Join Us and Move (Bize Katıl ve Hareket Et) Üçüncü Versiyon Türkçe Metin



Yüklə 73,59 Kb.
tarix29.10.2017
ölçüsü73,59 Kb.
#21585

Join Us and Move (Bize Katıl ve Hareket Et) - Üçüncü Versiyon Türkçe Metin
IT Sahne 1 1945 İkinci Dünya Savaşının Sonu Gürültü, Savaş sesleri

IT Sahne 2 1957 Schuman Planı ve Roma Antlaşması Imagine, John Lennon

IT Sahne 3 1961 Berlin Duvarı Davul sesleri

DE Sahne 4 1964 Ankara Antlaşması Türk Marşı, Mozart

DE Sahne 5 1968 Prag Baharı/Protesto Yılı Blowing in the wind,
Bob Dylan

DE Sahne 6 InterRail/1.Genişleme Join us and move,


1. part
ES Sahne 7 ES, PT ve GR için Demokrasi Join us and move,
2. part

ES Sahne 8 Seksenler, 2./3. Genişleme I want to break free,


Queen

ES Sahne 9 Solidarnosc new song,


LT Sahne 10 1987 Erasmus Come together, Lennon

LT Sahne 11 1989 Litvanya ve Şarkı Devrimi Movie with music

LT Sahne 12 1989 Berlin Duvarının Yıkılması Wind of change,
Scorpions

LT Sahne 13 Yugoslavya’da Savaş Davul Sesleri


PL Sahne 14 4. Genişleme Join us and move
3. part

PL Sahne 15 2002 Euro Money, money, ABBA

PL Sahne 16 Daha fazla genişleme Join us and move,
full version
TR Sahne 17 Lisbon: İnsan Haklarının İlanı Song of Joy

TR Sahne 18 2012 Nobel Barış Ödülü Song of Joy

TR Sahne 19 2016 Açık Son Davul sesleri
Sahne 1: İkinci Dünya Savaşının Sonu
Perdenin arkasından makineli tüfek sesleri, patlamalar, bombalar ve savaş gürültüleri duyulur. Siyah giyinmiş altı oyuncu perdeden sıyrılarak kendilerini savaştan kurtarmaya çalışırlar. Sonunda başarırlar ve sahneye düşerler. Gürültüler diner.
İlk oyuncu ayağa kalkar ve bağırır, “Yetsin artık bu savaş!”

İkinci oyuncu ayağa kalkar ve bağırır, “Bu savaşı durdurun!”

Üçüncü oyuncu ayağa kalkar ve bağırır, “Daha fazla ölü insan istemiyorum!”

Üçü birden, “Yok,Yok,Yok! Yetsin artık bu savaş!”


Perde kalkar, sahnede uzanan siyahlar içinde çok daha fazla oyuncu vardır.

İkinci bir grup üç oyuncu ayağa kalkar.

Dördüncü oyuncu bağırır, “ Savaşı yeterince yaşadık!”

Beşinci oyuncu bağırır, “Bırakın kavga etmeyi!”

Altıncı oyuncu bağırır, “Yetsin artık bu kadar hüzün!”
Altı oyuncu el ele tutuşur ve birlikte bağırır, “Barış istiyoruz! Yeniden özgür idaremizle yaşamak istiyoruz!”
Sahne 2: Scuman Planı ve Roma Antlaşması – 1950 / 57
Altı oyuncu üzerlerindeki siyah tişörtleri çıkarır. Üzerlerinde kendi ülkelerinin bayraklarının renginde tişörtler vardır. (FR-IT-DE-NL-BE-LX) Diğer oyuncular ayağa kalkar. Üzerlerindeki siyah kıyafetleriyle sahnenin arka kısmında beklerler. Müzik umut ve barış vaat eder.
IT, “ Kardeşimi bulamıyorum. Hey, neredesin?”

FR, “Buradayım. Artık senin düşmanın değilim.”

DE, “Her şeyimi kaybettim. Bu dünyada yerim neresi?”

NL, “Gel, benimle kal. Benim evim senin evin.”

BE, “Tek başımayım. Korkuyorum.”

LX, “Korkma, ben yanındayım.”


Altı oyuncu el ele tutuşur ve bağırır, “Savaşmayı bırakın! Birlikte duralım! Barış istiyoruz!”
FR, “Yeni evlere ihtiyacımız var!”

DE, “Yiyecek bir şeylere ihtiyacımız var!”

IT, “Okula ihtiyacımız var!”

BE, “Kıyafete ihtiyacımız var!”

