebevîsi hep bu düstur-u yüsr ve tah­fifi nâtıktırlar.» (E.T.1334-1336) (Bak: Ruhsat)




Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   266   267   268   269   270   271   272   273   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin