İstanbul tekniK ÜNİversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ

İnşaat Fakültesi

İnşaat Mühendisliği Bölümü

Tarih ve sayı: 02.04.2013 / 1517

ATAKÖY 7.- 8. KISIM MARTI SİTESİ KAPALI OTOPARKI TAVANINA UYGULANAN SU YALITIMI İLE İLGİLİ

TEKNİK RAPOR


Bu rapor, İstanbul Teknik Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi Yönetmeliği’ne uygun olarak hazırlanmıştır.

Hazırlayan:

Prof. Dr. Canan Taşdemir

İTÜ İnşaat Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü
NİSAN 2013
ATAKÖY 7.- 8. KISIM MARTI SİTESİ KAPALI OTOPARKI TAVANINA UYGULANAN SU YALITIMI İLE İLGİLİ

TEKNİK RAPOR

1. 
   KONU
   

Ataköy 7.-8. Kısım Bakırköy/İstanbul adresindeki sitenizin kapalı otoparkına uygulanmış olan su yalıtımının incelenmesi için Üniversitemiz İnşaat Fakültesi Dekanlığı’na 11.03.2013 tarihinde yapmış olduğunuz başvuru üzerine 05.04.2013 tarihinde yerinde incelemeler yapılmıştır. Yapılan gözlem ve incelemeler sonucu bu teknik rapor hazırlanmıştır.

2. 
   YERİNDE YAPILAN İNCELEME VE GÖZLEMLER
   

Yapılan incelemede, sitenize ait kapalı otoparkların tavanlarında oluşan rutubet sorununun çözümüne yönelik olarak otoparklardan birinin tavanının tamamına, ikinci otoparkın ise sadece sitenize ait olan kısmının tavanına sürme tipi su yalıtım malzemesinin uygulandığı anlaşılmıştır (Resim 1). Yer yer su sızıntılarının devam ettiği bölgelerdeki tavan betonu kırılarak suyun akışını durduracağı düşünülen bir malzeme ile kısmi onarımların yapıldığı görülmüş, bir kısmının ise açıkta bırakıldığı tespit edilmiştir (Resim 2 ve Resim 3). Bu bölgelerde açığa çıkan ve ikinci garajda yalıtım uygulanmamış kısımda dilatasyon derzi boyunca açıkta bulunan donatıların önemli ölçüde korozyona uğradığı ve pas payı tabakasının yetersiz kaldığı hatta bazı bölgelerde hiç bulunmadığı görülmüştür (Resim 4). Otoparkların araç girişleri, yaya girişleri ve aydınlıkların olduğu bölgelerdeki tavanlarda da önemli ölçüde su sızıntılarının olduğu gözlemlenmiştir (Resim 5, Resim 6, Resim 7 ve Resim 8).

Kapalı otopark tavan döşemesinin üst kısmı yaya yolları ve bitkilendirilmiş kısımlardan oluşan teras çatı niteliğindedir (Resim 9).

3. 
   İRDELEME VE DEĞERLENDİRME
   

Yapılarda oluşan rutubetlenme iklimsel ve görsel konforu olumsuz yönde etkilediği gibi betonarme taşıyıcı sistemi de tehdit etmektedir. Betonarme bir yapıda su yalıtımının yanlış uygulanması veya hiç uygulanmaması sonucunda; yapı rutubetli olur ve konfor koşulları olumsuz yönde etkilenir, malzeme bünyesine giren su bazı maddelerin eriyerek yıkanmasına ve boşluklu bir yapı oluşmasına yol açar, eriyerek yüzeye çıkan maden tuzlarının neden olduğu çiçeklenme ve terleme sonucu oluşan küflenme gibi nedenlerle yapının görünümü önemli ölçüde bozulur, beton içindeki donatı korozyona uğrar. Gerekli bakım ve onarımlar yapılmazsa yapı öngörülen servis ömründen daha önce dayanımını ve fonksiyonunu yitirebilir.

Sitenizin yapım aşamasında kapalı otoparkların çatısına uygulanmış olan mevcut su yalıtım sistemi atmosferin, bitki köklerinin ve tarım ilaçlarının tahrip edici etkisi nedeniyle fonksiyonunu yitirmiş veya çeşitli onarımlar, eklemeler sırasında delinmiş olabilir. Bu nedenlerle de yalıtımın sürekliliği bozulmuş olabilir (Örneğin; Resim 9’daki sokak lambasının montajı sırasında döşeme üstündeki yalıtım tabakası delinmiş olabilir). Aynı zamanda parapet duvarı niteliğindeki çatı bölümlerinde (Ek Resim 6) ve dilatasyon derzlerinde de yanlış detaylandırmalar sonucunda su sızıntılarının olmaktadır. Sitenizin kapalı otoparkların tavanlarında oluşan su sızıntılarını önlemek ve su yalıtımı yapmak amacıyla bir yöntem seçilmiş ve uygulanmıştır. Tavanlara sürülerek yapılan bu uygulama damlamayı bir miktar önlemeye ve görüntüyü iyileştirme çabasına yönelik olup, yapının taşıyıcı elemanlarını korumak için yeterli değildir. Tavanda görüntü olarak kısmen bir iyileşme sağlanmış olmakla birlikte betonarme tavan döşemesinin içinde suyun mevcudiyeti devam ettiğinden sızıntı başka bir bölgede ortaya çıkmakta, betonarmedeki donatılar korozyonuna uğramakta, korozyona bağlı hacim artışı nedeniyle betonda da çatlaklar artmakta, kırılma ve dökülmeler belirgin hale gelmektedir.