NL, “İşe ihtiyacımız var!”

LX, “Güzel günler için umuda ihtiyacımız var!”


Hepsi birden, “Kolları sıvayalım ve hadi başlayalım. Hep birlikte başarabiliriz!”
Sahnenin arkasından tuğlalar taşımaya başlarlar ve inşaya başlarlar.
Koro, “Hayal edin”
Anlatıcı izleyicilerden alkışlamalarını ister.

Altı genç oyuncu işlerini böler ve el ele bir daire oluşturarak şarkı söylemeye başlarlar,

“Dut ağaçlarına gidiyoruz…”

Arka planda bir ekranda Avrupa fikrinin fikir babalarının konuşmalarını görürsün: Schuman, Adenauer, De Gaspari.


Sahne 3: Berlin Duvarının İnşası – 1961
Sahnenin ortasında:

Oyunculardan sekizi siyahlar giyinmiş ve arka planda beklerler (sonrasında EE, LV, LT, PL, CZ, SK, HU, SL oyuncuları) el arabaları ile bir sürü tuğla getirirler, ve evinin inşaatını bir kenara iter ve bir duvar inşa etmeye başlarlar.


Duvarın batı tarafında altı oyuncu ortak evlerini inşa etmeye devam ederler. (Bir çok iş yapılır) Aynı zamanda siyah giyinmiş oyuncuların inşa ettiği duvar da yükselir.
Duvarın doğu tarafında monoton, mekanik bir ritim duyulur ve oyuncular otomatik olarak hareket ederler.
Duvar hazırdır.
Batı tarafında: radyoda Rock müziği çalar, mini etek giymiş kızlar dans eder, Amerikan şapkası giymiş erkeler futbol oynarlar, sakız çiğnerler.
Doğu tarafında: Oyuncular (hala siyahlar içinde) uygun adımda yürürler, emirler verilir, Enternasyonal duyulur, komünizmin babalarının fotoğraflarının bulunduğu posterler taşınır.
En sonunda duvar sahnenin ortasından doğuya doğru çekilir ki batı tarafında yaşanacak olaylar için yer açılır. Siyah giyinmiş oyuncular duvarın arkasında kalırlar, çalışmaya devam ederler ve bazen batıya doğru bakarlar.
Sahne 4: Ankara Antlaşması – 1964
Altı oyuncu batı tarafında ortak evi inşa etmeye devam ederler. Siyah giyinmiş oyunculardan biri arka taraftan ayrılır ve ön tarafa gelir. Tişörtünü çıkarır ve Türk olduğunu herkese gösterir. Evden etkilenir ve kapıyı çalır.
Altısı birden, “Evet. Kimsiniz?”

TR, “Türküm. Size katılabilir miyim?”

BE, “Niteliklerin neler?”

TR, “ Yakışıklıyım.”

FR + IT, “Biz de öyleyiz.” Güneş gözlüklerini takarlar.

DE, “ Ciddiyet lütfen! Bizim için ne yapabilirsin?”

TR, “Büyük bir ülkeyiz ve çok çalışkanız, zaten biliyorsunuz. Pek çok vatandaşımız zaten sizin için çalışıyor.”

DE, “Bir dakika lütfen!”


Altısı geri çekilir ve görüşmeye başlar.
DE, “Onun gibi birisini gruba almak kötü olmaz.”

BE, “Hayır onlara ihtiyacımız yok.”

DE, “Ama bize yardım edebilirler.”

LU, “Hayır onlara ihtiyacımız yok. Onlar sadece bela çıkarırlar.”

DE, “Kim diyor?”

BE + LU, “Biz diyoruz. Yetmez mi?”


Tartışmaya devam ederler. (Mimiklerle)
FR, “Şunu tartışmayı bırakın. Diğerleri ne düşünür?”

IT Türkiye için kapıyı açar, “Birliğimize katılacak kadar güçlü müsün?”

TR, “Tabi ki öyleyim. İnşallah!”

Hepsi birden, “O halde halletmen gereken küçük bir engel var.”


Hepsi birlikte sahneye tomarlarca kağıt taşırlar.
Hepsi birden (sinsice gülerler), “Tek yapman gereken bu formları doldurmak.”

TR şaşırır ve güçlükle kağıtları taşımayı başarır. Birkaç saniye sonra TR geri döner, tüm kağıtlar bir alışveriş arabasının içerisindedir.


TR, “Hazır!”

Hepsi birden, “Aferin. Şimdi bizdensin.”

TR mutludur ve dans eder.

Hepsi birden, “Ama sadece deneme. Henüz tam üye değilsin.”

TR, “Bu da ne demek? Henüz tam üye değilsin.”

Hepsi, “Bu gayet normal. İlk önce sadece aday üye olacaksın. Merak etme. Sakin ol! Önce şu Ankara Antlaşmasını bir kutlayalım. Hadi bir şeyler içelim. Ne alırsın? Bira, şarap, viski, cin?”

TR, “Ayran.”

Hepsi, “Ay---Ne?”

TR, “Ayran.”

Hepsi, “Ben run, Sen run, hepimiz run…”

TR sahneyi başını sallayarak terk eder.
Sahne 5: Doğuda Prag Baharı, Batıda Protesto Yılı - 1968
Hippiler sahneye girer. 1968 yazılı bir levha getirip Avrupa evinin üzerine koyarlar. Pop müzik çalar. Altı oyuncu şaşırır. (FR – IT – DE – NL – BE – LX)
Hippiler, “Selam dostlar. Bugün eğlendiniz mi? Bugün aşkın tadına baktınız mı?” (Sırıtırlar)

Altısı, “Siz kimsiniz?”

Hippiler, “Bizler anne babalarımızın çoktan uyardıklarıyız. Bizler aşkız, barışız, dayanışmayız.”

Altısı, “Bizler de takım elbise giyip kravat takanlarız. Siz neye benziyorsunuz böyle?”

Hippiler, “Kim takım elbise giyer ki? Biz özgürce aşkı yaşamak istiyoruz. Savaşmayın sevişin.”
Son sahnede doğu tarafında duran duvar sahnenin ortasına doğru itilir. Işık daima oyuncuların bulunduğu tarafı aydınlatır.

BATI: Hippiler barış şarkıları söyler.

DOĞU: Doğuda siyah giyinmiş iki oyuncu (CZ ve SK) cılız bir sesle bağırırlar, “barış”, “Daha fazla hak”, “özgürlük”, “daha fazla hak”! Siyah giyinmiş diğer altı oyuncu (bekçiler) sınırda dururlar, kollarını göğüslerinin üzerinde bağlarlar. Kızgınca bekler ve bakarlar.

BATI: Hippiler doğuya bakmadan şarkı söyleyip dans ederler. DE FR’ya, “Şu aptallara bak. Çalışmak ne demek bunu bile bilmiyorlar.”


DOĞU: İki bekçi de (HU ve PL) bağırmaya başlar, “özgürlük”, “demokrasi”

Sesler daha gür çıkmaktadır artık. Dört bekçi dikkatli bir şekilde dururlar.


BATI: Hippiler Vietnam’daki savaşı protesto eder ve şarkı söylerler.

Altısı, “Burayı sevmediyseniz doğuya gidin”


DOĞU: Özgürlük ve demokrasi için güçlü bağırışlar duyulur, bekçiler müdahale eder, itiş kakışlar başlar. Duvar doğuya doğru geri itilir. Bahar biter.
Sahne 6: Inter-Rail / AB’nin ilk genişlemesi – 1972-73
Üç hippi şimdi sahnenin ortasındalar. Başka bir hippi sırt çantası ile belirir.

Arka planda altı oyuncu (FR – IT – DE – NL – BE – LX) Avrupa evini inşa etmeye devam eder.

Sırt çantalı hippi, “Gezmeyi seven var mı?”

Üç hippi, “Tabi ki, nereye?”

Sırt çantalı hippi, “Baştan sona tüm Avrupa’yı. İspanya, Portekiz, İngiltere, Danimarka…”

Üç hippi, “Çok mu zenginsin???? Hepsi ne kadara mal olur haberin var mı?”

Sırt çantalı hippi, “ Sakin olun. Inter-Raili duymadınız mı? Bir bilet bir ay boyunca Avrupa’da her yerde geçerli. Bize katıl ve hareket et!!!”

Üç hippi, “Orada olacağız!!!”


Hepsi de sahneyi terk eder.
İngiltere, İrlanda ve Danimarka bayraklarıyla belirirler.
Üç tane yeni, “Merhaba, evde kimse var mı?”

Altı tane eski, “Evet, Avrupa evinin kapısı açılıyor.”

Üç yeni, “İçeri girmek istiyoruz”

Altı eski, “Havalı gözüküyorlar. Davet etmek isteriz. Teklif edecek neleriniz var?”

Üç yeni, “Big Ben, Danimarka Denizkızı, İrlanda barları, çay ve güzel müzik. Biz havalı ve popüleriz, hem de tüm dünyayla iyi ilişkilerimiz var.”