Sitenize ait kapalı otoparkların çatıları, üzerinde gezilebilen bölümler ile bitkilendirilmiş bölümlerin bulunduğu bir teras çatı niteliğindedir (Resim 9). Dolayısıyla, bu çatıda teras çatılar ve bahçe çatılar için uygun yalıtım detaylarının oluşturulması ve uygulanması gerekmektedir.

Yeşil/bahçe çatılar olarak adlandırılan bitkilendirilmiş çatılarla ekolojik ve görsel yararlar sağlayan yeşil alanlar oluşturulmaktadır. Bahçe çatılarının tasarımında yöreye uygun bitkilerin seçilmesi, bitki karakteristiklerinin belirlenmesi, buna uygun çatı sisteminin seçilmesi ve detayların oluşturulmasında, peyzaj mimarları ile proje müellifi mimarların birlikte çalışmaları önemlidir. Seçilecek bitki örtüsünün türüne göre uygulanacak çatı sistemini oluşturacak katmanların tür ve kalınlıklarının detay projeleriyle belirlenmesi gerekir. Bahçe çatılarda su yalıtım tabakasının bitki kökleri tarafından tahrip edilmesi olasılığı vardır. Bu nedenle, bitki köklerine dayanıklı su yalıtım tabakası uygulanmalıdır veya su yalıtım tabakası ayrı bir koruma tabakasıyla köklerden ve sivri uçlu cisimlerden korunmalıdır. Bahçe sulama suyu ve yağmur suyu drenajı için yeterli drenaj sistemi oluşturulmalıdır.

Otoparkların araç girişleri, yaya girişleri ve aydınlıkların bulunduğu kısımlardaki detay hataları nedeniyle de bu bölgelerdeki tavanlarda önemli ölçüde su sızıntılarının olduğu gözlemlenmiştir. Bu kısımlarda oluşturacak damlalık detayları ile sızıntılar önlenmelidir. Ayrıca, yapının bu bölümlerinin çatı üstündeki duvarları parapet niteliğinde olup, yalıtımın sürekliliğinin sağlanması için bölgenin etkin kar kalınlığı göz önüne alınarak parapetlerde yalıtım tabakasının uygun yüksekliğe kadar devam ettirilmesi gerekmektedir.

Dilatasyon derzleri, su yalıtımının sürekliliğinin sağlanacağı detayların oluşturulmasında en çok dikkat gerektiren yapı elamanlarıdır. Etkin bir su yalıtımının sağlanabilmesi için, teras çatılardaki dilatasyon derzleri için geliştirilmiş detayların uygulanması gerekir. Dilatasyon derzlerindeki yalıtımın yetersizliği garaj tavanında derz boyunca gözlemlenen sızıntılardan ve tavanda oluşan lekelerden anlaşılmaktadır.

4. 
   SONUÇ
   

Yapılarda su yalıtımının yapı elemanının su ile temas eden yüzüne uygulanması ve sürekliliğinin sağlanması esastır. Yalıtımın kesintiye uğraması, yalıtım tabakasının tahrip olması veya yalıtımın yapı elamanının suyun etki ettiği yüzüne değil de diğer yüze uygulanması gibi durumlarda, yapı elemanı suyun tahrip edici etkisine maruz bırakılmaktadır. Betonarme yapılarda betonun geçirimliliğine bağlı olarak yapı zarar görür, beton ve içindeki donatı korozyona uğrar.

Sitenizin inşaatı sırasında garaj tavan döşemelerinin üst kısımlarından yapıldığı belirtilen yalıtımın yetersiz kalması veya tahrip olması nedeniyle tavandan su sızıntıları başlamış ve betonarme döşeme içindeki donatılar korozyona uğramıştır. Daha sonra, sızıntıları önlemek amacıyla tavandan, diğer bir deyişle döşemenin alt kısmından uygulanan su yalıtımı da yetersiz kalmış, beklendiği gibi su akıntıları önlenememiş ve donatı korozyonu devam etmiş, sonuçta betondaki çatlaklar artmıştır.

Yapılan tespit, gözlem ve değerlendirmeler sonucunda, sitenizin otoparklarının tavan döşemesinde betonun ve donatının korozyonunu önleyecek şekilde, dilatasyon derzleri ve birleşim yerleri başta olmak üzere, tüm çatıda yalıtımların sürekliliği kontrol edilmeli, yalıtımın kenarlarda yeterli yükseklikte devam ettirilmesine özen gösterilmelidir. Suyun kolayca drenajı için gerekli eğim ve donanım sağlanmalı, teras çatı için gerekli katmanlar oluşturulmalıdır.

Sitenize ait kapalı otoparklar için oluşturulacak bir yalıtım projesini uygulamadan önce, beton kalitesi, donatıların durumu, pas payının kalınlığı ve kalitesi incelenmelidir. Bu incelemeler sonucunda yapının onarımı veya gerek görülmesi halinde güçlendirilmesine karar verilebilecektir. Su yalıtımının otopark tavan döşemesinin alt kısmından değil üst kısmından yapılmasına yönelik tüm detay çözümlerini içerecek biçimde hazırlanacak yalıtım projesinin belirtilen onarım ve/veya güçlendirme sürecini takiben uygulanması gerektiği görüş ve kanaatindeyim.

Saygılarımla bilgilerinize sunarım.

Prof. Dr. Canan TAŞDEMİR

İstanbul Teknik Üniversitesi

İnşaat Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü

Eki: Resimler

EKLER:

Resim 1.

Resim 2.

Resim 3.

Resim 4.

,

Resim 5.

Resim 6.

Resim 7.

Resim 8.

Resim 9.