Altı eski, “Kulağa hoş geliyor. Birliğimizde size ihtiyacımız var. Bize katılın ve hareket edin.”

Üç yeni, “OOO harika. Hadi içelim o zaman”

Hepsi birden, “Şerefe, Çinçin, Cheers.” (Kadeh tokuşturur gibi yaparlar)

TR, “ Merhaba! Biz ne olacağız?”

Hepsi birden, “Burada olan tamamen başka bir şey.”


Anlatıcı izleyiciden alkış ister.

Perde kapanır.



Sahne 7: İspanya, Portekiz ve Yunanistan için Demokrasi – 1974 -86
Sahne:

(Üç bölgeye bölünmüş: Bir kapının üzerinde şunlar okunur “Ortak Pazar” / “İspanya”, “Portekiz” ve Yunanistan”, üç diktatörü takip eden insanlar ellerinde bayraklarla yürürler.


Franco: (Faşist selamı verir) Caetano

Papadopoulous: Randevumuzu unuttun mu?

Franco: (Sahnenin ortasında ciddi bir tavırla) Tabi ki hayır.
(Bazı üye ülkelerin delegeleri ortak pazardan çıkarlar)
Fransız kadın: Mösyöler. Saat dokuzda orada buluşacağız.

Diktatörler: Evet orada. Evet, beyler.

İngiliz kadın: Baylar, İngiliz dakikliği meşhurdur. (Cebinden saatini çıkarır ve kontrol eder)

Alman: Baylar, lafı dolaştırmayı bırakalım da, sadede gelelim.

Papadopoulous: Doğru, aynen bizim görkemli Plato’nun söylediği gibi… (Portekizli onun sözünü keser)

Caeteno: Felsefenin zamanı değil. Sizin birliğinize kabul edilecek miyiz edilmeyecek miyiz?

Fransız kadın: Şartlarımızı çoktan biliyorsunuz, mösyöler.

Alman: Demokrasiye geçmedikçe ortak pazara giremezsiniz.

Franco: Bu imkansız. Ben ülkemin babasıyım. İspanya benim sıkı elim olmadan başı boş bir serseri olur.

Caeteno and Papadopoulous: Evet, evet, biz de aynen öyle.

Fransız kadın: Bu durumda baylar, Au revoire. (Ortak Pazar binasına giderler, kapıyı kapatmadan önce, tipik otel odası uyarını asarlar: Rahatsız Etmeyin; onları kapıya kadar diktatörlerin ağzı açık kalır)

Papadopoulous: Baylar,(uyarı kartını eline alır) bizi istemiyorlar, bizi anlamadılar.

Caeteno: Tamamen yalnızız.
PERDE

Aynı sahne. Sahnenin bir ucunda dikine ilerleyen bir VIP kutu var. İki asker kutunun ayaklarına doğru makineli tüfeklerini doğrultmuşlar. Sahnenin geri kalanında insanlar bağırıyor ve protesto ediyorlar. Hem Yunan hem de Portekiz diktatörler ciddi bir şekilde sahneye tırmanırlar.

Diktatörler: (fısıldayarak) (bir sürü insan homurdanarak) (kalabalığa seslenirler) Bu ulusun başı olarak size bir açıklama borçluyum.

Kalabalık: Özgürlük, Demokrasi!

(Diktatör bir mendil çıkarır ve yüzündeki yaşları siler)

Kalabalık: Bizi kendi halimize bırakın, sizi istemiyoruz.

Diktatörler: Hayır, hayır!
Kalabalık öne doğru adım atar ve iki asker onları silahlarıyla durdurmaya çalışırlar. (mücadele/kavga)
Kalabalık konuşur: (bir sepet dolusu karanfil tutarak) Komutan, bunlar bizim silahlarımız (çiçekleri göstererek)

İzleyici “Grandola, vila morena” şarkısını duyar. Karanfilleri alarak onları askerlere ve diktatörlere fırlatırlar, kalabalık onları sahnenin dışına atar. Hareketler yavaşlar, ta ki donuk bir resim olana kadar, müzik devam eder perde kapanır.

Sahne 8: Seksenler

(Hoş, küçük bir sahne. Bazı insanlar geleneksel Endülüs kıyafetleri giyinmiş, bazıları sahnede: Sevilyalılar: dans edip şarkı söylüyorlar, herkes alkışlıyor. Bun sahne diğer ülkeler tarafından oynanmayabilir)


(Bir aile masası, anne ve babanın saçları ve giysileri 70lerden kalma, büyük anne siyah elbiseler giyinmiş ve başında eşarp var, onlara katılır.)

Büyük Anne: Aman Allah’ım ne kadar tuhaf insanlar gördüğüne inanamazsın.(oturur, eliyle kendini serinletmeye çalışarak, bir bardak su içer.) Ve elbiseleri, saçları berbattı, herkes.Kadınlar bile içki ve sigara içiyorlardı.


Baba: Bu bugünlerde moda ! (Erkek torunları üzerinde ünlü bir takımın formasıyla onlara katılır.)
Anne: Neden kıyafetlerini değiştirmedin?
Çocuk: (Büyük annesini öper) Merhaba büyük anne. Zamanım yoktu. Antrenmanım yeni bitti.
Baba: Pedra ünlü bit futbolcu olacak. Barselona veya Real Madrid’de oynayacak.
Çocuk: Hayır. Ben Manchester United , Bayern Münih veya Milan’da oynayacağım.
Anne: Yurt dışı mı? Çıldırmış olmalısın! Bu çok karmaşık. Oturma iznine ve çalışma iznine ihtiyacın olacak.
Çocuk: Hayır, sen bilmiyor musun? Şu anda Avrupa’nın her yerinde yaşayabilir ve çalışabilirsin. Gelecekte Avrupa’da sınırlar olmayacak!

(kızları erkek arkadaşlarıyla beraber onlara katılır. Her ikisi de pankal kıyafetleri giymiş ve makyajlılar.)


Kız: Merhaba büyük anne (onu öper.) Bu Juan ,benim arkadaşım ( Juan büyük anneyi öper.)
Erkek Arkadaş: ( Çok resmi ve kibarca) tanıştığımı memnun oldum madam.
Büyük Anne: (Maria’nın saçına dokunarak) Aman Allah’ım! Sen küçük bir kızken ne kadar güzeldin!
Kız: (etrafına dönüp gülerek) Fakat büyük anne güzel olduğumu düşünmüyor musun? Ve ona ne dersin? (erkek arkadaşını gösterir Büyük anne cevap vermemeyi tercih eder)
Erkek Arkadaş: Arkadaşlarımızla beraber bir şarkı söyleyeceğiz. Bugünlerde provalara çok sıkı çalışıyoruz. Modern müzik sever misiniz madam?
(Büyük anne cevap vermemeyi tercih eder. Gençler Qwenn’in Iwant to break free. Şarkısını söylerler herkes dans eder.)
Sahne 9: Solidarnosc
(sahnede üzerinde ‘’demir perde’’ yazan bir duvar görülür. Sağ tarafta tahta kutular, variller ve Polonya tersanesi yazan bir poster bulunur.)
Muhabir: Doğu ülkelerinde rejime karşı bir takım hareketler görüldü. Bu ülkeler Rusya’yı dışlayıp Batı Avrupa ülkeleriyle dost olmak istiyorlar. Polonya da Sclidarity adlı ticaret birliği faaliyeti geçti. Bu birlik (komünist rejim) tarafından kabul edilmedi ve tanımadı.

(duvarda Papa 2. Johannes Paul’a ait üzerinde ‘adaletsiz barış, affetmeden adalet olmaz’ yazılı bir poster bulunur.)

(ellerinde ‘dayanışma ‘ yazan bir afişle bir grup işçi gelir. Lech Walesa’ya bir kutu, almasına yardım eder ve ona bağırırlar.)
Herkes: Grev, grev, haydi grev yapalım!
Lech Walesa: Bütün dünyadaki işçilere yardım etmek için her zamankinden daha fazla mücadele etmeliyiz.
Herkes: Evet , evet. Dayanışma. Dayanışma!

(Osla’dan Nobel ödül töreni)


Norveçli Otorite: Doğu Avrupa’da özgürlüğü başlatanlardandın. Lech Walesa seni bu yaptıklarından dolayı Nobel Barış Ödülü ile ödüllendiriyoruz.
Sahne 10: Erasmus Programı - 1987

(İngiltere, İtalya, Fransa, Almanya sahnede ERASMUS yazılı bir büyük bir afiş açarlar. Müzik duyulur.)


İngiltere, IE ve Danimarka ,’haydi gençlerimiz için bir şeyler yapalım’ birbirlerini daha iyi tanımalılar.
LU,NL,BE,DE erasmus programı sayesinde İspanyol arkadaşlarımız var. Bize nasıl Flamenko dansı yapılacağını öğretiyorlar.(birkaç dans hareketi birlikte yaparlar.) GR, PT ’Yaşasın!’
ES, TR, IT ‘ve Alman arkadaşlarımız bizi beraber proje yapmaya davet etti. Bizimle beraber çevreyi korumak istiyorlar’

(‘’ Almanya ‘nın ormanlarını koruyalım ! ‘’ yazılı bir poster kaldırırlar.’’)


GR, PT ‘’Yaşasın!’’
GR, ‘’ Durun durun ! Bunu kim ödeyecek ?’’(Boş pantolon ceplerini gösterir.)
UK, IT, FR,DE ‘’Oh –oh-oh’’
DE’’ Sorun nedir ne oldu? ‘’
GR,PT,ES,TR,IT ‘’ Avrupa’ nın her yerinden bir çok arkadaşımız var fakat yurtdışına seyahat edecek kadar paramız yok. Uçuşlar pahalı InterRail çok uzun sürüyor. Birliğimiz büyüdü ve çok uzadı. UI
UK, IT,FR,DE,’’ Bunun için artık Erasmus programımız var (afişi gösterir.)

Gençler ayrıca ve öğrenciler öğretmenleri 1987’ den beri birlik tarafından destekleniyor. Diğer ülkelerde tecrübeler edinip, üniversiteye gidebiliyor veya ortak projelerde yer alabiliyorlar. Ufkunuzu genişletin!


Herkes: Yaşasın! – Erasmus sayesinde! Seyahat edebiliyoruz! Erasmus sayesinde! Başka ülke ve insanları tanıyabiliyoruz.
Anlatıcı( Seyirciye dönerek ); ‘’ Buda bir alkışı hak ediyor ’’ . Alkıştan sonra ‘’ Şimdi kendinizi çok özel bir yıla hazırlayın. 1989- Devrimler yılı!

Sahne 11 – Şarkı devrimi 1989 -
Sahnede 12 tane Avrupa birliği üyesi vardır ve ekrana bakarlar.
Anlatıcı: ‘’ burada gördüğünüz sansasyonel bir şey : Litvanya Villius ve Letonyo Riga’ dan Estonya Tallinn ‘e kadar . Amacı Baltık ülkelerinin bağımsızlığı.’’ Özgürlük ve demokratik seçimler.’’
Video: Baltık yolu (30 saniye)
Siyah kıyafetle ( EE, LV, LT)Aktörler sahnede el ele bir zincir oluştururlar .
Diğerleri onlara katılır. (Mumlar ?)Anlatıcı seyircinin telefonları ve çakmaklarla ışık yakmalarını ister.
Sahne 12-Berlin Duvarının Yıkılışı / Yeniden Birleşme -1989 /1990
Duvar tekrar sahnesinin ortasına konur. Aktörler artık sahnede değildir.

Müzik: Wind Of Change


Duvarın doğu tarafında: siyah kıyafetli 3 aktör duvara yaklaşır. Duvarın üzerinden diğer tarafa bakmak isterler.
Duvarın batı tarafında: 3 aktör duvara yaklaşır.
Aktör 1 (Doğu), “Anne, nasılsın?”

Aktör 2 (Batı), “Seni çok özlüyorum.”

Aktör 3 (Doğu), “Aynı ailedeniz, fakat bir araya gelmemize izin verilmiyor.”

Aktör 4 (Batı), “Neden bu duvar var? Düşman değiliz, öyle miyiz? Biz bir milletiz.”


Bütün aktörler (Doğu), “Bizler insanız! Bizler insanız! Bizler insanız!”

Anlatıcı, “Hep beraber bağırabilirsiniz.”(3 defa bağırmadan sonra el işareti ile seyirciyi susturur.” Duvarı yıkmanın vakti geldi!”


Video: Berlin duvarının üzerinde insanlar Video: 3 Ekim Berlin Reichstag Binası

Doğudan ve Batıdan bütün aktörler duvarı yıkarlar. (Alkış)


Sahne 13: Yugoslavya Savaşı – 1995
Sahnede Yugoslavya haritası görünür. 7 Aktör perde önüne gelir ve geleneksel danslarını sergiler. Daha sonra birçok parçaya bölünmüş yeni Yugoslavya haritasını görebilirsiniz.
Aktörler yeni ülkelerin işaretlerini ellerinde tutarlar. Artık hiçbir ortak şey istemezler.
Birbirlerini çarparlar ve artık dost değillerdir.

  1. Ben Bosna Hersekliyim.

  2. Ben Sırbistanlıyım.

  3. Ben Makedonyalıyım.

  4. Ben Kosovalıyım.

  5. Ben Slovenyalıyım.

  6. Ben Hırvatistanlıyım.

  7. Ben Karadağlıyım.

Anlatıcı, “ Bu savaşta 100,000’den fazla kişi hayatını kaybetti. Birçok aile dağıldı ve sayısız çocuk travma yaşadı ve her şey Avrupa’nın ortasında oldu.”

Bütün aktörler sahneyi terk eder ve perde çekilir.




Sahne 14: Dördüncü Genişleme – 1995

Her zamanki resim sahnede: Avrupa evini inşa ediyorlar, etrafta hala tuğlalar var, 12 üye ülke ve Türkiye sahnede. Beş aktör daha SE,FI,NO,AT ve CH bayraklarıyla ortaya çıkar.

ES, “Biz Avrupa evinin 12 sakiniyiz.”
IT, “Sanırım buraya taşınmak isteyen birileri daha var.”
DE, “Haydi onları davet edip soralım!”

SE, FI, AT, NO ve CH arkadan öne doğru bir adım atarlar.

FI, “Biz taşınmak istiyoruz. Kabul ediyor musunuz? Ürünlerimizin hepsi yüksek kalitelidir. Çevremiz temizdir.”
SE, “Biz taşınmak istiyoruz. Kabul ediyor musunuz? Biz en iyi yaşam ve çalışma şartlarına sahibiz. Hepiniz bizim düzenimiz seveceksiniz. Zaten bütün mobilyalarınızı IKEA’dan alıyorsunuz.”
AT, “Biz taşınmak istiyoruz. Kabul ediyor musunuz? Biz Avrupa’nın ortasında zengin bir ülkeyiz. Biz size katılmazsak yazık olur. Haydi, beraber çalışıp arkadaş olalım!”

Avrupa Birliği üyeleri bir araya gelip tartışmak için bir halka oluştururlar.


Fransa öne bir adım atar.

FR, “Sizi almaya karar verdik. Buna değersiniz. Evimize girebilirsiniz! İçeri girin! Bize katılın ve hareket edin! (Hepsi sevinir ve kutlama yaparlar.)

Anlatıcı: “Alkış, alkış, alkış!”

TR, “Ben ne olacağım?”


FI, SE, AT, “Sen beklemelisin! Girmek için henüz hazır değilsin!”;
TR, “Lanet olsun! Bizden daha iyi olduklarını düşünüyorlar.”
UK, “Peki siz (NO ve CH’ye) Siz de Avrupalı ve gerçek demokratlarsınız. Ve zenginsiniz. Sizi de aramıza bekliyoruz.”
Herkes, “Bize katılın ve hareket edin!”
NO ve CH, “Hayır, teşekkür ederiz. Biz kendimiz başa çıkabiliriz, yardımınıza ihtiyacımız yok. Biz bağımsızlığımızı sürdürmekten yanayız. Fakat biz de Erasmus programına katılmak istiyoruz. Bu çok havalı. Öğrenci seyahatlerinin masrafı Avrupa Birliğince karşılanıyor. (Sahneden ayrılırlar.)
Sahne 15: Euro’ya Geçiş – 2002

Birliğin 15 üyesinin hepsi sahnede ayaktadır. Anlatıcı dev bir Euro ve bir torba bozuk Euro ve konfetiyle sahneye gelir.

Anlatıcı, “Yeni yıldan itibaren yeni para birimimizi tanıtacağız: EURO”
DE ve FR, “Bu ortak pazarımız için iyi.”
UK, “Ben bununla ilgili bir değişiklik düşünmüyorum biz poundla devam edeceğiz.”

IT, NL, LU, BE, “Artık kurlarda dalgalanma olmayacak.”


DK, “Beni ilgilendirmiyor, biz Danimarka kronu ile devam edeceğiz.”
FI ve AT, “Biz katılacağız, bu müthiş!”
SE, “Bu benim için çok riskli.”
IE, “Ben katılacağım. Sadece avantajları var.”
ES, PT, GR, “Artık bütün turistlerin paralarını pesetaya, eskudoya ve dirheme çevirmesine gerek yok!”

UK, DK ve SE sahneyi terk eder.


Anlatıcı yeni para birimini destekleyen üyelere dağıtır. Eğlence! Alkış!
Sahne 16: 5./6. ve 7./ Genişleme – 2004-13
EE, LV, LT, PL, SK, HU, SL, MT ve CY birbiri ardına sahneye çıkar. Sahnenin ortasında 15 üye seyirciyi görebilmek için sahnede bir halka oluşturur. Halka yavaşça döner. Yeni gelenler el ele tutuşarak halkaya katılır.

EE, “Halkaya katılabilir miyim?”


On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
LV, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
LT, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
PL, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
CZ, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
SK, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
HU, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
SL, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
MT, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et!”
CY, “Halkaya katılabilir miyim?”
On beşi (üyeler) “Bize katıl ve hareket et! Oh, zor işti. Ama gerçekten şimdi yeter.”

Sahnede 25 üye yeni bir halka yapmaya çalışır. Fakat bu çaba göstermeden olmaz.


GR, “Sizce bu bir halka mı? Arşimet mezarında ters dönecek!”
Yavaşça yeni bir halka oluştururlar. 3 yeni aktör sahneye çıkar.

RO,’’ Size katılabilir miyim ?’’

25 üye ,’’ Bize katıl ve hareket et! Şimdi bu kadarı yeter!

BG ,’’ Bize katıl ve hareket et! Şimdi bu kadarı yeter !’’

25 üye ,’’ Bize katıl ve hareket et! Şimdi bu kadarı yete !’’

HR,’’ Bize katıl ve hareket et! Şimdi bu kadarı yeter !’’

25 üye,’’ Bize katıl ve hareket et! Şimdi bu kadarı yeter !’’

DE,’’Peki Türkiye ?’’

TR,’’Artık size katılmak istemiyorum.Her şeyi kendi başıma yapmama müsaade edin! Böyle kendimi çok daha iyi hissediyorum .’’

İnşallah!




Sahne 17 Lizbon Antlaşması 2009

Sahnede 3 tane aktör: Bir çift ve bir anlatıcı. Onlar sahnenin önünde. Geri planda Avrupa evini genişletmek için eski biriketler kullanılıyor. Bütün uluslar kendi isimlerini evin üzerine yapıştırıyorlar.

Polanyalı adam ,’’ Biz evlendikten sonra nerede yaşamak istiyorsun ?’’

Danimarkalı kadın ,’’ Belki Londra veya Paris daha iyi .’’

Adam,’’ Madrid veya Atina ‘ya ne dersin, orada kışlar daha sıcak.’’

Kadın ,’’Hayır ben Roma’yı tercih ederim. Roma en güzeli .’’

Anlatıcı, ’’Lizbon anlaşmasından beri hepsi ve daha fazlası mümkün. Avrupa birliği başlangıçtan beri birçok sosyal, politik, ekonomik ve demokratik gelişmeler gösterdi. Buna rağmen hala çözülmesi gereken bazı problemler var.’’

Adam,’’Ben Almanya’da yaşamak istiyorum. Orası zengin bir ülke. Sen nerede yaşamak istiyorsun?’’

Kadın ,’’Bence İngiltere daha iyi, orası en eski demokrasi ve ben İngilizceyi oldukça iyi konuşurum. Ve insan haklarına saygı gösteriliyor.’’

Adam ,’’ İtalya’ya ne dersin? Daha iyi şartlarda yaşayabiliriz ve daha iyi işler bulabiliriz.’’

Kadın,’’ Hayır Fransa’ya gidelim. Bütün vatandaşlar için özgürlük, eşitlik ve kardeşlik var. Bu kulağa hoş geliyor .’’

Anlatıcı,’’Kavga etmeyi bırakın! Lizbon anlaşmasını duymadınız mı? Şu anda Avrupa birliğinde bütün vatandaşlar, milleti ne olursa olsun aynı sosyal, ekonomik ve demokratik haklara sahiptir. İstediğiniz her evde yaşabilirsiniz. Sizin için iyi olacak karar vermeniz gereken nerenin iklimini veya coğrafyasını sevdiğiniz.

Her ikisi de ,’’Bu harika ‘’
Sahne 18: Nobel Barış Ödülü- 2012

Anlatıcı,’’ Dünyanın bazı yerlerinde hala savaş var fakat Avrupa birliğinde 70 yıldır savaş var. Bütün uluslar iyi dostlar ve iyi çalışıyorlar .’’

Biri bir madalyayla sahneye gelir,’’ Bu ödüllendirilmeli. 2012 Nobel Barış ödülünü kazandınız. Tebrikler !’’

Herkes madalyayı almak için sahneye çıkar. Sonra anlatıcı ( seyirciye) :’’ Tabi ki bu bir alkışa değer!’’


Sahne 19: Açık Son
Nobel Barış ödülünün takdimi ile sevinen kalabalığa yaklaşan bir grup mülteci ile geleceğe dair soru işaretleri ile bir son düşünüldü. Oyunu sergileyen her ülke kendi bakış açısıyla farklı bir son sahneleyebilir.
Yüklə 73,59 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin